Sosyal Medya

Veysi Dündar: EV KADINLARI ve EV DAYILARI

3 Şubat 2022

VE TÜRKİYE’NİN EVLATLARI……

10 yaşındaki evladın sahneye çıkartılıp siyasi meze yapılmasına İlber Ortaylı tepki gösterdi ve buna yol açıp eğlenenleri zevzeklikle itham etti.

Ortaylı çok doğru bir argümanla yola çıktı; madem çocuklar siyasetin malzemesi olabiliyordu, “neden Andımız’ı kaldırdınız?” diye sordu.

Basit bir olay, basit bir sorgulama ve basit bir sonuç…

Türk siyaseti, büyük oyun falan diye atıp tutan havuzculara bakmayın.
Olayları analiz etmek bu denli kolay ve bu denli basittir aslında.

Gerçi 10 yaşındaki evlat bile konu hakkında azıcık tefekkür ettiğinde (yani düşündüğünde) yaptığının yanlışlığını kavradı.
Bu aslında bütün bu olup bitenden alınması gereken asıl ders oldu.

Her zaman söylenir AKP’nin/Erdoğan’ın hedef kitlesi toplumun en eğitimsiz kesimidir diye.

Tabi İlkokula giden evladın eğitimsizliği yaşından ötürüdür.
Dahi olmadığınız sürece 10 yaşında üniversite okutmazlar.
Bu yüzden 10 yaşında çocuğun zihnine, annesinin ve çevresindeki kadınların eğitimsizliğinden boca edilen kin ve nefret söylemini sahnede temaşa ettirmek mümkün oldu.

Türk siyasetinin en pespaye, Ortaylı hocanın lirik ifadesiyle en “Zevzek” hallerinden birini gözlemledik…

10 yaşında evlat bile iyiyi kötüyü anlayıp söylediğinden nedamet getirirken, 20 yıldır aynı nakaratı söyletenlerin pişkinliği ise bizleri artık şaşırtmıyor.

En büyük güvenceleri 10 yaşındaki evladın özsaygısından nasibini almamış kitlenin, düşünmeden yaşamaya devam etmesi.

AKP’nin en çok “Ev Kadını” oyu alan partiye dönüştüğünü biliyoruz. AKP’nin oy tabanının kahir ekseriyeti Ekonomide transfer harcamaları diye bilinen, Türkçeye tercüme ettiğimizde üretmeden tüketmek manasına gelen gelirle yaşayan halk.

AKP’ye Erdoğan’a en çok oyu verenler; kadınlar, çalışmayanlar, eğitim seviyesi düşük olanlar.
Bu 3 alt kümenin devasa kesişim kümesini ise, Ev Kadını denilen zümre oluşturuyor.

Öte yandan 2. Büyük dilim olan Ev Dayıları da burada açık arayla da olsa, Ev Kadınlarını takip ediyor.
Telefonunu çıkar diyen ev kadınları ve ev dayıları olmasa, AKP’nin tarihin tozlu raflarında çoktan yerini alacağını söyleyebiliriz.

İlber Ortaylı gibi genel olarak siyasetten uzak duran bir entelektüeli dahi çileden çıkarmayı başaran AKP propaganda makinasının tüm çabası, ülkede yaşanan kaotik toz bulutunu saklamaya çalışmak.

2022’ye girerken iktisadi manada bütün meydanlara UFO inmiş durumda.

Taksim’den Beyazıt’a, Eminönü’nden Üsküdar’a ülke uzaylı istilası altına girmiş gibi.

Ortalama halkın olan bitenin acaipliğine şaşmadan yaşaması için meydanlardan uzak kalması veya meydanların AKP’nin şov alanına dönüşmüş olması gerekiyor.

AKP mitinglerini saymazsak; BİM’e A101’e ucuz tüketim malzemesi almaya gitmek dışında sosyal aktivitesi bulunmayan Ev Kadını/Dayısı tipolojisinin varlığını muhafaza etmesi için, yoğun bir çaba sarf etmek şart.

İletişim Başkanlığı yetmeyince Kılıçdaroğlu’nun ifşa ettiği trol ağları kullanılıyor.

Kendi paramızla, vergilerimizle gerçeklerin örtbas edilerek AKP kitlesini bir arada tutma faaliyetini fonluyoruz.

İktisadi çöküşün, enflasyonla çalışan kesimin bilerek, isteyerek, taammüden yoksullaştırılmasının diyeti yukarıda belirttiğimiz üretmeden tüketen kesimin finansmanı ile ödenir.

Evladın eline tutuşturulan oyuncak spor araba ile, adeta rüşvet karşılığı en büyük rakibe çemkirmesi zevk ile yayına veriliyor.
Anlayanlar için mesaj açık : Benim peşimden gelirseniz hediyeyi kaparsınız.

Erdoğan’ın geçmişte, “Bizden önce Buzdolabı yoktu” diyordu. Şimdi “Zaten Elektrik yoktu” diyor.  Bütün bunları hedef kitleyi avlamak için aynı yöntemleri kullanma stratejisi olarak okumak gerek.

Erdoğan’ın bedelini toplumun üretken kesimlerine ödeterek; elinde tuttuğu kitlenin, Erdoğan’ın siyasal hedefleri ve ideolojik olarak tesis etmek istediği yapı ile çok uzaktan ilgisi var.

Klasik anlamda ne sağcılık ne de muhafazakarlık bu kitleyi bir arada tutuyor.
Eskiden sağcı partilerin de oy kazandığı Kadıköy Beşiktaş’ta yaşayan vatandaştan AKP’nin oy alamama sebebi buralara komünizmin gelmiş olması falan değil.

Eğitimli ve üretken halk kesimi AKP için hedef kitle teşkil etmiyor.

AKP tezlerini ayakta tutabilmek için muhtaç olduğu seçmeni, çocuğuna oyuncak araba vererek kandırıyor. Yazık ki çocuk bile bu arabanın göz boyamadan ibaret olduğunu sadece 2 günde anlarken, anneleri 20 yıldır bu sanal oyunun içinde debelenmeye devam ediyor.

AKP’lilerin özür dilemek gibi bir hasletleri olmadığı için  Salih Cora’nın şu utangaç yarım yamalak nedametini bile önemsiyorum :
“Bir çocuğun bu şekilde konuşmasını bir baba olarak uygun görmedim. Bu sözleri keşke söylemeseydi.”

Bugün için ne kadar umutsuzsak, geleceğe dair de umudumuz evladın dönüşümü ile pekişiyor…

Analiz, Veysi Dündar 3.2.2022
Paraanaliz

Tüm Yazarlar

Yazarın Diğer Yazıları