Sosyal Medya

Ekonomi

Murat Sağman: ‘Enflasyon yangını var’

Türkiye'de enflasyon yangını var. Yapışkan ve çok tehlikeli bir enflasyon ile karşı karşıyız. TÜİK tüketici fiyatları ile Ağustos ayı enflasyonu yüzde 1.12 oldu. Bağımsız kurum ENAG (Enflasyon Araştırma grubu) Ağustos ayı için ölçtüğü enflasyon ise yüzde 4.06 çıktı. Önemli bir fark var...

Murat Sağman: ‘Enflasyon yangını var’

Türkiye’de enflasyon yangını var. Yapışkan ve çok tehlikeli bir enflasyon ile karşı karşıyız. TÜİK tüketici fiyatları ile Ağustos ayı enflasyonu yüzde 1.12 oldu. Bağımsız kurum ENAG (Enflasyon Araştırma grubu) Ağustos ayı için ölçtüğü enflasyon ise yüzde 4.06 çıktı. Önemli bir fark var. TUİK tüketici fiyatları ile yıllık enflasyonu yüzde 19.25, üretici fiyatları ile yüzde 45.52 olarak açıkladı. Üretici fiyatları ile enflasyon o kadar yüksek ki, bu fiyat artışları daha uzunca bir süre tüketici fiyatlarına yansıyacak, yanı bir süre daha enflasyonla yaşamaya devam edeceğiz.

Ağustos ayında enflasyonun beklentilerin üstünde gerçekleşmesinde ana faktör, Temmuz ayında olduğu gibi gıda fiyatlarındaki artışın tahminimizden yüksek gerçekleşmesi oldu. Son beş yılın Ağustos ayında ortalamada %0.6 düşen gıda fiyatları geçen ay %3.2 gibi yüksek bir oranda yükseldi. Sebze-meyve fiyatları mevsimsel olarak Ağustos’ta ortalamada %5 civarında gerilerken geçen ay %10.1 arttı. 12-aylık gıda enflasyonu %24.9’dan %29’a çıkarak Nisan 2019’dan bu yana en yüksek değeri aldı. Mevsimsel eğilimin tersine artan gıda fiyatlarındaki bu artış, en yüksek ağustos ayı gıda enflasyonu oldu. Akaryakıt fiyatları aylık bazda artsa da yıllık enerji enflasyonu baz etkisiyle düştü. Covid-19 önlemlerinin devreden kalkmasıyla hizmet enflasyonunda kademeli yükseliş devam etti. ÜFE yıllık enflasyonunun yükselen emtia fiyatları ve TL’deki birikimli değer kaybı etkileriyle %45’in, TÜFE-ÜFE yıllık enflasyon farkının da 26 puanın üstüne çıkması, üretim maliyetlerindeki belirgin artışın enflasyonun üzerinde risklerin devam ettiğini gösteriyor. Tedarik sorunları, emtia fiyatlarının yüksek seyri, güçlü iç talep ve doğal afetlerin gıda fiyatlarında yaratabileceği olumsuz etkiler nedenleriyle enflasyondaki risklerin koruduğunu göreceğiz.

Enflasyonun ulaştığı seviye ve riskleri dikkate alarak TCMB’nin 23 Eylül’deki toplantısında politika faizini %19’da sabit tutmasını beklerim ve kesinlikle öyle olmasını gerektiğini de ekleyebilirim. En erken faiz indirimi enflasyonun baz etkisi yüzünden düşeceği kasım ayında olmalıdır. Gelecek haftalarda bu konuda beklentilerimiz paylaşmaya devam edeceğiz.

TCMB son toplantısı olan 12 Ağustos tarihli Para Piyasası Kurulu metninde, “enflasyonun üzerinde bir düzeyde oluşturulmaya devam edilecektir” denildi. Başkan Kavcıoğlu, daha önce bizim de katılıdığımız çeşitli toplantılarda, “Politika faizi, gerçekleşen ve beklenen enflasyonun üzerinde bir düzeyde oluşturulmaya devam edilecektir” demişti. Buradaki kritik nokta, Merkez Bankası’nın tam bağımsız olmadığı bir noktada faiz indirimi isteyen Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın tavrı olacak. Faiz indirimi için ne kadar sabredecek bu çok belirleyici olacak. Son açıklamalarında, “enflasyonun daha yukarı çıkması mümkün değil, zira faiz oranlarında da düşüşe geçiyoruz, yüksek faiz yok. Çünkü yüksek faiz bize yüksek enflasyonu getirecektir” ifadelerini kullanmıştı.

 

Murat Sağman

Yazının Kaynağına Buradan Ulaşabilirsiniz

BAKMADAN GEÇME

Benzer Haberler