Gökhan Şen’in Tutuklanması Sonrası İş Bankası’ndan Sert Açıklama

Özet:

Eski İş Bankası yönetim kurulu üyesi Gökhan Şen’in tutuklanmasıyla birlikte sosyal medyada başlayan tartışmalar, bankayı doğrudan hedef alan iddialara dönüştü. Gazeteci İsmail Saymaz’ın Şişecam-Ciner ortaklığına işaret eden paylaşımı gündem olurken, İş Bankası, kendisini Can Holding ve Ciner Grubu operasyonlarıyla ilişkilendiren iddiaların gerçeği yansıtmadığını ve itibar zedeleyici nitelikte olduğunu vurguladı.

Gökhan Şen’in Tutuklanması ve İlk Tepkiler

2023-2024 döneminde Türkiye İş Bankası Yönetim Kurulu’nda görev yapan Gökhan Şen’in tutuklanması, kamuoyunda geniş yankı uyandırdı. Şen’in gözaltına alınmasının ardından gazeteci İsmail Saymaz sosyal medyada yaptığı paylaşımda şu ifadeleri kullandı:

“Gökhan Şen, 2023-2024 arasında İş Bankası yönetim kurulu üyesiydi. İş Bankası’nın %51 ortağı olduğu Şişecam ile Ciner Holding’in Türkiye ve ABD’de ortak ticari girişimleri var. Atilla Ciner ise hakkında yakalama kararı çıkarılan Turgay Ciner’in oğlu.”

Bu açıklama kısa sürede gündem olurken, İş Bankası’ndan resmi bir yanıt geldi.

İş Bankası’ndan Resmi Açıklama

İş Bankası, son günlerdeki Can Holding ve Ciner Grubu operasyonlarıyla bankanın iştiraklerini ilişkilendiren iddialara karşı sert bir açıklama yayımladı.

Banka, iddiaların tamamen gerçek dışı olduğunu ve yasal hakların kullanılacağını belirtti:

• İş Bankası’nın tüm faaliyetlerini ulusal ve uluslararası mevzuata uygun şekilde yürüttüğü,

• MASAK yükümlülüklerini yerine getirdiği ve sürekli BDDK denetimi altında olduğu,

• Bankayı suç gelirlerinin aklanması ya da yasa dışı işlemlerle ilişkilendirmenin açıkça suç teşkil ettiği,

• Ortaya atılan spekülatif iddiaların yalnızca bankanın değil, aynı zamanda sermaye piyasalarının, yatırımcıların ve Türkiye ekonomisinin itibarını zedelediği vurgulandı.

Bankacılık Kanunu’nun 74. maddesine de atıfta bulunan açıklamada, “aslı olmayan haber ve yorumların” doğrudan suç kapsamına girdiği hatırlatıldı.

Can Holding ve Flash TV Operasyonu

Son günlerde kamuoyunun gündeminde Can Holding operasyonu bulunuyor. Holdingin özellikle medya ve enerji alanındaki yatırımları mercek altına alınırken, grubun sahip olduğu Flash TV üzerinden kara para aklama ve yolsuzluk iddiaları soruşturma konusu olmuştu.

Flash TV, yıllar sonra Can Holding bünyesinde yeniden yayına başlamış, muhalif yayın çizgisi ve yeniden yapılanmasıyla dikkat çekmişti. Ancak son operasyonla birlikte şirketin finansal kaynakları ve uluslararası para hareketleri incelemeye alındı.

Ciner Holding’e Sıçrayan Dalga

Can Holding operasyonu sonrası gözler Ciner Holding’e çevrildi. Enerji, medya, cam sanayi ve madencilik gibi pek çok sektörde faaliyet gösteren grup, uzun süredir hem Türkiye’de hem de yurt dışında önemli yatırımlara sahip.

Ciner Grubu’nun medya tarafında Habertürk ve Bloomberg HT ile bilindiği gibi, enerji ve madencilik alanlarında da Türkiye’nin en büyük soda külü üreticilerinden biri olarak öne çıkıyor. Ayrıca ABD’de Wyoming’de dünyanın en büyük doğal soda külü tesislerinden birini işletiyor.

Bu bağlamda, Ciner Holding ile Şişecam arasındaki ABD ortaklığı sosyal medyada yeniden gündeme taşındı. Şişecam, ABD’deki soda külü operasyonlarını Ciner ile ortak yürütüyor. Ancak İş Bankası, bu ortaklığın tamamen ticari ve uluslararası standartlara uygun olduğunu, tutuklama ve operasyonlarla ilişkilendirilmesinin yanlış ve yanıltıcı olduğunu vurguladı.

Normalleşme Yerine Kriz

İş Bankası, “Türkiye’nin göz bebeği Cumhuriyet kurumu” olarak itibarına yönelik saldırılara karşı hukuki süreci takip edeceğini duyurdu.

Yaşanan gelişmeler, Türkiye’de bankacılık sektörünün büyük grupların operasyonlarıyla ilişkilendirilmesinin sermaye piyasaları üzerinde yaratabileceği etkiler nedeniyle ekonomi çevrelerinde yakından izleniyor.