Sosyal Medya

Ekonomi

Öztrak: Erdoğan arka kapıdan döviz satma operasyonlarına yeniden başlamıştır

CHP Sözcüsü Faik Öztrak, “20-21 Aralık tarihlerinde, satılan 6-7 milyar dolarlık rezervin, döviz kurunu baskılamak için Merkez Bankası’nın arka kapısından gizli saklı çıkarıldığı anlaşılmaktadır. Sorumluluğunu damadına yıktığı arka kapıdan döviz satma operasyonlarına yeniden başlamıştır” dedi...

Öztrak: Erdoğan arka kapıdan döviz satma operasyonlarına yeniden başlamıştır

CHP Sözcüsü Faik Öztrak, “20-21 Aralık tarihlerinde, satılan 6-7 milyar dolarlık rezervin, döviz kurunu baskılamak için Merkez Bankası’nın arka kapısından gizli saklı çıkarıldığı anlaşılmaktadır. Sorumluluğunu damadına yıktığı arka kapıdan döviz satma operasyonlarına yeniden başlamıştır” dedi.

Merkez Bankası verileri, Türk Lirası’nın değer kazandığı pazartesi ve salı günü ‘arka kapıdan’ döviz satışı yapılmış olabileceğini gösteriyor. Hazine ve Maliye Bakanı Nureddin Nebati konuyla ilgili ‘her türlü aracı kullanırız’ demişti.

CHP Genel Merkezi’nde basın toplantısı düzenleyen Öztrak, konuyla ilgili şunları söyledi:

‘Ülkeyi de yakar, damadı da yakar’

Erdoğan, ekonomide ‘faiz sebep, enflasyon sonuç’ dedi. Damadıyla bir oldu, Merkez Bankası’nın kasasındaki rezervleri, yurttaşlarda sahte istikrar algısı yaratmak, bu sayede, Cumhurbaşkanlığı seçimini ve yerel seçimleri kazanabilmek için bankanın arka kapısından gizli gizli sattı. Damat milletin 128 milyar dolarını birilerine peşkeş çekerken, ‘dolar 10 lira olacak ya 15 lira olacak ya çok beklersiniz’ diyordu. Maalesef çok beklemedik. Dolar çok kısa sürede; 10 lira da oldu, 15 lira da oldu. Hatta 18 lirayı da gördü. Sonra da ülkenin 128 milyar dolarını, damadıyla beraber ucuz ucuz peşkeş çeken, devleti büyük bir zarara sokan kayınpeder, geçen hafta çıktı, ‘o dönemde ben yoktum, cumhurbaşkanıydım’ deyiverdi. Sıradan siyasetçi yanmamak için, herkesi, her şeyi yakar. Ülkeyi de yakar, damadı da yakar. Türkiye ev yapımı bir krizi yaşıyor.

‘BDDK’ye göre 20 Aralık tarihinde vatandaşın sattığı döviz, sadece 340 milyon dolar’

BDDK rakamlarına göre, 20 Aralık tarihinde vatandaşın sattığı döviz, sadece 340 milyon dolar. 21 Aralık tarihinde vatandaş döviz satmadığı gibi, 218 milyon dolar da döviz almış. Bu durumda ya bu genel müdürler, millete karşı kurulan kumpasta figüran oldular ya da BDDK’nın verilerinde görünmeyen birileri, o gece parayı kaldırıp götürdü. Sonuçta, o akşam 18 lira 33 kuruş olan dolar kuru, ertesi sabah, 11 lira 16 kuruşa kadar düştü. Bu operasyon içeriden haber alma imkânı olanlara, olağanüstü bir kazanç imkânı verdi. O gece; 18 lira 33 kuruştan 1 milyon dolar bozduran, ertesi sabah; 11 lira 16 kuruştan dolar alanın cebine, taş atıp yorulmadan, birkaç saatte 642 bin 743 doları koydu. Bu, dolar cinsiden yüzde 64 kazanç demektir. Birkaç saat içinde bu büyüklükte bir kazanç, açıkçası Sülün Osman’a dahi şapka çıkarttırır. Burada sorulması gereken kritik soru şudur: Erdoğan’ın açıkladığı dövize endeksli TL mevduatın, millet tarafından daha ne olduğu anlaşılmamışken, hukuki altyapısı dahi belli değilken, Türkiye’deki piyasalar kapalıyken, döviz kurlarında görülen bu ani geri çekilişin sebebi nedir?

‘Dolar kumaşından faiz elbisesi’

O gece yarısı bankaların döviz alış ve satış kotasyonları, son derece genişken, gerçek kişilerin bu büyüklükte döviz satması, hayatın olağan akışına aykırıdır. Nitekim bunun arkasında kamu tarafından gerçekleştirilen planlı, programlı, yoğun bir döviz satış operasyonun olduğu, Merkez Bankası’nın günlük analitik bilançosunun açıklanmasıyla ortaya çıkmıştır. Tıpkı 128 milyar doların buharlaştırılmasında olduğu gibi, bir defa da yine Merkez Bankası’nın arka kapısından, milyarlarca dolar döviz satıldığı anlaşılmıştır. Bilançoya bakıldığında 10 Aralık-21 Aralık tarihleri arasında, Merkez Bankası’nın net döviz pozisyonunun 14 milyar dolar eridiği görülmektedir. Bunun yarısı Merkez Bankası tarafından, kamuoyuna duyurularak yapılan 3 müdahalede satılmıştır. Kalan yarısı ise 20 Aralık-21 Aralık tarihleri arasında neden satılmıştır, kur korumalı TL vadeli mevduat operasyonunun açıklandığı günlerde böyle bir satış nereden çıkmıştır? Ancak 20-21 Aralık tarihlerinde, Merkez Bankası’nın herhangi bir doğrudan müdahale açıklaması yoktur. 20-21 Aralık tarihlerinde, satılan 6-7 milyar dolarlık rezervin, döviz kurunu baskılamak için Merkez Bankası’nın arka kapısından gizli saklı çıkarıldığı anlaşılmaktadır. Hazine ve Maliye Bakanı da rezerv satışını üstü kapalı bir şekilde kabul etmiştir. Sonuçta, ‘faize karşıyım’ diyen Erdoğan, Türk lirası mevduata, dolar kumaşından faiz elbisesi giydirmiştir. Daha bir hafta önce ‘o dönemde cumhurbaşkanıydım’ diyerek sorumluluğunu damadına yıktığı, arka kapıdan döviz satma operasyonlarına yeniden başlamıştır.

BAKMADAN GEÇME

Benzer Haberler