Sosyal Medya

Ekonomi

ANALİZ:  Dış denge ana eğiliminde ılımlı iyileşme

Reel değerlendirmenin sürdüğü ve talepte daralma sinyalinin alınmadığı mevcut ortamda dış denge eğilimindeki iyileşmeyi olumlu bulsak da bu şartlarda iyileşmenin bir eğilime dönüşmesini beklemiyoruz.

ANALİZ:  Dış denge ana eğiliminde ılımlı iyileşme

Ticaret Bakanlığı’nın geçici verilerine göre, dış ticaret dengesi ocak ayında 7,7 milyar $ açık verirken, 12 aylık birikimli dış ticaret açığı 82,2 milyar $’dan 83,7 milyar $’a yükseldi. Dış ticaret açığı mevsimsellikten arındırılmış olarak bir önceki aya kıyasla iyileşmeye devam etti. Bu  iyileşmede altın ve enerji ithalatındaki azalışın yanı sıra altın ve enerji hariç dengedeki iyileşme etkili oldu. Ocak ayında altın ithalatı 1,5 milyar $ ile önceki 3 aylık ortalamasının (1,9 milyar $) altında gerçekleşti. Mücevherat ithalatının da gerilediği görülüyor.

Reel değerlendirmenin sürdüğü ve talepte daralma sinyalinin alınmadığı mevcut ortamda dış denge eğilimindeki iyileşmeyi olumlu bulsak da bu şartlarda iyileşmenin bir eğilime dönüşmesini beklemiyoruz. Önümüzdeki dönemde, dış talepteki toparlanmanın kuvvetli olmayacak olması, ticaret savaşları ve doların güç kazanması nedeniyle dış açığın genişleyeceğini değerlendiriyoruz.

 

Ticaret Bakanlığı’nın açıkladığı ocak ayına ilişkin geçici verilere göre, ihracat yıllık bazda %5,8 artışla 21,2 milyar $, ithalat ise yıllık %10,2 artışla 28,8 milyar $ olarak gerçekleşti. Böylece ocak ayında dış ticaret açığı bir önceki yıla göre 1,5 milyar $ artışla 7,7 milyar $ olurken, 12 aylık birikimli dış ticaret açığı da 82,2 milyar $’dan 83,7 milyar $’a yükseldi.

Mevsim ve takvim etkilerinden arındırılmış (m.a.) verilere göre dış ticaret dengesinde son iki aydır iyileşme görülüyor. Çekirdek dış açık (m.a.) eylül ayı seviyesine geri dönerken, toplam dış açık (m.a.) enerji ve altın ithalatındaki yükseliş nedeniyle eylül seviyesinin üzerinde kalmaya devam etti.

 

İhracat

İhracat(m.a.) ocakta aylık bazda %1,4 arttı. Altın ihracatında artış ivme kaybetmekle birlikte devam etti ve ocak ayında 384 milyon $ oldu. Enerji ihracatı (m.a.) ise ocakta 1,3 milyar $’a yükseldi. Altın ve enerji hariç ihracat (m.a.) da aylık bazda %1,1 artış gösterdi. Euro dolar paritesinde ocak ayındaki iyileşmenin aylık bazda ihracat artışına destek verdiğini düşünüyoruz.

Bölgesel ihracat verilerine göre, AB-27 ülkelerine yapılan ihracat (m.a.) son iki aydır üst üste artıyor; ocakta aylık %1,5 artış kaydetti (Grafik 5, Tablo 3). AB-27 hariç diğer Avrupa ülkelerine yapılan ihracat (m.a) ise aralık ayındaki %0,8 daralmanın ardından ocak ayında %4,3 ile güçlü bir artış gösterdi. Yakın ve Orta Doğu’ya yapılan ihracatta (m.a.) kuvvetli toparlanma sürdü ve 2023 sonundan bu yana en yüksek seviyeye ulaştı. Kuzey Amerika’ya yapılan ihracat (m.a.) iki aylık düşüşün ardından ocakta %7,1 yükselerek önceki aylardaki düşüşü telafi etti.

İthalat

İthalat (m.a.), altın ve enerji ithalatındaki azalışın etkisiyle aylık bazda %2,8 geriledi. Kasım ve Aralık aylarında ortalama 2 milyar $ olan altın ithalatı, altın fiyatlarındaki artışa rağmen ocak ayında 1,5 milyar $’a geriledi. Enerji ithalatı (m.a.) ise ocakta aylık %5,9 azaldı. Altın ve enerji hariç çekirdek ithalat (m.a.) ise aralıkta aylık %1,0 artışın ardından ocakta sınırlı arttı. Bu durum, tüketim ve ara mallarından kaynaklanırken, yatırım malı ithalatı arttı. Ocak ayında mücevher ithalatı da 0,2 milyar $ ile oldukça yavaşladı ve toplam tüketim malı

ithalatının %4’ünü oluşturdu (kasımda %21,3’ünü oluşturmuş idi). Mücevherat hariç tüketim malı  ithalatı (m.a.) aylık %2,2 arttı . Bu gelişmeler neticesinde altın ve enerji hariç ihracatın ithalatı karşılama oranı (m.a.) da %92,2’den %93,1’e yükseldi.

 

Akbank Ekonomik Araştırmalar, alıntıdır

 

 

 

BAKMADAN GEÇME

  • Luxera GYO Yeni Dönemi Başlatıyor: NEW ERA 2030 Vizyonuyla İstanbul’da Dört Yeni Projeye İmza Atıyor

    2024 yılında gayrimenkul yatırım ortaklığına dönüşüm sürecini tamamlayan Luxera GYO, kurumsal yapılanmasını güçlendirerek yeni bir büyüme fazına geçti. Şirket, dönüşüm odaklı stratejisi doğrultusunda 2026 itibarıyla İstanbul’da ikisi Anadolu Yakası’nda, ikisi Avrupa Yakası’nda olmak üzere toplam dört yeni projeyi hayata geçirmeye hazırlanıyor.

  • Neden Online İngilizce Platformları Artık Bir Adım Önde?

    Klasik kursların yerini artık online İngilizce platformları alıyor, hem de haklı sebeplerle. Çünkü insanlar artık zamana değil, zaman onlara uysun istiyor. Online platformlar da tam bunu sağlıyor: Esneklik, erişilebilirlik ve kişisel tempo. Sadece bilgisayar ya da telefonla, istediğin yerde, istediğin saatte derslere katılabiliyorsun. Üstelik canlı oturumlar, interaktif içerikler ve anında geri bildirimlerle öğrenme deneyimi hiç olmadığı kadar kişisel hale geliyor. Bu yazıda, online İngilizce platformlarının neden bir adım önde olduğunu yakından inceleyeceğiz.

  • Merkez Bankası Rezervleri Yükseliş Gösterdi

    Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası’nın (TCMB) toplam rezervleri, 12 Aralık haftasında önemli bir artış kaydetti. Bir önceki haftaya kıyasla 4 milyar…

  • FT: Yapay zekâ veri merkezleri uzaya taşınırsa ne olur?

    Google’ın uzayda, güneş enerjisiyle çalışan bir yapay zekâ veri merkezi kurma fikri, AI patlamasının enerji ve altyapı sınırlarını zorladığını gösteriyor. Karada enerji, su ve arazi engelleriyle karşılaşan teknoloji devleri, çözümü yörüngede ararken; uzay çöplüğü, çarpışma riski ve yönetişim eksikliği gibi yeni ve çok daha büyük sorunlar gündeme geliyor. Uzay veri merkezleri, AI’nin “sınırsız ölçeklenebilirliği” anlatısına güçlü ama tartışmalı bir metafor sunuyor.

  • İngiltere Merkez Bankası’ndan Faiz İndirimi

    İngiltere Merkez Bankası (BoE), 2025’in son para politikası toplantısında politika faizini 25 baz puan indirerek %3,75’e çekti. Karar, zayıflayan ekonomik veriler, yumuşayan iş gücü piyasası ve beklenenden hızlı gerileyen enflasyonun etkisiyle alındı. Faiz indirimi, özellikle mortgage borcu olan haneler ve kredi kullanan şirketler için kısa vadeli bir rahatlama sağlarken, tasarruf sahipleri açısından getirilerin düşmesi anlamına geliyor.

  • Zengin ülkelerde güven tavan yapıyor, Türkiye’de dipte: Toplumsal güven neden çöküyor?

    Pew Research Center’ın 25 ülkede gerçekleştirdiği kapsamlı araştırma, toplumsal güvenin ülkeler arasında keskin biçimde ayrıştığını ortaya koyuyor. Yüksek gelirli ve eğitim düzeyi yüksek ülkelerde “insanlara güven” yaygınken, Türkiye bu alanda dünyanın en düşük seviyelerine sahip ülkeler arasında yer alıyor. Araştırma, güvenin kültürel bir özellikten ziyade ekonomik refah, eğitim ve kurumsal yapı ile doğrudan ilişkili olduğunu gösteriyor.

  • Türkiye Özgürlük Endeksinde 165 Ülke Arasında 144cü Sırada

    Cato Enstitüsü’nün Aralık 2024’te yayımlanan Human Freedom Index 2024 (İnsan Özgürlüğü Endeksi), Türkiye’nin hem kişisel hem de ekonomik özgürlükler alanında küresel ölçekte en zayıf ülkeler arasında yer aldığını ortaya koydu. Endekste Türkiye 165 ülke arasında 142’nci sırada yer alırken, 2025 ölçümlerinde bu sıralama 144’e geriledi. Rapora göre Türkiye, 2007’den bu yana özgürlüklerde en sert düşüş yaşayan ülkeler arasında Çin, İran ve Venezuela ile birlikte anılıyor.

  • İktidarın hedefi: “Sadık sermaye” yapılanması mı?

    T24'ten Gökçer Tahincioğlu'na göre, Son aylarda Türkiye’de operasyonların odağı belediyelerden finans, medya ve özel sektör şirketlerine kaymış durumda. İktidara ve iktidar ortağı MHP’ye yakın olduğu düşünülen kişi ve kurumların da hedef alınması, kulislerde farklı senaryoların konuşulmasına yol açıyor. En dikkat çekici iddialardan biri ise iktidarın, siyasi geleceğini garanti altına alacak “kendisine sadık bir sermaye yapısı” oluşturma arayışı.

  • Küresel Jeopolitik Görünüm: Ateşkes Arayışları, Bölgesel Gerilimler ve Kırılgan Denge

    2025 sonuna yaklaşılırken küresel jeopolitik tablo, diplomatik temasların hız kazandığı ancak kalıcı çözümlerin hâlâ zor olduğu bir dengeye işaret ediyor. Rusya-Ukrayna savaşından Orta Doğu’daki kırılgan ateşkeslere, ABD-Çin rekabetinden enerji ve ticaret hatlarının yeniden şekillenmesine kadar birçok başlıkta riskler yüksek seyrediyor. Küresel sistem, çatışmaların yayılmasını sınırlamaya çalışırken, yapısal belirsizlikler ve bölgesel krizler kırılganlığı artırıyor.

  • Goldman Sachs: Gelişen piyasalar 2025’te sürpriz yaptı, 2026 için beklenti korunuyor

    Goldman Sachs’a göre gelişen piyasa hisseleri 2025’te beklentilerin de ötesinde güçlü bir performans sergilerken, bu ivmenin 2026’da da sürmesi bekleniyor. Zayıflayan dolar, düşen emtia fiyatları, Çin’in ihracat gücü ve küresel faiz indirim döngüsü; gelişen piyasaları, ABD’de yapay zekâ ve teknoloji hisselerinde yoğunlaşmanın yarattığı oynaklığa karşı portföylerde dengeleyici bir unsur haline getiriyor.

  • Ernst & Young: 2026 küresel ekonomik görünüm

    Ernst & Young (EY) Parthenon’un küresel görünüm raporuna göre dünya ekonomisi 2026’da ılımlı bir yavaşlama sürecine giriyor. Küresel büyümenin %3,1’e gerilemesi beklenirken, ticaret gerilimleri, demografik baskılar ve jeopolitik riskler aşağı yönlü riskleri artırıyor. Buna karşın yapay zekâ yatırımları, orta vadede verimlilik ve büyüme açısından önemli bir fırsat alanı olarak öne çıkıyor.

  • Ticaret Bakanlığı’ndan Yeni Düzenleme: Elektronik Defter Dönemi Başlıyor

    Ticaret Bakanlığı, 1 Ocak 2026 tarihinden itibaren kurulacak tüm şirketler için Elektronik Ticari Defter Sistemi’nin (ETDS) zorunlu hale getirileceğini duyurdu.

  • 🏆 Saxo Bank’tan Dev Altın Analizi: “Sadece Bir Yatırım Değil, Sistemin Yeni Köşe Taşı!”

    Küresel piyasaların dev ismi Saxo Bank, altının son iki yıldaki %110’luk rallisini analiz ederek 2026 sonu için 5.000 dolar hedefini yineledi. Rapora göre altın, artık geçici bir korunma aracı olmaktan çıkıp küresel finans sisteminin stratejik merkezine yerleşti.

Benzer Haberler