Sosyal Medya

Kaya Özyürek

Kaya Özyürek: Borç Tavanı Dolar’ı Nasıl Etkileyebilir?

Bono arzının borç tavanı nedeniyle yalnızca devlet tahvillerine yatırım yapan para piyasası fonlarının yönetim altındaki varlık artışının gerisinde kalmasıyla, Fed’in…

Kaya Özyürek: Borç Tavanı Dolar’ı Nasıl Etkileyebilir?

Bono arzının borç tavanı nedeniyle yalnızca devlet tahvillerine yatırım yapan para piyasası fonlarının yönetim altındaki varlık artışının gerisinde kalmasıyla, Fed’in RRP (reverse repo) imkânına rağmen bono fiyatları üzerinde yukarı yönlü bir baskı oluşabilmektedir. Bunun nedeni, tüm para piyasası fonlarının RRP’ye katılım olanağının olmamasıdır. Ayrıca, RRP katılımında taraf başına bir limit olduğu da unutulmamalıdır. Bununla birlikte, New York Fed’in Açık Piyasa İşlemleri Yöneticisinin de belirttiği gibi bu limit her zaman yükseltilebilir, bu nedenle para piyasası oranları üzerindeki ana baskı, RRP imkânına katılım olanağı olmayan fonlardan geliyor.

Daha yüksek bono fiyatları, daha düşük bono getirileri ve dolayısıyla daha düşük Amerikan Hazine tahvilleriyle teminatlandırılmış repo oranları anlamına gelir. Fed’in RRP olanağındakinden daha düşük oranlarla karşı karşıya olan RRP imkânına erişimi olan para piyasası fonları, sonuç olarak RRP’ye atıl fon yatıracak ve daha yüksek bir RRP katılım miktarına yol açacaktır. Daha yüksek RRP katılımı, para piyasası fonlarının atıl fonlarını, ticari bankalar aracılığıyla RRP tesisine havale ettiğinden, bankacılık sisteminde daha az rezerv anlamına gelir.

Ticari bankaların QE (Quantitative Easing) operasyonlarından elde ettikleri rezerv paranın, SLR (supplementary leverage ratio) kısıtlamaları nedeniyle Fed’in RRP’sine ulaştığını görebilmekteyiz. Görülebileceği gibi,  RRP’ye daha yüksek miktarda fon akımını, böylelikle bankacılık sisteminde daha az rezerv para bulunmasına yol açmaktadır. Bu da büyük bankaların küresel Dolar fonlama piyasalarında piyasa yapma kabiliyetinde önemli bir rol oynamaktadır; büyük bankaların daha düşük rezerv bakiyelerine sahip olması, USD ccxy’nin (cross currency basis) belirginleşmesi için potansiyel bir katalizördür.

USD ccxy, bir para takasının USD ayağı için talep edilen fazla primdir. Bu durum, bir vadeli kurun iki para biriminin faiz oranı farkı tarafından belirlendiğini belirten Garantili Faiz Oranı Paritesi (Covered Interest Parity) kuralından açık bir sapmadır. Bu kuraldan sapmalar, teminat olarak diğer para birimleri karşılığında ABD Dolar’ı borçlanma talebinin fazla olduğu durumlarda ve/veya sistemdeki Dolar arzının düşük olduğu durumlarda ortaya çıkar. Bu durum arbitraj fırsatı verir.

Ccxy’nin belirginleşmesiyle bir vadeli kur sözleşmesine girmek daha pahalı hale geldiğinden ötürü, kur riskinden korunmak isteyen özel sektör kuruluşları, vadeli kurlarla uğraşmak yerine spot piyasada USD satın alarak döviz kuru riskinden korunabilirler. Spot döviz işlemleri, USD ccxy’nin negatif kalması durumunda Doları yukarı itebilir. Sonuç olarak, daha yüksek bir RRP katılım miktarı daha güçlü bir Dolar’a yol açabilir.

Not: Paylaşımlarım yatırım tavsiyesi değildir.

 

Kaya Özyürek

Twitter: @financeplumber

BAKMADAN GEÇME

  • Ernst & Young: 2026 küresel ekonomik görünüm

    Ernst & Young (EY) Parthenon’un küresel görünüm raporuna göre dünya ekonomisi 2026’da ılımlı bir yavaşlama sürecine giriyor. Küresel büyümenin %3,1’e gerilemesi beklenirken, ticaret gerilimleri, demografik baskılar ve jeopolitik riskler aşağı yönlü riskleri artırıyor. Buna karşın yapay zekâ yatırımları, orta vadede verimlilik ve büyüme açısından önemli bir fırsat alanı olarak öne çıkıyor.

  • Ticaret Bakanlığı’ndan Yeni Düzenleme: Elektronik Defter Dönemi Başlıyor

    Ticaret Bakanlığı, 1 Ocak 2026 tarihinden itibaren kurulacak tüm şirketler için Elektronik Ticari Defter Sistemi’nin (ETDS) zorunlu hale getirileceğini duyurdu.

  • 🏆 Saxo Bank’tan Dev Altın Analizi: “Sadece Bir Yatırım Değil, Sistemin Yeni Köşe Taşı!”

    Küresel piyasaların dev ismi Saxo Bank, altının son iki yıldaki %110’luk rallisini analiz ederek 2026 sonu için 5.000 dolar hedefini yineledi. Rapora göre altın, artık geçici bir korunma aracı olmaktan çıkıp küresel finans sisteminin stratejik merkezine yerleşti.

  • Asya Kalkınma Bankası’ndan Türkiye’ye Dev Finansman: Deprem Bölgeleri İçin Destek Verecekler

    Türkiye Kalkınma ve Yatırım Bankası (TKYB), 6 Şubat 2023’te yaşanan depremlerin ardından toparlanma sürecini hızlandırmak, enerji ile imalat sektörlerindeki yatırımları desteklemek amacıyla Asya Kalkınma Bankası’ndan (AKB) toplam 325 milyon dolarlık kaynak sağladığını açıkladı.

  • Çin’de İhracat Kontrollerinin Gevşemesi Nadir Metal Sevkiyatlarını Artırdı

    Çin, ihracat kontrollerinde gevşemeye gitmesinin ardından önceki dönemlere kıyasla daha fazla nadir metal ürünü ihraç etti. Kasım ayında nadir metal ürünleri ihracatı bir önceki aya göre yüzde 13 artış gösterdi. Daha esnek ihracat rejiminin, elektrikli araçlar, savunma sanayii ve yüksek teknoloji üretiminde kritik öneme sahip minerallerin yeniden küresel piyasalara akışını hızlandırdığı ifade ediliyor.

  • Almanya İhracatında Sınırlı Güven Artışı, Sektörel Beklentiler Farklılaşıyor

    Almanya’nın ihracat sektörüne ilişkin güven, sınırlı da olsa toparlanma sinyalleri verdi. ifo İhracat Beklentileri Endeksi, aralık ayında kasım ayındaki eksi 3,8 puandan eksi 3,1 puana yükseldi.

  • Yükselen Getiriler Yabancı Yatırımcıyı Japon Tahvillerine Çekti

    Yabancı yatırımcılar, yükselen getirilerin sunduğu cazibe sayesinde geçen hafta Japon tahvillerinde son sekiz ayın en güçlü alımını gerçekleştirdi. Japonya Maliye Bakanlığı’nın Perşembe günü yayımladığı öncü verilere göre, yabancıların net tahvil alımı 1,41 trilyon yen (yaklaşık 9,1 milyar dolar) seviyesine ulaştı. Bu tutar, 11 Nisan haftasından bu yana kaydedilen en yüksek rakam oldu. Artan ilgi, 11 Aralık’ta yapılan 20 yıllık tahvil ihalesinde de gözlemlendi; talep-karşılama oranı son beş yılın en yüksek düzeyine çıktı.

  • Moody’s’ten Türkiye Ekonomisi Yorumu: Büyüme ve Enflasyon Tahminini Açıkladı

    Uluslararası kredi derecelendirme kuruluşu Moody’s, yayımladığı Global Yapılandırılmış Finans raporunda G20 ülkelerine ilişkin büyüme ve enflasyon tahminlerini paylaştı. Rapora göre Moody’s, Türkiye ekonomisinin 2025 yılında yüzde 3,2, 2026’da yüzde 3,4 ve 2027’de yüzde 3,5 oranında büyümesini bekliyor.

  • Kısa Vadeli Dış Borç Stoku Ekim Ayında Sınırlı Geriledi

    Türkiye’nin kısa vadeli dış borç stoku, Ekim ayında bir önceki aya kıyasla 21 milyon dolarlık düşüşle 165,7 milyar dolara geriledi.…

  • ⚠️ Yapay Zeka Devriminin Karanlık Yüzü: 1 Trilyon Dolarlık Balon Patlıyor mu?

    "Dot-com" çılgınlığıyla internetin dünyayı değiştireceği söyleniyordu; nitekim değiştirdi de. Ancak bu değişim gerçekleşmeden önce, milyarlarca dolarlık spekülatif bir balon büyük bir gürültüyle patlamış, geride binlerce iflas etmiş şirket bırakmıştı. Bugün, 2025 yılının son günlerinde Wall Street ve Silikon Vadisi, çok daha büyük bir hayaletle karşı karşıya: 1 Trilyon Dolarlık Yapay Zeka Balonu.

  • Her 6 kişiden biri bahis oynuyor, para yurtdışına akıyor

    AK Parti’nin Kasım ayına ait saha araştırmasından sızan veriler, yasa dışı bahis ve sanal kumarın Türkiye’de ciddi bir toplumsal ve ekonomik sorun haline geldiğini ortaya koyuyor. Araştırmaya göre Türkiye’de her 6 kişiden biri bahis oynarken, özellikle gençler, lise mezunları, orta gelir grubu ve küçük esnaf bu sistematik yayılımın ana hedefi konumunda bulunuyor. Yasa dışı bahis nedeniyle yılda yaklaşık 150 milyar doların yurt dışına aktığı tahmin ediliyor.

  • Temiz Eller Operasyonu mu, AKP İçinde Büyük Hesaplaşma mı? İşte Perde Arkası

    Türkiye siyaseti, ardı ardına gelen operasyonlar ve iktidar bloğu içinden yükselen "Temiz Eller" çağrılarıyla sarsılıyor. Sabah gazetesi yazarı Mahmut Övür’ün fitilini ateşlediği bu süreç, sadece adli bir vakalar zinciri mi, yoksa AKP içinde post-Erdoğan dönemine hazırlık niteliğinde bir güç savaşı mı?

  • Aracı kurumlar Borsa için ne yorum yaptı?

    Borsa İstanbul’da BIST 100 endeksi haftanın sonuna yaklaşırken zayıf bir görünüm sergilerken, aracı kurumlar teknik seviyeler ve kısa vadeli risklere dikkat çekti. Gün içinde 11.250–11.365 bandında hareket eden endeks, günü yüzde 0,55 kayıpla 11.287 puandan tamamladı. İşlem hacmi ise 113–114 milyar TL aralığında gerçekleşerek son dönem ortalamalarının altında kaldı. İşte önde gelen aracı kurumların Borsa İstanbul’a ilişkin değerlendirmeleri:

Benzer Haberler