Sosyal Medya

Dr. Zeynep Stefan

Dr Zeynep Stefan: Sigortacılıktaki ‘Dodo Kuşu’ İlkesi

‘Dodo Kuşu İlkesi’ ‘Alice Harikalar Diyarında’ adlı kitapta geçen ‘herkes galip ve herkes ödül almalı’ ilkesini tanımlayan bir kavram. Karışık…

Dr Zeynep Stefan: Sigortacılıktaki ‘Dodo Kuşu’ İlkesi

‘Dodo Kuşu İlkesi’ ‘Alice Harikalar Diyarında’ adlı kitapta geçen ‘herkes galip ve herkes ödül almalı’ ilkesini tanımlayan bir kavram. Karışık bir iktisat kitabı okurken karşılaştığım bu tanım, birçok yeni kavramda olduğu gibi bana sigortacılığı hatırlattı, özellikle zorunlu sigortalardaki penetrasyon oranımızı. 17 Ağustos’ta, 1999 yılında Türkiye’de önemli bir iz bırakan Marmara Depremi’nin 23. Yılını andık. Bu trajedi gerçekleştiğinde, Marmara Bölgesi’nden binlerce kilometrelerce uzakta, Erzurum’daydım. O gece ne tesadüf ki annem ve ben uyuyamamıştık ve gece 3 civarında pencereden bakıyorduk. Yıldızlar ne kadar parlak, gece ne kadar enteresan gelmişti ikimize de. Televizyonu açmadık ve bir saat kadar sonra tekrar uyuduk. Felaketten ise ancak sabah haberimiz oldu. Hiçbir şekilde fiziki veya psikolojik olarak etkilenmesem de her sene DASK poliçemi yenilerken o an aklıma gelir ve ürperirim. Depremi yaşayanların hislerini düşünemiyorum bile. Bütün bu yıkıcılığına ve bize hem acı hem de öğretici bir ders olmasına rağmen zorunlu deprem sigortasındaki %53’lük penetrasyonun bir iktisatçı ve risk yöneticisi olarak; yoğun bir fay hattı bölgesinde yaşayıp poliçe yaptırmamak gibi inanılmaz irrasyonel bu davranış biçiminin farklı motivasyonlar ile, örneğin tevekkül veya kadere iman gibi İslami motivasyonlar ile; açıklanamayacağını düşünüyorum.

Gerçekleştirdikleri araştırmalar ile 2002 yılında, kendisi psikolog olmasına rağmen iktisat alanında Nobel’i kucaklayan Daniel Kahneman’ın da tespit ettiği gibi biz insanlar hiç de rasyonel varlıklar değiliz. Öncelikle riski hafife alma ve getiri beklentilerimizi kabartma özelliğimiz var. Uzun vadeli potansiyelimizi göz ardı ederken kısa vadeli potansiyelimizi de genellikle abartıyoruz. Bu perspektifi aklımda tutarken penetrasyonun düşüklüğünden yakınırken en kolay ‘penetre’ edebileceğimiz tarafın kendimiz, yani biz sigortacılar olduğunu da düşünüyorum. Bu ülkede yetişmiş ve 10 yıla yakın Avrupa’da yaşamış ve çalışmış biri olarak düzenleyici kurumumuzun proaktif ve çok yerinde yaklaşımımın özellikle deprem gibi doğal afetler sonrasında yönetim erkleri tarafından işlevsiz hale getirildiğini söyleyebilirim. Bu insani ancak sigorta sektörü açısından penetrasyon düşmanı olan yaklaşım hem doğal afetlere karşı bireysel önlem almayı (güçlendirilmiş binalarda oturmak, yapı denetimini desteklemek vb.) engellemekte ve herhangi bir teminat şemsiyesi altına girilmesini önemsizleştirmekte. Her deprem veya sel sonrasında bölgede yeni konutlar yapılması ve evlerini kaybeden kişilerin zararlarının tazmin edilmesi sadece devlet eliyle yapılmaya çalışılırsa 1999 yılından beri geçen bunca senede sigortacılar olarak hiç yol alamamışız demektir. Özellikle doğal afetlerden sonra tazmin gibi önemli bir faaliyetin sadece yönetim erkine bırakılması hem etkinliği baltalayacak hem de birçok suiistimal vari yaklaşımın ortaya çıkmasına yol açacaktır. Tıpkı madenlerimizde yaşadığımız trajedilerde olduğu gibi kontrol sorumluluğunun tazmin yükümlülüğü ile birleştirilmesi ve düzenleyici kurumun aktif gözlemciliği ile (trafik sigortalarında gerçekleştirilen etkin kontrol mekanizması gibi) hem yapı kalitemizi arttırabilir hem sigorta penetrasyon oranımızı OECD ülkeleri seviyesine çıkartabilir, hem de finansal derinleşme yolunda önemli kazanımlar elde edebiliriz. Tam da biz sigortacılara yakışacak bir şekilde bir dönüşümün de mimarı olarak.

#ZeynepTuran, #AIZA, #PenetrationRate, #RegulatoryBody, #ProactiveManner, #Sustainability

https://zeynepstefan.com/sigortaciliktaki-dodo-kusu-ilkesi/

BAKMADAN GEÇME

  • Kısa Vadeli Dış Borç Stoku Ekim Ayında Sınırlı Geriledi

    Türkiye’nin kısa vadeli dış borç stoku, Ekim ayında bir önceki aya kıyasla 21 milyon dolarlık düşüşle 165,7 milyar dolara geriledi.…

  • ⚠️ Yapay Zeka Devriminin Karanlık Yüzü: 1 Trilyon Dolarlık Balon Patlıyor mu?

    "Dot-com" çılgınlığıyla internetin dünyayı değiştireceği söyleniyordu; nitekim değiştirdi de. Ancak bu değişim gerçekleşmeden önce, milyarlarca dolarlık spekülatif bir balon büyük bir gürültüyle patlamış, geride binlerce iflas etmiş şirket bırakmıştı. Bugün, 2025 yılının son günlerinde Wall Street ve Silikon Vadisi, çok daha büyük bir hayaletle karşı karşıya: 1 Trilyon Dolarlık Yapay Zeka Balonu.

  • Her 6 kişiden biri bahis oynuyor, para yurtdışına akıyor

    AK Parti’nin Kasım ayına ait saha araştırmasından sızan veriler, yasa dışı bahis ve sanal kumarın Türkiye’de ciddi bir toplumsal ve ekonomik sorun haline geldiğini ortaya koyuyor. Araştırmaya göre Türkiye’de her 6 kişiden biri bahis oynarken, özellikle gençler, lise mezunları, orta gelir grubu ve küçük esnaf bu sistematik yayılımın ana hedefi konumunda bulunuyor. Yasa dışı bahis nedeniyle yılda yaklaşık 150 milyar doların yurt dışına aktığı tahmin ediliyor.

  • Temiz Eller Operasyonu mu, AKP İçinde Büyük Hesaplaşma mı? İşte Perde Arkası

    Türkiye siyaseti, ardı ardına gelen operasyonlar ve iktidar bloğu içinden yükselen "Temiz Eller" çağrılarıyla sarsılıyor. Sabah gazetesi yazarı Mahmut Övür’ün fitilini ateşlediği bu süreç, sadece adli bir vakalar zinciri mi, yoksa AKP içinde post-Erdoğan dönemine hazırlık niteliğinde bir güç savaşı mı?

  • Aracı kurumlar Borsa için ne yorum yaptı?

    Borsa İstanbul’da BIST 100 endeksi haftanın sonuna yaklaşırken zayıf bir görünüm sergilerken, aracı kurumlar teknik seviyeler ve kısa vadeli risklere dikkat çekti. Gün içinde 11.250–11.365 bandında hareket eden endeks, günü yüzde 0,55 kayıpla 11.287 puandan tamamladı. İşlem hacmi ise 113–114 milyar TL aralığında gerçekleşerek son dönem ortalamalarının altında kaldı. İşte önde gelen aracı kurumların Borsa İstanbul’a ilişkin değerlendirmeleri:

  • Yüzde 55 bin prim yapan Hint hissesinin hikayesi

    Yapay zekâ rüzgârıyla küresel piyasalarda rekorlar kırılırken, Hindistan’da son 20 ayda yüzde 55 binin üzerinde prim yapan RRP Semiconductor hissesi yatırımcılar için ibretlik bir örneğe dönüşüyor. Sosyal medya etkisi, düşük fiili dolaşım oranı ve bireysel yatırımcı ilgisiyle şişen hissede düzenleyici incelemeler ve zayıf finansallar alarm zillerini çaldırıyor.

  • ABD’den Rusya’ya yeni yaptırım hazırlığı: Barış reddedilirse enerji sektörü hedefte

    ABD, Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin’in Ukrayna ile olası bir barış anlaşmasını reddetmesi halinde Moskova üzerindeki baskıyı artırmak için yeni yaptırımları devreye almaya hazırlanıyor. Gündemde, Rus petrolünü taşıyan “gölge filo” tankerleri ve bu ticareti kolaylaştıran aracıların hedef alınması var. Görüşmeler sürerken, enerji piyasaları ve petrol fiyatları gelişmelere duyarlı kalmayı sürdürüyor.

  • Mehmet Şimşek’ten ÖTV, vergi adaleti ve asgari ücret mesajları

    Şimşek, dolaylı vergilerin adil olmadığı yönündeki eleştirileri haklı bulduklarını belirtirken, asıl sorunun doğrudan vergilerin düşük payı olduğunu vurguladı. Asgari ücretin vergi dışı bırakılmasının 2026 yılı bütçesine maliyetinin 1,1 trilyon TL olacağını açıklayan Şimşek, “vergi silme” iddialarını da net bir dille reddetti. Asgari ücret artışı tartışmalarında ise hem Cumhurbaşkanı Erdoğan hem de Bakan Şimşek, işverenlere sorumluluk çağrısı yaptı.

  • Küresel gündem yoğun: ABD enflasyonu, ECB ve BoE kararları piyasaların odağında

    Küresel piyasalarda bugün ABD enflasyon verileri ile Avrupa Merkez Bankası (ECB) ve İngiltere Merkez Bankası’nın (BoE) faiz kararları yakından izleniyor. Yurt içinde BIST 100 Endeksi kâr satışlarının ardından kritik destek seviyelerinde tutunmaya çalışırken, tahvil faizleri TCMB’nin faiz indirimi sonrası düşük seviyelerini koruyor. Döviz cephesinde USD/TL kademeli yükselişini sürdürürken, EUR/USD paritesi orta vadeli teknik eşiklerde dengeleniyor. Altın fiyatları ise tarihi zirvelere yakın seyrini koruyor.

  • Aleyna Tilki, Danla Bilic ve İrem Sak gözaltına alındı

    Uyuşturucu operasyonları yeni ünlülere dokundu

  • Asya borsaları geriledi: Teknoloji hisselerinden çıkış sürüyor, gözler Trump’ın konuşmasında

    Asya-Pasifik piyasaları, küresel yatırımcıların teknoloji ve yapay zekâ hisselerinden çıkışı sürdürmesiyle haftanın sonuna doğru sert satışlarla karşılaştı. Wall Street’te başlayan rota değişimi Asya’ya taşınırken, yatırımcılar bu akşam ABD Başkanı Donald Trump’ın Venezuela ve ekonomi başlıklarını içermesi beklenen ulusa sesleniş konuşmasına odaklandı.

  • Morgan Stanley Varlık Yönetimi: 2026 Boğa Piyasasını Dizginler mi?

    Küresel piyasalarda 2025 yılı, üst üste dördüncü boğa piyasası yılı olarak geride bırakılırken, Morgan Stanley Varlık Yönetimi 2026’ya girerken daha temkinli bir tabloya işaret ediyor. Bankaya göre resesyon riski hâlâ düşük ve şirket kârlarında çift haneli artış potansiyeli korunuyor. Ancak yüksek değerlemeler, tarife riskleri ve olası enflasyon baskıları nedeniyle yatırımcıların “kontrollü iyimserlik” yaklaşımını benimsemesi gerekiyor.

  • Bloomberg: Erdoğan S-400’leri Putin’e Geri Vermek İstiyor

    Türkiye, Rusya’dan satın aldığı S-400 hava savunma sistemlerini geri vermeyi değerlendiriyor. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın bu konuyu Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin ile gündeme getirdiği belirtilirken, adımın ABD ile ilişkileri normalleştirme ve F-35 programına dönüş hedefiyle bağlantılı olduğu ifade ediliyor.

Benzer Haberler