Sosyal Medya

Borsa

İş Yatırım: Para Nereye Gidiyor?

“Para Nereye Gidiyor?” serisinin 26 Haziran tarihli bölümünde, 16-20 Haziran haftasına dair finansal veriler detaylı biçimde ele alındı. Haftaya dair…

İş Yatırım: Para Nereye Gidiyor?

“Para Nereye Gidiyor?” serisinin 26 Haziran tarihli bölümünde, 16-20 Haziran haftasına dair finansal veriler detaylı biçimde ele alındı. Haftaya dair genel değerlendirmelerde bulunan Özkan, yabancı portföy hareketlerinde sınırlı ve dağınık bir tablo olduğunu belirtti. Hisse senetleri tarafında Nisan ortasından bu yana ilk kez hafif de olsa bir çıkış yaşandı. Ancak bu çıkışın oldukça küçük bir hacimde gerçekleştiği ve son haftalarda görülen girişlerin de güçlü olmadığı vurgulandı. Tahvil tarafında gözlemlenen çıkışın ise yatırım kaynaklı değil, ters repo ve teminat işlemleri gibi nedenlerle gerçekleştiği ifade edildi.

Buna karşılık kesin alım tarafında 1 milyar dolarlık bir giriş dikkat çekti. Eurobond piyasasında da bir miktar çıkış gözlemlense de bunun büyük ölçüde itfa kaynaklı olduğu düşünülüyor. Özel sektör tahvillerinde ise yabancıların hareketi neredeyse yok denecek kadar sınırlı kaldı.

Yerleşik Yatırımcıdan TL’ye Güçlü Yönelim

Aynı dönemde yerleşik yatırımcıların döviz hesaplarında kayda değer bir değişiklik yaşanmadı. Gerçek kişilerin döviz hesapları yatay bir seyir izlerken, tüzel kişilerin döviz hesaplarında hafif bir gerileme kaydedildi. TL vadeli mevduatlara olan talep ise artmaya devam etti. Söz konusu haftada TL vadeli mevduatlarda yaklaşık 190 milyar TL’lik bir artış yaşanarak, TL’ye olan güvenin sürdüğü sinyali verildi.

Bankacılık sisteminde TL mevduat oranı %59,1’e yükselirken, KKM oranı %2,5 seviyesinde sabit kaldı. TL mevduat lehine oluşan bu tablo, son dönemde uygulanan politikaların etkili olduğunu ve dolarizasyon eğiliminin önemli ölçüde bastırıldığını gösteriyor.

Devlet Tahvillerinde Geniş Tabanlı Talep

Borçlanma araçları piyasasında yerleşik yatırımcıların Türk lirası cinsinden devlet tahvillerine yönelimi güçlenmiş durumda. Hane halkı, şirketler, emeklilik ve sigorta fonları gibi çekirdek yatırımcı gruplarının tamamında devlet tahvili alımlarının arttığı görüldü. Bu alımların, tahvil faizlerinin düşmeye devam etmesiyle birlikte daha da artacağı öngörülüyor.

Eurobond tarafında ise hem yabancı hem de yerli yatırımcılarda bir miktar çözülme yaşandı. Özellikle hane halkının elindeki Eurobond stoklarında azalma dikkat çekerken, bu çıkışların da itfa kaynaklı olduğu tahmin ediliyor. Özel sektör tahvillerine yönelik talep ise zayıf seyretmeye devam ediyor.

Yatırım Fonlarına Giriş Güçlü Seyrini Koruyor

Menkul kıymet yatırım fonlarına 60 milyar TL civarında para girişi gerçekleşti. Bu girişin büyük kısmı para piyasası fonlarına yöneldi. Döviz cinsi fonlara olan ilgi ise artış eğiliminde; bu alana yaklaşık 21 milyar TL giriş yaşandı. Geriye kalan yaklaşık 6 milyar TL’lik kısım, altın, hisse senedi, serbest ve değişken fonlar gibi farklı alanlara dağıldı.

Haziran ayı enflasyonunun %1,5 civarında açıklanması beklendiğinden, %4’ün üzerinde getiri sunan para piyasası fonları yatırımcılar açısından cazipliğini koruyor. Bu gelişmeler, yatırım tercihlerinin hala büyük ölçüde Türk lirası lehine olduğunu gösteriyor.

Rezervlerde Yatay Seyir Hakim

Merkez Bankası’nın 25 Haziran tarihli analitik bilançosuna göre, brüt rezervler 157 milyar dolar seviyesinde sabit seyretti. Nisan ayındaki dip seviyeye göre yaklaşık 16-17 milyar dolarlık artış gözlense de, 19 Mart öncesiyle kıyaslandığında rezervlerde hâlen 15 milyar dolarlık bir eksik bulunuyor.

Swap hariç net döviz rezervleri ise 22,9 milyar dolar düzeyinde sabit kaldı. Bu seviyelerde üç haftadır önemli bir değişiklik gözlemlenmedi. Yaz aylarında sermaye hareketlerinin genelde yavaşlaması beklense de, düşük cari açık ve cazip TL faiz getirileri sayesinde sınırlı da olsa yeni girişler yaşanabileceği düşünülüyor.

Kartlı Harcamalarda Hizmet Sektörü Öne Çıkıyor

Kartlı harcamalar 16-20 Haziran haftasında yıllık bazda %53’lük bir artış gösterdi. Aynı dönemde enflasyonun %35,2 civarında gerçekleşmesi bekleniyor. Harcama artışındaki en belirgin alanlar kuyumculuk, bireysel emeklilik ve sağlık ürün-hizmetleri oldu. Bu kalemlerde %60’a yaklaşan yıllık artışlar dikkat çekiyor. Özellikle yaşlanan nüfus ve fiyat ayarlamaları bu eğilimi destekliyor.

Talebin görece zayıf kaldığı sektörler ise elektronik eşya, sigorta ve hava yolu taşımacılığı olarak sıralandı. Bu alanlarda önceki haftalara kıyasla kısmi toparlanmalar yaşansa da, genel eğilim hâlen zayıf seyrini sürdürüyor. Özellikle bayram sonrası dönemin getirdiği takvim etkisinin bu hareketlilikte rol oynamış olabileceği belirtiliyor.

BAKMADAN GEÇME

  • 2026’nın kazandıracak ve kaybettirecek yatırımlarI! | SIRALI TAM LİSTE | Atilla Yeşilada video

    Atilla Yeşilada, son yayınında 2026 yılı için yatırım dünyasının kazananlarını ve kaybedenlerini detaylı bir "Sıralı Tam Liste" ile analiz ediyor. Piapiri yatırım uygulamasının sponsorluğunda hazırlanan videoda Yeşilada, küresel ve yerel piyasalara dair çarpıcı öngörülerde bulunuyor.

  • Emlak Vergisinde Sessiz Tehlike: Yakında Hepimiz “Değerli Konut Vergisi” Ödeyebiliriz!

    Türkiye’de milyonlarca konut sahibini yakından ilgilendiren yeni vergi düzenlemeleri, beraberinde büyük bir risk getirdi. 7566 sayılı torba yasa ile emlak vergisi değerlerinde artışa "üç katlık" bir sınır getirilmiş olsa da, kanundaki bir "oran uyuşmazlığı" nedeniyle sıradan evlerin bile kısa sürede "Değerli Konut" statüsüne girmesi işten bile değil.

  • Wall Street’te “Herşey” Rallisi Sürüyor

    ABD borsaları, son iki yılın en hızlı ekonomik büyümesini gösteren veriler sonrası teknoloji hisselerinin öncülüğünde yükselirken, S&P 500 endeksi yeni bir rekora yaklaştı. Ancak güçlü büyüme ve yüksek enflasyon sinyalleri, Fed’in yakın vadeli faiz indirimi beklentilerini zayıflattı. Aynı tabloda artan belirsizlik ve küresel riskler, altın ve gümüş fiyatlarını üst üste ikinci günde tarihi zirvelere taşıdı.

  • TCMB’nin Faiz Adımı Sonrası Konut Kredilerinde Rekor Düşüş Serisi Sürüyor

    Bankaların konut kredilerinde uyguladığı ortalama faiz oranı, 12 Aralık haftasında yüzde 37,63’e gerileyerek son 28 ayın en düşük seviyesine indi. Ekonomi yönetiminin uyguladığı dezenflasyon programının etkileri verilerde görülmeye başlarken, Haziran 2024’te yüzde 71,6 olan enflasyon oranı kasım ayında yüzde 31,1’e düştü.

  • Karadağ, Türk Vatandaşlarına Vizesiz Girişi Yeniden Başlattı

    Dışişleri Bakanlığı kaynakları, Karadağ’ın Türk vatandaşlarına yönelik vizesiz giriş uygulamasını yeniden başlatacağını açıkladı. Uygulamanın bu hafta içerisinde yürürlüğe girmesi bekleniyor.

  • ABD’de Tüketici Güveni Nisan’dan Bu Yana En Düşük Seviyede

    Conference Board tarafından açıklanan Tüketici Güven Endeksi, Aralık ayında 89,1 seviyesine gerileyerek düşüş trendini sürdürdü. ABD’de tüketici güveni; ekonomi ve işgücü piyasasına yönelik artan kaygıların etkisiyle Aralık ayında üst üste beşinci kez azaldı.

  • Milyonlarca Çalışan Merakla Bekliyordu: Bakan Işıkhan, 2026 Yılı Asgari Ücretini Açıkladı

    2026 yılında geçerli olacak asgari ücretin belirlenmesine yönelik süreçte sona yaklaşıldı. İşçi tarafının yer almadığı Asgari Ücret Tespit Komisyonu’nun son toplantısı saat 18.00’de başladı. Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Vedat Işıkhan, 2026 yılı için net asgari ücretin yüzde 27 oranında artırılarak 28 bin 75 TL olarak belirlendiğini açıkladı. Brüt asgari ücretin ise 33 bin 30 TL olduğu duyuruldu. Bakan Işıkhan ayrıca, geçen yıl 1000 TL olarak uygulanan asgari ücret desteğinin 1.270 TL’ye yükseltildiğini ifade etti.

  • ABD’de Dayanıklı Mal Siparişleri Ekim Ayında Beklentilerin Üzerinde Geriledi

    ABD’de dayanıklı mal siparişleri, ekim ayında beklentilerin üzerinde bir düşüş kaydetti. ABD Ticaret Bakanlığı’nın açıkladığı verilere göre, siparişler ekimde bir önceki aya kıyasla yüzde 2,2 azaldı. Piyasa beklentisi düşüşün yüzde 1,5 seviyesinde olması yönündeydi.

  • TCMB Verileri Yayımladı: Reel Sektörün Döviz Açığı Ekim’de Yükseldi

    Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB) verilerine göre, finansal kesim dışındaki firmaların net döviz pozisyonu açığı ekim ayında 182,8 milyar dolara yükseldi. Eylül ayına ilişkin döviz açığı verisi ise 182,6 milyar dolar olarak güncellendi. Böylece finans dışı şirketlerin net döviz açığı, ekimde 182 milyar 799 milyon dolar seviyesinde gerçekleşti.

  • Trump’ın Grönland Takıntısı Yeniden Gündemde, Değerli Metaller Zirvede

    Trump, Grönland’ı ABD’ye bağlama fikrini ilk kez altı yıl önce, Danimarka’dan “satın alma” önerisiyle gündeme getirmişti. İkinci başkanlık döneminde bu söylemi daha da sertleştiren Trump, Arktik adaya üst düzey ABD yetkililerini göndermeye başladı.  Jeo-politik riskin tırmanışıyla değerli metaller de yeni rekorlara koşuyor

  • FT: Türkiye’nin Geçmişini Kilitlediği Ada – İmralı

    Marmara Denizi’nin ortasında yer alan İmralı Adası, Türkiye’nin modern tarihindeki en ağır kırılmaların ve en derin travmaların sembol mekânlarından biri. Bugün PKK lideri Abdullah Öcalan’ın tutuklu bulunduğu ada, geçmişte de idamlar, darbeler, sürgünler ve kültürel üretimlerle anıldı. Financial Times’a göre İmralı, yalnızca bir cezaevi değil; Türkiye’nin yüzleşemediği geçmişinin ve belirsiz barış arayışlarının da aynası.

  • İnanılmaz Veri: ABD Ekonomisi Üçüncü Çeyrekte %4,3 Büyüdü

    ABD ekonomisi, 2025’in üçüncü çeyreğinde beklentilerin çok üzerinde bir performans sergileyerek yıllıklandırılmış bazda %4,3 büyüdü. Resmi veriler, tüketim ve kamu harcamalarıyla ihracattaki artışın büyümeyi sürüklediğini ortaya koyarken, sonuçlar piyasa tahminlerini açık ara geride bıraktı.

  • İbrahim Aksoy: Altın Fiyatlarını Coşturan Fed Beklentisi

    Fed Başkanı Jerome Powell’ın görev süresinin Mayıs 2026’da sona erecek olması ve ABD Başkanı Donald Trump’ın Fed başkanlığına kendi ekonomi anlayışına daha yakın bir ismi atayabileceği beklentisi, küresel piyasalarda para politikasına ilişkin öngörüleri değiştirdi. Bu beklenti, merkez bankalarının altın alımları ve artan jeopolitik risklerle birleşerek altın ve gümüş fiyatlarında güçlü bir yükseliş dalgasını tetikliyor.

Benzer Haberler