Çetin Ünsalan Yazdı: ‘Türk gibi başlamak güzel ama…’
8 Mayıs 2025Yazılımdan oyuna, e-ticaretten dijital çözümlere kadar son yaşanan ekonomik dönüşümde Türkiye’nin şansı çok yüksek. Normal gündelik hayatı sürekli problem yaşamak ve çözüm üretmek üzerine kurgulu bir Millet olduğumuz için, çözüm kasımız gelişmiş vaziyette. Bu nedenle de doğru kurgulayabilirsek, önemli bir fırsatla karşı karşıyayız.
Zaten teknoloji tüketici olarak hatırı sayılır bir yerimiz var. Ama bu hem sürdürülebilir değil, hem de sürekli para harcamak üzerine kurgulu bir sistem. Ayrıca son teknolojiye sahip olamayacağınızdan, daimi olarak rakiplerinizi yakalamaya çalıştığınız bir yapı ortaya çıkarır ve genellikle de oluşan maliyet nedeniyle rekabet etmekte güçlük yaşanır.
Şimdi yeni ekonomide belki teknolojiyi değil, ama teknolojiyi çözüm haline getiren ürün ve hizmetleri üretebilecek bir performans sergiliyoruz. Yine de halen potansiyelden söz ettiğimizin altını çizmek isterim.
Çünkü bunun gelişebilmesi ve katma değer sağlayan bir hale gelebilmesi için, ekosistem oluşturmanız, bu konuda faaliyet gösteren firmalardan insan kaynağına kadar tüm aktörlerin gelişmesine ortam sağlamanız gerekir.
Aksi takdirde saman alevi gibi yanıp sönen başarılardan, satılan şirketlerden ve yurtdışına giden yeteneklerden söz etmek zorunda kalırsınız. Nitekim son derece iyi oyun şirketlerimizin çıkıp, sonra da satılması da bunun en güzel örneği.
Yatırımcı alması ya da hissedar bulmasından, halka arz olmasından bahsetmiyorum. Bu sağlıklı bir gelişim olur. Direkt devredilmesine dikkat çekmeye çalışıyoruz. Bu haliyle ülkenin ezberini bozması lazım.
Oyun şirketlerinin satılma üzerine kurgulanması, pazar yerleri oluşturup, sonra da bunları yabancılara satarak, sermaye çekişi sağladığını düşünmek büyük bir yanılgıdır. Elbette yüzde 100’ü yerel olarak sizin olacağına, yüzde 50’si global olarak sizin olsun daha iyidir.
Fakat son pazar yerimizin satışının onaylanmasıyla birlikte durup düşünmemiz gereken bir fotoğraf çıktığını siz de düşünmüyor musunuz? n11’in de satışı Araplar’a gerçekleşti ve yerli e-ticaret platformumuz kalmadı.
Sizce bu kadar ivme kazanan bir alanda, üstelik son derece iyi bir tüketim performansımız varken, bu aşamada belki kamunun Varlık Fonu ve benzeri estrümanlarla büyüyenlerin dirençli hale getirecek bir formülü tartışmamız daha sağlıklı olmaz mı?
Bu alanda, yani yeni ekonomide büyük bir potansiyelim var. İyi bir startup havuzuna sahibiz. Ama bunları şirket olarak ortaya çıkarıp satmak ya da nitelikli personelinizi yurtdışına kaptırmak, rahatsızlık yaratmıyorsa, o ülkede önce ekosistem ile ilgili tartışmaları yapmak durumundasınız.
Aksi takdirde bir önceki ekonomik sistemde olduğu gibi, yine aynı tanımlamayla karşı karşıyla kalırız. Türk gibi başla, Alman gibi sürdür, İngiliz gibi bitir. Artık Türk gibi başlayıp, işleri büyütmenin zamanı gelmedi mi?