Sosyal Medya

Gündem

AB Zirvesi Türkiye ve Rusya Gündemiyle Toplanıyor

Avrupa’da geçtiğimiz hafta yapılan G7 ve NATO zirveleriyle, ABD Başkanı Joe Biden ve Rusya Cumhurbaşkanı Vladimir Putin arasındaki görüşmesinin ardından…

AB Zirvesi Türkiye ve Rusya Gündemiyle Toplanıyor

Avrupa’da geçtiğimiz hafta yapılan G7 ve NATO zirveleriyle, ABD Başkanı Joe Biden ve Rusya Cumhurbaşkanı Vladimir Putin arasındaki görüşmesinin ardından AB liderleri diplomatik konuların ağır olduğu bir gündemle yarın Brüksel’de toplanıyor. Liderler, 24 Haziran Perşembe akşamı başlayacakları zirvede, çalışma akşam yemeğinde uluslararası konuları ele alacak. Gündemin en ağırlıklı konularının ise Türkiye, Rusya ve Belarus ile ilişkiler olması bekleniyor.

Avrupa Komisyonu, Suriyeli mültecilere yardım kapsamında 2024 yılına kadar 5,7 milyar dolar fon sağlanmasını içeren bir proje sundu. AB Dışişleri Bakanları toplantısında projeye onay verildi. Liderlerin son şeklini belirleyeceği projeye göre AB, Suriyeli mültecileri ağırlayan Türkiye, Ürdün ve Lübnan’a 3 yıllık bir planla 5,7 milyar Euro mali yardım yapacak. Bunun 3,5 milyarlık bölümü Türkiye’deki 3 milyonu aşkın mülteci için kullanılacak. Türkiye’ye ayrılan miktarın 500 milyon Euro’luk kısmı 2021 yılı içinde verilmişti.

AB Dışişleri Bakanları toplantısında görüşülen ve kabul edilen bir başka konu ise Ryanair uçağını kaçırarak bir muhalifi tutuklayan Belarus hükümetine yaptırım kararları. Liderlerin ertesi gün yapılacak toplantıda ele alacakları bir diğer konu da turizm sezonu ve pandemiyle mücadele olacak. Mücadelede, özellikle aşı konusunda uluslararası dayanışma, turizm sezonu boyunca önlemlerin uygulanması ve ekonomik yardım planı ele alınacak.

Türkiye ile ‘pozitif ajandaya’ geçilecek mi?

Türkiye ile ilgili Aralık zirvesinde “Ya pozitif ajandaya geçilecek, ya da yaptırım uygulanacak” kararından sonra, Mart ayı zirvesinde ilişkilerde yumuşama olmuş, pozitif ajandaya geçilip geçilemeyeceği konusundaki karar ise Haziran zirvesine bırakılmıştı. Pozitif ajanda çerçevesinde, Türkiye ile Gümrük Birliği Anlaşması’nın modernleştirilerek yenilenmesi, çeşitli konular üzerinde üst düzey diyaloğun başlaması gibi adımlar söz konusu.

“AB Türkiye’ye 3,5 Milyar Euro Mülteci Fonu Verecek” İddiası

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron’un NATO Zirvesi’ndeki ikili görüşmesinin ardından Fransa “sözlü ateşkes sağlanması nedeniyle memnuniyet duyduklarını” açıkladı. Ancak Fransa ve Yunanistan başta olmak üzere bazı üye ülkelerin, henüz pozitif ajandaya geçilmesi için hazır olunmadığını savunması bekleniyor.

Fransız hükümetine yakın kaynaklar, Türkiye ile pozitif ajandaya geçilmesi için henüz hazır olunmadığını, sözlü olarak bir ilerleme sağlansa da, asıl eylemde ilerleme görmek istediklerini” belirtiyor. Fransız diplomatlar, “Tansiyonun düşürülmesi yönünde adımlar var. Bu not edildi. Ama bu yapıcı bir angajman için yeterli değil. Doğu Akdeniz, Kıbrıslılar arası diyalog, bölgesel konular, özellikle Libya, Türkiye’deki insan hakları ve hukuk devleti konularında ilerleme bekliyoruz” diyor. Libya’da yabancı askerlerin çekilmesi ve dışarıdan silah aktarılmasını engelleme amaçlı kurulan İrini operasyonuna da saygı duyulmasını, Gümrük Birliği Anlaşması’nın yenilenmesine geçilmesi için somut adımlar atılmasını beklediklerini söylüyorlar.

Ancak İspanya, Portekiz, Almanya gibi ülkeler ise AB ile Türkiye arasında tansiyonun düştüğünü, Türkiye’nin Doğu Akdeniz ve Kıbrıs’ta masaya oturduğunu belirterek, pozitif ajandaya geçilmesini savunuyor.

Rusya konusu ise AB Dış İlişkiler Yüksek Temsilcisi Josep Borrell tarafından hazırlanan “AB-Rusya İlişkilerinin Durumu” konulu rapor çerçevesinde ele alınacak. Rusya’nın özellikle seçimlere müdahale, dezenformasyon çabaları, ikili konularındaki tutumu başta olmak pek çok konu tartışılacak. Ancak hem Borrell’in raporunda, hem de AB başkentlerinde Rusya ile diyaloğun sürdürülmesi kararı var. Borrell raporunda, Rusya ile ilişkilerin üç ilke etrafında, “karşılıklılık, baskıyı sürdürme ancak diyalog ile devam etmesini öneriyor. Cenevre’de Biden-Putin zirvesinde ele alınan silahlanma konusunda AB de “müzakere masasında olmayı arzuladığını” dile getirecek.

ABD Dışişleri Bakanı Blinken Avrupa’da

ABD Başkanı Joe Biden’ın geçtiğimiz hafta G7, NATO ve AB zirveleri ile gerçekleştirdiği Avrupa turuna, bu hafta da Dışişleri Bakanı Antony Blinken çıktı. Biden’ın başlattığı ilişkileri güçlendirmek amacıyla bir hafta sonra yeniden Avrupa’ya gelen Blinken, yoğun bir programla Berlin, Roma ve Paris’te temaslarda bulunacak. Blinken, Almanya Başbakanı Angela Merkel’le görüşmesi sonrasına Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron ile görüşecek, Vatikan’ı ziyaret edecek ve Avrupa turunu, 29 Haziran’da, İtalya’nın Matera kentinde yapılacak G20 Dışişleri Bakanları toplantısı ile noktalayacak.

Blinken Almanya Başbakanı Merkel ile Görüştü

ABD Başkanı Joe Biden, Avrupa turunda müttefiklerine, Çin’in “Yeni İpek Yolu” projesi ile rekabet edebilmek için geniş bir küresel altyapı planı başlatmayı önerdi ve NATO’nun Çin’in büyüyen gücüne verdiği yanıtı güçlendirmesini gündeme getirdi. Blinken’in de Paris ve Berlin’de Merkel ve Macron ile yapacağı görüşmelerde bu konuyu ele alması bekleniyor. Blinken’in G20 kapsamında, henüz açıklanmasa da, Çin Dışişleri Bakanı ile de yüz yüze görüşmesi planlanıyor.

Le Monde: “Fransa’nın Biden ile ilgili hayal kırıklığı”

AB liderleri zirvede, Hint-Pasifik bölgesinde Çin ile rekabet için AB-Hindistan ticaret anlaşması müzakerelerinde gelinen noktayı da ele alacak. Fransız Le Monde gazetesi, ABD ve Çin arasındaki rekabette AB’nin iki büyük güç arasında kalan görüntüsü ve Biden’ın AB içinde “Merkel’i ayrıcalıklı muhatap” olarak görmesinden dolayı Paris yönetiminin hayal kırıklığı içinde olduğunu yazdı.

Macron’un, “Trump döneminde çok kutuplu diplomasinin gardiyanlığını AB yaptı” sözlerini hatırlatan Le Monde, Fransa’nın bu rahatsızlığını dile getiren Avrupa İşlerinden Sorumlu Bakan Clement Beaune’un, “Amerikalılar bugün, 4 yıl boyunca engellediği iklim anlaşması, dünyanın aşılanması, dijitalin vergilendirilmesi gibi konularda lider oldukları izlenimini veriyorlar. Halbuki bugün, Avrupa’nın pozisyonunu savunuyorlar” sözlerine de yer veriyor.

Fransa, Çin konusunun NATO çerçevesinde ele alınmasından da rahatsız. Cumhurbaşkanı Macron bizzat, “Çin, Atlantik coğrafyasının bir parçası değil ya da benim haritamda bir sorun var” diyerek Çin ile doğrudan bir çatışmaya girmek istemediğini açıkça dile getiriyor.

Biden, Almanya’ya birbiri üstüne jest yaparak, 12 bin Amerikan askerinin çekilmesi kararını dondurdu; Rus doğalgazının Almanya’ya ulaşmasını sağlayan Nord Stream 2 projesinin aktörlerini cezalandırmama kararı aldı. Merkel’i 15 Temmuz’da Washington’a davet etti.

Le Monde gazetesine göre, Paris, Biden’ın Merkel’i Washington’a davet etmesinden ve asıl muhatap olarak Almanya’yı seçtiği imajı vermesinden son derece rahatsız. Gazete, ABD’li uzmanların bu yakınlaşmayı, “Macron’un başta Rusya, NATO, Avrupa savunması gibi pek çok konuda Avrupalı müttefikleri ikiye böldüğü, Merkel’in AB’yi Macron’dan daha çok savunduğu, ABD’nin Almanya’yı yanına alarak AB içinde daha fazla etki sahibi olabileceğini düşündüğü” sözleriyle değerlendirdiğine de işaret ediyor. Fransa’nın ise ABD için, askeri açıdan Irak, Sahara ve Hint-Pasifik bölgelerinde vazgeçilmez bir müttefik olduğunu vurguluyor.

NATO’da Türkiye konusu “ustaca seyreltildi”

Le Monde gazetesi, Biden’ın temaslarında Paris’i kızdıran bir başka noktanın da “Türkiye hakkında sert açıklama yapmaması” olduğunu yazdı. Gazeteye göre Washington, Berlin ve Paris arasında hassasiyetlerin farklılaştığı bir diğer konu da Türkiye. Le Monde, Fransa’nın, Ankara ile NATO arasında bir yıl boyunca defalarca tekrarlanan tartışmalardan sonra ABD’den “bir açıklama” umduğunu ancak bunu bulamadığını da yazdı:

“Şimdilik, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Joe Biden’ın göreve başlamasından bu yana şaşırtıcı bir sözlü ılımlılık benimsedi. Paris bu üslubu ihtiyatla karşılıyor. Washington, Ankara ile işlevsel bir ilişkiye giriyor gibi görünüyor. Joe Biden, birliklerin Eylül ayına kadar Afganistan’dan çekilmesinin ardından Kabil Havalimanı’nı güvence altına alma görevi için Türkiye’ye güveniyor. Dolayısıyla Rusya’dan satın alınan S-400 savunma sistemleri konusunda kamuoyu baskısı yok; her şeyden önce, bundan sonra ne olacağını öngörmek ve Erdoğan’ı Moskova’dan Sukhoi uçakları almaktan caydırmak meselesi. İttifak içinde sadakat ilkesi hatırlatılmadı. Önümüzdeki aylarda müttefiklerin kendi aralarındaki haklarını ve görevlerini hatırlamak zorunda kalacak olan NATO’nun geleceğine ilişkin ünlü stratejik planda, Türkiye konusu ustaca seyreltildi.”

VoA

BAKMADAN GEÇME

  • Luxera GYO Yeni Dönemi Başlatıyor: NEW ERA 2030 Vizyonuyla İstanbul’da Dört Yeni Projeye İmza Atıyor

    2024 yılında gayrimenkul yatırım ortaklığına dönüşüm sürecini tamamlayan Luxera GYO, kurumsal yapılanmasını güçlendirerek yeni bir büyüme fazına geçti. Şirket, dönüşüm odaklı stratejisi doğrultusunda 2026 itibarıyla İstanbul’da ikisi Anadolu Yakası’nda, ikisi Avrupa Yakası’nda olmak üzere toplam dört yeni projeyi hayata geçirmeye hazırlanıyor.

  • Neden Online İngilizce Platformları Artık Bir Adım Önde?

    Klasik kursların yerini artık online İngilizce platformları alıyor, hem de haklı sebeplerle. Çünkü insanlar artık zamana değil, zaman onlara uysun istiyor. Online platformlar da tam bunu sağlıyor: Esneklik, erişilebilirlik ve kişisel tempo. Sadece bilgisayar ya da telefonla, istediğin yerde, istediğin saatte derslere katılabiliyorsun. Üstelik canlı oturumlar, interaktif içerikler ve anında geri bildirimlerle öğrenme deneyimi hiç olmadığı kadar kişisel hale geliyor. Bu yazıda, online İngilizce platformlarının neden bir adım önde olduğunu yakından inceleyeceğiz.

  • Merkez Bankası Rezervleri Yükseliş Gösterdi

    Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası’nın (TCMB) toplam rezervleri, 12 Aralık haftasında önemli bir artış kaydetti. Bir önceki haftaya kıyasla 4 milyar…

  • FT: Yapay zekâ veri merkezleri uzaya taşınırsa ne olur?

    Google’ın uzayda, güneş enerjisiyle çalışan bir yapay zekâ veri merkezi kurma fikri, AI patlamasının enerji ve altyapı sınırlarını zorladığını gösteriyor. Karada enerji, su ve arazi engelleriyle karşılaşan teknoloji devleri, çözümü yörüngede ararken; uzay çöplüğü, çarpışma riski ve yönetişim eksikliği gibi yeni ve çok daha büyük sorunlar gündeme geliyor. Uzay veri merkezleri, AI’nin “sınırsız ölçeklenebilirliği” anlatısına güçlü ama tartışmalı bir metafor sunuyor.

  • İngiltere Merkez Bankası’ndan Faiz İndirimi

    İngiltere Merkez Bankası (BoE), 2025’in son para politikası toplantısında politika faizini 25 baz puan indirerek %3,75’e çekti. Karar, zayıflayan ekonomik veriler, yumuşayan iş gücü piyasası ve beklenenden hızlı gerileyen enflasyonun etkisiyle alındı. Faiz indirimi, özellikle mortgage borcu olan haneler ve kredi kullanan şirketler için kısa vadeli bir rahatlama sağlarken, tasarruf sahipleri açısından getirilerin düşmesi anlamına geliyor.

  • Zengin ülkelerde güven tavan yapıyor, Türkiye’de dipte: Toplumsal güven neden çöküyor?

    Pew Research Center’ın 25 ülkede gerçekleştirdiği kapsamlı araştırma, toplumsal güvenin ülkeler arasında keskin biçimde ayrıştığını ortaya koyuyor. Yüksek gelirli ve eğitim düzeyi yüksek ülkelerde “insanlara güven” yaygınken, Türkiye bu alanda dünyanın en düşük seviyelerine sahip ülkeler arasında yer alıyor. Araştırma, güvenin kültürel bir özellikten ziyade ekonomik refah, eğitim ve kurumsal yapı ile doğrudan ilişkili olduğunu gösteriyor.

  • Türkiye Özgürlük Endeksinde 165 Ülke Arasında 144cü Sırada

    Cato Enstitüsü’nün Aralık 2024’te yayımlanan Human Freedom Index 2024 (İnsan Özgürlüğü Endeksi), Türkiye’nin hem kişisel hem de ekonomik özgürlükler alanında küresel ölçekte en zayıf ülkeler arasında yer aldığını ortaya koydu. Endekste Türkiye 165 ülke arasında 142’nci sırada yer alırken, 2025 ölçümlerinde bu sıralama 144’e geriledi. Rapora göre Türkiye, 2007’den bu yana özgürlüklerde en sert düşüş yaşayan ülkeler arasında Çin, İran ve Venezuela ile birlikte anılıyor.

  • İktidarın hedefi: “Sadık sermaye” yapılanması mı?

    T24'ten Gökçer Tahincioğlu'na göre, Son aylarda Türkiye’de operasyonların odağı belediyelerden finans, medya ve özel sektör şirketlerine kaymış durumda. İktidara ve iktidar ortağı MHP’ye yakın olduğu düşünülen kişi ve kurumların da hedef alınması, kulislerde farklı senaryoların konuşulmasına yol açıyor. En dikkat çekici iddialardan biri ise iktidarın, siyasi geleceğini garanti altına alacak “kendisine sadık bir sermaye yapısı” oluşturma arayışı.

  • Küresel Jeopolitik Görünüm: Ateşkes Arayışları, Bölgesel Gerilimler ve Kırılgan Denge

    2025 sonuna yaklaşılırken küresel jeopolitik tablo, diplomatik temasların hız kazandığı ancak kalıcı çözümlerin hâlâ zor olduğu bir dengeye işaret ediyor. Rusya-Ukrayna savaşından Orta Doğu’daki kırılgan ateşkeslere, ABD-Çin rekabetinden enerji ve ticaret hatlarının yeniden şekillenmesine kadar birçok başlıkta riskler yüksek seyrediyor. Küresel sistem, çatışmaların yayılmasını sınırlamaya çalışırken, yapısal belirsizlikler ve bölgesel krizler kırılganlığı artırıyor.

  • Goldman Sachs: Gelişen piyasalar 2025’te sürpriz yaptı, 2026 için beklenti korunuyor

    Goldman Sachs’a göre gelişen piyasa hisseleri 2025’te beklentilerin de ötesinde güçlü bir performans sergilerken, bu ivmenin 2026’da da sürmesi bekleniyor. Zayıflayan dolar, düşen emtia fiyatları, Çin’in ihracat gücü ve küresel faiz indirim döngüsü; gelişen piyasaları, ABD’de yapay zekâ ve teknoloji hisselerinde yoğunlaşmanın yarattığı oynaklığa karşı portföylerde dengeleyici bir unsur haline getiriyor.

  • Ernst & Young: 2026 küresel ekonomik görünüm

    Ernst & Young (EY) Parthenon’un küresel görünüm raporuna göre dünya ekonomisi 2026’da ılımlı bir yavaşlama sürecine giriyor. Küresel büyümenin %3,1’e gerilemesi beklenirken, ticaret gerilimleri, demografik baskılar ve jeopolitik riskler aşağı yönlü riskleri artırıyor. Buna karşın yapay zekâ yatırımları, orta vadede verimlilik ve büyüme açısından önemli bir fırsat alanı olarak öne çıkıyor.

  • Ticaret Bakanlığı’ndan Yeni Düzenleme: Elektronik Defter Dönemi Başlıyor

    Ticaret Bakanlığı, 1 Ocak 2026 tarihinden itibaren kurulacak tüm şirketler için Elektronik Ticari Defter Sistemi’nin (ETDS) zorunlu hale getirileceğini duyurdu.

  • 🏆 Saxo Bank’tan Dev Altın Analizi: “Sadece Bir Yatırım Değil, Sistemin Yeni Köşe Taşı!”

    Küresel piyasaların dev ismi Saxo Bank, altının son iki yıldaki %110’luk rallisini analiz ederek 2026 sonu için 5.000 dolar hedefini yineledi. Rapora göre altın, artık geçici bir korunma aracı olmaktan çıkıp küresel finans sisteminin stratejik merkezine yerleşti.

Benzer Haberler