Sosyal Medya

Genel

ANALİZ: Erdoğan – Trump Dostluğu ABD’yle Sorunları Aşar mı?

ABD Başkanı Donald Trump ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan arasındaki kişisel dostluk, iki ülke ilişkilerinde yeni bir dönemin kapısını aralıyor. İlk Trump döneminde yaşanan krizlerin ardından, Washington–Ankara hattında ticaret, savunma ve bölgesel işbirliği konularında yeniden “iyimser” bir hava esiyor. Ancak S-400, İsrail-Hamas krizi ve Suriye politikası gibi başlıklarda süren anlaşmazlıklar, bu yakınlaşmayı test edebilir.

ANALİZ:  Erdoğan – Trump Dostluğu ABD’yle Sorunları Aşar mı?

ABD Başkanı Donald Trump ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan arasındaki kişisel dostluk, iki ülke ilişkilerinde yeni bir dönemin kapısını aralıyor. İlk Trump döneminde yaşanan krizlerin ardından, Washington–Ankara hattında ticaret, savunma ve bölgesel işbirliği konularında yeniden “iyimser” bir hava esiyor. Ancak S-400, İsrail-Hamas krizi ve Suriye politikası gibi başlıklarda süren anlaşmazlıklar, bu yakınlaşmayı test edebilir.


Washington ve Ankara’da Yeniden “Pozitif Atmosfer”

Trump’ın ikinci döneminde Türkiye–ABD ilişkileri, ilk döneme göre çok daha sıcak bir zeminde ilerliyor.
Mart ayında Trump’ın yakın dostu ve Hazine Bakanı Steve Witkoff, “Başkan’ın Erdoğan’la kişisel bir ilişkisi var, bu çok önemli olacak” sözleriyle ilişkilerdeki yeni dönemi özetlemişti.

Trump, göreve geldiğinden bu yana Erdoğan’ı defalarca “iyi bir lider” olarak tanımladı. İki lider, son dokuz ayda birçok telefon görüşmesi yaptı ve Haziran’daki Lahey NATO Zirvesi’nde yüz yüze görüştü.
En dikkat çekici gelişme ise 25 Eylül’de Erdoğan’ın Beyaz Saray’a davet edilmesi oldu. Ziyaret sırasında ticaret ve savunma anlaşmalarında “anlamlı ilerleme” kaydedildi; gündemde Türkiye’nin F-35 ve F-16 alımları, CAATSA yaptırımları ve bölgesel güvenlik konuları yer aldı.


Tarife Savaşlarından Türkiye Görece Korundu

Trump yönetiminin agresif küresel tarife politikaları birçok ülkeyi sarsarken, Türkiye bu süreçten görece az etkilendi.
ABD’nin Türkiye’ye uyguladığı ortalama gümrük oranı %15 ile en düşük seviyede bulunuyor (çelik ürünleri hariç). Çin gibi büyük üretim ülkeleriyle kıyaslandığında Türkiye, yatırımcılar için üretim merkezi alternatifi olarak öne çıkıyor.

Ayrıca, Hindistan gibi Rusya’dan petrol ithalatı nedeniyle yüksek tarifelere maruz kalan ülkelere karşın, Türkiye benzer yaptırımlardan kaçınmayı başardı. Analistlere göre bu durum, Trump ile Erdoğan arasındaki yakın diyalogun bir sonucu.
Nitekim Ankara, Trump görüşmesinden hemen önce ABD’den ithal çelik ve alüminyum ürünlerine uyguladığı misilleme tarifeleri kaldırarak olumlu bir mesaj verdi.


Eski Sorunlar Azalıyor, Yeni Fırsatlar Doğuyor

Trump yönetiminin ikinci döneminde ilişkilerin iyileşmesinde en önemli etkenlerden biri, “eski anlaşmazlıkların” ortadan kalkması oldu.
Fetullah Gülen’in ölümüyle birlikte iade tartışmasının gündemden düşmesi, Türkiye karşıtı tutumuyla bilinen Senatör Bob Menendez’in yolsuzluk suçlamalarıyla hapse girmesi ve Trump’ın Cumhuriyetçi Kongre üzerindeki hâkimiyeti, Ankara’nın elini güçlendirdi.

Türkiye, ABD’nin uyguladığı CAATSA yaptırımlarının kaldırılması için destek arayışında. Trump’ın partisinde sahip olduğu mutlak çoğunluk, bu konuda Türkiye lehine bir oylama olasılığını artırıyor. Ancak bu adım öncesinde Ankara’nın S-400 sistemlerinin güvenli depolanmasına dair bir formül üretmesi bekleniyor.

Trump, Erdoğan görüşmesinde yaptığı basın açıklamasında “İyi bir toplantı geçirirsek, yaptırımları hemen kaldırabiliriz” ifadeleriyle yeşil ışık yaktı.


Zorluklar: İsrail-Hamas ve Suriye Dosyaları

Her ne kadar iki lider arasında güçlü bir kişisel bağ bulunsa da, bazı dosyalar ilişkilerin seyrini yeniden zorlayabilir.
Bunların başında ABD’nin İsrail’e, Türkiye’nin ise Hamas’a verdiği destek geliyor. Trump, konuyla ilgili “Erdoğan’ın bu konudaki tutumunu tam bilmiyorum” dese de, Cumhurbaşkanı Erdoğan, Trump’ın kendisinden “Hamas’ı müzakere masasına getirmesini” istediğini açıkladı.

Ayrıca, ABD’nin İsrail, Yunanistan ve Kıbrıs Rum Kesimi ile oluşturduğu 3+1 formatı Türkiye açısından yeni bir diplomatik meydan okuma olarak görülüyor. Trump’ın bu üç ülkenin liderleriyle birlikte vereceği olası bir poz, Ankara–Washington hattında yeni bir test yaratabilir.


İleriye Bakış: Yeni İşbirliği Alanları

Uzmanlara göre, kalıcı bir yakınlaşma için liderler arasındaki güvenin kurumsal düzeyde desteklenmesi gerekiyor.
Bu kapsamda önerilen adımlar:

  • Ukrayna ve Suriye dosyalarında ortak çalışma grupları: Savunma ve istihbarat kurumlarının doğrudan temas kuracağı ikili mekanizmalar, koordinasyonu güçlend

  • irebilir.

  • F-35 programına dönüş ve savunma sanayii işbirliği: NATO’nun GSYİH’nın %5’ini savunmaya ayırma taahhüdü çerçevesinde Türkiye’nin Avrupa güvenlik mimarisiyle entegrasyonu artırılmalı.

  • ABD’nin Türkiye’yi “Coalition of the Willing” formatına dahil etmesi: Erdoğan’ın hem Putin hem Zelenski ile doğrudan temas kurabilen az sayıda liderden biri olması, Türkiye’yi stratejik kılıyor.

 

Kaynak:  Megan Gisclon, TRENDS

 

Atilla Yeşilada ve Güldem Atabay tarafından kaleme alınan özel raporlarımıza abone olmak ister misiniz?
Raporlarımız kurumsal müşterilere yöneliktir. Abonelik ücretlidir. Koşulları öğrenmek için bize e-mail atın: [email protected]

BAKMADAN GEÇME

Benzer Haberler