Sosyal Medya

Ekonomi

Nakit bütçe: Ağustos’ta frene devam, son çeyrek merak konusu

Seçim öncesi döneme damgasını vuran yüksek harcamalar ve gerisinde kalan gelir artışları temmuz ve ağustos aylarında yerini daha dengeli bir…

Nakit bütçe: Ağustos’ta frene devam, son çeyrek merak konusu

Seçim öncesi döneme damgasını vuran yüksek harcamalar ve gerisinde kalan gelir artışları temmuz ve ağustos aylarında yerini daha dengeli bir performansa bıraktı. Ağustos ayında geçen yılın aynı ayına göre giderler %83,5 artarken gelir artışı oranı %87,2 oldu.

Faiz dışı giderler %69 yükselişle asıl frene basılan alan. Faiz giderlerindeki %281,5’lik genişlemeyse dikkatlerden kaçacak gibi değil. Sonuç olarak nakit bütçe dengesi 61.9 milyar TL ve faiz dışı denge de 140,7 milyar TL fazla olarak açıklandı.

 

TL20 milyar vergi eylül ayına sarktığı için aslında  nakit bütçe performansı görünenden çok daha başarılı.

12 aylık nakit bütçe açığının 566,5 milyar TL’den 533,2 milyar TL’ye gerilemesi vurgulanmalı. Ancak hükümetin OVP’si içinde bütçe açığının sene sonunda 1,6 trilyon olacağını (bütçe açığı GSMH’nin da %6,4 olacağını) ilan etmesi harcamalarda gaza basılmasının sadece zaman meselesi olduğunu gösteriyor.

Bir süredir enflasyonun hızlandığı dönemlerde gelirleri önden artırması sayesinde bütçe açığı hedeflerinin altında kalan hükümetin 2023 sonunda da OVP ile yarattığı açık beklentisinden daha iyi bir performans göstermesi olası. Keza, %48 civarındaki enflasyon sene sonunda en iyi olasılıkla %68’e varmış olacak.  %75 daha gerçekçi bir beklenti tabi.

Bu durumda enflasyonla şişen cirolar ve gelirlerden  alınacak göreceli daha yüksek  vergiler de performansa katkıda bulunabilir.

OVP’de zikredilen 2024 hedeflerini varılıp varılamaması hususu ise ilk planda personel giderlerine bağlı olacak. Eğer Mehmet Şimsek’in istediği gibi yılbaşı zamları geçmiş değil gelecek dönemde beklenen enflasyona göre yapılırsa, bütçe hedeflerini tutturmak daha kolay olacak.

Dünya Bankası başta depremin yaralarını sarmak için yurtdışından gelecek kaynak da önemli. Özellikle hibeler bütçeden deprem harcamalarına ayrılacak TL1 trilyonu düşürebilir.

En önemli bilinmeyen ise finansman giderleri olacak. Şahap Kavcıoğlu döneminde finansal baskılamayla bankalara uzun vadeli ve düşük faizli devlet tahvili aldırılarak, finansman giderleri suni olarak düşük tutuldu. Halbuki, Erkan döneminde, TCMB politika faizine paralel olarak 2-10 yıl vadeli devlet tahvili faizleri de yükseldi.  Bu yükselişin hangi noktaya kadar süreceği 2024-2025 döneminde finansman giderlerini de belirleyecek. Devlet tahvili faizlerinin piyasa koşullarına göre belirlenmesi halinde, bütçe hedeflerinin çok ötesinde bir açık görülebilir.

 

Güldem Atabay – Atilla Yeşilada

 

 

BAKMADAN GEÇME

Benzer Haberler