Sosyal Medya

Ekonomi

Kılıçdaroğlu’nun “Gerçekten benimle misiniz?” çıkışı: “Cumhurbaşkanı adayı netleşti”

MAK Araştırma Şirketi Başkanı Mehmet Ali Kulat, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun çıkışının ardından “Millet İttifakı’nın adayı an itibarıyla netleşmişitir” yorumunu yaptı. Millet…

Kılıçdaroğlu’nun “Gerçekten benimle misiniz?” çıkışı: “Cumhurbaşkanı adayı netleşti”

MAK Araştırma Şirketi Başkanı Mehmet Ali Kulat, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun çıkışının ardından “Millet İttifakı’nın adayı an itibarıyla netleşmişitir” yorumunu yaptı.

Millet İttifakı adayının kim olacağıyla ilgili tartışmalar sürerken, CHP lideri Kılıçdaroğlu’nun yol arkadaşlarına yönelik “Benimle misiniz” çıkışı, adaylık ilanı olarak da yorumlandı.

MAK Araştırma Şirketi’nin Başkanı Mehmet Ali Kulat da Twitter hesabından şu yorumu yaptı:

“Açıklama günü geldiğinde açıklanır ama… Millet İttifakı’nın adayı an itibarıyla netleşmiştir.”

CHP lideri ne demişti?

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, 26 Nisan’daki  “Vatanı satanlarla kavga edeceğiz, ya bana katılın ya da şu anda yolumdan çekilin!” çıkışının ardından partililere yeniden seslendi. Kılıçdaroğlu, “Şunu da artık bilmek zorundayım, siz gerçekten benimle birlikte misiniz? Bazılarınızın sesi çıkmıyor, bazılarınızın da isteyerek veya istemeyerek zarar verdiğini de görüyorum. Artık karar verin. Bu halk düşmanlarını beraber yenecek miyiz, yenmeyecek miyiz? Benimleyseniz, benimle olduğunuzu artık hissetmek istiyorum. Sırtımı size yaslayacağımı bilmek istiyorum.” dedi.

Kılıçdaroğlu, 27. Dönem 5. Çalışma ve Değerlendirme Toplantısı’nın açılşında konuştu. Kılıçdaroğlu, “Umudu yeşertmek zorundayız. Salı günü Elazığ’daydık. Bir gün önce bütün billboardlarda halkı tahrik eden afişler asılmıştı. Kaldırılmasıyla ilgili milletvekili arkadaşlarımız, yapılanın doğru olmadığını belli çevrelere duyurmaya çalıştılar. Haberi aldığımda sakın dokunmayın, aynen kalsın dedim. Gidip o afişlerin önünde bir fotoğraf verdim. Çünkü, bu ülkenin insanına ben güveniyorum. Bu ülkenin insanı kışkırtmalara, tahriklere asla ve asla kapı aralamayacaktır. Bunu yapan kişi kim? Afişleri basan kişi söylüyor. ‘Cumhur İttifakı’nı oluşturan siyasi partilerin talebiyle, şirketimiz tarafından yapılmıştır.’ diyor. Bir insan karalamaya, halkı tahrik etmeye kalkarsa ‘Artık ben ülkeyi yönetemiyorum’ noktasına gelmiş demektir. Bugün Türkiye’nin yönetilmediğini biliyoruz.” ifadesini kullandı. Kılıçdaroğlu şunları kaydetti:

“Merkez Bankası’nın görevini yerine getirmediğini farkındayız”

“Türk Lirası’nın eridiğini hep beraber biliyoruz. Merkez Bankası’nın görevini yerine getirmediğini farkındayız. Hayat pahalılığını biliyoruz. ‘128 milyar dolar nerede’ diye afişler asmıştık ve geniş kitlelerin dikkatini çekmeye çalışmıştık.

“Artık sormamız gereken soru 203 milyar dolar nerede ve kimlere verildi?”

Yılbaşından bu yana 75 milyar dolar buharlaştı. Artık sormamız gereken soru 203 milyar dolar nerede ve kimlere verildi? Merkez Bankası neden bu süreçte devre dışı bırakıldı?

Bütün bunları yaptılar fiyatlar düştü mü, enflasyon indi mi, bütçe açığı kapandı mı? Kurt geçirdiği kışı bilir ama yaşadığı ayazı unutmaz. Bu millet aslında her şeyin farkında, bizler de bunların farkındayız. Bilinmeyenlere ışık tutuyoruz, geniş kitlelerin bilmesini istiyoruz, çaba harcıyoruz. Bütün arkadaşlarımla beraber çalışacağız, çalışmalarımızı sürdüreceğiz.

“Faize karşı olmadıklarını herkesin halka anlatması lazım”

Biz faize karşıyız diyorlar. Faize karşı olmadıklarını herkesin halka anlatması lazım. Alt gelir gruplarından milyonlarca insandan, üst gelir grubuna kaynak aktarıyorlar. 

“İlk 8 ayda KKM dahil ödenen faiz miktarı 250 milyar lira”

İlk 8 ayda KKM dahil ödenen faiz miktarı 250 milyar lira. Faize karşıyız diyorlar ama ilk 8 ayda bütçenin 250 milyar lirasını faize vermişler.  Gerçeği herkese anlatmak zorundayız. 

Çiftçiye yaptıkları yardım ilk 8 ayda 25 milyar lira. Oysa çiftçiye verilmesi gereken lira bu yıl sonuna kadar kanuna göre 143 milyar lira olması lazım. Vermiyorlar bu parayı ama biz vereceğiz. Gittiğiniz her yerde çiftçi arkadaşlarımıza şunu söyleyin, evet hakkınızı teslim etmiyorlar, milli gelirin yüzde birin oranında en az size pay verilmesi gerekiyordu, size bu payı vermiyorlar,  halkın iktidarı olarak bu parayı biz size vereceğiz.

“Bir garabete imza attılar”

Bir garabete imza attılar. Attıkları imzayı sürdürüyorlar. Merkez Bankası’nın bankalara verdikleri paranın faizini 13’den 12’ye indirdiler. AK Parti’ye, MHP’ye oy veren kardeşlerimize sesleniyorum, gidin bir bankaya, kredi çekmek istiyorum deyin. Bakın bakalım size yüzde 12 faizle veriyorlar mı? Vermeyecekler. Yüzde 12 ile faiz alan bankalar ne yapıyorlar? Bankaların kârı yüzde 500’ün üzerinde artış gösterdi. Sizin geliriniz son bir yılda yüzde 505 arttı mı, o zaman düşüneceksiniz. Bu iktidar kime hizmet ediyor düşüneceksiniz. Bu tabloyu birlikte değiştireceğiz, kimsenin umutsuzluğa kapılmaya hakkı yok.  O nedenle diyorum, bize katılın. Bu ülkeye aydınlığı getireceğiz. Siyasetçi halkına güven vermek istiyorsa bunun bir koşulu vardır, vergilerin her kuruşunun nereye harcadığının hesabını vermektir.

“Var olan iktidar faiz ayaklarına yatıp, dini kullanarak bir avuç azınlığa milyarlarca lirayı aktarıyor”

Var olan iktidar faiz ayaklarına yatıp, dini kullanarak bir avuç azınlığa milyarlarca lirayı aktarıyor. Herkesin inancına, kimliğine, yaşam tarzına saygılıyız. Millete yalan söylemek bizim kitabımızda yoktur.  Biz Allah nasip eder iktidar olduğumuzda herkes görecek demokrasinin, saydam devletin, dürüst çalışmanın, liyakatin ve adaletin ne olduğunu göstereceğiz.

“34 yıl sonra bu ülkenin şeker ithal ettiğini AKP’ye ve MHP’ye oy veren kardeşimin unutmaması lazım”

Pamuk ve şeker pancarı fiyatları hâlâ belirlenmiş değil. 34 yıl sonra bu ülkenin şeker ithal ettiğini AKP’ye ve MHP’ye oy veren kardeşimin unutmaması lazım. Bunu nasıl milliyetçilik anlayışıdır?  Şeker fabrikalarımız, üreten çiftçilerimiz var ürettirmiyorsun. Kim getiriyor şekerleri? Yandaşların getiriyor. Bu milleti soyanlardan bunun ahını almak benim boynumun borcudur.

Halkın desteği ile iktidar olduğumuzda sanayicinin hangi partiye ilgi duyup duymadığına bakılmaksızın kim üretiyor, çalışıyor, ihracat yapıyorsa bizim başımızın üstünde yeri olacaktır. Biz onlar gibi ayrımcılık yapmayacağız.

Türkiye’nin geldiğini nokta… Aile yanında destek verilen çocuk sayısı 2011’de bu rakam 34 bin 982’ydi. 2017’de 104 bin 729’a çıktı bu rakam. 2022 Temmuz’da 147 bini aştı. Bu tablo böyle devam ederse bu rakam artacak. Bizim üzerimize çok büyük görevler düşüyor. CHP olarak tarihi bir sorumluluğu bilmek ve o sorumluluğu yerine getirmek zorundayız.

Halkın arasına giremeyecek noktaya geldiler. Dert dinleyemiyorlar çünkü onların hiçbirisinin yetkisi yok ve bir şey söyleyemiyorlar. İradelerini bir kişinin iradesine bağlayan yani iradelerini saraya bağlayan bir iktidarın geleceği yoktur. Devletin geleceği bir kişinin iradesine bağlanamaz. Erdoğan bunu görüyor, fark ediyor. Erdoğan il, ilçe, kadın kollarının yapamadığı işi devlet memurlarına yaptırmak istiyor. Devlet memurları sarayın kölesi değildir.

“Ben sürekli yürümeye ve ilerlemeye kararlıyım ve hiçbir şey beni inandığım yoldan geri çeviremez”

Ben sürekli yürümeye ve ilerlemeye kararlıyım ve hiçbir şey beni inandığım yoldan geri çeviremez. Bu ülkeyi seven insanların, gerçek vatanseverlerin umutları ve duaları her yerde bizimle birlikte yürüyor buna inanın. Ve yine buna inanın bu mücadelede halk düşmanlarını birlikte yeneceğiz ve özgürlük, doğruluk, adalete susamış halkımıza kurtuluşu beraber getireceğiz.

“Şunu da artık bilmek zorundayım, siz gerçekten benimle birlikte misiniz, bazılarınızın da isteyerek veya istemeyerek zarar verdiğini görüyorum”

Şunu da artık bilmek zorundayım, siz gerçekten benimle birlikte misiniz? Bazılarınızın sesi çıkmıyor, bazılarınızın da isteyerek veya istemeyerek zarar verdiğini de görüyorum. Artık karar verin. Bu halk düşmanlarını beraber yenecek miyiz, yenmeyecek miyiz?

“Benimleyseniz, benimle olduğunuzu artık hissetmek istiyorum”

Benimleyseniz, benimle olduğunuzu artık hissetmek istiyorum. Sırtımı size yaslayacağımı bilmek istiyorum.

“Son kez SPK’yı uyarıyorum”

Son bir uyarı yapacağım. Türkiye tarihin en büyük borsa manipülasyonlarına şahit oluyoruz. Küçük yatırımcı soyuluyor.

Piyasada yatırımcının buharlaşan parası dün itibariyle 5-5,5 milyar dolardı. Aracı kurumların teminat açığı şeklinde ortaya çıkan batıkları ise 3-4 milyar lirayı buldu. Bir SPK yetkilisi Bloomberg’e “Sistematik risk yok” diyor. Açık ve net söylüyorum. SPK yalan söyler mi maalesef yalan söylüyor. Uyardım daha önce uyardım. İzliyorum, notumu alıyorum dedim. Blöf yapmıyorum.

“Küçük yatırımcıyı soyanları isim isim biliyorum”

Küçük yatırımcıyı soyanları isim isim biliyorum. Bu işin namuslu insanları da isim isim, firma firma biliyor. Bir kez daha uyarıyorum. Bu çaldığınız kütük, küçük yatırımcıların paralarıdır. Açıkça söylüyorum. Burnunuzdan fitil fitil getireceğim. SPK aklını başına alsın ve görevini yapsın. Yolsuzluk yapanlara asla asla izin vermemeli. 

SPK, manipülatör grupları temizlemeli. Son kez SPK’yı uyarıyorum.”

T24

BAKMADAN GEÇME

Benzer Haberler