Sosyal Medya

Genel

Bozbey: Bursa’nın yüzde 60’ı kaçak yapılardan oluşuyor

14 Şubat 2024 Çarşamba günü izleyenleriyle buluşan programın konuğu, CHP Bursa Büyükşehir Belediye Başkan Adayı Mustafa Bozbey oldu. Bursa’nın Ak Parti…

Bozbey: Bursa’nın yüzde 60’ı kaçak yapılardan oluşuyor

14 Şubat 2024 Çarşamba günü izleyenleriyle buluşan programın konuğu, CHP Bursa Büyükşehir Belediye Başkan Adayı Mustafa Bozbey oldu. Bursa’nın Ak Parti yönetiminde depreme hazırlıksızlığına dikkat çeken CHP’li Bozbey, ‘Bursa’nın bugün yaklaşık %60’ı kaçak yapılardan oluşuyor. Bu korkunç bir rakam. Burada ruhsatsız ve kaçak yapılmış yapılar maalesef bu oranlarda. Ben eğer seçimi kazanırsam, bir an önce kentsel dönüşüme hız vermemiz gerekiyor çünkü depreme dirençli yapılar Bursa’da az, burası bir deprem bölgesi. Kentin içinden 7 civarı aktif fay hattı geçiyor. Bu bilgilerin de vatandaş ile paylaşılması gerekiyor’ ifadelerini kullandı.

 

İşte, Mustafa Bozbey’in birbirinden kritik tespitleri…

‘Yapılaşma konusunda elbette ciddi sorunlar var. 60’lı yıllarla birlikte Bursa’da sanayi arttı ve kaçak sanayi yapıları inşa edildi. Bir taraftan da yoğun göç ile birlikte plansız, hormonlu bir büyüme yaşadık ve bugünlere kadar geldi bu sorun. Bursa’nın bugün yaklaşık %60’ı kaçak yapılardan oluşuyor. Bu korkunç bir rakam. Burada ruhsatsız ve kaçak yapılmış yapılar maalesef bu oranlarda. Ben eğer seçimi kazanırsam, bir an önce kentsel dönüşüme hız vermemiz gerekiyor çünkü depreme dirençli yapılar Bursa’da az, burası bir deprem bölgesi. Kentin içinden 7 civarı aktif fay hattı geçiyor. Bu bilgilerin de vatandaş ile paylaşılması gerekiyor.

Bunlar araştırılmalı ve fay hatları üzerine yapı inşa edilmemeli. Buraları yeşil alan olarak bırakmak ve vatandaşları fay hatlarının geçmediği güvenli alanlara taşımak gerekiyor. Bursa bu zamana kadar çok şey kaybetti. 1999 depreminden ders çıkaramadık, biz Nilüfer’de önlemler konusunda iyi işler yaptık ama il genelinde bunlar olmadı. Sadece Nilüfer’de yapılanlar illerde uygulansaydı, 6 Şubat depremleri bu kadar yıkıcı olmazdı.

Bursa için bir deprem beklentisi var. Marmara’da yaşanacak bir depremin, şehri etkilemesi ve kıyı şeridinde yaklaşık 3 metre yüksekliğindeki bir tsunaminin olması öngörülüyor. Bu büyük bir yıkıma yol açar. Yani Bursa depreme hazırlanmak zorunda, hem kentsel dönüşüm olarak hem de diğer alacağı etkin önlemleriyle birlikte. Bunlar kağıt üzerinde görünür ama fiziki olarak yapılmış değil. Bursa bu konuda çok geride kaldı, sahipsiz bir kent. Mevcut yönetimin 5 yılda yaptıklarına bakınca, sahipsizliğin karşılığını görüyorsunuz. Çünkü şu anda “Bu yatırımın buraya yapılması gerekiyor, bu yapı buraya uygun değil” diyebilecek bir yönetici yok.’

Yeterli Devlet Yatırımı Yok

Bursa yeterli devlet yatırımı almıyor. Bursa’da şu anda tren yok, 2016’da açılacaktı ama yapmadılar. Şimdi de 2026 veya 2028’de faaliyete geçecek diyorlar. Bursa Türkiye ekonomisine devasa bir katkı sağlıyor ama bunun karşılığını göremiyor. İktidar belediyesi olmasına rağmen maalesef karşılığını alamıyor. Bugüne kadar pek çok sorunun çözülmüş olması gerekirken hala ortada çözüme kavuşmuş bir durum yok. Hali hazırda Bursa’daki en büyük problemlerden birisi, trafik yoğunluğudur. Otoban trafiğini kullanmamamıza rağmen aşırı bir trafik var, alternatif yollar açılabildi mi? Hayır, peki bunun sebebi nedir? Büyük Şehir Belediyesi’nin bu konuyu önemsememesi veya dikkat etmemesidir. Her sene kaç tane yeni aracın trafiğe çıkacağını biliyoruz ama bunu beklemek yerine raylı sistemleri yaygınlaştırıp vatandaşların özel araç kullanımını azaltmamız gerekiyor. Bunu yaparsak daha az araç trafiğe çıkacak demektir. Bursa’da Ak Partili belediye son 5 senedir ilave yeni 1 metre ray koymadı. Bursa’nın parası var, eğer tasarruf yaparsanız kentin sorunlarını çözersiniz. Kaynak var ama nasıl kullanacağınız önemli. Belediye kaynağı şu anda neredeyse tamamen reklama harcanıyor. 30 sene önce Bursa’ya gelenler şimdi geldiklerinde şehri tanıyamıyorlar, yeşil Bursa kayboldu her yer gri oldu. Plansız ve düzensiz yapılan TOKİ konutları nedeniyle kentin dengesi bozuldu, şu anda şehrin simgesi olan Ulu Camiyi göremiyoruz. O konutlar ile bu simgenin görünürlüğünü ortadan kaldırdılar. Biz buna itiraz ettik ama mevcut yönetimin başındaki kimse bu duruma itiraz etmedi. Ve bu yanlış işi kimse kabullenmiyor. Son yıllarda gerçekten bu tür yapılar yoğunluk kazandı.’

Daha da ilginç bir şey söylemek istiyorum. Stadyum var ve bunun yanına hastane inşa ettiler. Dünyanın hiçbir yerinde böyle bir durum yok. Onun için Bursa sahipsiz diyorum. Bir tane başkan, bir tane yönetici de çıkıp da ‘Bu yapılan iş doğru değil’ diyemedi. Çok ihtiyaç duyulan bir yeşil alana hastane yapıldı. Hastaneye ihtiyaç var mı, tabi ki var. Ama onun planlamasını trafiği ve kentin ulaşım ağını düşünerek yapmak gerekiyor. Bir yanda insanların sevindiği stadyum var diğer yanda da insanların üzüldüğü hastane var, bu tuhaf bir durum. Daha vahim bir şey de şu, bu iki yapının tam ortasından fay hattı geçiyor. Allah korusun bir depremde o fay hattı kırılsa hem stadyumdaki on binlerce insanın hem de hastanedeki binlerce kişinin hayatı tehlikede. Fay hattının yanına hastane yapılır mı? Yapıldı. Ben bilimsel verilere dayanarak konuşuyorum ve bu hat 95 km uzunluğunda, yeni yapılan devlet hastanesinden bahsediyoruz. Bursa’daki en vahim durum bu, bir tarafta stadyum bir tarafta da hastane var, böyle şehir yönetimi olmaz. Yıllarca diyoruz fay hatları üzerine yapı yapmayın diye. Ama üzülerek söylüyorum Bursa’da hem paramız hem de yeşil alanlarımız heba edildi.’

 

 

 

 

Mustafa SİVİŞ / Karar

BAKMADAN GEÇME

Benzer Haberler