Sosyal Medya

Ekonomi

TCMB şoku sonrasında, enflasyon tahminleri yükseliyor

TCMB faiz indirimi için tek gerçekçi açıklama, Ekim verisinden başlayarak, manşet enflasyonda gerileme gözleneceği olabilirdi. TCMB, manşet enflasyonun gerilemesiyle para…

TCMB şoku sonrasında, enflasyon tahminleri yükseliyor

TCMB faiz indirimi için tek gerçekçi açıklama, Ekim verisinden başlayarak, manşet enflasyonda gerileme gözleneceği olabilirdi. TCMB, manşet enflasyonun gerilemesiyle para politikası yönünü tayin neden enflasyon beklentilerinin de yatışacağını ifade edebilirdi. Bu yola sapmadı. TCMB’nin kurda istikrarı bozan faiz indirimi ve  global enerji şoku sonrasında enflasyonun geçici de olsa gerilemesi imkânsızlaşıyor.

 

Bir parantez açalım, Cuma sabahı TSİ ile 05:00’te Asya’da dolar/TL kotasyonları 9.52-53 arasında!

 

Yatırım Finansman Araştırma Birimi TCMB kararını değerlendirdiği notta “Yıllık enflasyon rakamları baz etkileri kaynaklı Kasım-Aralık döneminde gerilemeye başlamadan önce Ekim’de artmaya devam edebilir ya da benzer seviyelerde kalabilir. Ancak TL’deki son değer kayıpları ve zamlar nedeniyle baz etkileri kaynaklı beklenen düşüşün daha sınırlı kalabileceğini de not edelim” dedi.

 

QNB Finansbank Araştırma Birimi ise yıl sonu TÜFE öngörüsünü yukarı revize etti:   “Yükseliş eğilimindeki yıllık tüketici enflasyonu Eylül ayında %19.6 olmuştu. Ekim ayındaki gelişmelere ve yaptığımız gözlemlere dayanarak, yükselişin devam edeceğini öngörüyoruz. Belirsizlik yüksek olmakla beraber, TÜFE’de yıllık enflasyonun %20.4 civarında olacağını tahmin ediyoruz.

Yatırım Finansman “Metne eklenen geleceğe dönük ifadeden faiz indirimlerinin yavaşlayarak da olsa devam edeceği anlamı çıkması dikkat çekici. Bundan daha çarpıcı olarak son 2 aydır piyasa beklentilerinin ötesinde faiz indirimi (toplam 300bp) yapılırken enflasyondaki arızi unsurları dikkate almadığını belirten TCMB’nin, yılın geri kalanına arızi unsurlar kaynaklı indirim alanının sınırlı olduğunu ifade etmesi de ciddi bir çelişki olarak göze çarpmakta. TÜFE sepetinin yaklaşık %56’sını kapsayan ve en düşük seviyedeki çekirdek gösterge olan C Endeksinin (enerji, gıda ve alkolsüz içecekler, alkollü içecekler ve tütün ile altın hariç) Eylül’de %16,98 seviyesinde olduğunu da not etmekte fayda bulunmakta. Enflasyon görünümü üzerindeki mevcut risklere ek olarak, TL’deki son değer kayıpları ile gerçekleşen/beklenen zamlar (özellikle akaryakı) da hem manşet hem de çekirdek göstergeler üzerinde ilâve yukarı yönlü baskı oluşturmakta. Enflasyon beklentileri ve fiyatlama davranışlarındaki bozulmalar, eğer bir dezenflasyon sürecine girilecek olursa, belli seviyelerde katılaşma gözlenmesine yol açacaktır” uyarısını yaptı.

 

QNB Finansbank ise enflasyonda projeksiyonlar üstünde hızlanmaya neden olacak unsurları sıraladı:

 

“Son dönemde döviz kuru ve petrol fiyatlarında yaşanan artışlar, başta enerji olmak üzere mal fiyatlarına yansıyor. Akaryakıt ve LPG fiyatlarına istikrar sağlayan eşel mobil sisteminde, ÖTV oranları sıfıra indiğinden, zam ihtiyacını otomatik ÖTV indirimiyle karşılama imkanı bitti. Bunun sonucunda pompa fiyatlarına yansıyan zamlar sebebiyle enerji grubu genelinde aylık %3.5 artış olacağını ve yıllık enerji enflasyonunun %22.8’den en az %24.5 seviyesine çıkacağını hesaplıyoruz. Ayın kalanında yeni zamlar olursa, bu artış oranları bir miktar daha yukarı gelebilir.

Döviz kuru ve maliyet artışlarına paralel, otomobil ve elektronik eşya gibi temel mal fiyatlarının bir miktar arttığını gözlemliyoruz. Hizmetlerde otel, restoran, ulaştırma gruplarında geçici KDV indirimleri Ekim ayında sona erdi. Vergi artışının fiyatlara bu ay ne kadar yansıyacağı belli değil ama bunun anlamlı bir etkisi olacağını düşünüyoruz.

Ayrıca kira artışlarındaki ivmelenmenin de sürmesi muhtemeldir. Bu gelişmelerle, geçtiğimiz ay %17 olan C endeksine göre yıllık çekirdek enflasyonun %18 civarına gelmesini bekliyoruz.

Gıda grubunda mevsimsellikten arındırılmış artış eğiliminin geçmiş aylara göre yavaşladığını gözlemliyoruz. Ekim’de mevsim normaliyle uyumlu olarak %2 civarındaki bir aylık artış olacağını ve yıllık gıda enflasyonunun %28.8’den %27.5 dolaylarına gerileyeceğini tahmin ediyoruz. Bununla beraber sigara fiyatlarında yapılan artışların tütün grubunda aylık %5-6 oranında artışa yol açacağını hesaplıyoruz. Altın fiyatında da kur etkisi sebebiyle benzer bir artış olacaktır.

Yurtiçi üretici fiyatlarında ise döviz kuru ve petrol fiyatlarının yanı sıra, sanayi ve elektrik üretimine yönelik yapılan %15 oranındaki doğalgaz zammının da etkisi görülecek. Bu yüzden %44 olan yıllık üretici enflasyonunda, geçen yılki yüksek baza rağmen Ekim’de anlamlı bir düşüş beklemiyoruz”.

 

 

Yatırım Finansman’a göre, TCMB acilen güvenirliliğini (kredibilite) yükseltecek adımlar atmazsa, Türkiye enflasyon-devaluasyon spiraline girebilir.

 

“TL’deki son değer kayıpları ve zamlar nedeniyle baz etkileri kaynaklı beklenen düşüşün daha sınırlı kalabileceğini de not edelim. TCMB 28 Ekim’de yılın son Enflasyon Raporu’nu basın toplantısıyla tanıtacak. Bu toplantıda TCMB’nin 2021 yılı için %14,1 ve 2022 yıl için %7,8 olan yılsonu enflasyon tahminlerinde önemli yukarı yönlü revizyona gidilmesinin neredeyse kesin olduğu söylenebilir. Gerek bu toplantıda verilecek mesajların piyasaları ikna etmede yetersiz kalma olasılığı gerekse de 2-3 Kasım’da Fed’in varlık alımlarında azaltıma başlama olasılığı nedeniyle TL varlıklardaki değer kayıplarının devam etmesi, dolayısıyla da enflasyon görünümü ve enflasyon beklentilerindeki bozulmanın devam etmesi (hatta hızlanması) beklenebilir”.

 

Çetin Ünsalan yazdı: Faiz indi de ne oldu?

 

MB faizi 200 baz puan indirdi & Dolar/TL 9,46 oldu! | Güldem Atabay

 

Babacan: “Merkez Bankası faizi indirse de bindirse de sabit tutsa da boş”

BAKMADAN GEÇME

Benzer Haberler