Sosyal Medya

Veysi Dündar: ABDÜLKADİR SELVİ’NİN KORKUSU

19 Ağustos 2021

SELVİ’NİN TEK HAYALİ

“Erdoğan’sız Türkiye hayal ediyorlar” diyor Abdülkadir Selvi.
Anladığımız kadarıyla kendisi için böyle bir Türkiye hayal ötesi. Tüm parasını tek ata yatıran bahisçi misali.

Erdoğan’sız Türkiye hayal edemiyor Selvi.
Sedat Peker videoları ile tanımıyorduk kendisini. Cemaatin bankasının önünden geçenin canına okunduğu bir dünyada, Fetullah Gülen’e neredeyse basın sözcülüğü yapmış birisinden bahsediyoruz.
Kendi uydurdukları milat vs söylemleriyle kendilerini aklayanlar arasında tereddütsüz ilk 3’e girer Selvi.

İLKOKUL ÇOCUĞU İNANIR MI

Selvi’nin ve benzerlerinin 15 Temmuz sürecinde ortaya çıkan tablodan kendilerini ayırmaları tam da şu örneğe benziyor.
Ortada kocaman bir ev var. Bu evin temelini kazmış, inşaatını yapmış, yapı ruhsatı için belediyeye başvurmuş, istediğiniz kadar kat çıkmışsınız.
Devlet de “ne istediyseniz vermiş”
Ev bitmiş, içine yerleşim tamamlanmış. Size de ev de en güzel odalardan biri tahsis edilmiş.
Sonra bir gün evin aslında mahallenin tüm evlerini tehdit ettiği, temelini kurarken etraftaki bütün evlerin temelini göçerttiği anlaşılmış.

Siz bu evin inşa sürecinde vardınız.
“Ben bu evde oturdum ama sonra taşındım” diyerek kaçabilir misiniz..?

İlkokul çocuklarına böyle bir münazara konusu verseniz, evi yapanın yapımına katkı verenin suçlu olduğunu, size 5 dakikada ispatlarlar.
Türkiye’de siyasetin seviyesi ilkokuldan aşağı düşmemiş olsa Abdülkadir Selvi bırakın böyle konuşmayı yaptığı eylemlerin hesabını izahını verir, ona göre muamele görürdü.

JENGA OYUNU

Lakin ortada sadece Jenga oyununun tek bir taşa mahkum parçaları var. Erdoğan çekildiği anda tepelerine yıkılacak düzenin farkındalar.
Hukuk kurallarının lastik gibi uzatılıp keyfileştiği, devleti tek parti döneminde bile olmadığı kadar fetişleştiren yapı, bu düzenin garanti belgesi.

Garanti belgesinden tereddüt duymayan yandaş kalemlerin, “Erdoğan gitmesin” feveranları kendi kaderlerinin bu sürece bağlı olmasından.
Maddi kayıpların ötesinde yukarıda açık ve net biçimde açıklanan bir hesap verme korkusu da sarmış durumda.

Aksi olsa 20 senedir ülkeyi tek başına yöneten bir muktedirin iktidarının devamının hayat memat meselesine dönüşmesi olası mıydı?
Bırakın yakın tarihi modern öncesi dönemlerde dahi bu kadar uzun süre devlet yönetmek monarşilerde bile mümkün değildir.
Üstelik monarşilerde çoğu zaman çok daha genç yaşlarda iktidar teslim edilir.

PRAVDA DA BÖYLEYDİ

Görülen o ki Erdoğan’a yakın duran bu sözde gazeteci özde iktidar görevlisi kesimin asıl ve esaslı görevi Erdoğan’ı ila nihai iktidarda kalmaya ve bunun için ne gerekiyorsa yapılması gerektiğine ikna etmek.

Benzeri ancak kumanda ekonomisiyle yönetilen Doğu Blokunda görülen bu karartılmış medya düzeninin, yöneticiyi yanlış yönlendirerek ona sanal bir dünya armağan ettiği herkesin bildiği bir gerçektir.

Pravda denilen hükümet yayın organında her gün iktidarın başarıları anlatılıyorsa, buna inanmamak için çok az neden bulursunuz.

Oysa ki serbest basın, eleştiri hakkı başta kapalı toplumlar olmak üzere dünyada görülen baskıcı rejimlerin tamamının tek ilacı olmuştur.

Abdülkadir Selvi ve onun gibilerin ülkeyi demokrasi ile değil, onların işine geldiği gibi yönettirme ihtiyaçları vardır.

DÜŞÜK RAKIMLAR

Bir dönem yatırım yapıp inşa ettikleri evin ülkeyi yıkıma soktuğu gerçeğinin görülmemesi, gösterilmemesi içindir bu çaba. Bu çabanın demokratik dönüşümle olan mücadelesinde artık niyetlerini gizlememekte; ülkeyi bırakın tek partiden, tek adamdan dahi kopmadan var olmaya mahkum etmekteler.

İnsan aklına ve bir toplumun kendini yönetme kapasitesine bu dolaysız saldırı cüretini; ülkede kuvvetler ayrımının askıya alınması ve basına yönelik kısıtlamalardan almaktadır.

Bu aslında demokrasiye 2015 seçimlerinden bu yana fiilen ara verilmiş olmasının sonucudur. 2015 Haziran’ından itibaren varlığını ultra milliyetçiliğe bağlamış iktidarın, ayakta kalmak için yaptığı hamleler yetmiyor.

Abdülkadir Selvi için Sedat Peker’in kullandığı tanımlamanın aslında inşa ettiği evin altında kalmamak için, sürekli başı önde ve hafif gölgede yürüyen biri için ideal tanımlama olduğu kanısındayım.
Allah iyi kimseyi düşürmesin.
Bu hallere…

Analiz, Veysi Dündar 19.8.2021

Tüm Yazarlar

Yazarın Diğer Yazıları