Çetin Ünsalan Yazdı: ‘Karahan’ın komisyon sınavı…’
30 Eylül 2025Fatih Karahan 7 Ekim Salı günü TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu’nda bir sunum yapacak. Burada göstergelerden enflasyonla mücadeleye kadar bir dizi gelişmeler hakkında bilgi aktarması bekleniyor.
Merkez Bankası Başkanı’nın ekonomiyi, Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek’e oranla daha gerçekçi ama yine rakam tutkusu içerisinde gördüğünü biliyoruz. Elbette rakamları esas almaktan başka çaresi yok.
Çünkü ülkedeki verilerin gerçekçiliğini ve uygulanacak ekonomi politikalarında ortaya çıkacak sakıncaları aslında görmek bakanlık işi. Zira bir ülkede Merkez Bankası, iktidarların ekonomi hedeflerine giden yolda ellerindeki enstrümanları kullanabilir.
Yani merkez bankalarının bağımsızlığını bu çerçevede okumak önemli. Zira aksi takdirde ekonomi yönetimleri 2008 krizinden beri alışılageldiği ölçüde, bu alanlara suçu atıp, işin içinden sıyrılmanın yollarını arıyorlar.
Fakat yine de verilere dair riskleri söyleyebilmesinin mümkün olduğunu düşünüyorum. Karahan ve ekibi işin kolayına kaçıyor ve açıklanan verileri esas alıp, sonra da uygulanan ekonomi politikası içindeki pozisyonlarına uygun konuşuyorlar.
Bunun belki ilkesel olarak doğru kabul edilebilecek yanı olsa da, aslında uygulamalarındaki büyük sapmaların getireceği durumdan rahatsızlık duyması ve entelektüel sermaye olarak uyarılarda bulunması gerektiğini düşünüyorum.
Mesela FED ile Trump tartışmalarını düşünün. ABD yönetiminin bir gümrük ve faiz politikası var, ama FED meseleyi kendi sınırları içinde olasılıkları da ortaya koyarak, yaptıklarının ya da yapmadıklarının gerekçesini anlatıyor.
Gerçi önümüzdeki yıl mayıs ayından itibaren FED Başkanı’nın görev süresi dolduktan sonra orada nasıl bir tablo ortaya çıkacak bilmiyoruz. Açıkçası dünya ekonomisindeki en önemli risklerden ve az dile getirilen başlıklardan birinin bu olduğunu düşünüyorum.
Fakat haberlere bakılırsa FED ya da bizim Merkez Bankası değil, dünyanın tüm merkez bankalarının yönetimleri, yılın son çeyreğine enflasyon baskılar nedeniyle temkinli giriyorlar ve bu da medyaya yansıyor.
Çünkü Trump’un gümrük politikalarından, jeopolitik risklere kadar ortadaki fotoğrafın risklerle dolu olduğu ve enflasyonist etki yaratma potansiyelinin çok yüksek olduğu herkes tarafından biliniyor.
Önemli olan bu süreci yönetirken tercihlerinizin ve bakış açınızın ne olacağıdır. Muhtemelen Karahan, TBMM’deki sunumunda bu risklere değinecek. Çünkü New York’ta yatırımcılarla buluşmasındaki sözlerinden bunu anlıyoruz.
Bunun daha da sıkılaştırmayı besleyecek yaklaşımlarla bütünleştirilmesi, hem vatandaşın hem de reel sektörün durumunu göz ardı eden bir tavır olacaktır. Yine kemerleri sıkmaya yönelik söylemler geliştirecek, kamudaki israfa değinmeyecektir. İşte asıl sorunda burada.
Tüm Yazarlar
