Sosyal Medya

Borsa

TSKB, İkinci İklim Raporu’nu Yayımladı

Türkiye’de, iklim konusunu gündemine alan ilk kurumlardan olan TSKB, 2021 yılında İklimle Bağlantılı Finansal Beyan Görev Gücü (TCFD) tavsiyelerini dikkate alarak hazırladığı Türk bankacılık sektörünün ilk “İklim Riskleri Raporu” sonrasında ikinci iklim raporunu yayımladı...

TSKB, İkinci İklim Raporu’nu Yayımladı

Türkiye’de, iklim konusunu gündemine alan ilk kurumlardan olan TSKB, 2021 yılında İklimle Bağlantılı Finansal Beyan Görev Gücü (TCFD) tavsiyelerini dikkate alarak hazırladığı Türk bankacılık sektörünün ilk “İklim Riskleri Raporu” sonrasında ikinci iklim raporunu yayımladı. Raporda, iklim değişikliği ve sürdürülebilirlik odağındaki çalışmalarını somut çıktılarla paylaşan Banka, 2035 yıl sonu itibarıyla kömür finansmanını sonlandırma taahhüdünde bulunarak 2030 yıl sonuna kadar 4 milyar ABD doları tutarında iklim finansmanı sağlama hedefini paylaştı.

Türkiye’nin kapsayıcı ve nitelikli kalkınması için kalıcı değer yaratma misyonuyla çalışan TSKB (Türkiye Sınai Kalkınma Bankası), iklim değişikliği ve sürdürülebilirlik odaklı çalışmalarını kararlılıkla sürdürmeye ve bu alanda yenilikçi adımlar atmaya devam ediyor. 2021 yılında yayımladığı ve Türk bankacılık sektöründe ilk olan “İklim Riskleri Raporu” ile iklim değişikliğinin etkilerini Task Force on Climate-related Financial Disclosures (TCFD) perspektifinde değerlendiren TSKB, ikinci raporunu “2023 TSKB İklim Raporu” adıyla yayımladı.

İklim değişikliği kaynaklı risk ve fırsatları yönetmek için yürüttüğü çalışmaları şeffaf bir şekilde paylaşan Banka, bu kapsamda hazırlanan raporda iklim değişikliğiyle mücadeleye yönelik kararlılığını, güncel çalışmalarını ve gelişim alanlarını ortaya koyarken gelecek perspektifini de paylaşıyor.

TSKB Genel Müdürü Murat Bilgiç: “İklim risklerini ölçerek kredilendirme süreçlerimize entegre ediyoruz”

TSKB’nin iklim değişikliğini ekonomik, çevresel ve sosyal boyutlarının ötesinde temel stratejisi ve başarı kriteri olarak ele aldığını, Türkiye’nin düşük karbon ekonomisine dayalı bir sanayiye geçişine katkıda bulunmayı önceliklendirdiklerini belirten TSKB Genel Müdürü Murat Bilgiç, “Ortak geleceğimiz için yenilenebilir enerji, enerji verimliliği ve iklim finansmanı, emisyon ölçümü ve azaltımı, adaptasyon ve döngüsel ekonomi yatırımları gibi konuları barındıran yeşil dönüşüm alanında ölçeklenebilir çözümlere ihtiyaç bulunuyor. TSKB olarak iklim risklerini ölçerek kredilendirme süreçlerimize entegre ediyoruz. İklim risklerinin azaltımına yönelik dönüşüm yatırımları, gezegenimizin geleceğinde oldukça önemli bir yer tutuyor. Türkiye’de iklim konusunu gündemine alan ilk kurumlardan biri olarak, BM Sürdürülebilir Kalkınma Amaçları’na ve ülkemizin kalkınma hedefine doğrudan katkı sağlayan yatırım temalarını önceliklendiriyoruz. SKA bağlantılı kredilerimizin oranı %90, sadece iklim ve çevre ile ilgili SKA bağlantılı kredi oranı hedefimiz ve 2023 yıl sonu gerçekleşmesi de %62 seviyesinde. Sürdürülebilir bankacılık anlayışımızın yanı sıra, uzun yıllara dayanan danışmanlık tecrübemizden kazandığımız deneyimi, 2011 yılında kurduğumuz sürdürülebilirlik danışmanlığı alanındaki iştirakimiz Escarus aracılığıyla farklı sektörlerle paylaşarak bu alandaki etkimizi büyütüyoruz. Sunduğumuz akıllı finansman olanakları, çok yönlü danışmanlık kapasitemiz ve iş ortaklarımızla sinerji içinde somut başarılara imza atıyoruz” dedi.

Murat Bilgiç: “Kömür yakıtlı termik santral ve elektrik üretim amaçlı kömür madenciliği yatırımlarını finanse etmeme taahhüdümüzün arkasında duruyoruz”

Bilgiç, ayrıca şunları ekledi: “Ekosistem krizi ile mücadele kapsamında yeni kurulacak kömür yakıtlı termik santral ve elektrik üretim amaçlı kömür madenciliği yatırımlarını finanse etmeme taahhüdümüzün arkasında duruyoruz. Bu hedefimizi kapasite artış yatırımlarını da kapsayacak şekilde ve 2035 yıl sonuna kadar kömür finansmanından tamamen çıkmak üzere güncelledik. 2023 TSKB İklim Raporumuz ile iklim değişikliği konusunda bankacılık faaliyetlerimize entegre olarak gerçekleştirdiğimiz çalışmaları sunarken, paydaşlarımıza örnek oluşturmasını amaçladığımız kıymetli bir ekip çalışması gerçekleştirdik. Önümüzdeki dönemde de iklim risklerinin en aza indirilmesi ve bu mücadelede başarı kazanılması yönünde nitelikli uzman kadrolarımız ve iş ortaklarımızla hep birlikte kalıcı değer üretmeye devam edeceğiz.”

TSKB Genel Müdür Yardımcısı ve Sürdürülebilirlik Lideri Meral Murathan: “10 milyar ABD doları tutarında SKA bağlantılı finansman sağlamayı hedefliyoruz

TSKB kredi portföyünün ağırlıklı olarak SKA bağlantılı kredilerden oluştuğunun altını çizen TSKB Genel Müdür Yardımcısı ve Sürdürülebilirlik Lideri Meral Murathan şunları ekledi: “2021-2030 yılları arasında 10 milyar ABD doları tutarında SKA bağlantılı finansman sağlamayı hedefliyoruz. Yanı sıra, 2030 yıl sonuna kadar 4 milyar ABD doları tutarında iklim finansmanı sağlamayı planlıyoruz. Hedeflerimize emin adımlarla ilerlerken eş zamanlı pek çok çalışmaya imza atıyoruz. 2022 yılının ekim ayında, Birleşmiş Milletler Çevre Programı Finans Girişimi (UNEP FI) tarafından kurulan Net-Sıfır Bankacılık Birliği’nin imzacısı olduk. Bu imzayla kredi portföyümüzü 2050 yılına kadar Paris İklim Anlaşması doğrultusunda net sıfır emisyon hedefleriyle uyumlu hale getirmeyi taahhüt ediyoruz. 2023 yılında 2027 ve 2035 yıllarına yönelik yakın dönem bilim temelli hedeflerimizi onaylatarak kamuoyuna duyurduk.”

Meral Murathan: “Bankamızın emisyon azaltım hedefleri, SBTi tarafından onaylandı”

Yenilenebilir enerjinin TSKB’nin odak alanlarından biri olduğunu söyleyen Murathan, “İklim değişikliğiyle mücadele konusunda önemli yönlendirmeleri bulunan Birleşmiş Milletler Sürdürülebilir Kalkınma Amaçları’nın iklim değişikliği ile mücadele ve adaptasyon kapsamında öne çıkan amaçlarını yakından takip etmeye devam edeceğiz.  Uluslararası bilim temelli hedefler ile çalışan bankamızın Bilim Temelli Hedefler girişimi (SBTi: Science Based Targets initiatives) kılavuzlarına uyumlu olarak hesapladığı emisyon azaltım hedefleri SBTi tarafından 2023 yılında onaylandı. Bu hedeflerimiz çerçevesinde iş ortaklarımızın geçiş süreçlerini ve karbondan arındırılma çalışmalarını sağladığımız finansmanla teşvik ederken performans ilerleme raporlaması yapmayı da taahhüt ediyoruz. Böylelikle bankamız, iç operasyonlarından kaynaklı doğrudan emisyonlar (Kapsam 1), tedarik edilen enerji kaynaklı dolaylı emisyonlar (Kapsam 2) ve kredi portföyü kaynaklı emisyonlar (Kapsam 3) olmak üzere sera gazı emisyonlarına yönelik hedeflerini doğrulatarak kamuoyuna duyurmuş oldu. Bütün bu çalışmalarımızın yanında yeni bir yapılanmaya giderek, Banka içinde farklı çalışma grupları altında uzun yıllardır devam eden sürdürülebilirlik faaliyetlerimizi daha da derinleştirmek için kapasite geliştirmemize de fayda sağlayacak şekilde TSKB İklim Değişikliği ve Sürdürülebilirlik Yönetimi Müdürlüğü’nü kurduk.”

 

Raporun Tamamına Buradan Ulaşabilirsiniz

BAKMADAN GEÇME

  • Luxera GYO Yeni Dönemi Başlatıyor: NEW ERA 2030 Vizyonuyla İstanbul’da Dört Yeni Projeye İmza Atıyor

    2024 yılında gayrimenkul yatırım ortaklığına dönüşüm sürecini tamamlayan Luxera GYO, kurumsal yapılanmasını güçlendirerek yeni bir büyüme fazına geçti. Şirket, dönüşüm odaklı stratejisi doğrultusunda 2026 itibarıyla İstanbul’da ikisi Anadolu Yakası’nda, ikisi Avrupa Yakası’nda olmak üzere toplam dört yeni projeyi hayata geçirmeye hazırlanıyor.

  • Neden Online İngilizce Platformları Artık Bir Adım Önde?

    Klasik kursların yerini artık online İngilizce platformları alıyor, hem de haklı sebeplerle. Çünkü insanlar artık zamana değil, zaman onlara uysun istiyor. Online platformlar da tam bunu sağlıyor: Esneklik, erişilebilirlik ve kişisel tempo. Sadece bilgisayar ya da telefonla, istediğin yerde, istediğin saatte derslere katılabiliyorsun. Üstelik canlı oturumlar, interaktif içerikler ve anında geri bildirimlerle öğrenme deneyimi hiç olmadığı kadar kişisel hale geliyor. Bu yazıda, online İngilizce platformlarının neden bir adım önde olduğunu yakından inceleyeceğiz.

  • Merkez Bankası Rezervleri Yükseliş Gösterdi

    Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası’nın (TCMB) toplam rezervleri, 12 Aralık haftasında önemli bir artış kaydetti. Bir önceki haftaya kıyasla 4 milyar…

  • FT: Yapay zekâ veri merkezleri uzaya taşınırsa ne olur?

    Google’ın uzayda, güneş enerjisiyle çalışan bir yapay zekâ veri merkezi kurma fikri, AI patlamasının enerji ve altyapı sınırlarını zorladığını gösteriyor. Karada enerji, su ve arazi engelleriyle karşılaşan teknoloji devleri, çözümü yörüngede ararken; uzay çöplüğü, çarpışma riski ve yönetişim eksikliği gibi yeni ve çok daha büyük sorunlar gündeme geliyor. Uzay veri merkezleri, AI’nin “sınırsız ölçeklenebilirliği” anlatısına güçlü ama tartışmalı bir metafor sunuyor.

  • İngiltere Merkez Bankası’ndan Faiz İndirimi

    İngiltere Merkez Bankası (BoE), 2025’in son para politikası toplantısında politika faizini 25 baz puan indirerek %3,75’e çekti. Karar, zayıflayan ekonomik veriler, yumuşayan iş gücü piyasası ve beklenenden hızlı gerileyen enflasyonun etkisiyle alındı. Faiz indirimi, özellikle mortgage borcu olan haneler ve kredi kullanan şirketler için kısa vadeli bir rahatlama sağlarken, tasarruf sahipleri açısından getirilerin düşmesi anlamına geliyor.

  • Zengin ülkelerde güven tavan yapıyor, Türkiye’de dipte: Toplumsal güven neden çöküyor?

    Pew Research Center’ın 25 ülkede gerçekleştirdiği kapsamlı araştırma, toplumsal güvenin ülkeler arasında keskin biçimde ayrıştığını ortaya koyuyor. Yüksek gelirli ve eğitim düzeyi yüksek ülkelerde “insanlara güven” yaygınken, Türkiye bu alanda dünyanın en düşük seviyelerine sahip ülkeler arasında yer alıyor. Araştırma, güvenin kültürel bir özellikten ziyade ekonomik refah, eğitim ve kurumsal yapı ile doğrudan ilişkili olduğunu gösteriyor.

  • Türkiye Özgürlük Endeksinde 165 Ülke Arasında 144cü Sırada

    Cato Enstitüsü’nün Aralık 2024’te yayımlanan Human Freedom Index 2024 (İnsan Özgürlüğü Endeksi), Türkiye’nin hem kişisel hem de ekonomik özgürlükler alanında küresel ölçekte en zayıf ülkeler arasında yer aldığını ortaya koydu. Endekste Türkiye 165 ülke arasında 142’nci sırada yer alırken, 2025 ölçümlerinde bu sıralama 144’e geriledi. Rapora göre Türkiye, 2007’den bu yana özgürlüklerde en sert düşüş yaşayan ülkeler arasında Çin, İran ve Venezuela ile birlikte anılıyor.

  • İktidarın hedefi: “Sadık sermaye” yapılanması mı?

    T24'ten Gökçer Tahincioğlu'na göre, Son aylarda Türkiye’de operasyonların odağı belediyelerden finans, medya ve özel sektör şirketlerine kaymış durumda. İktidara ve iktidar ortağı MHP’ye yakın olduğu düşünülen kişi ve kurumların da hedef alınması, kulislerde farklı senaryoların konuşulmasına yol açıyor. En dikkat çekici iddialardan biri ise iktidarın, siyasi geleceğini garanti altına alacak “kendisine sadık bir sermaye yapısı” oluşturma arayışı.

  • Küresel Jeopolitik Görünüm: Ateşkes Arayışları, Bölgesel Gerilimler ve Kırılgan Denge

    2025 sonuna yaklaşılırken küresel jeopolitik tablo, diplomatik temasların hız kazandığı ancak kalıcı çözümlerin hâlâ zor olduğu bir dengeye işaret ediyor. Rusya-Ukrayna savaşından Orta Doğu’daki kırılgan ateşkeslere, ABD-Çin rekabetinden enerji ve ticaret hatlarının yeniden şekillenmesine kadar birçok başlıkta riskler yüksek seyrediyor. Küresel sistem, çatışmaların yayılmasını sınırlamaya çalışırken, yapısal belirsizlikler ve bölgesel krizler kırılganlığı artırıyor.

  • Goldman Sachs: Gelişen piyasalar 2025’te sürpriz yaptı, 2026 için beklenti korunuyor

    Goldman Sachs’a göre gelişen piyasa hisseleri 2025’te beklentilerin de ötesinde güçlü bir performans sergilerken, bu ivmenin 2026’da da sürmesi bekleniyor. Zayıflayan dolar, düşen emtia fiyatları, Çin’in ihracat gücü ve küresel faiz indirim döngüsü; gelişen piyasaları, ABD’de yapay zekâ ve teknoloji hisselerinde yoğunlaşmanın yarattığı oynaklığa karşı portföylerde dengeleyici bir unsur haline getiriyor.

  • Ernst & Young: 2026 küresel ekonomik görünüm

    Ernst & Young (EY) Parthenon’un küresel görünüm raporuna göre dünya ekonomisi 2026’da ılımlı bir yavaşlama sürecine giriyor. Küresel büyümenin %3,1’e gerilemesi beklenirken, ticaret gerilimleri, demografik baskılar ve jeopolitik riskler aşağı yönlü riskleri artırıyor. Buna karşın yapay zekâ yatırımları, orta vadede verimlilik ve büyüme açısından önemli bir fırsat alanı olarak öne çıkıyor.

  • Ticaret Bakanlığı’ndan Yeni Düzenleme: Elektronik Defter Dönemi Başlıyor

    Ticaret Bakanlığı, 1 Ocak 2026 tarihinden itibaren kurulacak tüm şirketler için Elektronik Ticari Defter Sistemi’nin (ETDS) zorunlu hale getirileceğini duyurdu.

  • 🏆 Saxo Bank’tan Dev Altın Analizi: “Sadece Bir Yatırım Değil, Sistemin Yeni Köşe Taşı!”

    Küresel piyasaların dev ismi Saxo Bank, altının son iki yıldaki %110’luk rallisini analiz ederek 2026 sonu için 5.000 dolar hedefini yineledi. Rapora göre altın, artık geçici bir korunma aracı olmaktan çıkıp küresel finans sisteminin stratejik merkezine yerleşti.

Benzer Haberler