Sosyal Medya

Döviz

Piyasa Bülteni: ABD & Japonya’dan petrol hamlesi. Avrupa’da vakalar artıyor. Risk iştahı zayıfladı

Covid-19 salgınının yol açtığı arz sıkıntısının petrol fiyatlarını yükseltmesi ve beraberinde ABD Merkez Bankasının yine virüsle mücadele kapsamında uyguladığı destek…

Piyasa Bülteni: ABD & Japonya’dan petrol hamlesi. Avrupa’da vakalar artıyor. Risk iştahı zayıfladı

Covid-19 salgınının yol açtığı arz sıkıntısının petrol fiyatlarını yükseltmesi ve beraberinde ABD Merkez Bankasının yine virüsle mücadele kapsamında uyguladığı destek ve canlandırma paketleriyle para arzının artması sonucu ABD’de enflasyon son 6 ayda %5 artarak Ekim ayında %6,2 ile son 31 senenin zirvesine yükselmişti.

ABD cephesi, enflasyona karşı, Petrol İhraç Eden Ülkeler Örgütünden (OPEC) ham petrol üretimini arttırması talebine cevap alamayınca, küresel fiyatları aşağıya çekmek adına stratejik rezervlerini kullanacağını açıkladı.

Henüz Çin’den bu yönde bir karar gelmese de, ABD’nin iç tüketimini 90 gün karşılayacak 727 milyon varil (dünyanın en büyük) petrol rezervi bulunduğu biliniyor. Bu sabah, Reuters haberlerinde, Japonya Başbakanı Kishida, ABD’nin acil durum stoklarından petrolü serbest bırakma talebine yardım etmeye hazır olduğu sinyalini verdi.

Brent petrol, 86,7 dolar seviyesini test edip geçen ay son 3 yılın zirvesini görmesi ardından başını aşağıya çevirerek son 4 haftada %11 değer kaybederek bu sabah 78 dolar seviyesinin de altına geriledi. Rezerv kullanımına ilişkin kararlar ve beraberinde detaylar, fiyatların seyri üzerinde belirleyici olacaktır. Teknik bir bakış açısıyla, Brent petrolde destek seviyesi 75-76 dolar seviyelerine tekabül ediyor.

Covid-19 vaka sayılarının yeniden Avrupa genelinde artması da, petrol piyasasında görünümü negatif etkileyen ilave bir unsur olarak ön plana çıkıyor. Almanya, Avusturya’nın artan vakalar ile ilgili mücadelesi için katı önlemleri yeniden uygulayacağını söylemesinin ardından kendilerinin de tam bir karantinaya geçmesi gerekebileceği konusunda uyardı. İrlanda ve Hollanda’da ise mümkün olduğunca evden çalışma talimatı verildiğini okuyoruz.

Bu gelişme kuşkusuz küresel risk iştahını olumsuz etkiliyor ve bazı sektörlerde sert satışlara neden oluyor. Örneğin Almanya’nın bayrak taşıyıcısı Lufthansa hisseleri son 8 günde %17 değer kaybetti. Ulaştırma endekslerinin de pek çok yerde ciddi kan kaybettiğini görüyoruz.

İçeride ise, TCMB’nin faiz indirim kararı ardından Türk Lirasından geçen hafta ciddi oranda bir erime yaşandı. USDTRY kuru sene başına göre %34; Kavcıoğlu’nun göreve gelmesinden sonra (kabaca son 6 ayda) %57; son bir haftada ise %14 yükseliş kaydetti.

TL’deki zayıf seyrin arkasında, uygulanan politika tercihinin yattığı düşünülürse, değer kaybının da terse dönmesi için uygulanan politikalardan geri adım atılması gerekiyor. Her ne kadar geminin bilinmeyen sularda olmasının sebebi Türkiye ekonomisinin temel gerçekleri ile birebir uyuşmasa da, uygulanan politikalardan geri adım atılmadığı sürece (değersiz TL ve cari fazla) kurun daha da yukarı gidebileceğine maalesef ihtimal veriyoruz.

Geçen hafta Cuma günü USDTRY kuru 11,30 seviyesini test ederek gün içinde yeni bir rekor kırarken, olumsuz havanın haftanın ilk gününe de sirayet ettiğini görüyoruz.

Kıymetli madenler cephesinde, henüz altın ve gümüşün arzu ettiğimiz teknik seviyeleri aşamayarak bir miktar da olsun geri çekildiğine şahit oluyoruz. Özellikle, gümüş cephesinde, yükseliş öncesinde, enerji biriktirmek için bir miktar daha geri çekilmeye imkan tanıyoruz. Oluşma eğiliminde olan kama formasyonunun, ilerleyen günlerde 24,25 dolar seviyelerine kadar gerileme ihtimali var (akabinde formasyon bozulmazsa, sert bir yükseliş bekliyoruz). Altın cephesinde ise, 1,865 dolar seviyesinin üzerinde haftalık bir kapamış görmeden elle tutulur bir analiz yapamayacağız.

Gram altında, 660 TL teknik hedef seviyemizin geçen hafta test edilmesi sonrası, TL’de devam etme potansiyeli taşıyan zayıflık nedeniyle, yükseliş isteğinin bittiğini iddia edecek noktada henüz değiliz.

ABD cephesinde ise, ivme kazanan enflasyon ve FED’in 8,7 trilyon dolar seviyesine yükselen bilançosu ardından varlık alımlarında başlayan azaltımın  hız kazanması konuşuluyor. FED Başkan Yardımcısı Clarida, güçlü bir ekonomi ve hızlanan enflasyon riski karşısında, konunun Aralık toplantısında tartışılabileceğini öne sürdü!

FED’in para politikası duruşunu sertleştirmesinden kaygı duyulduğu haftada, en önemli gündem maddesi yine ABD’de açıklanacak PCE enflasyonu ve FED’in toplantı tutanakları olacak. Şükran Günü nedeniyle haftanın kısa geçeceğini de not edelim. Siyah Cuma nedeniyle gözler bu hafta tüketim çılgınlığında olacak.

Haftanın ilk iş gününe merhaba diyen Asya piyasalarında hava bir nebze de olsa kararsız. ABD borsalarının vadeli işlemlerinde ise bir miktar yükseliş isteği göze çarpıyor.

Risk iştahının artan vaka sayıları ve izolasyon endişeleri ile artması sonucu, ABD 10 yıllık tahvil faizleri güvenli liman edası ile bu sabah %1,56 seviyesinde göreceli olarak yatay seyrini koruduğunu görüyoruz (%1,69 seviyesinin üzeri küresel anlamda havayı bozabilir). Öte yandan, dolara olan talebin bir göstergesi olan (sepet kur) DXY bu sabah 96 seviyesinin üzerinde ve son 14 ayın zirvesinde işlem görmeye devam ediyor. EUR/USD paritesinde riskleri aşağı yönlü görüyoruz.

 

 

 

iktisatbank.com

BAKMADAN GEÇME

Benzer Haberler