Sosyal Medya

Ekonomi

ANALİZ: Mart enflasyonu: ENAG yüzde 3,36-TÜİK yüzde 1,08 | Sene sonu en az yüzde15

ENAG (Enflasyon Araştırma Grubu) tarafından aylık %3,36 olarak açıklanan Mart ayı TÜFE enflasyonu TÜİK’e göre nokta atış beklentilere paralel %1,08. …

ANALİZ: Mart enflasyonu: ENAG yüzde 3,36-TÜİK yüzde 1,08 | Sene sonu en az yüzde15

ENAG (Enflasyon Araştırma Grubu) tarafından aylık %3,36 olarak açıklanan Mart ayı TÜFE enflasyonu TÜİK’e göre nokta atış beklentilere paralel %1,08.  Bu rakam da yıllık TÜFE enflasyonunu %16,19’a taşımakta.

Çekirdek enflasyon (B) ise aylık %1,26 artışla yıllık %17,49’a yükselirken (Şubat’ta %16,92) önümüzdeki aylarda manşet enflasyonun düşmeyeceği; hatta yukarı yönlü baskıların devam edeceğini göstermiş oldu.  Çekirdek C endeksinde aylık artış %1,33 ve yıllık seviye de %16,88 (Şubat’ta %16,21) .

Açıklanan Mart ayı enflasyon verileri, rakamların kısmen gizlendiği tartışmalarını körükler nitelikte. En basit olarak yılbaşından bu yana üç aylık sürede TÜFE enflasyonunun %3,71 olması TL’deki değer kaybının geçişkenliği, güçlü seyreden iç talep ve aynı dönemde Yİ-ÜFE tarafında üç aylık enflasyonun %8,21 oluşu tutarlı ve gerçek hayatla örtüşmez nitelikte. 

ENAG verileri ise TÜİK verilerindeki rakamları kullanmasına rağmen yüksekliği açısından gerçeğe daha yakın görünüyor. ENAG aylık Mart TÜFE enflasyonu %3,4 olarak açıklarken, Eylül 2020 – Mart 2021 döneminde, E-TÜFE’nin %27,89 artışına işaret ediyor. 

Mart ayında Ağbal’ın gidişinin TL üzerindeki devam eden etkilerine bakınca Nisan-Matıs aylarında TÜFE enflasyonunun %19-20 arasında yönelmesi kaçınılmaz.  Özellikle çekirdek enflasyon verisi zaten bu yöne işaret etmekte. 

Açıklanan iki veri ile birlikte, dikkatler 15 Nisan’da yeni merkez bankası başkanı Kavcıoğlu’nun yapacağı ilk PPPK toplantısında.  Faiz indirimi beklenmiyor. Ancak enflasyondaki gidişat, Ağbal’ın görevden alınma nedeni olan “önden yüklemeli” faiz artışının gereğini yansıtmakta. Kavcıoğlu’nun gelme nedeni ve biçimi ile birleşince, TL’de devam eden değer kaybı yen, faiz artışlarına olan ihtiyacı gözler önüne sermekte.  Şu durumda, Mayıs-Haziran döneminde yükselen enflasyona paralel faiz artış beklentileri tırmanacak.  Yeni Başkan’ın ne kadar bağımsız olduğu da kendini belli ettikçe, TL üzerindeki baskılar belirginleşecek.

Son ekonomistler toplantısında Kavcıoğlu’nun ekibi, Nisan-Mayıs döneminde beklenen enflasyon yükselişine “sıkı para politikasına devam “ederek; yani %19’u değiştirmeyerek cevap verecekleri ima etmiş; enflasyonun bu sayede kademeli olarak düşmeye başlayacağını düşündüklerini söylemişlerdi. Açıklanan rakamlar, bu beklentinin merkez bankasının istediği şekilde gerçekleşmeyebileceği yönünde.

Metropoll son anketinde halkın gıda fiyatlarının açıklanan verinin iki katından fazla %40 ve üzerinde olduğunu düşündüğünü görmekteyiz.

Bunu enflasyonun genel seviyesi için de düşünürsek (ENAG-TÜİK farkına bakarak) %19 ve üzeri faiz tartışmasının çok ötesinde bir değişimin, ekonomi yönetim biçiminin değişmesinin enflasyonu düşürmek için artık gerekli şart olduğunu da vurgulamak gerekli. 

2021 sonu TÜFE enflasyonu mevcut resimde %15-%17 arasında bir yere oturacak gibi görünüyor. Tabi TL/dolar 8,50 sınırının ötesine geçmezse.  Beklentilerde t-yer almaya başladığı gibi 9,00-10,00 aralığına yönelecek TL/dolar ise yılsonu TÜFE enflasyonun %20 civarına yönelmesine neden olacaktır.    

GA.

TÜFE yıllık değişim oranları (%), Mart 2021

Aylık detaylar içinde sağlık harcamalarındaki %3,7 artış, eğitimdeki %2.77 artış en hızlı yükselenler arasında yer alırken, gıda fiyatları enflasyonun %1,13 ile sınırlı kalması dikkat çekiciydi.

Yıllık detaylar içinde gıda fiyatlarındaki %17,44 oranındaki yükseliş gerçeküstü şekilde düşük görünmekte. Buna karşın, bir önceki yılın aynı ayına göre artışın yüksek olduğu ana gruplar ise sırasıyla, %24,85 ile ulaştırma, %23,64 ile ev eşyası ve %21,49 ile çeşitli mal ve hizmetler olarak dikkat çekmekte.

TÜFE ana harcama gruplarına göre aylık değişim oranları (%), Mart 2021

Üretici fiyatları enflasyonunda büyük sıçrama

Yurt içi üretici fiyat endeksi (Yİ-ÜFE) aylık %4,13 artışla yıllık seviyeyi Şubat ayındaki %29,07’den %31,20 gibi çok yüksek bir seviyeye taşıdı.

Bu güçlü artışın temelinde TL’nin değer kaybı bulunuyor.

Sanayinin dört ana sektörünün aylık değişimleri imalatta %4,33 (yıllık %34) ; madencilik ve taş ocakçılığında %3,03 (%21,26), elektrik, gaz üretimi ve dağıtımında %2,87 (%2,55) ve su temininde %0,42 (%27,3) artış olarak açıklandı.

Ana sanayi gruplarının aylık değişimleri; ara malında %5,05 (%37,72), dayanıklı tüketim malında %1,66 (%29,68), dayanıksız tüketim malında %2,73 (%23,98), enerjide %5,93 (%23,27), sermaye malında %2,62 (%27,31)artış olarak gerçekleşti.

Yİ-ÜFE yıllık değişim oranı (%), Mart 2021

 

BAKMADAN GEÇME

Benzer Haberler