Sosyal Medya

FÖŞ yazdı:  Erdoğan bize Orban çekebilir mi?

6 Nisan 2022

Hafta sonunda yapılan seçimlerde, Macaristan’da Putin hayranı Viktor Orban dördüncü kez zafere erişti. Sırbıstan’da ise Müslüman düşmanı, faşist ve Bosna-Hersek Cumhuriyeti’ni parçalamak isteyen Aleksandar Vucic tulum çıkardı.  Pazartesi  YouTube’da başlayan “Dikkat edin, Millet İttifakı’nın sonu da Orban’a karşı yarışan Altılı Muhalefet gibi olmasın” uyarıları bugün hala  basında  gırla gidiyor.

Macaristan’daki durumu anlatmak için değerli abim Mehmet Y. Yılmaz’ın T24.com.tr’de yayınlanan “Türkiye muhalefeti için Macaristan dersleri” makalesine başvurdum. Ancak, FÖŞ’ün naçizane anti-tezi Sayın Yılmaz’a cevaben değil, tüm Erdoğan = Orban benzetmesinden çekinenler için ilaç .

Yılmaz şunları kaydediyor:

 

“Seçim öncesi araştırmalarda, iktidar ve muhalefet ittifakları arasındaki fark en fazla iki puan olarak çıkıyordu. Bir araştırmanın güven aralığı içinde yani.

Araştırmalardan çıkan sonuç ile sandık sonuçlarının arasındaki fark, araştırmalarda yüzde 16’ya kadar çıkan “kararsız seçmenlerin” tercihleri ile oluştu.

Macaristan’da da Türkiye’de olduğu gibi medyanın önemli bölümü hükümetin kontrolü altında.

Başbakan Orban’ın seçimde devlet olanaklarını sonuna kadar kullandığını, seçimden önce seçim yasasını değiştirdiğini de hatırlatayım”.

 

Türkiye’nin aynısının tıpkısı değil mi? Sayın Yılmaz ardından Türk muhalefeti açısından çıkartılması gereken dersleri sıralıyor.

“Bugün seçim olsa” araştırmalarına bakıp, seçimi çantada keklik gören muhalefet partilerinin Macaristan örneğinden çıkaracakları dersler var.

Bir numaralı ve en önemli ders, muhalefetin Başkan adayının popülaritesi ile ilgili.

İki numaralı ders ise Orban karşıtlığına sıkışıp, etkili bir program ortaya koyamamış olmaları”.

Hepsine amenna, Erdoğan gibi beyninde 40 tilki dolaşan ve tüm devlet ve medya imkanlarını kullanan bir lidere karşı temkin asla elden bırakılmamalı.  Fakat, Türkiye’nin durumu Macaristan’a ÖNEM ARZEDEN başlıklarda HİÇ benzemiyor.

Dün özel yani bizim  ekibin analizlerini okumak için cukka ödeyen değerli izleyicilerime şu notu yazdım: “Türkiye ve Macaristan arasında bir çok benzerlik olsa da, Orban’ın 12 yıllık iktidarında vatandaşın refah düzeyini sürekli yükselttiği gözden kaçmamalı. Ayrıca, Rusya-Ukrayna Savaşı Erdoğan’ın arayıp da bulamadığı “beka meselesini” Macarlar için geçerli kıldı. Diplomaside en ufak bir hatalı adımın çok ağır politik-ekonomik  şoklar yaratacağını sezen Macarlar hiç denenmemiş muhalefete oy vermemeyi tercih etti.  Kaynak:  https://www.reuters.com/world/europe/hungarys-isolation-economic-woes-will-make-orbans-fourth-term-his-toughest-yet-2022-04-03/)

 

Devam edeyim Erdoğan-Orban benzetmesine itirazıma bu makalede.  Bizde muhalefet 3-4 puan değil, HDP’yi de sayarsak 20 puan önde. Bakalım elimizdeki en taze anket oylar konusunda ne diyor:

“SON SEÇİM ANKETİ SONUÇLARI

Son seçim anketi 31 Mart – 3 Nisan 2022 tarihleri arasında yapıldı. 41 ilde 3.540 kişi ile yüz yüze yapılan anket sonuçlarına göre Cumhur İttifakı’nın oy oranı yüzde 36.6’ya geriledi. Millet İttifakı’nın oy oranı ise yüzde 40.2’ye yükseldi. (ORC anketidir)

İşte bu pazar seçim olsa partilerin oy oranları:

AKP %28,4 CHP %23,2

İYİ Parti %17,0 HDP %9,1

MHP %8,2 Gelecek Partisi %3,2

DEVA Partisi %2,7 Saadet Partisi %1,5

TDP %1,4 YRP %1,2

Memleket Partisi %1,0 HÜDAPAR %0,9

Demokrat Partisi %0,8 BTP %0,6

Diğer %0,8”

 

İkincisi, Macaristan’da anket detaylarını bilemem, ama bizde kararsızların nasıl dağıldığına dair bir düzine anket var. Hepsi de kararsızların Cumhur’dan çok Millet’e rağbet ettiğini söylüyor. Ek olarak, kararsızlar arasında mahalle baskısından korktuğu için gerçek oyunu gizleyen  yüksek oranda ex-AKP ve HDP seçmeni var.

Türkiye’de medyanın Erdoğan kontrolünde olduğu tezi de tam bir safsata. Eğer bu satırları okuyorsanız, demek ki bilgiyi alternatif medyadan alıyorsunuz. Sık-sık “AKP’nin propaganda gücünden” kaygıyla bahseden yazarların son altı ayda Erdoğan ve AKP’nin ortaya attığı hiç bir balonun gün batımını görmediğini anlamaları lazım artık. Çünkü dünyanın her yerinde olduğu gibi artık ana akım medya YouTube, küçük uzmanlaşmış haber siteleri ve genel anlamda sosyal medya. Sosyal medyada ise muhalefet yanlıları AKTrolleri donunda çeviriyor.

Bu değerli entellektüellere anlatamadığım başka konular da var. Orban Macaristan’da seçim kanununda nasıl tuzaklar kurdu, bilemem. Ama bizdeki seçim kanunu değişikliğinin sinek osuruğu kadar etkisi olmaz seçimlere. Çünkü, AKP ve MHP’nin 2018 genel seçimde aldığı oylarla sıradaki seçimde TBMM sandalyelerini artırmaları hedefi üzerine kurgulanmış. Ama, artık AKP-CHP arasındaki fark çok az. Yani, en büyük parti diye bir şey kalmadı. 2018’de MHP, İYİP ve HDP benzer oranda oy almıştı. Şimdi MHP anketlerde mikroskobik boyutlara geriledi.

En kızdığım konulardan biri de muhalefetin ortaya etkili bir ekonomi politikası koyamadığı geyiği. Ulan, koysa ne olur, koymasa ne olur?  Erdoğan hükümetinin HİÇ ekonomik politikası yok ki?  Tek slogan “Sabret, ey güzel, bahar gelecek”.

Ayrıca, ortak deklarasyon yayınlamamış olsalar da, 6 muhalefet patisinin birleştiği noktalar çok açık ve yararlı:

  • TCMB başta tüm özerk denetim kurumlarının kayıtsız-şartsız bağımsızlığı,
  • Yandaşa ihale değil, sosyal yardım ağırlıklı bütçe,
  • Şeffaf kamu ihaleleri,
  • Ekonomi için en önemli madde: Bir numaralı kreditörümüz ve ihracat destinasyonumuz Batı’yla güçlü ilişkilerin yeniden tesisi.
  • Türkiye’ye yabancı doğrudan sermaye gelmemesinin bir numaralı nedenine karşı en etkin tedbir: Yargı bağımsızlığı.

Muhalefetin sadece nüanslarda ayrışan ortak ekonomi politikası var, ama siyaset yazarları (genelde) ekonomiden çakmadığı için anlamıyorlar. Anlamayınca da, halkı yanıltıyorlar. Neyse ki, halk artık onları okumuyor. YouTube’dan alıyor politika bilgisini. Bu arada, X-yıllık gazeteciyim diye YouTube kanalı kuranlar ilk videolarında yüzbinlerce izlenme alıyordu, şimdi trafik FÖŞ’ünkünden beter. Neden?  Çünkü siyasi analize veri ve empirik gözlem açısından değil “Bak ben ne duydum” ya da “Bana kulak ver ey halkım, en iyi ben bilirim“  açısından yaklaşıyorlar.

İşte bu entellerden ricamdır:  Orban-i-zasyon tehlikesini yazın, daha fazla yazın, YouTube’da göğüs döverek bağırın. Çünkü, muhalefet de her siyasi oluşum gibi Şeytan icadıdır. Sürekli poposuna neft yağı sürmezseniz şımarır.

 

FÖŞ anlattı:  Döviz Depremi Yazı Beklemez | Yeni Döviz Patlaması Ne Zaman

 

FÖŞ yazdı: Kılıçdaroğlu Erdoğan’ı yenebilir mi?

 

FÖŞ yazdı: Ekonomiyi halka sorsak?

Tüm Yazarlar

Yazarın Diğer Yazıları