Sosyal Medya

Borsa

Piyasalar iyimser: FED’in nasıl ve ne zaman yavaşlayacağı görüşü ağır basıyor

Önümüzdeki ayın başlarında bir başka büyük faiz artışını (75 bp) onaylamaya hazırlanan FED, borçlanma maliyetlerini daha ne kadar güvenli bir…

Piyasalar iyimser: FED’in nasıl ve ne zaman yavaşlayacağı görüşü ağır basıyor

Önümüzdeki ayın başlarında bir başka büyük faiz artışını (75 bp) onaylamaya hazırlanan FED, borçlanma maliyetlerini daha ne kadar güvenli bir şekilde artırabileceği ve gelecekteki artışların hızını nasıl ve ne zaman yavaşlatacağı konusunda yeni bir tartışmanın da filizlendiğini görüyoruz. Neden bültenimiz bu haber ile açtığımız aslında bir nedeni var.

Cuma gününün büyük bir bölümünü moralsiz bir şekilde tamamlamaya aday olan küresel mali piyasalar, Wall Street Journal’da (WSJ) yer alan habere göre, FED’in Kasım ayında da gösterge gecelik faiz oranını art arda dördüncü kez 75 bp artırarak %3,75 – %4,00 aralığına çıkarmasını ardından, ilerideki olası faiz artırım hızını gözden geçireceği belirtildi. FED, her ay geç kalmışlığın bedelini ödercesine hızla borçlanma maliyetlerini artırsa da, enflasyonu düşürmede bariz bir ilerleme olmamasına karşı ekonomik aktivitenin seyrine yönelik ise endişeler her geçen gün artarken, 1-2 Kasım olağan FOMC toplantısında ileriye yönelik bir ipucu (forward guidance) verileceği de tahmin ediliyor.

San Francisco Fed Başkanı Daly, Cuma günü California’daki bir etkinlik sırasında yüksek enflasyonun merkez bankasının faiz artırımlarından geri adım atmasını “gerçekten zor” hâle getirdiğini kabul ederken, “artık geri çekilmeyi konuşmaya başlama zamanı” dedi. Açıkcası, FED cephesinde de nefes almak için duyarlılığın arttığını düşünüyoruz.

Cuma günü Japonya’da enflasyon 8 yılın zirvesine yükselirken, Japonya Merkez Bankası’nın (BoJ) zamanın ruhuna uygun olmayan para politikası duruşuna paralel yükselen dolar getirisi karşısında mütemadiyen ‘dayak yiyen’ ve 151,95 seviyesini test eden (32 yılın dibi) YEN’in imdadına piyasaya müdahale ederek yetişti. İlginçtir, Japonya’nın uluslararası ilişkilerden sorumlu maliye bakan yardımcısı Masato Kanda basına yaptığı açıklamada, bir müdahalenin gerçekleşip gerçekleşmediği konusunda yorum yapmayacağını söyledi. Artan enflasyon nedeniyle YEN’in daha da zayıflamasının muhtemel olduğuna ve BoJ aşırı gevşek para politikasını sürdürdüğü sürece herhangi bir müdahalenin (Eylül ayında da Japon hükümeti, dolar karşısında 145,9’a gerileyen YEN’in 1998’den beri ilk kez düşüşünü durdurmak için müdahalede bulunmuştu) sınırlı etkisinin olacağına düşünüyoruz. Adı eğer müdahale ise, Dolar YEN karşısında Cuma günü 147’li seviyelerden tamamlarken, haftanın ilk işlem gününde yeniden 149 seviyesine yaklaştı. G7, FX piyasasında doların süper döngüsüne karşı oynaklığı yakından izleyeceklerini söyleyerek ortaklaşa bir müdahale zemini bulamazken (Plaza Anlaşması II ?), Japonya’nın solo müdahalesinin ise işe yarayacağına neredeyse hiç imkân tanımıyoruz!

Öte yandan, İngiltere’de bitmek bilmeyen siyasi krizlere ilaveten, cuma günü İngiltere’de ekonomik aktivitenin de ivme kaybettiğini gösteren perakende satışlar verisi sonrası, Sterlin oldukça dalgalı bir seyir izledi. Truss’ın istifası ile değerlenen, akabinde perakende satışlar ile 1,11 seviyesinin altına kayan GBPUSD paritesi, FED’in ayağını gazdan çekebileceği haberi ile yeniden 1,13 seviyesinin üzerine tırmandı. GBPUSD paritesinde 1,1410 seviyesi üzerinde temiz bir kapanış görmeden, ‘heyecan’ yapmayacağız. Brexit sonrası İngiltere’nin ekonomik durumunun da eskiyi arattığını açık bir şekilde kabul etmek gerekiyor. Truss’ın yerini, pazar günü yarışmadan çekildiğini açıklayan Boris Johnson yerine maliye eski bakanı Rishi Sunak’ın alacağına artık kesin gözüyle bakıyoruz. Bu arada, Bitcoin’in İngiliz ulusal para birimi Sterlin’den daha az oynaklık gösterdiğini de itiraf etmek gerekiyor!

Avrupa cephesinde ise, Giorgia Meloni, Cumartesi günü kabine ekibiyle birlikte İtalya’nın ilk kadın başbakanı olarak yemin ederken, ülkeye İkinci Dünya Savaşı’ndan bu yana en sağcı hükümetini de vermiş oldu. EURUSD paritesinin 0,9840 seviyesinde olduğunu not edelim.

WSJ haberi sonrası artan risk iştahı ile altın ve gümüşe de alım geldiğini görüyoruz. Her ne kadar altın haftayı 1,655 seviyesinden kapatıp yükseliş kapısını aralayacak kritik 1,685 doların altında işlem görse de, tehlikeli sulardan uzaklaşması bile gönüllere su serpti. Gümüşün yeni haftayı 19,20 dolar seviyesinden karşılarken, bu hafta olası aşağı hareketlerde 1,840 ; yukarıda ise 20,80 seviyesini takip edeceğiz. Herhangi bir faiz getirisi olmayan kıymetli madenlerin, ABD faizleri ile ters korelasyona sahip olması nedeniyle, yön tayini noktasında gözler ABD 2 ve 10 yıllık faizleri de bir taraftan takip etmek gerektiğinin altını çizelim.

Haftanın son iş gününde, TÜİK ve TCMB işbirliği ile açıklanan tüketici güven endeksi, ekim ayında bir önceki aya göre %5,3 artışla 76,2’ye yükselerek haziran ayında veri tarihinin en düşük seviyesini görmesinin ardından dört aydır belirgin bir yükseliş trendine girmiş oldu. BIST 100 ana endeksi ise dünyadan biraz kopuk bir seyir izleyerek Cuma günü neredeyse %1 yükselirken, bankacılık endeksi ise aynı oranda düştü. Enflasyonist ortamda, konut sektörüne yatırım yapmanın artık oldukça pahalı olması nedeniyle, hisse senetlerine olan talebin korunacağını düşünüyoruz.

USDTRY kuru 18,60 seviyesinin etrafında dar bantta salınımını korurken, TCMB’nin faiz indiriminin ardından BDDK cuma akşamüzeri kredi piyasasını sıkılaştıracak yeni bir makro ihtiyati önlem aldı. Kredi kullanabilecek şirketler için daha önce 15 milyon TL olan yabancı para pozisyonu sınırı 10 milyon TL’ye indirildi. Daha önce “nakit pozisyonu aktif toplamı ya da 1 yıllık net satış hasılatından büyük olanı %10’unu geçen” şirketlere uygulanan kredi sınırlaması ise %5 olarak güncellendi. Böylelikle, kredi kullanabilecek işletmeler için kapsam daha da daraltılmış oldu.

Yeni gün başlangıcında ise Asya piyasalarında karmaşık bir seyir görüyoruz. Çin’de bu sabah açıklanan büyüme verisi, ekonominin üçüncü çeyrekte yıllık %3,9 ile beklenenden daha hızlı bir şekilde toparlandığını gösterse de, katı COVID kısıtlamaları, derinleşen emlak krizi ve küresel durgunluk riskleri, Pekin’in gelecek yıl boyunca güçlü (%5,5) bir canlanmayı teşvik etme çabalarına meydan okumaya devam ediyor. Şangay borsası %1 gerilerken, Hong Kong borsasında düşüş %4’ü aştı. Öte yandan gösterge endeks Tokyo borsası ise %1 yukarıda işlem görürken, ABD borsalarının vadeli işlemlerinde hafif de olsa yükseliş eğilimi görülüyor. Çin’de Xi Jinping Pazar günü emsalsiz bir üçüncü liderlik dönemi elde ederken, ‘sadık’ kişilerden oluşan üst düzey bir yönetim kurulu oluşturarak ülkenin Mao Zedong’dan bu yana en güçlü hükümdarı olarak yerini sağlamlaştırdı.

Mali piyasaların gündeminde bugün Almanya, Euro bölgesi ve ABD’de imalat ve hizmetler sanayi PMI verileri takip edilecek. Genel hava temkinli lâkin bir o kadar da kırılgan görünüyor.

 

 

 

iktisatbank.com`

BAKMADAN GEÇME

Benzer Haberler