Lehman’dan sonra en büyük banka çöküşü engellendi #UBS #CS

Geride bıraktığımız hafta, ABD’de Silikon Vadisi Bankası’nın batması sonrası yaşanan bulaşıcılık etkisi ile 2 banka daha batarken ve geriye kalan pek çoğu da ciddi satış baskısına maruz kalırken, krizin Avrupa’ya sıçraması ile İsviçre’nin 167 yıllık ve en büyük varlık yöneticileri arasında yer alan bankası Credit Suisse kaynaklı tedirginlik tüm bankacılık sektörünü sarstı.

Tarihin en büyük ikinci ve üçüncü ABD banka iflaslarının görüldüğü acımasız haftada SVB’ye açık artırmada alıcı çıkmazken, HSBC, SVB’nin Birleşik Krallık kolunu 1 dolara satın aldı. Credit Suisse’e en büyük hissedarı olan Suudi Bankası daha fazla sermaye enjekte edememesi sonrası hisse fiyatı serbest düşüşe geçerken, 5 yıllık risk göstergesi (CDS) 1,300 dolar seviyesini aşarak âdeta göğü deldi. Yani 10,000 dolarlık Credit Suisse tahvili için sigorta bedeli 1,300 dolar seviyesini aştı.

Akabinde, İsviçre Merkez Bankası (SNB), sert görünümüne rağmen, bankanın uçurumdan aşağıya yuvarlanmaması için bankaya 54 milyar dolar kredi verdi. SNB’nin yardım eline rağmen, Credit Suisse hisselerinde görülen toparlanma kısa soluklu kalırken, İsviçre’nin en büyük bankası olan UBS, haftasonu Credit Suisse’i ilk etapta 1 milyar dolar daha sonra da 2 milyar dolardan daha fazla bir rakama satın almayı teklif etti. Bu ihtimal, Cuma günü raporumuzda sıraladığımız 4 alternatiften birisiydi. Hatırlamak gerekirse, UBS, aktif büyüklük olarak Credit Suisse’in 2 katına sahipken, geçen sene UBS 7,6 milyar dolar kâr; Credit Suisse ise 7,9 milyar dolar zarar açıkladı.

Tüm haftasonu süren pazarlıklar, Pazar gece geç saatlere kadar devam ederken, UBS 3,23 milyar dolara Credit Suisse’in tüm hisselerini alma noktasında uzlaştı   ve bankanın 5,4 milyar dolar büyüklükteki borcunu da üstlendi. İsviçre otoritesi UBS’e 9 milyar CHF garanti, 100 milyar dolar ise likidite desteği sundu. 2008 kriz döneminde, JP Morgan, Bear Stearns hisse başına $10 seviyesinden satın almıştı (%67 indirimli). UBS’in Credit Suisse’i %60 indirimli satın aldığı düşünülürse (Cuma günü Credit Suisse hisse fiyatı haftayı $2,01 seviyesinden tamamladı) Credit Suisse’in ciddi ‘sorun’ yaşadığı anlamına geliyor. Bu birleşmeyi, sorunlu halkanın sistemden çıkarılması ve sistemin bekası açısından olumlu olarak okusam da, kriz ortamının tamamen bittiğine de iddia etmekten çok uzaktayım.

Unutmamak gerekir ki, geçen hafta ABD’de First Republic Bank’a büyük bankalar 30 milyar dolar yatırmasına rağmen hisse senedi fiyatında kan kaybı durmadı. ABD Hazine Bakanı Yellen, büyük mevduat sahiplerinin küçük bankalardan çekildiğini söylerken, ABD’nin TMSF’si Federal Mevduat Sigortası (FDIC) ve FED küçük bankalardaki yatırımcılara güvence veremedi. WSJ, 186 bankanın SVB ile aynı risklerle karşı karşıya kalabileceğini belirten bir rapor yayınladı!

Şimdi gelin bu türbülansın piyasa yansımasına bakalım. Avrupa’da Credit Suisse kaynaklı panik havasının tüm bankacılık sektörünü sarsması ile riskten kaçış eğilimi Cuma günü ivme kazandı. FED’in neredeyse 1 yılda kaşık kaşık daralttığı bilançosunun yarısını (~ $300 milyar) piyasalar bir haftada kepçe ile geri aldı! Bu kapsamda güvenli liman altın adeta kükreyerek son 2 haftada ~ %10 yükselerek (180 dolar) haftayı neredeyse 2,000 doların kıyısında tamamladı. Altın her ne kadar haftayı sert bir yükselişe tamamlasa da, gümüş cephesinde teknik mânâda yukarıda 24 dolar seviyesi geçilmeden yeni bir beklenti içine girmeyeceğiz. Bankacılık krizi dendiği zaman akla gelen bir diğer güvenli liman Bitcoin de benzer bir şekilde oldukça sert bir yükseliş kaydederek haftasonu çok uzun bir süredir dile getirdiğimiz 28bin dolar seviyesini test etti.

UBS Credit Suisse evliliği sonrasında FED’in de dahil olduğu 5 merkez bankası, koordineli bir şekilde, swap enstrümanları ile Nisan ayı sonuna kadar küresel likidite desteği sunmayı taahhüt etti. Bu minvalde, Cuma günü güvenli limanlara sığınma isteği yeni haftanın ilk iş gününde bir nebze de olsun hafifledi. Altının ons fiyatı 1,988 dolar seviyesinin kıyısından 1,975 dolara geri çekilirken, benzer bir şekilde Bitcoin de 27,800 dolara geriledi. Teknik mânâda altın cephesinde 1,955 dolar seviyesinin test edilebileceğini uzun bir süredir dile getirmiştik. Bu minvalde haftanın 1,988 dolar seviyesinde kapanması ile uzun pozisyonumuz için zarar kes seviyesini 1,950 dolar seviyesine çekerek iz süren stop uygulayarak olası yükselişi (yeni hedef 2,400 dolar) geriden takip edeceğiz. Bitcoin cephesinde de benzer bir şekilde hedefimiz olan 28bin dolar seviyesinin test edilmesi sonrası bundan sonrası için gücü yeterse daha da yukarıda 35-36bin dolar seviyesini takip edeceğiz. Tekrar etmekte fayda görüyorum ki hava henüz toz pembe değil!

Bu haftanın en önemli gelişmesi (belki de son yılların en önemli toplantısı) 22 Mart tarihinde sonuçlanacak olağan FED FOMC toplantısı olacaktır. Dolambaçlı konuşmadan açık bir şekilde söylemem gerekiyor ki piyasalar artık FED’in faiz artıramayacağını düşünüyor. Vadeli işlemler 25 baz puan artırıma %55 ihtimal tanırken, faiz değişmeyecek beklentileri ise her geçen gün daha artarak %45 seviyesine geldi. Hatta, FED’in belki de bu son artırımı olacağı düşünüldüğünden, faiz indirim beklentisi de Haziran ayına çekildi. Bu gelişmelerin ışığında, hatırlatmalıyım ki, daha 1 hafta önce %5 seviyesini aşan 2 yıllık ABD gösterge devlet tahvilinin getirisi 125 baz puan düşerek %3,85 seviyesine geriledi!

Türk mali piyasalarında ise, alışık olduğumuz seyir geçen hafta da korundu. USDTRY kuru kamu kontrolünde bebek adımları ile kuzeye ilerlerken, TCMB’nin düzenlediği piyasa katılımcıları anketinin Mart ayı sonuçlarına göre (42 kişi katılmış) yıl sonu USDTRY kuru beklentisi 22,84’ten 22,91’e; 12 ay sonrası beklentisi ise 23,10’dan 23,52 seviyesine yükseldi. Mevcut gelişmeler ışığında, bizim sene sonu tahminimiz biraz daha yukarı bir noktada ve 24-25 bandında olduğunun altını çizelim. Not edelim ki, altının sert yükselişi, USDTRY kurunun bebek adımları ile birleşince gram altın yılın ilk çeyreğini kükreyerek tamamlamaya aday görünüyor. Haftayı 1,212 TL seviyesinden kapatan altının yılın ikinci çeyreğinde daha da yukarıya gitmesini bekliyoruz.

Yeni gün başlangıcında, Asya piyasalarında hava banka evliliğine rağmen pek de iyimser görünmüyor. Gösterge endeks Tokyo borsası %1 aşağıda işlem görürken, Hong Kong borsası ise %2,5 aşağıda! ABD borsalarının vadeli işlemlerinde ise yatay bir seyir görüyoruz. Özellikle, Credit Suisse’in en riskli ve aynı zamanda en yüksek getiri sunan sermaye benzeri borçlanmalarını temsil eden AT1 ve CoCos (en iyi ihtimalle hisse senedine dönüşürken, en kötü durumda ise değeri sıfırlanıyor) piyasalar üzerinde endişe yaratıyor. Bu piyasanın küresel anlamda büyüklüğü 275 milyar dolar! Bugün özellikle Avrupa borsalarının seyrini yakından takip etmek gerekecek!

FED toplantısı dışında bu hafta Türkiye, İngiltere ve İsviçre Merkez Bankalarının da toplantıları takip edilecek. Bugün ECB Başkanı Lagarde konuşacak. Makro cephede ise önemli bir veri göremedik.

iktisatbank.com