Sosyal Medya

Dünya Ekonomisi

TCMB: Mart sonuna kadar faiz indirimi yok; sonrası için kapı açık!

Olağanüstü günlerden geçiyoruz. Dün gündemin bir numarası olarak takip edilen TCMB’nin olağan Aralık ayı toplantısından, piyasa beklentisine paralel 100 baz…

TCMB: Mart sonuna kadar faiz indirimi yok; sonrası için kapı açık!

Olağanüstü günlerden geçiyoruz. Dün gündemin bir numarası olarak takip edilen TCMB’nin olağan Aralık ayı toplantısından, piyasa beklentisine paralel 100 baz puan daha faiz indirimi geldi. Böylelikle, son 4 toplantıda, TL’nin koruma kalkanı olan politika faizi, 500 baz puan indirilerek %14 seviyesine çekildi.

Karar ardından yayımlanan politika metninde, özellikle şu iki cümle dikkatimizden kaçmadı: “Kurul, politika faizinin 100 baz puan indirilerek, arz yönlü ve para politikası etki alanı dışındaki arızi faktörlerin fiyat artışları üzerinde oluşturduğu geçici etkilerin ima ettiği alanın kullanımının tamamlanmasına karar vermiştir” denildi. “Alınmış olan kararların birikimli etkileri 2022 yılının ilk çeyreğinde yakından takip edilecek ve bu dönemde fiyat istikrarının sürdürülebilir bir zeminde yeniden şekillenmesi amacıyla geniş kapsamlı politika çerçevesi gözden geçirme süreci yürütülecektir.”

Bizim metinden anladığımız, TCMB, 3 aylık bir sürede faiz indirimine gitmeyecek, üç ay sonunda ise süreci ‘yeniden’ değerlendirecek. Yani, PPK açık bir şekilde 3 ay sonra yeniden faizi indirebileceğini ima etti. TCMB’nin ilave faiz indirimlerine kapıyı kapatmaması, USDTRY kurunu daha da yukarı iterek 15,70 seviyesine kadar getirdi.

Daha geniş bir açıdan bakarsak, Başkan Kavcıoğlu’nun atandığı günden bu yana son 40 haftada, USDTRY kurunda yükseliş %118 oldu (bakınız grafik)! USDTRY kurunun bir günde %6 değer kaybettiği günde, borsa %6 değer kazandı! Borsada dövize endeksli bilançolara sahip şirketlerin (sanayi endeksleri) lokomotif görevi üstlendiğini not edelim.

TL’deki erimenin önüne geçmek adına, Mart’a kadar olan sürece, büyük olasılıkla TCMB’nin kendi oyun sahası içinde başta zorunlu karşılıklar olmak üzere makro ihtiyati araçları kullanacağını ve tahribatı elinden geldiğince azaltmaya veya yumuşatmaya çalışacağını düşünüyoruz. Bu ay içerisinde 4 kez gördüğümüz üzere, zaman zaman da piyasaya doğrudan döviz satışı ile müdahale etmeye devam edecektir.

Son 4 müdahalede tahminlere göre satmış olduğu 4 milyar civarında dolara rağmen, USDTRY kuru doludizgin kuzeye gitmeye devam ediyor. Yazmaktan yorulduk. Sermaye hareketlerinin serbest olduğu bir ekonomide, hem faiz hem de kur beraber kontrol edilemez. Mundell Fleming model buna imkansız üçleme der! Olmayan ve çok kıymetli olan döviz rezervleri de boşu boşuna heba edilirken, TCMB, reel negatif getiri nedeniyle TL’den kaçanlara da dolar satarak yardımcı olmuş oluyor!

Politika faizinin %19 seviyesinden %14 seviyesine indirilerek yapılmış olan 500 baz puan faiz indirimi, piyasa faizlerinde yaklaşık 700 baz puanlık artış etkisi yarattı. Piyasa der ki para politikası hatalı! Türkiye’nin risk primi 520 seviyesinin üzerinde ve tehlikeli sularda yüzmeye devam ediyor (bakınız grafik).

TCMB’nin bu noktada tüm gayesi, faizi artırmadan, elindeki enstrüman seti ile yapabildiğinin en iyisini yapmak üzerine olacaktır. Lakin, gerek TL’deki erime, gerekse de dün yapılan asgari ücret zammı, erkene çekilen talebin de etkisi ile (fiyatların daha da artacağı endişesi) enflasyonun hem kendisini hem de beklentilerini bozarak, dünya genelindeki enflasyonist ortamın da etkisi ile, Türkiye’de enflasyonun yakın bir gelecekte rahatlıkla %35 seviyesinin de üzerine gidebileceğini göz ardı etmiyoruz.

Kurun her %10 artışının enflasyona 3-5 puan arasında geçişkenlik yarattığının altını bir kez çizmiş olalım. Bu nedenle, TCMB’nin aspirin tedavisinin (önlemlerin) yeterli olmayacağını ve bankanın çok uzak olmayan bir gelecekte politika faizini ciddi manada artırmak (antibiyotik) zorunda kalacağını düşünüyoruz. Bu filmi çok gördük. Sonucu da adeta ezbere biliyoruz!

Geçen Cuma, ABD Kasım ayı TÜFE enflasyonu, %6,8 ile son 40 yılın zirvesinde açıklaması ardından, yıllık tüketici enflasyonu Euro Bölgesi’nde %4,9 ve İngiltere’de ise %5,1 olarak gerçekleşti. Gelişmiş ülkelerde enflasyonun hız kesmeden devam etmesine paralel, dün İngiltere Merkez Bankası (BoE) faiz oranın sürpriz bir karar ile 0,15 baz puan artırarak %0,25 seviyesine yükseltti. Biraz daha çarpıcı yazalım: İngiltere bile faiz artırdı!

Vadeli piyasalara bakarsak, FED’in ilk faiz artışına Nisan 2022’de %90 ihtimalle soyunacağını düşünüyoruz. TCMB’nin politika hatasının ilk çeyrekte maliyetli oldukça fazla olacak! Akabinde, FED’in yaz ve sonbahar olmak üzere 2022’de 3 kez faiz artırımı planlandığını dün bültenimizde paylaşmıştık. Fakat, piyasanın kısa vadeli beklentisi FED ile paralel olsa da, 2023’den sonrası FED’in ayak izleri ile piyasanın ayak izleri bir biri ile örtüşmediğini görüyoruz. Daha basit bir dille, piyasa aktörleri, 2023 yılında FED’in faiz artırımına inanmayarak toparlanma süresi konusunda FED ile aynı paralelde olmadıklarını ve FED’in bir noktada yeniden sıkılaştırma adımlarından geri adım atmak zorunda kalacağını düşünüyor.

Türkiye ekonomisinin koşar adım enflasyon-devalüasyon sarmalına artık girdiğini rahatlıkla söyleyebiliriz. Dün açıklanan verilere göre, Ekim ayında konut fiyatları ülke genelinde %5,5 artış kaydetti. Enflasyona karşı tecrübeli olan ülke insanı, dayanıklı tüketim mallarına adeta hücum ediyor (arsa, konut, ev). Kasım ayı verisi geldiğinde, konut fiyatlarında daha yüksek bir artış oranı göreceğiz.

Dün geceyi ABD borsaları, sert bir düşüşle tamamladı. Risk iştahı denince ilk akla gelen teknoloji hisselerinin işlem gördüğü Nasdaq endeksi, dün gece %2,5 düşüş kaydetti. FED’in para musluğun daha hızlı kısacağı ve 2022’de finansal koşulların daha sert olacağı beklentisinin etkili olduğunu düşünüyoruz. Altın ve gümüş tehlikeli bölgeden uzaklaşmaya çalıştıklarını memnuniyetle görüyoruz. Özellikle, gümüşün haftayı 22 dolar üzerinde tamamlaması gerekiyor. Bitcoin ise, yükselişin fitilinin ateşleneceği 52bin dolar seviyesinin halen daha altında işlem görüyor.

Bu sabah Asya piyasaları da kırmızılara bürünmüş. Gösterge endeks Tokyo borsası %2 aşağıda işlem görüyor. ABD borsalarının vadeli işlemlerinde de hava pek iyi değil. Gün biraz sıkıntılı başlıyor.

 

 

iktisatbank.com

BAKMADAN GEÇME

  • Goldman Sachs’tan Uyarı: ABD Hisselerinde “Altın Saçlı Kız” Senaryosunu Tehdit Eden Üç Büyük Risk!

    ABD borsaları Trump’ın gümrük tarifeleri, yapay zeka rallisi ve Fed’in faiz indirim beklentileri ile tarihi zirvelere yaklaşırken, Goldman Sachs üç büyük risk konusunda yatırımcıları uyardı: stagflasyon ihtimali, uzun vadeli tahvil piyasasında sert dalgalanmalar ve ABD dolarında keskin değer kaybı. Bankaya göre bu riskler gerçekleşirse, ABD hisse senetlerinde görülen “Goldilocks” yani ne çok sıcak ne çok soğuk, denge ekonomisi beklentisi hızla dağılabilir.

  • Eski MKE Başkanı İsmet Sayhan Tutuklandı: Assan Group’a Ait 10 Şirkete Kayyum Atandı

    İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı’nın yürüttüğü “Selahattin Yılmaz suç örgütü” soruşturması kapsamında gözaltına alınan eski Makine ve Kimya Endüstrisi (MKE) Yönetim Kurulu Başkanı İsmet Sayhan tutuklandı. Soruşturma çerçevesinde, Assan Group sahibi Emin Öner ve şirket genel müdürü Gürcan Okumuş hakkında “FETÖ üyeliği” ve “askeri casusluk” suçlarından gözaltı kararı verildi. Assan Group’a bağlı 10 şirkete Tasarruf Mevduatı Sigorta Fonu (TMSF) kayyum olarak atandı.

  • TCMB: Konut Kredileri Kaynaklı Nakit Akışı İç Tüketimi Destekliyor

    Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası’nın (TCMB) “Ekonomi Notları” raporuna göre, konut kredilerinden kaynaklanan nakit akışı kanalı, 2024 yılında özel tüketime %6,9 oranında katkı sağladı. Raporda, bu etkinin, sıkı para politikasına rağmen tüketimdeki yavaşlamayı sınırlayan temel faktörlerden biri olduğu vurgulandı. Düşük faizle geçmişte çekilen uzun vadeli konut kredilerinin, enflasyonla eriyen faiz yükü sayesinde hâlâ iç talebi desteklediği ortaya kondu.

  • ANALİZ: İmalat Sanayiinde Zayıflık Sürüyor: Ağustos Verileri KKO’da 5 Yılın Dip Seviyesini Gösterdi

    TCMB’nin Ağustos 2025 verileri, imalat sanayiindeki zayıflığın sürdüğünü ortaya koydu. Mevsimsellikten arındırılmış kapasite kullanım oranı (KKO) aylık 0,5 puan gerileyerek %73,6 seviyesine indi ve son 5 yılın en düşük seviyesine ulaştı. Ancak taşıt sektöründe planlı üretim duruşları dışlandığında, genel görünüm yatay kaldı. Reel Kesim Güven Endeksi (RKGE) yeniden eşik değerin üzerine çıktı, fakat tarihsel ortalamanın altında kalması, üretimdeki toparlanmanın sınırlı olduğunu gösteriyor.

  • TCMB Anketi: Enflasyon Beklentilerinde Gerileme Devam Ediyor

    Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası’nın (TCMB) Ağustos 2025 anket sonuçları, hanehalkı, reel sektör ve piyasa katılımcılarının 12 aylık enflasyon beklentilerinde düşüş olduğunu ortaya koydu. Hanehalkı beklentisi %54,1’e, reel sektör beklentisi %37,7’ye ve piyasa katılımcıları beklentisi %22,8’e geriledi. Uzmanlara göre, bu eğilim Türkiye’nin dezenflasyon sürecine dair iyimserliği güçlendiriyor.

  • Fed bağımsızlığı endişeleri ve artan borç, doları baskılıyor

    ABD Merkez Bankası'nın (Fed) bağımsızlığına yönelik tehditler ve Ülkede kötüleşen bütçe açığı, dolar için yapısal stres faktörleri olarak öne çıkıyor. Commerzbank ekonomisti Antje Praefcke'ye göre, bu iki temel faktör doların değerini sürdürme kapasitesini olumsuz etkileyebilir.

  • Morgan Stanley’den Uyarı: S&P 500’deki Ralli “Kırılgan” Olabilir

    S&P 500 endeksi Nisan ayındaki dip seviyesinden bu yana %29 yükseldi. Manşet veriler, güçlü büyüme, yönetilebilir enflasyon ve dev teknoloji şirketlerinin beklentileri aşan kârlarıyla “iyimser bir piyasa” hikâyesini besliyor. Ancak Morgan Stanley, bu tablonun yüzeyin altında farklı bir hikâyeye işaret ettiğini söylüyor. Bankaya göre, teknoloji hisselerine aşırı bağımlı ralli, genişlemeyen kâr marjları ve AI yatırımlarında olası kapasite fazlası riskleri yatırımcılar için kırılgan bir ortam yaratıyor.

  • En Alttakilerin Ak Parti’ye, En Üsttekilerin CHP’ye Oy Vermesinde Bir Tuhaflık Yok mu?

    Türkiye İstatistik Kurumu’nun (TÜİK) geçtiğimiz günlerde yayınladığı “Sosyoekonomik Seviye 2023” araştırmasını, “Artık bu veride de manipülasyon yoktur herhalde -inşallah-” düşüncesiyle…

  • Neden Kasko Yaptırmalısınız?

    Günlük ulaşımı hızlandırmak, şehirlerarası seyahatlerde konfor sağlamak ya da iş hayatında zaman kazandırmak açısından otomobiller vazgeçilmez birer parça haline gelmiş…

  • Lezzetli Bir Hediye Alternatifi : Yenilebilir Çiçek & Meyveler

    Hediye kültürü, insanlık tarihi kadar eski ve köklü bir gelenektir. Yüzyıllar boyunca insanlar, sevdiklerini mutlu etmek, özel anları kutlamak veya…

  • YKS Sonuçları: Devlet Üniversiteleri Doldu, Özel Üniversiteler Boş Kaldı

    Fahiş zamlar özel üniversiteleri boşalttı

  • Atilla Yeşilada: Dünyayı sarsacak 5 trend: Çileli yıllar başlıyor!

    İşte dünyayı önümüzdeki yıllarda sarsacak trendler! 00:00 Merhaba 03:04 Yaşlanıyoruz! 04:05 Küresel ısınma ve iklim değişikliği! 05:55 Yeni salgınlar kaçınılmaz! 06:36 Büyük güçler savaşı! 10:13 Dünya bu borcu ödeyemez! 12:00 Yapay zeka

  • Memur zam yerine hava aldı!

    Kamu Görevlileri Hakem Kurulu, memur maaşları ve memur emeklisi aylıkları için 2026 ve 2027 zam oranlarını belirledi. Karara göre, 2026’nın ilk 6 ayında %11, ikinci 6 ayında %7, 2027’nin ilk 6 ayında %5 ve ikinci 6 ayında %4 zam yapılacak. Toplu sözleşmede taban aylığa 1000 TL eklenmesi kesinleşirken, sosyal haklarda da çeşitli iyileştirmeler karara bağlandı.

Benzer Haberler