Sosyal Medya

Dr. Zeynep Stefan

Dr. Zeynep Stefan: SVB Düşerken…

Silicon Valley Bank! İsmi bile ne kadar çok şey vaat ediyor değil mi? Bu yazıyı bir risk yönetimi güzellemesine çevirme…

Dr. Zeynep Stefan: SVB Düşerken…

Silicon Valley Bank! İsmi bile ne kadar çok şey vaat ediyor değil mi? Bu yazıyı bir risk yönetimi güzellemesine çevirme niyetim yok, ancak ne yazık ki her yol Roma’ya çıkar!

Kaliforniya merkezli, genellikle girişimcileri fonlayan Silicon Valley Bank (SVB) FDIC (Federal Deposit Insurance Corporation) tarafından kapatıldı. Aslında günler önce bu yazıyı hazırlamıştım, ancak böyle zamanlarda en iyisi toz bulutunun inmesini ve konuşanların susmasını beklemektir. Resim sonrasında netleşir ve aslında ne olduğu görülür.  Evet risk yönetimi zayıftı, evet çok temel bankacılık göstergeleri krizin geldiğini önceden haber veriyordu ve yine evet ki herkes her şeyi biliyordu.

En başa dönelim. Risk yönetimi aslında temel olarak bir basite indirgeme sürecidir. Değişkenleri, senaryoları, bileşenleri değerlendirirsiniz ve iki çıktıya ulaşmayı hedeflersiniz: Evet, bu karar benim risk iştahımın altındadır, dolayısıyla yapıyorum. Hayır, bu karar benim risk iştahımı aşar, reddediyorum veya kabul sınırlarıma çekilmesi için gerçekleştireceğim planlamaların sonrasında kabul ediyorum. Senaryo analizlerinin, sayısallaştırma teknolojilerinin ve biz risk yöneticilerinin sıklıkla kullandığı metodolojilerin bu kadar geliştiği bir dönemde bu soruya verilen cevaplar eskisinden daha net ve gerçeğe yakındır. Dikkate almadığınız değişken kalmaz, göz ardı etseniz bile etkisinin sınırlı olduğu ön kabulünü yaparsınız. Bütün hazırlıkların ardından halen o risk, %95 veya %99 güven aralığının dışında kalmış olabilir. Bu da zaten sizin önceden kabul ettiğiniz bir kayıp seviyesidir. Bunları ben biliyorum, SVP risk yönetim ekibi eminim benden daha iyi biliyordur, raporlamanın yapıldığı bağımsız yönetim kurulu üyeleri de çok iyi biliyordur. Dolayısıyla hiçbir şey sürpriz değildir ve bizim gördüğümüz resim alınan riskin sonuçlarıdır. SVP bir risk aldı. Kaybetti. Çok normal. Normal olmayan sonrasında iletilen talepler. 209 milyar Dolar değerinde toplam varlık ve sadece 40 saatte çekilen 42 milyar Dolar ile birlikte tamamen batan bir iş modeli.

Bir ‘Minsky Anı’ (Minsky’s Moment) vardır ve şahsen favorimdir. Finansal sistemlerin istikrardan istikrarsızlığa geçtiği o ilk an. Aslında her şeyin mübah olmaya başladığı sıfır noktası.  İşte o andan sonra ne rasyonalite kalır ne FDIC tarafından sağlanacak teminatın sınırlandırılacak olması kuralı ne de risk alanın kaybetmeyi de göze aldığı gerçeği. Peki bu an yaşandıktan sonra düzenleyici kurum hiçbir şekilde müdahale etmemeli miydi? Kesinlikle etmeliydi. Ancak iş planları açıklandığında, SVP Yönetim Kurulu tarafından onaylanan risk iştahı ilk aşıldığında yani yıllar önce. Evet piyasaların gelişmesi için bir miktar deregülasyon faydalıdır. Ancak hissedarlar, tüketiciler ve diğer paydaşlar bu aşımın sonuçlarını ve risk gerçekleştiğinde ne kadar teminatla korunacaklarını bilmelidir. Üstelik SVP’de bu aşım durumunun bir seferlik olmadığını da görüyoruz. Bilinçli ve kendini tekrarlayan bir esnetme. Dolayısıyla kesinlikle bir risk yönetimi zafiyeti değil ancak düzenleyici kurum çerçevesinde kesinlikle bir basiretsizlik örneği.  Düzenleyici kurum eminim birçok kez SVP’nin kapısını çalmak istemiştir ancak gerekli dirayeti göstererek gidememiştir. İşte basiretsizlik burada. Yeri geldiğinde ‘ben risk görmüyorum’ diyen cahillere karşı Wall Street’deki ‘korkusuz kız’ gibi durabilmekte. (Bir başka favorim)

Ancak burada dikkatinizi çekmek istediğim başka bir aşınma da var. SVP’nin iş modeline dahil ettiği ‘start-up’ların ve fon sahiplerinin 21. Yüzyılın bence iktisattaki en büyük keşiflerinden biriyle de vurulduğunu düşünüyorum: ‘Community-Based Economy’. Kendi kapalı devre ekonomik faaliyet döngüsünün yaratılması: Fikirler bizden, müşteriler bizden, yatırımcılar da bizden. 2016’da başlayan mentorluk hayatımda bu yapının suiistimal edilmediği bir örneğe ne yazık ki rastlamadım. Özellikle yatırımcı ayağında kendilerinin bile takip etmediği ve inanmadığı fikirleri veya projeleri arkadaşlarına ve yakın çevrelerine sunan insanlar: ‘Ben battım, sen de bat’ veya ‘sen de batarsan en azından ben batışımı biraz daha kurtarabilirim.’ İtalyancada çok güzel bir deyiş vardır: ‘Tutti colpevoli nessuno colpevole’ (Herkes suçluysa hiç kimse suçlu değildir). ‘Community-Based Economics’ de işte bu çok eski ve İtalyanlar arasında çok ünlü özdeyişin günümüzdeki izdüşümü.

#ZeynepStefan, #AIZA, #CommunityBasedEconomy, #MinskysMoment, #SVP, #SilicanValleyBank, #FDIC

BAKMADAN GEÇME

  • Sanayi üretiminde bahar canlanması!

    Mart ayında sanayi üretimi hem aylık hem yıllık bazda artış gösterdi. Madencilik ve imalat sanayi yükselişe geçerken, enerji üretiminde düşüş yaşandı.

  • Enerjisa Üretim’den 2.5 milyar dolarlık yenilenebilir enerji hamlesi

    Türkiye'nin en büyük özel elektrik üreticisi Enerjisa Üretim, 30. santralini devreye aldı. Uygar RES’in tamamlanmasıyla Türkiye’nin ikinci en büyük rüzgâr santrali devreye girecek. Şirket, 11 ülkeye hizmet verirken 2.5 milyar dolarlık dev yatırım planını sürdürüyor.

  • Özgür Özel: “19 Mart süreci Türkiye’yi paralize etti, KOBİ’ler iflasa sürüklendi”

    CHP Genel Başkanı Özgür Özel, İstanbul Sanayi Odası ziyaretinin ardından yaptığı açıklamalarda 19 Mart sonrası yaşanan ekonomik gelişmelere sert tepki gösterdi: "Türkiye'yi ayakta tutan sağlam kolonlar nefes alamıyor."

  • Aracı Kurumlar Borsa için ne yorum yaptı?  Yükseliş sürebilir

    Genel bir değerlendirme yaptığımızda, son dönemde  sergilediği zayıf seyirle 9,000 bölgesine kadar savrulan  piyasada, dün itibarıyla bu kritik destekten yukarı yönde bir  toparlanma çabası daha başlamış durumda. Yaşanan  yükseliş hareketinin, son dönemkilerden farklı olarak, daha  homojen bir şekilde farklı sektör endekslerine yansımış  olmasını, hareketin devamı açısından cesaret verici olarak  görüyoruz.

  • Dövize kaçış bitti, TCMB rezervleri yükselişe geçti

    2 Mayıs haftasında swap hariç net rezervlerde 2,9 milyar $’lık azalış, yurtdışı yerleşiklerin 1,2 milyar $’lık DİBS satışı ve DTH’lardaki 825 milyon $ azalış öne çıkıyor. Ayrıca, TCMB Analitik Bilanço verilerine göre, swap hariç rezervlerde 7 Mayıs itibariyle 4,2 milyar $’lık artış olduğunu hesaplıyoruz. Haftalık hareketleri şöyle sıralayabiliriz:

  • SABAH Analizi: Ticaret umudu: Risk iştahı arttı, Bitcoin kükredi, dolar toparladı!

    ABD-İngiltere ticaret antlaşması piyasalar moral verdi. Bitcoin, dolar ralliye geçti

  • Trump, Netanyahu ile Bağlarını Kesti: Ortadoğu’da İsrail Olmadan Adım Atacak

    Eski ABD Başkanı Donald Trump, İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu ile bağlarını kopardı. Trump’ın Netanyahu’yu manipülasyonla suçladığı ve Ortadoğu stratejisini İsrail hükümetinden bağımsız yürüteceği bildirildi. 📌 Haber Metni: İsrail Ordu Radyosu’nun haberine göre, ABD eski Başkanı Donald Trump, İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu ile ilişkilerini sonlandırma kararı aldı. Nedeni ise Netanyahu’nun Trump’ı yönlendirmeye çalıştığına dair oluşan güçlü şüpheler. Habere göre Trump’ın yakın çevresi, İsrail Stratejik İşler Bakanı Ron Dermer’e Trump’ın artık Netanyahu ile Ortadoğu politikalarında koordinasyon kurmayacağını bildirdi. Dermer’e aktarılan mesajda, Trump’ın en çok nefret ettiği şeyin “manipüle edilmek” olduğu vurgulandı. Bir İsrailli yetkili, Dermer’in Cumhuriyetçi çevrelerde alışılmış “kibirli” tutumunun bu gerginliği gidermeye yetmediğini belirtti. Bu gelişme, Israel Hayom gazetesinin Trump’ın Netanyahu’dan “hayal kırıklığına uğradığını” ve artık Ortadoğu’daki adımlarını İsrail’in onayını beklemeden atacağını yazmasının hemen ardından geldi. Trump, 20 Ocak 2025’te başkanlık görevine yeniden başladığından bu yana Netanyahu hükümetine geniş çaplı ve koşulsuz destek vermişti. Bu destek, 7 Ekim 2023’ten bu yana Gazze’de yürütülen ve birçok çevre tarafından “soykırım” olarak tanımlanan askeri operasyonlara rağmen sürdü. Ancak Israel Hayom’un isimsiz kaynaklara dayandırdığı haberde, iki liderin kişisel ilişkilerinin giderek soğuduğu ve karşılıklı hayal kırıklığının arttığı ifade edildi. Trump’a yakın iki üst düzey ismin kapalı kapılar ardında, Trump’ın artık İsrail’i beklemeyeceğini ve Ortadoğu gündemini kendi başına ilerleteceğini söylediği aktarıldı. Trump’ın hangi somut adımları atacağı belirtilmemekle birlikte, Tel Aviv’in Trump’ın İsrail’i dışarıda bırakarak hareket ettiğinden şikayet ettiği bildirildi. Bu duruma örnek olarak, Washington yönetiminin Yemen’deki Husilerle imzaladığı ateşkes anlaşması gösterildi. Anlaşma İsrail’e haber verilmeden sonuçlandırıldı ve Tel Aviv tamamen devre dışı bırakıldı. Bu son gelişmeler, iki ülke arasındaki stratejik ilişkilerin geleceği konusunda yeni soru işaretleri doğururken, Trump’ın Ortadoğu politikasında İsrail’siz bir dönem başlattığı yorumlarına yol açtı. Kaynak: İsrail Ordu Radyosu, Israel Hayom, Arap basını Atilla Yesilada ve Güldem Atabay tarafından kaleme alınan özel raporlarımıza abone olmak ister misiniz? Abonelik koşulları için bize e-mail atın: [email protected] 🔑 Anahtar Kelimeler: Donald Trump, Binyamin Netanyahu, Trump Netanyahu krizi, ABD İsrail ilişkileri, Ortadoğu politikası, Trump İsrail bağları, Israel Hayom, Gazze savaşı, Trump Husi ateşkesi, Trump dış politikası 2025, Ron Dermer, ABD diplomasisi 🧠 Meta Açıklama: Donald Trump, Netanyahu ile bağlarını kopardı. Trump, İsrail Başbakanı'nı manipülasyonla suçlarken, Ortadoğu'da yeni adımlarını İsrail ile koordinasyon kurmadan atmaya hazırlanıyor. Devamında istersen bu haber için görsel önerisi de sunabilirim WS37. Hazır mısın?

  • Çin’in Yeni Teşvik Paketi Piyasaları Etkilemedi: Gözler ABD ile Ticaret Görüşmelerinde

    Çin hükümeti, ekonomiyi canlandırmak için yeni bir teşvik paketi açıklasa da, piyasalar bu adımlara sınırlı tepki verdi. Yatırımcıların odağı ABD ile yürütülen kritik ticaret görüşmelerine çevrildi.

  • Bakan Uraloğlu Açıkladı: Türkiye’nin Sosyal Medya Şampiyonu Belli Oldu

    Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Abdulkadir Uraloğlu, sosyal medya kullanımıyla ilgili dikkat çeken verileri kamuoyuyla paylaştı. We Are Social ve Meltwater tarafından hazırlanan Dijital 2025 Türkiye Raporunu değerlendiren Bakan Uraloğlu, Türkiye'de internet kullanıcı sayısının 77,3 milyona ulaştığını, sosyal medya kullanıcılarının sayısının ise son bir yılda %1,7 artarak 58,5 milyona yükseldiğini açıkladı.

  • Yazılı basına telif koruması gelebilir

    TBMM Dijital Mecralar Komisyonu, AK Parti Hatay Milletvekili Hüseyin Yayman başkanlığında, Google’ın algoritma değişiklikleri ve bunların Türkiye’deki medya kuruluşları üzerindeki etkilerini görüşmek üzere toplandı. Yayman, "“Haberin telif konusu haline getirilmesini ve kullanıma bağlı olarak medya kuruluşlarına ücret ödenmesini talep ediyoruz" ifadesini kullandı.

  • Çetin Ünsalan Yazdı: Enflasyon düşerse, alım gücü artar mı?

    TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu’nda sunum yapan Merkez Bankası Başkanı Fatih Karahan, veriler meselesine değinmedi...

  • Selçuk Bayraktar’dan sonra bu kez Güler Sabancı’dan uyarı geldi!

    Geçtiğimiz süreçte Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın damadı ve BAYKAR Yönetim Kurulu Selçuk Bayraktar'ın yüzünü ve sesini kullanan yapay zeka dolandırıcıları bu defa da Güler Sabancı'nın kişisel bilgilerini kullandı...

  • Türkiye’nin dev çay firması satılıyor!

    Türkiye'nin en büyük çay üreticilerinden Of Çay, 6 yıl aranın ardından yeniden satılıyor. Şirketi 2019 yılında satın alan Jacobs kahvelerinin sahibi ABD merkezli Jde Peet’s, Türkiye'deki çay operasyonlarını elden çıkaracağını açıkladı...

Benzer Haberler