Ticaret Savaşlarına Rağmen Gelişen Piyasalar Yükselişte – Ancak Bu Bahar Kısa Sürebilir

Gelişen piyasa hisse senetleri ve para birimleri, Çin ekonomisine yönelik iyimserlik ve ABD Başkanı Donald Trump’ın gümrük tarifeleri konusunda verdiği geçici tavizlerin etkisiyle mart ayının başından bu yana en iyi haftalık performansını sergiliyor. Ancak FT’ye göre bu performans sürmeyebilir.

Paskalya tatili nedeniyle çoğu piyasa kapalıyken, MSCI Gelişen Piyasalar Endeksi Cuma günü yükselerek haftalık kazancını %2,2’ye çıkardı. Güney Afrika gibi emtia bağlantılı ülkelerin para birimleri bu hafta güçlü bir performans sergileyerek endeksi altı ayın zirvesine yaklaştırdı.

Gelişen Ülke Varlıkları: Tehditler Yerini Fırsatlara mı Bırakıyor?

ABD ile Çin arasındaki karşılıklı gümrük tarifeleriyle başlayan üç haftalık satış dalgası ve olası bir ABD resesyonuna dair korkuların ardından, gelişen ülke varlıklarında dengelenme görülüyor. Ancak Trump’ın sık sık tehdit ve istisna arasında gidip gelen açıklamaları, piyasa değerlemelerini manşet kaynaklı dalgalanmalara açık hale getiriyor.

Bazı yatırımcılar artık ticaret savaşlarının ötesine bakarak değerlemeler ve Çin’in iç tüketim gücü gibi temalara odaklanıyor.

AllianceBernstein Gelişen Piyasalar Hisse Senetleri Başkanı Sammy Suzuki, bu konuda şu değerlendirmeyi yaptı:

“Bir sonraki adımın ne olacağını elbette bilemiyoruz. Ancak hem gerilimin tırmanması hem de yumuşama ihtimaline göre düşünmeliyiz. Her iki senaryoda da başarıya ulaşabilecek şirketler var mı? Nihayetinde yatırımcılar temellere ve değerlemelere odaklanmalı.”

Trump’ın Yumuşama Sinyali Çin ve Hindistan Hisselerini Uçurdu

Cuma günü Trump’ın, Çin’e yönelik tarifeleri daha da artırmaya gönülsüz olduğunu açıklaması piyasaları destekledi. MSCI Gelişen Piyasalar Endeksi, mart sonu ve nisan başında yaşadığı kayıpların yarısından fazlasını telafi etti. Bu toparlanma, ağırlıklı olarak Çin ve Hindistan hisselerinden kaynaklandı.

Cuma günü Hong Kong ve Mumbai piyasaları kapalıydı ancak Şanghay borsası açıktı. Endeks yatay seyretse de haftayı artıda kapattı. Çinli gemilere ABD limanlarında ek ücret önerisi sonrası, Çin dışı Asyalı nakliye şirketlerinin hisseleri yükselişini sürdürdü.

Kur Cephesinde Hareketsizlik Hakim, “Carry Trade” Güçlü Gidiyor

Para piyasalarında ise hareketler sınırlı kaldı. Gelişen piyasalar ana para birimi endeksi Cuma günü %0,1’den az düştü ancak haftalık bazda yükseliş kaydetti. Taşıma (carry) işlemleri yapan yatırımcılar üst üste dördüncü haftada da kazanç sağladı. Bu, Ocak 2023’ten bu yana en uzun kazanç serisi oldu.

Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası ise sürpriz faiz artışının ardından bir hafta vadeli repo ihalelerine yeniden başladı. Türkiye’nin 10 yıllık devlet tahvili faizi ikinci gününde de gerileyerek Cuma günü 43 baz puan düştü. Morgan Stanley, “temkinli” bir şekilde Türk Lirası taşıma işlemlerine geri döndüğünü açıkladı.

FT/Aiden Reiter: Gelişen Piyasalarda Balayı Uzun Sürmeyebilir

Gelişen piyasalardaki hisse ve tahvil rallisini “ABD istisnacılığının sona erdiğinin” bir işareti olarak görmek cazip olabilir. Nitekim düşen dolar, birçok gelişen ülke para birimini destekledi; bu da borç ödeme kabiliyetlerini artırdı. Ayrıca ABD yüksek getirili tahvillerinin gelişen piyasalar üzerindeki baskısı dikkat çekici düzeyde.

Ancak bu analizle sonuca varmak için henüz erken. Gelişen piyasaların göreli üstünlüğü, küresel sermaye akışlarında bir değişimin sinyali olabilir; fakat hisse senedi getirileri hâlâ sınırlı ve tutarsız. Ayrıca nisan ayının ilk yarısına ait tam portföy akış verileri de henüz mevcut değil.

ABD Hazine ihalelerinde olağanüstü bir zayıflık gözlenmezken, diğer göstergeler de henüz net bir rejim değişimi ortaya koymuyor.

Sabit Getiride Dalgalar: Bazı Ülkeler Öne Çıkıyor

Capital Economics’ten William Jackson, gelişen piyasa tahvillerinde yaşanan spread artışlarının oldukça farklılaştığını vurguluyor:

“Başlıca gelişen piyasa ülkelerinde spread artışı, karşılıklı tarifeler açıklandığından bu yana sadece 10-20 baz puan civarında. Ancak bazı petrol üreticileri (Gabon, Angola, Irak) ve borç riski yüksek ülkelerde (Bolivya, Kenya vs.) bu oran daha yüksek.”

Ayrıca ABD ile gelişen piyasalar arasındaki faiz farkı, para politikalarının farklı rotalarda ilerlemesinden de kaynaklanıyor. Birçok gelişen ülke enflasyonu kontrol altına almayı başardı ve küresel yavaşlamaya karşı faiz indirimi sinyalleri veriyor. ABD tarafında ise para politikası görünümü hâlâ net değil.

Önümüzde Belirsiz Bir Yol Var

Tüm bunlara rağmen, “özgürlük günü” sonrası dönemde hâlâ çok başlardayız. Karşılıklı tarifeler – veya daha kötüsü – 90 gün sonra gelişen piyasa ülkelerinin ihracatına da uygulanabilir.

Trump’ın tarifeleri, aslında gelişen piyasalardan çok ABD ekonomisini etkiliyor. ABD şirketleri belirsizlikle boğuşurken, gelişen ülke şirketleri ve devletleri sadece büyüme ivmesinin düşüşüne ve ABD-Çin ilişkilerindeki değişime adapte olmaya çalışıyor. ABD’de daha fazla netlik ve (umarız) daha düşük gümrük duvarları, Amerikan varlıklarına yeniden destek sağlayabilir.