Sosyal Medya

Borsa

Bitcoin’in döngüleri, Borsa tamam mı devam?

Küresel mali piyasalar, geride bıraktığımız haftanın ikinci yarısından itibaren Easter – Paskalya tatili nedeniyle sakin bir seyir izledi. Özellikle de,…

Bitcoin’in döngüleri, Borsa tamam mı devam?

Küresel mali piyasalar, geride bıraktığımız haftanın ikinci yarısından itibaren Easter – Paskalya tatili nedeniyle sakin bir seyir izledi.

Özellikle de, Cuma günü piyasaların büyük bir bölümü kapalı konumda olması nedeniyle, fiyat boyları da epeyce kısaldı.

Hatırlanacağı üzere, piyasaların faiz indirim beklentisine, Cuma sabahı cevap vermeyen Çin Merkez Bankası, bu yıl ilk kez bankaların rezerv olarak tutmaları gereken nakit miktarını azaltacağını ve ekonomik büyümedeki keskin yavaşlamayı yumuşatmak için yaklaşık 530 milyar yuan (83 milyar $) uzun vadeli likidite bırakacağını söyledi. 25 Nisan’dan itibaren tüm bankalar için zorunlu karşılık oranını (RRR) 25 baz puan düşüreceğini söylemesine rağmen, dünyanın en büyük ikinci ekonomisinin küresel tedarik zincirlerinde yaşanan sorunlar, Ukrayna krizi, artan küresel riskler, yaygın COVID-19 karantinaları, zayıf emlak piyasasının gölgesinde arzuladığı büyüme ivmesini yakalamakta yeterli olmayacağını düşünüyoruz.

Ukrayna’da savaş tüm acımasızlığı ile sürerken, ekonomik cephede de iyice köşeye sıkışan Rusya, sattığı ürünler karşısında Ruble talep etmesi ile USDRUB paritesi haftayı 78 seviyesinin diplerinde ve savaş öncesi seviyelerde tamamladı. Müzakere masasının varlığı ile haftalar önce tarafların yakınlaşmasını umut edilirken, gelinen noktada savaşın daha da şiddetlenmesi olası görünüyor. Bu minvalde, Rusya’nın Ukrayna’yı işgal girişimi, İsveç ve Findlandia’nın güvenlik stratejilerini değiştirmesine neden oldu. Rusya ile 1,300 km sınırı paylaşan Finlandiya ile İsveç’in NATO’ya katılma olasılığının yüksek olduğu belirtiliyor. Moskova ise bu adımın “ciddi askeri ve siyasi sonuçları” olacağını konusunda uyarıyor.

Savaşın hiddetlenmesi yönünde artan endişeler bir tarafta, silahlı bir grubun haftasonu Libya petrol sahasına girerek, çalışanların üretime devam etmesini engellediği okuyoruz. Libya, ham petrol üretiminin durdurulmasından dolayı yeni bir duyuruya kadar mücbir sebep ilan edildiğini açıkladı.Brent cinsi ham petrolün varil fiyatının yeniden yükselişe geçerek haftayı 113 doların kıyısında karşılıyor. Yön yeniden yukarıya dönmüş gibi görünüyor.

Net enerji ithalatçısı konumunda olan Türkiye’ye, enerji fiyatlarının yükselişi, hem cari açık hem de enflasyon kanadından fayda sağlamadığını bir kez daha not etmiş olalım. USDTRY kurunda kademeli dinlenme bölgesi, sırası ile 14,85 ve 14,74 sonrasında şimdi de 14,63 seviyelerinde devam ediyor. Borsa İstanbul cephesinde ise ana endeks haftayı (enflasyonist ortamda) tüm zamanların en yüksek seviyesinde tamamladı. Endekse dolar bazında baktığımızda ise, uzun bir süredir teknik bir bakış açısıyla dile getirdiğimiz 170 dolar direncinin kıyısında haftayı tamamlarken, bu hafta yükseliş isteğinde tamam mı devamı mı sorunun da cevabın almış olacağız (bakınız grafik).

Türkiye cephesinde Cuma günü ön plana çıkan önemli bazı başlıkların üzerinden geçmekte fayda görüyoruz. Döviz kazandıran sektörlere yönelik 150 milyar TL büyüklüğünde (50 milyar turizm, 100 milyar ihracat) %9 faiz seviyesine kadar inebilen kredi paketi açıklanırken, paketin finansman kaynağının TCMB olacağının altı çizildi. Enflasyonun %70 seviyelerinde doğru dolu dizgin ilerlediği bir ortamda, parasal gevşeme adımı, enflasyonla ne boyutta mücadele edildiği sorusunun da yeniden sorulamasına neden oluyor. İkinci önemli başlık ise, ihracat gelirlerinin %40’nın TCMB’ye satılması (öncesi %25) kesinleşti. Bununla ilgili görüşümüzü Perşembe günü belirtmiştik: İhracat yapabilmek adına ara mal ithalatı yapmak zorunda olan ihracatçı, TCMB’ye sattığı dövizi dönüp piyasadan alarak, makastan (sattı ve aldı) zarar yazacak olup, TCMB rezervlerine de fayda sağlamayacaktır.

Dünyanın dört bir yanında merkez bankaları, enflasyonla savaş kapsamında daha sıkı bir para politikasına doğru ilerlerken, FED’in de elini daha hızlı tutacağı beklentisi, tahvil getirilerini ve doları desteklerken, hisse senetleri satış baskısı ile karşı karşıya kaldı. Bu sabah ABD Dolarının piyasa kuru olan DXY 100,6 seviyesinden haftayı kucaklarken, ABD Dolarının piyasa faizi olan 10 yıllıklar ise %2,86 seviyesine yükselerek Aralık 2018’den bu yana en yüksek seviyeye geldi.

DXY için teknik manada 101 seviyesini; 10 yıllıklar için ise %3,25 seviyesi radar menzilinde görünüyor. DXY sepeti içerisinde ağırlıklı olarak yer alan para birimi olan EURUSD paritesi, teknik mânâda oldukça önem atfettiğimiz 1,08 seviyesinin kıyısında işlem görmeye devam ediyor. Olası bir aşağı kırılımda, EUR açısında sert bir düşüş ihtimali göz ardı edilmemelidir (bakınız grafik).

ABD reel faizleri ile ters korelasyona sahip faiz getirisi olmayan altın, geride bıraktığımız haftayı teknik mânâda önem atfettiğimiz 1,965 dolar seviyesi üzerinde kapanış yaparak yeni haftayı 1,985 dolar seviyesinden karşıladı. Altın, 1,965 dolar üzerinde her kapanış yaptığında (bugüne kadar iki kez oldu) soluğu direkt olarak 2,070 dolar seviyesinde aldığını görüyoruz (bakınız grafik).

Çin ilk çeyrek büyümesi beklentileri aşarak %4,8 olsa da, Mart ayında devreye giren izolasyonların gölgesinde ileriye dönük sinyaller pek de olumlu değil. ABD tahvil faizlerinin yükselmeye devam etmesi de, bu sabah borsaların haftayı keyifsiz bir şekilde karşılamasına neden olmuş. Asya cephesinde gösterge endeks Tokyo borsası %1,85 düşüşle başı çekerken, Şangay %1 ekside işlem görüyor. ABD borsalarının vadeli işlemlerinde de düşüş eğilimli bir seyir görülüyor.

Mali piyasaların gündeminde bu hafta önemli bir veri görünmüyor. IMF-Dünya Bankası bahar toplantıları takip edilebilir. Haftasonu Fransa’da seçimler EUR açısından önem arz ediyor. ABD’de ise bilançolar açıklanmaya devam edecek.

 

 

iktisatbank.com

BAKMADAN GEÇME

Benzer Haberler