Sosyal Medya

Çetin Ünsalan Yazdı: Faiz gerçekten inecek mi?

23 Temmuz 2025

Gözler Merkez Bankası’nın perşembe günü açıklayacağı faiz kararına çevrildi. Başta reel sektör olmak üzere herkeste bir faiz indirimi talebi var. Öncelikle reel sektörün çok aşırı faiz yüküyle finansman maliyetine ulaştığını, hatta ulaşamadığını biliyoruz.

Bu nedenle faiz indirimi, yani paranın maliyetinin düşmesi talebini son derece normal bulmak gerekiyor. Özellikle hem içte, hem de dış piyasada sıkışan bir reel sektör gerçeğinin nakde sıkışması bu meselenin en kritik yerini oluşturuyor.

Aslında sadece bu bile, Türkiye’de üretim ekonomisinin nasıl bir açmaz ile karşı karşıya kaldığını bize anlatıyor. Çünkü bir ülkede reel ekonomi, günlük ihtiyaçlarını çevirmek için, finansman kullanmayı değil, finansmana bağımlı hale gelmeyi konuşmuyorsa, orada sorunları kalıcı olarak aşabilmenin de güçlüğü kendisini gösteriyor.

Yani ilkesel olarak faiz indirimi anlaşılabilir bir mesele ama, finansman ihtiyacının gelişmek, dış kaynak kullanmak ya da yatırım yapmak için talep edilmiyor olması, başlı başına tartışılması gereken bir konu.

Yine ilkesel olarak faiz indirimi beklentisi son derece rasyonel. Neden? Eğer ülkenizde enflasyon yüzde 35 ise, politika faizi de yüzde 46 olarak uygulanıyorsa, çok yüksek bir faiz ortamı var demektir.

Ekonominin hareketlenmesi, borçlanma maliyetlerinin düşmesi, yatırımların daha anlamlı hale gelebilmesi için bu oranın düşürülmesi şart. Dünyadaki jeopolitik riskleri düşündüğünüzde, tasarruf ihtiyacınızı göz önüne aldığınızda artı faizde kalabilirsiniz. Bu da yüzde 37 ile maksimum yüzde 39 civarında bir faiz oranının işinizi görebileceğini anlatır.

Öte yandan sürekli dile getirilen üretim ekonomisinin desteklenmesi ana stratejiyi oluşturuyorsa, Türkiye’nin finansman ihtiyacı halledildiyse, yani paraya acil bağımlılığı kalmadıysa sıfır faiz, yani yüzde 35, destek için de eksi faiz, mesela yüzde 34 uygulanabilir. Enflasyonun da dezenflasyon sürecinde olduğunu söyleyen bir ekonomi yönetimi yok mu?

Tüm bunları okurken, içinizden itiraz ettiğinizi duyar gibiyim. Peki neye itiraz ediyorsunuz? Bir tarafta faizlerin düşmesi gerektiğini söylüyor, ama öte tarafta enflasyonun gerçekçi olmadığını biliyor ve bu nedenle de çelişki yaşıyorsunuz değil mi?

Çünkü gerçek olmayan enflasyon üzerinden bu ülkede politika faizi yüzde 8,5’e kadar düşürülmüşken, yüzde 80’lere finansman bulamadığını unutmadınız. İşte tam bu noktada bir faiz oranının yüksek mi, düşük mü olduğunu belirlemek gerekiyor.

Bunun da en iyi yolu, paranın yıpranma payı olan enflasyon oranıdır. Yüzde 35 enflasyon doğruysa ve söylendiği gibi aşağı yönlü giden bir artış eğilimi varsa, o zaman faizi düşürürsünüz. Hatta düşürmelisiniz.

Peki ya yoksa… Yani ekonominin gerçekleri bize başka bir şey söylüyorsa ve enflasyon rakamı da gerçekçi bulunmuyorsa, faizin rakamını düşürmek, gerçekten faiz maliyetini aşağı çeker mi? Çekmeyeceğini siz de biliyorsunuz, düşürmeye niyetlenenler de, finans piyasaları da… Sizce de bu oyundan vazgeçip gerçeklerle yüzleşmenin zamanı gelmedi mi?

[email protected]

 


İLGİLİ HABERÇetin Ünsalan Yazdı: 'Mesnetsiz temenniler ekonomisi...'Çetin Ünsalan Yazdı: ‘Mesnetsiz temenniler ekonomisi…’

İLGİLİ HABERÇetin Ünsalan Yazdı: 'Ekonomide TL yakıyoruz...'Çetin Ünsalan Yazdı: ‘Ekonomide TL yakıyoruz…’

İLGİLİ HABERÇetin Ünsalan Yazdı: 'Para lazım, ama sorun parayla çözülmüyor...'Çetin Ünsalan Yazdı: ‘Para lazım, ama sorun parayla çözülmüyor…’

İLGİLİ HABERÇetin Ünsalan Yazdı: 'Lâklâka tutkusu...'Çetin Ünsalan Yazdı: ‘Lâklâka tutkusu…’

Tüm Yazarlar

Yazarın Diğer Yazıları