Sosyal Medya

Gündem

Yağız Kutay Işık yazdı: “Ekmek yerine taş mı yiyelim?”

Türkiye simülasyonunda inşaat ekonomisi uzatmaları oynuyor. Öyle bir durum ki ülkenin en yüksek mercideki idarecisi “destek” paketi olarak konut almaya…

Yağız Kutay Işık yazdı: “Ekmek yerine taş mı yiyelim?”

Türkiye simülasyonunda inşaat ekonomisi uzatmaları oynuyor. Öyle bir durum ki ülkenin en yüksek mercideki idarecisi “destek” paketi olarak konut almaya teşvik edici kredileri açıklıyor. Peki sormak lazım. Sadece krediyle destek olur mu hiç? Gerçi kime diyorum, 100 yılda bir olan salgın dönemimde destek diye ucuz kredi dağıtanlara mı, IBAN isteyenlere mi?

 

Neyse;

 

3 farklı paket açıklandı. İçeriği şöyle:

 

1.Paket: İlk defa konut sahibi olacak vatandaşa 2 milyon liraya kadar değere sahip birinci el satın almalar için 10 yıla kadar vadeli ve aylık yüzde 0,99 faizli konut kredisi.

 

2.Paket: Bir önceki paketten farkı 0,89 faizli olması. Birinci ve ikinci el konutlarda, değerinin en az yarısını 1 Nisan 2022 tarihinden önce açılmış döviz tevdiat hesaplarının bozdurulması veya fiziki altınların Merkez Bankası’na satılarak karşılanması şartıyla alınacak konutlar bu paketten yararlanabilecek.

 

3.Paket: %40’ı tamamlanmış ve en az yarısı satılmamış inşaat projeleri çin 20 milyar liralık bir kaynak ayrıldı. 1 yıl boyunca konut fiyatlarını sabit tutma taahhüdü veren firmalar 36 ay vadeyle bu finansmandan yararlanabilecek.

 

Ufak matematik

Birinci pakette, 2 milyon liralık kredinin maaliyeti neredeyse 3.5 milyon. 10 yıllık vadeyle birlikte bakıldığında aylık ödeme 28 bin lira. En yüksek memur maaşının 26 bin lira olduğu şartlarda kimler ev alabilir? Teminat olmadan zor.

 

“Daha ucuza ev alsınlar” diyebilirsiniz. Kredinin sadece yeni evler için olduğunu hatırlamakta fayda var. Özellikle büyükşehirlerde ucuza ev bulmak zorlaşıyor. Hatta Cumhurbaşkanı’nın açıklamasından sonra binlerce ilanda zam yapıldı.

 

Kaldı ki sadece faizlerdeki düşüş konut fiyatlarında artışa neden oluyor. Merkez Bankası ekonomistlerinin geçen sene yaptığı araştırmaya göre kamu bankalarının yaz aylarında konut kredisi faizini 1 puan düşürmesi sonucu ev fiyatları %2 zamlandı.

 

 

Dövizini getir evini götür

128 milyar dolar hadisesiyle ortaya çıkan, arka kapıdan döviz satma operasyonu ile gündem olan rezervler yine gündem olacak. KKM’nin böyle gitmeyeceğini gören hükümet yeni arayışlara devam ediyor. Bir yandan MB, diğer yandan BDDK döviz kullanımını yavaş yavaş kısıtlarken yeni açıklanan ikinci teşvik hükümetin niyetini açık ediyor. Döviz veya altının varsa bize getir biz sana daha uygun kredi verelim…

 

Hammadde inşaatçıyı ham yaptı

3.teşvik inşaatçılar için. Böyle bir ortamda buna ihtiyaç vardı. TÜİK verilerine göre, inşaat maliyet endeksi, bir önceki yılın aynı ayına göre yüzde 101,57 arttı. Malzeme endeksi ise yüzde 128,11, işçilik endeksi yüzde 42,59 arttı. Uzun vadede bu teşviklerin yetmeyeceği kanaatindeyim.

Para yoksa kim alıyor bu evleri?

Başta şunu söylemeliyim ki yabancılara satılan konut oranı piyasayı etkileyecek kadar, ancak tahmin ettiğiniz kadar fazla değil. %5. Bakıldığı zaman her sene 1.5 milyon konut satılıyor. Türkiye’de konut satışı artıyor, konut sahipliği artmıyor. Kiracı oranı tırmanıyor. Örneğin son 10 yılda kiracı oranı %21’den %26’ya yükseldiğini biliyor muydunuz? Peki ya konut sahipliğinin %61’den %57 bandına düştüğünü?

 

İsrail ve enflasyon

İsrail Merkez Başkanı Jacob Frenkel enflasyonla mücadelede önemli işler başarmış bir bürokrat. %3000’in üzerindeki enflasyonu tek haneye nasıl indirildiği sorusuna paket açıklamayı bıraktık cevabını vermişti. Çünkü açıklanan her paket insanlara yeni imkanlar verdiği için harcamaya teşvik ediyor. Dolasyısıyla enflasyonu arttırıyor.

 

Sorun ne?

Kendi kendime düşünüyorum. Ülkenin sorunu ne? İşsizlik…Asgari ücretlilerin oranı…Enflasyonda Dünya 6.sı olmamız…sığınmacılar…%120 ÜFE…

Liste uzar gider. Peki çözüm ne? Kısaca cevap vermek mümkün değil ama ben çözümün ne olmadığını söyleyeyim. Cumhurbaşkanı’nın açıkladığı paket değil mesela. Kamu bankaları her kredide yaklaşık %5 içerde olacak. Veya faizi düşürmek de değil.

 

Sorunları çözmek için önce sorun olduğunu kabul etmek birinci öncelik. Daha sonra bu sorunlar için gerçekçi ve bilimsel yöntemlerle çözüm üretmek lazım. Bunları yaparken de samimi olmak gerekiyor. İnsanlar bu ülkeyi yönetenlerin kabiliyetini sorgularken, ben asıl samimiyetini sorgulamaya davet ediyorum.

 

Yağız Kutay Işık

Twitter: @yagizkutayisik

 

 

Çetin Ünsalan Yazdı: ‘Bakan’ın aldığı çek karşılıksız…’

 

Otomobil almak hayal! & Araba almak için doğru zaman mı? | Erol Şahin

 

Konut kredi faizleri düştü! Ev fiyatları uçar mı? & Ne getirir ne götürür? | Ahmet Büyükduman

BAKMADAN GEÇME

Benzer Haberler