Sosyal Medya

Ekonomi

Ekonomistlerden uyarı:  2022 enflasyonu can yakacak

DW Türkçe’ye konuşan ekonomistler, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın enflasyonu düşürmeden “düşük faiz” politikasında ısrar etmesi halinde, vatandaşın cebindeki yangının 2022’de daha da…

Ekonomistlerden uyarı:  2022 enflasyonu can yakacak

DW Türkçe’ye konuşan ekonomistler, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın enflasyonu düşürmeden “düşük faiz” politikasında ısrar etmesi halinde, vatandaşın cebindeki yangının 2022’de daha da artacağı görüşünde. Koç Üniversitesi’nden Prof. Dr. Kamil Yılmaz, “TÜİK rakamlarının doğruyu yansıtmadığını belirterek gerçek enflasyonun yüzde 30 olduğunu” ifade ederken İstanbul Bilgi Üniversitesi’nden Prof. Dr. Ege Yazgan da ‘enflasyonun yüzde 40’ı bulacağını’ belirtti.  Piri Reis Üniversitesi’nden Prof. Dr. Erhan Aslanoğlu ise ‘büyüme düşecek’ dedi.

Enflasyon %40’a dayanır mı lo?

Son iki yılı Koronavirüs pandemisinin etkisi altında geçiren Türkiye ekonomisi, 2021’i ekonomi yönetiminde yaşanan karmaşa ve kur krizi ile geride bırakıyor. Ekonomide 2022’nin gündemi ise yüksek enflasyon, bir başka deyişle ‘hayat pahalılığı’ olacak. Ekonomistlerin, tahminleri enflasyonun yeni yılın ilk yarısında yüzde 40’lara dayanacağı yönünde.

Enflasyon son 19 yılın en yüksek seviyesini görecek

DW Türkçe’ye konuşan ekonomistler, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın enflasyonu düşürmeden “düşük faiz” politikasında ısrar etmesi halinde, vatandaşın cebindeki yangının 2022’de daha da artacağı görüşünde. Dolar ve diğer para birimleri karşısında yüzde 50 değer kaybeden Türk Lirası’nın alınan Dövize Endeksli Mevduat Sistemi ile ani bir düşüş yakaladı. Bu düşün 2022 yılında nasıl seyredeceği merak konusu iken TÜİK’in yayınladığı rakamlarla 2022 yılının ilk aylarında enflasyonun 19 yılın en yüksek seviyesine çıkması bekleniyor.

Prof. Dr. Kamil Yılmaz: “TÜİK verileri gerçek rakamları yansıtmıyor”

Koç Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Ekonomi Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Kamil Yılmaz’a göre, TÜİK’in enflasyon verileri enflasyon sorununda gerçek tabloyu göstermiyor. “TÜİK’in asli görevine geri dönmesi, kurumsal olarak erozyona izin vermeden bize verileri doğru vermesi durumunda, şu anda enflasyonun kesinlikle yüzde 30’ların üzerinde olacağını göreceğiz” diyen Prof. Yılmaz, resmi rakamlara göre yüzde 55’e dayanan üretici enflasyonu ile yüzde 20’yi aşan tüketici enflasyonu arasındaki farka dikkat çekiyor.

Prof. Dr. Ege Yazgan: “Faiz indirimi üretimi olumsuz etkiledi”

Merkez Bankası, Eylül 2021’den bu yana politika faizini yüzde 19’dan yüzde 14’e indirdi. Merkez Bankası, böylelikle enflasyon ile faiz arasındaki makası da 7 puana çıkarmış oldu. İstanbul Bilgi Üniversitesi Finansal Uygulama ve Araştırma Merkezi Müdürü olan Prof. Dr. Ege Yazgan, faiz indirimleriyle çok ciddi bir finansal çalkantı yaratıldığını söyledi. Faiz indirimlerinin iddia edildiği gibi reel sektörde üretim artışı ve ihracatta büyük bir sıçrama yaratmadığına işaret eden Prof. Yazgan, “Bu faiz indirimleri, öyle ya da böyle istikrarda olan bir finansal sektörü çok zor duruma sokmuş, ciddi biçimde üretim yapan reel sektörü de üretim yapamaz hale getirmiş durumda” diye konuşuyor.

“Enflasyon yüzde 40’ları bulabilir”

Yılın son günlerinde Cumhurbaşkanı Erdoğan tarafından açıklanan “Dövize Endeksli Mevduat’ ile döviz kurlarındaki ateş şimdilik söndürülmüş görünse de 2022’de de, yükselen enflasyona bağlı olarak döviz talebinin artacağını ifade eden Prof. Ege Yazgan, “Enflasyon konusunda yüzde 35-40 gibi seviyeleri görebilmemiz çok mümkün. Ondan sonra da bu seviyelerden düşmek o kadar kolay olmayacak” dedi.

Prof. Dr. Erhan Aslanoğlu: “Büyüme son çeyrekte düşecek”

Piri Reis Üniversitesi Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Erhan Aslanoğlu, dünyada bu yıl yüzde 5,5 olan büyümenin 2022’de yüzde 4,5 seviyelerine gerilemesinin beklendiğini belirtiyor. Türkiye ekonomisinin 2022 yılını yüzde 4,5 seviyelerinde bir büyüme ile kapatmasının muhtemel olduğunu belirten Prof. Aslanoğlu, “Ancak son çeyrek, gelecek yıl muhtemelen görece daha yavaş bir çeyrek olacak. İlk dokuz ayda büyüme daha güçlü olabilir kanaatindeyim. Fakat sonraki dönemler, gelecek yılın son çeyreği ve ötesi özellikle döviz piyasası, enflasyonun seyri ve buralardaki istikrara bağlı olarak şekillenecektir” diye konuştu.

Alıntıdır

20 Aralık haftası rezervler gerçekte ne oldu? KKM’ye koşuş var mı?

YORUM:  Ekonomik Güven Endeksi geriliyor, ama hala çok yüksek

Yanlışlar, doğrular & efsaneler: Türkiye’de kalkınma (1) | Asaf Savaş Akat

 

BAKMADAN GEÇME

  • TÜİK: Türkiye’nin Kişi Başına Geliri AB Ortalamasının Altında

    Türkiye’nin 2024 yılına ilişkin Satın Alma Gücü Paritesi’ne (SGP) göre kişi başına Gayrisafi Yurt İçi Hasıla (GSYH) endeksi 72 olarak belirlendi. Bu değer, Avrupa Birliği (AB) ortalaması olan 100’ün yüzde 28 altında kaldı.

  • Geleceğimiz Tehlikede: Türkiye’de Çocuk Suçluluğu Rekor Seviyede Arttı

    Ekonomik sıkıntılar çocukları en çok etkileyen alanlardan biri olmaya devam ediyor. Eğitimden ve çalışma yaşamından uzak kalan çocuklar, kolay para vaatleriyle yeni nesil mafya çetelerinin hedefi haline geliyor ve bu da onları suça yönlendiriyor. Son 9 yılda çocuk suçluların sayısında yüzde 51’lik bir artış görüldü; 2024’te 14-17 yaş grubundaki 202 bin çocuk suça karıştı. TÜİK verilerine göre, 2023’te 179 bin, 2024’te ise 202 bin 785 çocuk suça bulaştı. Bu veriler, bir önceki yıla göre yüzde 13.9, dokuz yıllık dönemde ise yüzde 51.5’lik bir artışı gösteriyor.

  • TCMB Başkanı Karahan, TBB Yönetimiyle Makroekonomik Görünümü Görüştü

    Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB) Başkanı Sayın Fatih Karahan, Türkiye Bankalar Birliği (TBB) Yönetim Kurulu Başkanı Alpaslan Çakar ve TBB Yönetim Kurulu üyeleriyle bir araya geldi.

  • GİB, Vergi Borcu Listesi Yayınlandı: Borcu 4 Milyar TL’yi Aşan Can Holding İlk Sırada

    Gelir İdaresi Başkanlığı (GİB), Eylül ayında Resmî Gazete’de yayımlanan tebliğe istinaden illerde 50 milyon TL’nin üzerindeki vergi borçlarını içeren listeleri paylaşmaya başladı. Listede dikkat çeken isimler arasında Uzan Ailesi, Çiftlik Bank vurgunu ile tanınan “Tosuncuk” lakaplı Mehmet Aydın ve TMSF tarafından el konulan Can Holding yer aldı.

  • Konutta umutlar başka bahara: Satışlar yavaşladı, reel fiyatlar yerinde sayıyor

    2025’e faiz indirimleriyle güçlü başlayan konut sektörü, yılın son çeyreğinde belirgin bir ivme kaybı yaşadı. Kasım itibarıyla konut fiyatları nominal olarak yükselmeye devam etse de reel artış neredeyse sıfırlandı. Satışlar ekim ve kasım aylarında düşüşe geçerken, yüksek kredi faizleri ve belirsizlikler hem oturum amaçlı alıcıyı hem de yatırımcıyı beklemeye itti. Sektörde canlanmaya dair beklentiler büyük ölçüde 2026 yılına ötelenmiş durumda.

  • İngiltere Enflasyonu Beklentilerin Altında: Faiz İndirimi İhtimali Artıyor

    İngiltere’de Kasım ayında yıllık enflasyon, piyasa beklentilerinin altında kalarak yüzde 3,2 seviyesinde gerçekleşti. Bu rakam, ekonomistlerin yüzde 3,5, İngiltere Merkez Bankası’nın (BoE) ise yüzde 3,4 tahminlerinin altında kaldı ve ülke genelinde enflasyon sekiz ayın en düşük seviyesine geriledi. Beklenenden hızlı düşüş, BoE’ye faiz indirimi için potansiyel bir alan sundu.

  • TCMB Tarafından Faaliyet İzni İptal Edilmişti: Mahkeme, Papara Lehine Yürütmeyi Durdurma Kararı Verdi

    TCMB tarafından faaliyet izni iptal edilen Papara hakkında mahkemeden yeni bir karar çıktı. Papara’nın, söz konusu iptal kararına karşı açtığı yürütmenin durdurulması talepli davada mahkeme, şirket lehine karar verdi.

  • TÜİK: Kasım 2025’te Taşıt Kayıtları Aylık Arttı, Yıllık Geriledi

    Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK), Motorlu Kara Taşıtları Kasım 2025 istatistiklerini yayımladı. Buna göre Kasım ayında trafiğe kaydı yapılan taşıt sayısı bir önceki aya göre artış gösterirken, geçen yılın aynı ayına kıyasla düşüş kaydetti. Otomobil ve kamyonet kayıtlarında yükseliş öne çıkarken, motosiklet ve traktörde belirgin bir gerileme yaşandı. Elektrikli ve hibrit araçların payındaki artış ise devam etti.

  • GÜNÜN Stratejisi: Zayıf dolar, düşen petrol, Türkiye için destekleyici zemin

    Küresel piyasalarda zayıf dolar teması korunurken, petrol fiyatları son yılların en düşük seviyelerine gerileyerek enerji ithalatçısı ülkeler için önemli bir rahatlama alanı yarattı. ABD’de açıklanan istihdam verileri resesyon korkularını artırmazken, Fed’in “bekle-gör” duruşu korunuyor. Düşen enerji maliyetleri, güçlü rezerv pozisyonu ve iyileşen risk algısıyla birlikte Türkiye varlıkları için olumlu zemin güçleniyor. TL ve TL cinsi varlıklar açısından pozitif görünüm korunuyor.

  • Piyasaların Gündemi: BoJ’da Faiz Artışı Beklentisi Güçleniyor, Piyasalar Ueda’nın Açıklamalarına Odaklandı

    ING Global’in değerlendirmesine göre, piyasalarda Japonya Merkez Bankası’nın (BoJ) bu hafta yapması beklenen 25 baz puanlık faiz artışı büyük ölçüde fiyatlanmış durumda. Bu nedenle yatırımcıların asıl odağı, BoJ Başkanı Kazuo Ueda’nın basın toplantısında vereceği mesajlara çevrilmiş bulunuyor. Raporda, piyasa faizlerindeki yükselişe dair hassasiyetler nedeniyle Ueda’dan belirgin biçimde şahin bir duruş beklenmediği vurgulanıyor.

  • Günün Başlıkları: Piyasalar Yoğun Veri Gündemiyle ABD Verilerine Odaklandı

    Yurt içinde veri akışı görece sakin seyrederken, küresel piyasalarda gözler ABD perakende satışlar verisi ve tahvil ihalelerine çevrildi. Gün boyunca Avrupa ve ABD’den gelecek enflasyon, güven endeksleri ve merkez bankası yetkililerinin açıklamaları fiyatlamalar üzerinde belirleyici olacak.

  • Bitwise’tan çarpıcı kripto tahminleri: 2026’yı şekillendirebilecek 10 öngörü

    Varlık yönetim şirketi Bitwise, 2026’ya ilişkin yayımladığı kapsamlı raporda kripto piyasalarının yeni bir döneme girdiğini savunuyor. Bitcoin’in fiyat dinamiklerinden ETF’lerin rolüne, düzenleyici çerçeveden kurumsal benimsemeye kadar uzanan 10 iddialı tahmin; kriptonun artık spekülatif bir alan olmaktan çıkıp ana akım finansın kalıcı bir parçası haline geldiğine işaret ediyor.

  • 2026’ya geri sayım: Portföy dağılımı, sektör tercihleri ve euro/dolar beklentisi

    2026’ya yaklaşırken yatırımcıların odağında portföy dağılımı, hangi varlık sınıflarının öne çıkacağı ve küresel–yerel risklerin stratejileri nasıl şekillendireceği yer alıyor. Trump’ın nadir elementler üzerinden başlattığı yeni emtia rekabeti, faiz indirim süreci ve jeopolitik belirsizlikler; emtia, tahvil ve hisse senedi dengesi açısından belirleyici olacak.

Benzer Haberler