Torba yasa ile yabancı para fon ve faiz gelirlerinde uygulanan vergi oranları değişiyor

Yeni torba yasa teklifi, TBMM’ye sunuldu ve içeriğinde, yabancı para fonları ve faiz gelirlerinde uygulanan vergi oranlarının yüzde 40’a kadar artırılabilmesi için Cumhurbaşkanı Erdoğan’a yetki verilmesini öngörüyor.

Ekonomi yönetimi, tasarrufçuların döviz talebini kısmak için bankalara zorunlu karşılıkları artırma gibi ek yükler getirmişti. Bu adımların ardından tasarruf sahiplerinin döviz cinsinden elde ettikleri faiz gelirlerinde vergilendirme konusunda hazırlıklar yapılıyor.

80 maddelik yasa teklifine eklenen maddeyle, dövizden elde edilen faiz gelirleri ve yabancı para fonlarından sağlanan kazançlarda uygulanan vergi oranlarının yüzde 40’a kadar artırılabilmesi için Cumhurbaşkanı’na yetki verilmesi öngörülüyor.

Teklifin konuyla ilgili maddesi şöyle:

Kaynak: TBMM

Sosyal medyada ekonomi paylaşımlarıyla tanınan beşyüzyedi ise konuyla ilgili çok soru aldığını belirterek, teklifin ilgili maddesini şöyle değerlendirdi. İlgili maddenin uygulanmasıyla ilgili belirsizlikler ve sürecin fiili uygulamaya yansımasıyla ilgili noktalara dikkat çekti.

“1. Bu yasalaşmadan, şimdi bile “1 kata kadar artırma yetkisi” var zaten. Yetki almak ile fiilen uygulamak ayrı. Fiiliyatı takip edip yorumlayacağız günü gelince.

2. Her tür fon vb yatırım aracına uygulanacak verginin hangi süre elde tutana, ne şekilde uygulanacağı da oldukça serbest belirlenebilecek. Yani belki 3 ay tutan ile 13 ay tutan farklılaşacak. Fiili uygulama gelsin, göreceğiz.

3. %15 olan bir stopaj çat diye %40 olacak diye görmemek lazım. Bu tür bir kararın yatırımcı kararlarına, döviz akımlarına, piyasada oluşacak enerji ve baskıya etkileri var; bunu herkes biliyor. MB’nin “yavaş adım atıyorsak etki analizlerinden!” düsturu yine devrede olacaktır diye düşünüyorum. Böyle bir karar 2-3 milyar daha vergi toplayalım diye değil; sıcak parayı üfleyerek yiyelim diye alınacaktır…”

Beşyüzyedi’nin yorumunda, teklifin sadece vergi artışı olarak değil, ekonomik dinamikleri ve yatırımcı davranışlarını da etkileme potansiyeli olduğuna dikkat çekti. Bu açıdan, sadece rakamsal bir değişiklikten öte, piyasalarda ve yatırımcı kararlarında farklı etkilerin gözlemlenebileceğini ifade etti.