Sosyal Medya

Döviz

Piyasa Bülteni: FED endişesi azalırken piyasalar kayıplarını telafi ediyor

Küresel mali piyasalar, yılın ilk ayında yaşanan sert satış baskısını, son günlerde bir nebze de olsun üzerlerinden atmaya çalıştıklarını görüyoruz.…

Piyasa Bülteni: FED endişesi azalırken piyasalar kayıplarını telafi ediyor

Küresel mali piyasalar, yılın ilk ayında yaşanan sert satış baskısını, son günlerde bir nebze de olsun üzerlerinden atmaya çalıştıklarını görüyoruz. Tekrar etme niyetimiz olmasa da, FED’in enflasyona karşı kontrolü elden kaçırmadan para politikası duruşunu daha hızlı ve daha erken sıkılaştırabileceği beklentisi, satış baskısının arkasında yatan ana unsur idi.

Lakin, aşağıda Türkiye PMI örneğinden de görülebileceği üzere, dün dünya genelinde açıklanan PMI verileri pek de iyimser sonuçlar üretmedi. Dünyanın büyüme motoru olarak kabul edilen Çin’de açıklanan özel sektör PMI verisi (büyümenin öncü göstergesi) eşik değer olarak kabul edilen 50,0 seviyesinin altına kayarak daralma bölgesine geçti! Bize ne Çin’den sakın demeyin.

Dünyanın merkez bankası gibi davranan amiral gemi FED’in, küresel PMI verilerini, politika kararı üretmeden dikkatle irdelediklerini pekâlâ biliyoruz. Bu bağlamda, Mart ayında 50 baz puan artırımı gibi agresif adımlarla sıkılaştırmaya başlanılacağı yönünde tahminler yetmezmiş gibi, sene boyunca 4 değil 6 kez artırım olmalı şeklinde varsayımların da kademeli olarak yerini daha elle tutulur tahminlere terk edeceğini düşünüyoruz. Okurlarımız, geçen hafta kaleme aldığımız Sezen Aksu’nun müthiş şarkısı Gülümse’ye atıfta bulunarak yaptığımız değerlendirmeyi hatırlayacaklardır.

Görüşlerimizi kuvvetlendirmek adına, St Louis Fed Başkanı James Bullard, FED’in daha sıkı bir para politikasına Mart ayı FOMC toplantısından başlayarak art arda 3 faiz artırımı ile dönmesi taraftarı olduğunu söyledi. Lakin, Bullarda sözlerine “50 baz puanlık bir artırımın bize şu anda gerçekten yardımcı olacağını düşünmüyorum” diyerek küresel mali piyasaların üzerinde var olan baskıyı da hafiflettiğini not etmemiz gerekiyor.

Her ne kadar FED kaynaklı satış baskısını küresel mali piyasaların üzerinde Demokles’in kılıcı gibi sallanmaya devam edeceğini düşünmeye devam etsek de, faiz artırım sürecinin piyasaları alt üst edecek derecede agresif olmayacağı inancının da kuvvetlenmeye başladığını görüyoruz. Dün bu bağlamda, küresel borsaların kayıplarını telafi etmeye devam ettiğini not etmemiz gerekiyor. BIST100 ana endeksi %0,6 yükselirken, risk iştahının küresel göstergesi olan teknoloji borsası Nasdaq geceyi % 0,75 yükselişle tamamladı.

USDTRY kuru dün gün boyu 13,33 – 13,46 dar bandında salınarak günü bir önceki güne nazaran önemli bir değişim göstermeden 13,40 seviyesinin altında tamamladı. USDTRY kurunda, dalga boyunun oturmaya başladığını, volatiliteni düşmeye önümüzdeki günlerde de devam edeceğini öngörüyoruz. Bu bağlamda, hata payımız olsa da, kur cephesinde bir miktar daha aşağı yönlü yer olduğu görüşümüzün arkasında durmaya devam edeceğiz. Kur Korumalı Mevduat (KKM) ürününün kapsamının tüzel kişiler ile genişletilmesi ardından dün iki yeni düzenleme daha yapıldığını görüyoruz. TCMB’ye KKM mevduat faizine tavan uygulama yetkisi verilirken, yurtdışı yerleşikleri de sisteme dahil edebilmek adına “Yuvam Hesabı” adında bir uygulama hayata geçiriliyor.

Kur cephesinde dinginliği veya borsa cephesinde yurtdışı piyasalara paralel kademeli alımları bir yere kadar anlamlandırabilirken, dün tahvil faizlerinde garip ve nedenini tam olarak anlayamadığımız büyük bir hareketlilik dikkatimizden kaçmadı. Yarın açıklanacak resmi TÜFE artışının aylık %10 civarında olması beklenirken, özellikle dün açıklanan ve İstanbul bölgesi için %51’e dayanan perakende fiyatlar (enflasyon verisi) sonrası 2 yıl vadeli tahvilin bileşik faizi %20,68 ; 10 yıl vadeli tahvilin ise ise %22,97 seviyesine gerileyerek neredeyse 1 tam puan düştü!

Dönelim biraz da yurtdışına. FED’in endişe edildiğinin aksine faiz artırım sürecinde bebek adımları ile devam edeceği yönünde inancın Bullard sonrası kuvvetlenmesi ve dünyada şirket finansallarının beklentilere oranla olumlu gelmeyi sürdürmesi ile dün küresel borsalar günü olumlu tamamladı. Google’ın ana şirketi Alphabet’in açıkladığı üç aylık rekor satışlar sonrası geceyi %8 yükselişle tamamladı.

Risk iştahının artması ile güvenli liman isteğinin de azalması, doların dün değer kaybetmesine neden oldu. Perşembe günü açıklanacak Avrupa (ECB) ve İngiltere (BoE) faiz kararı öncesinde, her ne kadar ECB’nin faizi sabit bırakacağı beklense de, gösterge 10 yıllık Alman tahvil faizinin %0 seviyesine yükseldiğini görüyoruz (bakınız grafik). Şaşırmayın lütfen neredeyse Mayıs 2019’dan bu yana eksi seviyelerde işlem görüyor! Avrupa tarafında tahvil faizlerinde görülen yükseliş ve ABD faizlerinin %1,75-1,80 bandında göreceli sakin seyri, faiz makasının daralmaya başlaması ile EUR/USD paritesini de yeniden 1,13 seviyesinin üzerine itti.

Öte yandan, perşembe günü açıklanacak BOE faiz kararına yönelik 25 baz puan faiz artırım kararı beklentiler dahilinde bulunurken, bu yıl favori para birimimiz Sterlin olacağı yönünde görüşümüzün de arkasında durmaya devam ediyoruz. GBPUSD paritesinin yeniden 1,3530 seviyesine yükseldiğini de not edelim (Sterlin uzun pozisyonlarımızı korumaya devam ediyoruz).

Rusya Devlet Başkanı Putin, Batı’yı, onu savaşa çekmek için tasarlanmış bir senaryo oluşturmak ve Rusya’nın Ukrayna konusundaki güvenlik endişelerini görmezden gelmekle suçladığını görüyoruz. Ukrayna ekseninde tansiyonun bir artması bir azalması piyasaları da yormaya başladı. Brent cinsi petrolün varil fiyatı 90 dolar seviyesinin kıyısından güne başlaması da jeopolitik risk algısının dinmediğini gösteriyor. Bugün OPEC+’nın petrol üretim hedefi ile ilgili açıklamalarını da takip edeceğiz.

Yeni gün başlangıcında Asya piyasalarında hava iyimser görünüyor. Gösterge endeks Tokyo borsası %1,7 yukarıda işlem görürken, ABD borsalarının vadeli işlemlerinde de %1’e varan yükselişler gözden kaçmıyor. Bugünün veri gündeminde içeride Ocak ayı geçici dış ticaret verileri, dışarıda ise Cuma günü açıklanacak resmi ABD istihdam raporu öncesinden özel sektör istihdamını takip edeceğiz. Dünyada enflasyon sorunu yaşandığı için Euro Bölgesi enflasyonu da ön planda olacaktır.

 

 

 

iktisatbank.com

BAKMADAN GEÇME

Benzer Haberler