Çetin Ünsalan: Türkiye, neden NEET’te ayrışıyor?
13 Ekim 2025Çetin Ünsalan: Türkiye, neden NEET’te ayrışıyor?
Ülkede bir tarafta işsizlik, diğer tarafta nitelikli personel problemi eş zamanlı yaşanırken, bir NEET diye tanımlanan ne okulda ne eğitimde olmayan gençler gerçeği. BETAM’ın son araştırmasının ortaya koyduğu bulgulara göre bu rakam 2,3 milyon kişi. Neden?
Yine araştırmanın önemli bulgularından biri, bu gençlerden sadece dörtte birinin iş arayışında olduğuna yönelik. Gerekçelerine bakıldığında ise kadın nüfustaki yanıtlarda, kadının iş yaşamından uzak tutulmasına neden olan sosyolojik etkenlerin rol oynadığı, dizilerde zenginlik pompalanan ülkede, bir anlamda da zihinlerin karıştırıldığı gözleniyor.
Erkeklerin gerekçesine baktığımızda ise sağlık sorunu ya da engelli olma faktörünü bir kenara koyduğumuzda ki, koymamalıyız zira engelli bireylerin de iş hayatına katılması mümkün, yüzde 46’ya yakın kişisel nedenler öne çıkıyor. Yanıtlardan anladığımız kadarıyla da ya cevap verilmek istenmemiş ya da geçiştirilmiş.
Fakat rapordaki çarpıcı veri, dünya ile Türk gençlerinin ayrışması. Mesela Avrupa’da genç işsizlik oranı NEET diye tabir edilen kesimden yüksek. Bizde ise durum tam tersi. ‘Bizim gençler tembel’ diyerek işin içinden çıkabilir ve kimseye faydası olmayan bir tespitle sorunu kronikleştirebilirsiniz.
Yapılan bu olmakla birlikte, problemi ortadan kaldırmadığı, hatta daha da ağırlaştırdığı çok açık. Türkiye’nin bu alanda ayrışmasının bence temel nedeni, ekosistemin yeni istihdam yaratmaya çok uygun olmayan yapısıdır.
İstihdam yaratılan noktalarda ise çocukların yetersizliğinden dem vurmak yerine, akademinin son derece yetersiz kaldığının itiraf edilmemesidir. Ülkede önce sınıfta kalmayı kaldıran sistemi tartışıp, her ile üniversite diye reklam yaparken memleketi mesleksizleştirmeyi ele almaz ve üniversiteyi de dört duvardan ibaret zannederseniz elbette bu sonucu almanız sürpriz değil.
Beceri eksikliğini ise kabul etmiyorum. Zira bir çocuğun yeterli melekelerde yetişmemesi, o kişinin değil, o ailenin, eğitim sisteminin, hatta memleketin hatasıdır. Şımarık bir çocuk ailenin, toplumun eseridir.
Fakat ben konunun bu kadar da basit olduğunu düşünmüyorum. İşletme yapılarımızdan, geleceğin sektörlerindeki yetersiz bakış açımıza kadar birçok konuda ortaya çıkan eksikliğimizi de gençlere yüklemek doğru olmaz.
Yeni meslek alanlarının, yeni sektörlerin, hatta yeni firma ve yönetim biçimlerinin tartışılmadığı bir ortamda çocukların verdiği bu fotoğraf üzerinden ego tatmini yapamazsınız. Yapamayacağınız gibi, bu sorumluluğunuzu da ortadan kaldırmaz.
Diyelim ki becerileri yeterli, ihtiyaçlara cevap veriyor. Çok şanslı bir biçimde de iş aradı ve buldu. Karşılığında ülkedeki yoksulluk sınırının üçte biri rakamları teklif edip, bir kişinin tek başına ayakta durabilmesini bile temin edemeyecek rakamlar önerdiğinizde, o çocukların çalışmasını da bekleyemezsiniz. Yani işin özü, NEET gerçeği siyasilerin, yetişkinlerin ve reel sektörün eseridir. Bunun faturasını çocuklara çıkartmanın ise kimseye faydası olmaz.