Ekonomi
Prof. Esfender Korkmaz: Türkiye İstihdamda Dünya Ortalamasının Çok Gerisinde
Prof. Dr. Esfender Korkmaz, Türkiye’nin 2025 üçüncü çeyrek işgücü verilerini değerlendirerek işsizliğin resmi rakamlardan çok daha yüksek olduğunu, istihdam oranının ise dünya ortalamasının dramatik biçimde gerisinde kaldığını söyledi. Korkmaz’a göre Türkiye, son 25 yılda artan nüfusun önemli bölümünü işgücüne katacak istihdamı yaratamadı ve ekonomik planlama eksikliği uzun vadeli işsizlik sorununu derinleştiriyor.
Prof. Dr. Esfender Korkmaz, Türkiye’nin 2025 üçüncü çeyrek işgücü verilerini değerlendirerek işsizliğin resmi rakamlardan çok daha yüksek olduğunu, istihdam oranının ise dünya ortalamasının dramatik biçimde gerisinde kaldığını söyledi. Korkmaz’a göre Türkiye, son 25 yılda artan nüfusun önemli bölümünü işgücüne katacak istihdamı yaratamadı ve ekonomik planlama eksikliği uzun vadeli işsizlik sorununu derinleştiriyor.
Resmi İşsizlik Düştü Ancak Gizli İşsizlik Hızla Artıyor
2025 yılının üçüncü çeyreğinde Türkiye’nin resmi işsizlik oranı %8,5, istihdam oranı ise %49 olarak açıklandı. Ancak Korkmaz’a göre bu rakamlar, gerçek tabloyu yansıtmaktan uzak.
Dünyada işsizlik oranı ortalama %5 civarında seyrederken, Türkiye’de işsizliğin yapısal hale geldiğini belirten Korkmaz, özellikle ümitsiz işsizler ve iş aramayıp iş bulsa çalışacak olanların hızlı artışına dikkat çekti.
2023’ün üçüncü çeyreğinden 2025’in aynı dönemine kadar:
-
Resmi işsiz sayısı 208 bin kişi azaldı,
-
İş bulma umudunu kaybedenlerin sayısı 672 bin kişi arttı,
-
İş aramayıp iş bulsa çalışacağını belirtenlerin sayısı 1 milyon 25 bin kişi yükseldi,
-
Böylece fiili işsiz sayısı toplam 1 milyon 697 bin kişi artmış oldu.
Korkmaz, TÜİK tanımlarına göre işsiz sayılmayan bu grupların ekonomide gerçek işsiz kitlesinin ayrılmaz parçası olduğunu vurguladı.
Türkiye’de Gerçek İşsiz Sayısı 8 Milyona Yaklaştı
2025 üçüncü çeyreği itibarıyla:
-
İlan edilen resmi işsiz sayısı: 3 milyon 10 bin
-
Fiilen işsiz olduğu halde işsiz sayılmayanlar: 4 milyon 948 bin
Toplam fiili işsiz sayısı 7 milyon 965 bin kişi olarak hesaplanıyor.
Korkmaz’a göre iki temel sorun öne çıkıyor:
-
Gerçek işsizliğin resmi rakamların çok üzerinde olması, verilerin doğruluğuna dair tereddüt yaratıyor.
-
İşsizliğe çözüm aranacaksa, politika yapıcıların yalnızca resmi 3 milyon işsize değil, toplam 8 milyon fiili işsize odaklanması gerekiyor.
İstihdam Oranında OECD ve AB’nin Çok Gerisindeyiz
Türkiye’nin istihdam oranı 2025’te %49 seviyesinde. Aynı dönemde:
-
OECD ortalaması: %70,3
-
AB ortalaması: %73
Bu veriler, Türkiye’nin son 25 yılda istihdam yaratma konusunda ciddi başarı gösteremediğini ortaya koyuyor.
2003–2025 döneminde:
-
Nüfus 19,9 milyon kişi arttı,
-
Yaratılan istihdam yalnızca 11,4 milyon oldu,
-
Yaklaşık 8,5 milyon kişi işgücü dışında kaldı.
Korkmaz, bu tablonun Türkiye’nin düşük istihdam oranına sahip ülkeler kategorisinde yer aldığını açıkça gösterdiğini belirtiyor.
“Teknik Bir İstihdam Politikası Yok”
Orta Vadeli Program (OVP) içerisinde işsizliği kalıcı şekilde azaltmaya yönelik kapsamlı bir istihdam modeli bulunmadığını ifade eden Korkmaz, mevcut yaklaşımın niyet ve hedeflerle sınırlı olduğunu, somut politika içermediğini söyledi.
Türkiye’nin istihdamı artırabilmesi için üç temel adım öneriyor:
1. Tasarruf ve Yatırımı Artırmak Şart
Korkmaz’a göre Türkiye’ye artık doğrudan yabancı yatırım sermayesi gelmiyor; yerli sermaye ise ülkeyi terk ediyor. Mevcut koşullarda yatırım ortamı zayıf.
İyileştirme için şu adımların atılması gerektiğini belirtiyor:
-
Parlamenter sisteme dönüş,
-
Hukukun üstünlüğü ve yargı bağımsızlığının yeniden tesis edilmesi,
-
İç ve dış güveni artıracak kapsamlı reformlar.
2. Tasarrufların Üzerindeki Vergi Yükü Hafifletilmeli
Yatırım yapılabilir bir ortam yaratmak için:
-
Tasarruf üzerindeki artan vergi yükü azaltılmalı,
-
Yatırım teşvikleri güçlendirilmeli,
-
Yüksek ithal girdi kullanılan sektörlerde ithal ikamesi uygulanmalı.
3. Eğitimde İşgücü Planlaması Kaçınılmaz
Uzun vadeli işgücü talebini tahmin ederek eğitim sisteminin buna göre şekillendirilmesi gerektiğini vurgulayan Korkmaz, mezun sayısı ve kurumların kapasitesinin planlamaya göre düzenlenmesinin şart olduğunu söyledi.
Ayrıca eğitimin ideolojik tartışmalardan arındırılması gerektiğinin altını çizdi.
Sonuç: İşsizlik Kader Değil, Planlama Eksikliği
Korkmaz’a göre Türkiye’nin işsizlik sorununun temel nedeni kötü planlama ve zayıf kurumsal yapı. Yatırım ortamını canlandırmadan, tasarrufu artırmadan ve eğitimde planlamaya geçmeden işsizliğin kalıcı olarak düşürülmesi mümkün değil.
ANALİZ: 3. Çeyrek Analizi: Tek Haneli İşsizliğin Arkasındaki Gizli Riskler
