ABD Tarifelerinin Etkisiyle Küresel Resesyon Riski Artıyor: Reuters Anketi  

Küresel ekonomi bu yıl resesyona girme riskiyle karşı karşıya. Reuters tarafından yapılan ve nisan ayında tamamlanan ankete katılan ekonomistlerin büyük çoğunluğu, ABD Başkanı Donald Trump’ın ithalat tarifeleriyle küresel ticaret ortamını bozmasının, iş dünyasında güven kaybına yol açtığını belirtti.

Henüz üç ay önce aynı ekonomist grubu – yaklaşık 50 ülkeyi kapsayan – küresel ekonominin güçlü ve istikrarlı bir büyüme sergileyeceğini öngörüyordu. Ancak Trump’ın ABD’ye yapılan tüm ithalatlara gümrük vergisi uygulama planı ve Çin’e yönelik %145’lik vergi gibi sert hamleleri, finansal piyasalarda trilyonlarca dolarlık kayıplara yol açtı. Bu gelişmeler, yatırımcıların ABD varlıklarına olan güvenini de zedeledi.

Trump, bazı ticaret ortaklarına yönelik ağır tarifeleri geçici olarak askıya almış olsa da, %10’luk genel vergi hâlâ yürürlükte. Ayrıca ABD’nin en büyük ticaret ortağı Çin’e yönelik yüksek vergiler de devam ediyor.

TD Securities Küresel Makro Strateji Başkanı James Rossiter, “Firmaların birkaç ay sonrasını bile planlaması zor. Bir yıl, hatta beş yıl sonrası için bir öngörüde bulunmaları ise neredeyse imkânsız,” dedi.

Yüz yılı aşkın süredir görülmeyen bu ölçekteki ticari belirsizlikler karşısında, birçok uluslararası şirket gelir tahminlerini geri çekti ya da iptal etti. 1-28 Nisan tarihleri arasında gerçekleştirilen Reuters anketine katılan 300’den fazla ekonomistin %92’si, tarifelerin iş dünyası güvenini olumsuz etkilediğini söylerken, yalnızca %8’i ‘nötr’ yanıtı verdi – bu azınlık da ağırlıklı olarak Hindistan ve diğer gelişen pazarlardan oluşuyordu.

Ekonomistlerin dörtte üçü, 2025 yılı küresel büyüme tahminlerini aşağı çekti. Ocak ayında %3,0 olan medyan büyüme tahmini, Nisan’da %2,7’ye geriledi. IMF ise biraz daha iyimser bir tahminle %2,8 büyüme öngörüyor.

Ankette yer alan 48 ekonomiden 28’i için büyüme tahminleri aşağı yönlü revize edildi. 10 ekonomi için tahminler sabit kalırken, Arjantin ve İspanya gibi birkaç ülke için ise yerel gelişmeler nedeniyle sınırlı pozitif revizyonlar yapıldı.

Çin ve Rusya, sırasıyla %4,5 ve %1,7 büyüme tahminleriyle ABD’yi geride bırakacak gibi görünüyor. Bu tahminler geçen çeyrekle aynı kaldı.

Ancak Meksika ve Kanada için büyüme tahminleri önemli ölçüde düşürüldü: Ocak’ta yapılan tahminlere göre sırasıyla %0,2 ve %1,2 seviyelerine geriledi. Bu düşüşlerin büyük bölümü, son bir ayda gerçekleşti.

2026 yılı için yapılan tahminlerde de benzer bir eğilim göze çarpıyor; bu da Trump’ın tarife politikalarının büyüme üzerindeki baskısının geçici değil kalıcı olabileceğini gösteriyor.

Bu yıl küresel ekonomide resesyon riski olup olmadığı sorulduğunda, 167 ekonomistten 101’i (%60) “yüksek” veya “çok yüksek” dedi. Kalan 66 kişi ise riski “düşük” olarak değerlendirirken, sadece 4 kişi “çok düşük” dedi.

State Street Avrupa, Orta Doğu ve Afrika Makro Strateji Başkanı Timothy Graf, “Büyüme konusunda iyimser olmak için zor bir ortamdayız,” diyerek şunları ekledi: “Tarifeleri bugün kaldırsak bile, ABD’nin ticaret ve savunma dahil çok taraflı anlaşmalarda güvenilir bir aktör olarak görülme algısı büyük zarar gördü.”

Graf ayrıca tarifelerin enflasyonist etkilerine dikkat çekti. “En büyük ticaret ortağınızı dışlamak, fiyatlar üzerinde çok çeşitli olumsuz etkiler yaratır. Bu da gerçek gelirleri düşürür ve nihayetinde talebi baskılar.”

Graf’a göre, bu durum küresel ekonomide nadir görülen stagflasyon riskini artırıyor. Stagflasyon, düşük büyüme, yüksek enflasyon ve artan işsizlik dönemini ifade eder.

Öte yandan, ankete katılan 29 büyük merkez bankasının 19’u, 2025 yılı için enflasyon hedeflerine ulaşamayacak. Bu sayı 2026 yılı için 15’e geriliyor.