Sosyal Medya

Döviz

Fed’in Faiz İndirimi, Gelişen Piyasa Tahvillerinde Ralliyi  Harladı

Yatırımcılar, Fed’in yeniden faiz indirimine dönmesiyle gelişen piyasa tahvillerinde 2017’den bu yana en güçlü rallinin daha da hız kazanacağına inanıyor. Yılın ilk 9 ayında gelişen ülke yerel tahvillerine yatırım yapanlar dolar bazında %15 kazanç sağladı.

Fed’in Faiz İndirimi, Gelişen Piyasa Tahvillerinde Ralliyi  Harladı

Yatırımcılar, Fed’in yeniden faiz indirimine dönmesiyle gelişen piyasa tahvillerinde 2017’den bu yana en güçlü rallinin daha da hız kazanacağına inanıyor. Yılın ilk 9 ayında gelişen ülke yerel tahvillerine yatırım yapanlar dolar bazında %15 kazanç sağladı.

ABD Merkez Bankası’nın (Fed) dokuz aylık bir aradan sonra yeniden faiz indirimine gitmesi, küresel yatırımcıların gelişen piyasa tahvillerine olan ilgisini artırıyor. Bu ilgi, özellikle yerel para cinsinden ihraç edilen devlet borçlanma senetlerine yönelmiş durumda.

2025 yılının ilk 9 ayında gelişen ülke tahvillerinde yaşanan %15’lik getiri, yatırımcıları Fed’in faiz indirim süreci devam ettikçe daha da yüksek kazanç beklentisiyle pozisyonlarını genişletmeye teşvik ediyor. JPMorgan, DoubleLine Capital ve Neuberger Berman gibi büyük fonlar, gelişmekte olan ülkelerin para birimlerine ve tahvillerine yoğun şekilde yöneliyor.

Gelişen Piyasa Tahvillerine Rekor İlgisi

Bloomberg’in verilerine göre, Brezilya, Meksika, Kolombiya, Macaristan ve Güney Afrika gibi ülkelerin tahvilleri bu yıl en az %23 değer kazandı. Bu durum, gelişmekte olan ülkelerin faiz oranlarının hâlâ yüksek olması ve doların zayıflaması ile birlikte gelişen piyasalara yönelik taşıma (carry trade) stratejilerini cazip hale getiriyor.

Bank of America’ya göre, yılın geri kalanı için gelişen piyasa taşıma işlemlerine (carry trade) “alternatifsiz” bakılıyor. Bu strateji, düşük faizli ülkelerden borç alarak yüksek faizli gelişen piyasalarda yatırım yapmayı kapsıyor.

Morgan Stanley: 2012’den Beri Bu İlgi Görülmemişti

Morgan Stanley Varlık Yönetimi’nden Patrick Campbell, “Yatırımcıların dolara alternatif varlıklara yönelme arzusu çok net,” diyerek gelişen piyasalara ilginin 2012’den bu yana ilk kez bu kadar kuvvetli olduğunu belirtti.

DoubleLine Capital’dan Valerie Ho, fonlarının Brezilya, Güney Afrika ve Macaristan’a yoğunlaştığını belirtti: “Bu ortamda bu pozisyonları korumaktan memnunuz.”

Fed Kararı Dolarda Zayıflama Yarattı

Fed’in faiz indirimi kararı ve yıl sonuna kadar iki ek indirim ihtimali, dolarda değer kaybı beklentisini artırıyor. Bu da yerel para cinsinden borçlanma araçlarının dolar bazında getirisini yükseltiyor. Manulife Investment Management’tan Nathan Thooft, “Zayıf dolar ve düşen faiz beklentileri, gelişen piyasa varlıklarını destekliyor,” dedi.

JPMorgan Asset Management’ın uluslararası sabit getirili varlıklar CIO’su Iain Stealey’e göre, Fed’in faiz indirimi sonrası gelişen piyasa borçlanma araçları genellikle %6-8 arasında getiri sağlıyor.

Doların Zayıflaması Yatırımları Hızlandırıyor

Fed’in gevşeme sinyali, ABD doları üzerinde baskı oluştururken gelişmekte olan piyasa tahvillerini daha cazip hale getiriyor. EPFR tarafından derlenen verilere göre, sadece 17 Eylül ile biten haftada gelişmekte olan piyasa borç fonlarına yaklaşık 300 milyon dolarlık net giriş oldu. Bu, üst üste 22. hafta giriş anlamına geliyor. 2025 yılı toplamında ise net giriş 45 milyar doları buldu.

PGIM Fixed Income’dan Cathy Hepworth, dolar cinsi borçlanma araçlarından bazı pozisyonları azalttığını ama gelişmekte olan ülkelerin para birimleri ve yüksek getirili tahviller konusundaki pozisyonlarını koruduğunu belirtti: “Yön belli; bu ortam gelişen piyasalara destek sunuyor.”

Ancak Riskler de Devam Ediyor

Tüm bu iyimserliğe rağmen, bazı jeopolitik riskler yatırımcıların temkinli olmasını gerektiriyor. Türkiye’de yılın ilk yarısında yaşanan satış dalgaları ve Arjantin’in rezervlerini hızla tüketmesi gibi örnekler, siyasi şokların piyasaları ne kadar hızlı alt üst edebileceğini gösteriyor.

Gelişmekte olan ülkelerdeki yüksek reel faiz oranları yatırım çekmeye devam etse de, doların yeniden değer kazanması veya ABD’de faiz indirim beklentilerinin azalması gibi gelişmeler piyasa rüzgârını tersine çevirebilir.

Ancak genel görünüm hâlâ pozitif: ABD’deki gevşeme politikasının gelişmekte olan ülke merkez bankalarını da benzer adımlar atmaya teşvik edeceği ve bu sayede tahvillerin ek destek bulacağı öngörülüyor.

Atilla Yeşilada ve Güldem Atabay tarafından kaleme alınan haftalık strateji raporlarımıza abone olmak ister misiniz? Bize e-mail atın: [email protected]
Abonelik ücretlidir ve sadece kurumlara hitap eder. Yatırım tavsiyesi içermez.

BAKMADAN GEÇME

Benzer Haberler