Sosyal Medya

ANALİZ:  Kamuda tasarruf paketi copy/paste, ciddiyetten uzak

15 Mayıs 2024

Mehmet Şimşek’in merakla beklenen Kamuda Tasarruf Paketi her anlamda büyük bir hayal kırıklığı oldu. Tam olarak belirtilmese de, TL100 – 160 milyar arası tasarruf sağlaması beklenen önlemler bu yılın hedef bütçe açığı olan TL2.55 trilyonun yanında devede kulak kalıyor.

 

İkincisi, ve çok ayıbı, üzerinde uzun zamandır çalışıldığı söylenen paket, aslında geçmiş yıllarda yayınlanan Başkanlık Tasarruf Genelgelerinin tıpkısının aynısı.

Üçüncüsü ve en kötüsü, bu paket umulan tasarrufu elde etse de, Temmuz’da enflasyon farkı ötesinde emeklilere yapılması beklenen zamlar bütçe açığını daha artıracak.

 

10Haber yazarı Erdal Sağlam’a göre, sırada 3 paket daha var. Umarım, bunlar bütçe giderlerinde ciddi kesintiler içerir, çünkü sırf para politikası ile bu enflasyon beklentilerini kırmak imkansız.

 

Paketi savunan tek isim Okan Müderrisoğlu

Resmi rakam belirtilmese de, Kamuda Tasarruf Paketi TL100-160 milyar gider kısacak. Bu kesinti bir yıl sürede gerçekleşecek, ama bürokrasinin imtiyazlarından vazgeçmesi hiç de kolay değil. Örneğin, hiç bir idare ya da bakanlık fazla çalışanım var demez. Aile hazinesi gibi korunan ek hizmet binalarının da ihtiyacı olan kurumlara transferi biraz hayalci kaçıyor.

Halihazırda, basında paketin umulandan çok daha yüksek meblağlarda kesinti sağlayacağını iddia eden tek isim SABAH Yazarı Okan Müderrisoğlu oldu. Müderrisoğlu, Salı günü köşesinde şu satırları yayınladı:

“Asrın felâketi sonrası deprem bölgesini imar ve ihya etmek için canını dişine takan Hükümet, bu yılın bütçesine, 1 trilyon lirayı aşkın ödenek yazdı. Benim hesaplamalarıma göre, bugünkü tasarruf ve verimlilik trendi sürdürülürse 3 yılın sonunda 900 milyar lira ile 1 trilyon lira arasında bir değer üretilecek”.

Müderrisoğlu bu aritmetiğin detaylarını vermedi.

Murat Sabuncu:  Tıpkısının  aynısı

T24 yazarı Murat Sabuncu Salı günü köşesinde büyük bir ayıbı ortaya çıkardı. Bu paket aslında daha önce yayınlananların tıpkısının aynısı:

“Yeni tasarruf tedbirleri” açıklandı deniyor ya… Neredeyse kelime kelime aynısı 29 Haziran 2021 tarihinde Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın imzasıyla bir genelge şeklinde Resmi Gazete’de yayınlanmıştı. 13 Mayıs 2024 günü yani üç yıl sonra açıklanan ile pek çok noktada neredeyse birebir benzerlik gösteriyor”.

 

Fikret Bila: Tasarruf genelgesi tekrar

HalkTV.com.tr yazarı Fikret Bila da Çarşamba günü Murat Sabuncu’yu doğruladı

“Kaldı ki bu tasarruf genelgesi yeni bir uygulama da değil.

Hemen her yıl tasarruf genelgesi yayımlanır.

Cumhurbaşkanlığı hükümet sistemine geçildiğinde “Cumhurbaşkanlığı genelgesi” eski sistemde ise “Başbakanlık genelgesi” adı altında birçok genelge yayımlandı.

O genelgelerde de benzeri önlemler vardı.

Örnek vermek gerekirse:

Cumhurbaşkanlığının, 30 Haziran 2021 tarihli ve 2021/14 sayılı genelgesinde benzer hükümler var”….

İşte buna ayıp derim.  Çünkü göya Şimşek ve ekibi aylarca itinayla bu kesintileri tespit etmek için ter dökmüştü. Sonuç, Ekonomik İstikrar  Programı’nın ciddiyetten uzaklaştığı kaygımın altını çizer nitelikte.

 

Fikret Bila, hayata geçirilmesi ve performans ölçümü çok daha kolay kesintileri de sıraladı:

“Köprü yapanlara, on binlerce araç geçmiş gibi gerçek araç sayısının çok üzerinde araç geçmiş gibi ödeme yapılıyor, yapılacak.

Çok az sayıda yolcunun kullandığı havaalanlarını milyonlarca yolcu kullanmış gibi ödeme yapılıyor, yapılacak.

Şehir hastanelerini yapan şirketlere hasta garantisi olarak ödeme yapılıyor, yapılacak”.

 

Nitekim, Çarşamba sabahı köprü ve otoyollara zam geldi!

 

Emekli zamları tasarrufları silip götürecek

Yıl ortasında Türkiye’nin çilekeş ve sessiz çoğunluğu emekliler en az birikimli enflasyon kadar zam alacak. Helali hoş olsun, ziyadesiyle hak ettiler. Ek olarak, 2023 seçimlerinden bu yana yapılan kuralsız – popülist zamlar emekli aylıkları arasında büyük dengesizlikler yarattı. Bu yüzden, normal ara yılı zammı yanında emekli kök ücretine zam veya daha önceki altı aylık dönemlerde yapıldığı gibi, refah payı eklenmesi bekleniyor. Ancak, bu ödemeler vergiyle desteklenmediği için, bütçe açıklarını azdıracak. Ne kadar azdıracak?  Bilemiyoruz, ama Türkiye’de nerdeyse 17 milyon emekli olduğuna göre, fatura çok ağır.

 

Sıradaki tasarruf paketleri yarar sağlar mı?

Mehmet Şimşek’in Kamu İhale Kanunu’nu revize etmek, şirketlere asgari kurumlar vergisi salmak ve vergi istisnalarını azaltmak gibi faydalı tasarıları var. Bunlar belki bütçe açığında kayda değer bir daralma yaratır. Ancak, şu nokta da unutulmamalı. Anılan bu adımlar Erdoğan’ın kurduğu rant rejimini de sarsar. Yani, “Müşteri” rahatsız olur.

Murat Yetkin 14 Mayıs’ta köşesinde şu notları vurguladı:

“Kamu ihale yasası ile vergi düzenlemeleri TBMM’de ancak Erdoğan’ın açık talimatıyla geçebilir; lobiler şimdiden AK Parti grubunu zorlamaya başladı.

Önlemler yatırımlarda yüzde 15, hizmet alımlarında yüzde 10 kısıntı öngörüyor. Yüzde 75’i tamamlanmamış projeler durdurulacak.

Tasarruf programı belediyeler dahil bütün kamuyu kapsıyor. Ama bu durum sadece hükümet yatırımlarını ve 31 Mart seçimlerinde ağırlıkla CHP’nin eline geçen belediyelerin yatırım programlarını, gelirlerini olumsuz etkilemekle kalmayacak, aynı zamanda AK Parti ekonomisinin lokomotifi sayılan inşaat sektörünü de etkileyecek.

İçeride hükümete yakın durarak Hazine garantili dev ihaleleri alan müteahhitlik şirketleri batmamak için yurtdışında rekabet etmek zorunda kalacaklar. Küçük ve orta ölçekli çoğu işletme bu sürece dayanamayabilir ama bunların ciddi bir kesimi AK Partiyle ilişkileri sayesinde zenginleşip büyümüş şirketler olacak gibi”.

Evet, gerçek soru da bu. Erdoğan 20 yıldır beslediği ve onun iktidarını besleyen müşteri kuruluşlara kıyabilecek mi?  Kıyamazsa, enflasyonla mücadele tamamen TCMB’nin  sırtına kalır.   Ekonomik istikrara erişmek uzar ve seçmen acıdan bağırdıkça, Erdoğan’ın programdan vazgeçme olasılığı yükselir.

 

 

FÖŞ

 

Tüm Yazarlar

Yazarın Diğer Yazıları