Sosyal Medya

Ekonomi

BMD: Ekonomik Güven Endeksi Ocak Ayında, Aylık Yüzde 3,4 Artarak 100,8 Oldu

2021 yılı, ekonomik ve sosyal anlamda Covid-19 salgınının 2020 yılında verdiği zararların kapatılmaya çalışılması ile geçti. Aşı gelişmeleriyle birlikte ekonomiye dair pozitif beklentiler hakim olurken Güven Endeksleri de salgın öncesi seviyelere geldi...

BMD: Ekonomik Güven Endeksi Ocak Ayında, Aylık Yüzde 3,4 Artarak 100,8 Oldu

TÜİK’in aylık olarak yayımladığı, mevsim etkilerinden arındırılmış Ekonomik Güven Endeksi (EGE), Ocak ayında bir önceki aya göre %3,4 artış, önceki yılın aynı ayına göre %4,8 artış göstererek 100,8 oldu. Böylelikle Endeks, 2018 Mayıs ayından sonraki en yüksek değeri aldı.

Ekonomik güven endeksindeki artış, reel kesim (imalat sanayi), hizmet, perakende ticaret ve inşaat sektörü güven endekslerindeki artışlardan kaynaklandı.

2021 yılı, ekonomik ve sosyal anlamda Covid-19 salgınının 2020 yılında verdiği zararların kapatılmaya çalışılması ile geçti. Aşı gelişmeleriyle birlikte ekonomiye dair pozitif beklentiler hakim olurken Güven Endeksleri de salgın öncesi seviyelere geldi.

2020 yılında pandemi nedeniyle birçok sektörde, kademeli olarak uygulanan karantina tedbirleri nedeniyle durma noktasına gelmesinin ardından 2021 yılında salgının verdiği hasarların etkisinin azaltıması güven endekslerine de yansıdı.

Tüketici Güven Endeksi Ocak Ayında, Aylık %6,2 Artarak 73,2 Oldu

Mevsim etkilerinden arındırılmış Tüketici Güven Endeksi, Ocak ayında bir önceki aya kıyasla %6,2 artış, geçtiğimiz yılın aynı ayına göre %12,1 azalış göstererek 73,2 oldu.

Tüketici Güven Endeksi hesaplanırken kullanılan endeksler kapsamında en iyimser gösterge 90,9 ile gelecek 12 aylık dönemde dayanıklı tüketim mallarına harcama yapma düşüncesi olsa da eşik değer olan 100’ün altında kalmıştır. En zayıf gösterge ise 56,1 ile gelecek mevcut dönemde hanenin maddi durumu olmuştur.

Alt endeksler arasında aylık bazda en az yükseliş %1,4 ile 12 aylık dönemde dayanıklı tüketim mallarına harcama yapma düşüncesi alt endeksinde gerçekleşirken en fazla yükseliş %11,8 ile gelecek 12 aylık dönemde genel ekonomik durum beklentisi endeksi olmuştur.

Sektörel Güven Endeksleri

Mevsim etkilerinden arındırılmış Hizmet Sektörü Güven Endeksi, Ocak ayında bir önceki aya kıyasla %1,2 artış, bir önceki yılın aynı ayına göre %18,0 artışla 120,2 oldu. Gelecek aylarda Delta Varyantı ve vaka sayısındaki artışlar, hizmet sektörünü baskılayıcı bir etken olabileceği kanısındayız.

Mevsim etkilerinden arındırılmış Perakende Ticaret Sektörü Güven Endeksi, Ocak ayında bir önceki aya %2,5 artış gösterirken, bir önceki yılın aynı ayına göre %14,7 artışla 124,4 oldu. 2020’nin ilk yarısında Covid19 salgını yüzünden olağanüstü durum yaşanması nedeniyle gıda ve perakende sektörlerinde yaşanan yukarı yönlü talep şokları akabinde endeksin, diğer endekslere kıyasla daha defansif bir görünüm sergilemesine sebep olmuştur.

Mevsim etkilerinden arındırılmış İnşaat Sektörü Güven Endeksi, Ocak ayında bir önceki aya kıyasla %5,0 azalış, bir önceki yılın aynı ayına göre %1,6 artışla 85,5 oldu. 2020’nin 2. ve 3. Çeyreğinde konut kredilerindeki faiz indirimleri nedeniyle sektörde bir canlanma yaşanmıştır. Böylelikle inşaat SGE, tarihinde ilk defa hizmet sektörünün üzerinde bir değer almıştır. Kredi faizlerindeki yükseliş ve enflasyon ile birlikte maliyetlerdeki artışlar, inşaat sektöründe istenen seviyeleri bir süre daha erteleyecektir.

Reel Kesim Güven Endeksi, Ocak Ayında, Aylık %1,6 Artarak 111,9 Oldu

TCMB’nin her ay yayımladığı, İktisadi Yönelim Anketi’ninsonuçlarından hesaplanan mevsimsellikten arındırılmış Reel Kesim Güven Endeksi,4 (İmalat Sektörü) Ocak ayında, bir önceki aya göre %1,6 artış, bir önceki yılın aynı ayına göre %2,7 artışla 111,9 seviyesinde gerçekleşmiştir.

2020 yılında Covid-19 virüsü nedeniyle Mart ayında, eşik değer olan 100’ün altını gören endeks Nisan ayında 62,3 ile son 3 yılın en düşük seviyesine gerilemiştir. 2021 yılında aşılamaların artması reel kesim güven endekslerinde artış yaşanmış ve Eylül ayında 113,3 seviyesi ile yılın en yüksek seviyesi görülmüştür.

Aşılamaya dair pozitif gelişmeler ve vaka sayılarındaki gerilemeler reel ekonomide pozitif etkiler yaratmış olmakla birlikte 2021 sonunda tekrar vaka sayılarındaki artışların baskılayıcı etken olabileceği kanısındayız.

Ekonomik Güven Endeksi 2018 Ocak ayından itibaren düşüş trendine girmiş, Nisan ayından sonra üretici ve tüketicilerin genel ekonomik duruma duydukları güvenin ortalamanın altına düşmesiyle eşik değer olan 100 puanın altına gerilemiştir. 2018 Ekim ayında endeks dip yapmıştır. 2018 yılında alınan erken seçim kararı, Afrin Operasyonu, Cemal Kaşıkçı’nın öldürülmesi ve Rahip Brunson krizi gibi başlıca olaylar nedeniyle oluşan politik ve siyasi dalgalanmaların ekonomiye olan etkisiyle ekonomik veriler volatil seyir izlemiştir. Ayrıca artan ekonomik riskler ve kurlardaki volatiliteyle beraber Türkiye’nin CDS primi rekor seviyelere ulaşmıştır. 2018 Ekim ayında dip yaptıktan sonra toparlanma aşamasına geçen endeks hala eşik değer olan 100 puan sınırının üzerine geçememiştir. Covid-19 nedeniyle ekonomik güven endeksi ve alt endekslerinin tümü 2012 yılından bu yana en düşük seviyelerde gerçekleşerek dip seviyeleri görmüştür.

Endeksler arasında genel olarak en yüksek değeri alan Perakende Ticaret Sektörü Güven Endeksi olmuştur. Piyasanın yapı taşlarından biri olan tüketici kanadı, üretici kanadındaki kadar iyimser beklentiye sahip olamamaktadır. Tüketici Güven Endeksi’ndeki bozulmaya neden olan ana faktörün beklenti kanalındaki bozulma olduğu söylenebilir.

Geçerli durum için birçok faktör arasından diğer bir yorumumuz ise isteğin talebe dönüşmesi aşamasında iktisadi karar birimleri ile hane halkını etkileyen durumların farklılık göstermesidir. Üreticileri ve tüketicileri pozitif etkileyen piyasa koşullarının kimi durumlarda çatışması bu farkın bir bölümünü makul kılmaktadır. Örnek verecek olursak TL’nin değer kaybetmesi ihracat yapan bir üretici için pozitif karşılanırken hane halkı tarafından olumsuz algılanmaktadır.

Sonuç olarak her iki endeksin farklı trendler çizmesinin nedenini; arz ve talep taraflarının beklentilerinin farklı olmasında ve anket ölçüm ve eşgüdüm yöntemindeki farklılık gibi endekslere yansımayan diğer dışsal parametrelerde aramak gerekir.

Korelasyon Analizi

Ekonomik Güven Endeksi ve çeşitli ekonomik verilerin yüzdesel değişimleri arasında korelasyon analizi yaparak oluşturduğumuz dağılım grafikleri ve korelasyon tablosu aşağıdaki gibidir.

 

Rapora Buradan Ulaşabilirsiniz

 

Yasal Uyarı

Burada yer alan yatırım bilgi, yorum ve tavsiyeleri yatırım danışmanlığı kapsamında değildir. Yatırım danışmanlığı hizmeti; aracı kurumlar, portföy yönetim şirketleri, mevduat kabul etmeyen bankalar ile müşteri arasında imzalanacak yatırım danışmanlığı sözleşmesi çerçevesinde sunulmaktadır. Burada yer alan yorum ve tavsiyeler, yorum ve tavsiyede bulunanların kişisel görüşlerine dayanmaktadır. Bu görüşler mali durumunuz ile risk ve getiri tercihlerinize uygun olmayabilir. Bu nedenle, sadece burada yer alan bilgilere dayanılarak yatırım kararı verilmesi beklentilerinize uygun sonuçlar doğurmayabilir.

 

Bizim Menkul Değerler

BAKMADAN GEÇME

Benzer Haberler