Paraanaliz

İş Yatırım: Tam kapatma kararı ardından ilk değerlendirme…

Ankara’nın Ramazan bayramını da kapsayacak şekilde tam kapatma kararı almasını doğru yönde atılmış bir adım olarak görüyoruz. Nisan ortasında alınan kısmi kapanma önlemlerinin sonuçlarının alınmaya başlandığı bir dönemde açıklanan tam kapanma kararı Türkiye’nin salgını kontrol altına almak için ne kadar kararlı olduğunu gösteriyor.

 

Son günlerde sağlanan iyileşmeye rağmen nüfusa göre düzeltilmiş yeni vaka sayısında Uruguay’ın ardından en kötü ülke konumundayız. Ekonomik olarak entegre olduğumuz Avrupa ülkeleri Mart ayından itibaren devreye aldıkları kapanma önlemleri sayesinde durumu kontrol altına almaya başladı. Turizm mevsiminin yaklaştığı, ön rezervasyonların başladığı bir dönemde yarışta geri kalmamak için vaka sayılarını süratle 5 binin altına çekmeliyiz.

 

Oxford Üniversitesi tarafından geliştirilen endekslere göre, Nisan ortasında devreye giren kısmi kapanma sonrasında Türkiye salgına karşı en sert önlemleri alan ülkeler arasına girdi. Alınan önlemlerin vaka sayısını hızla aşağı çekeceğine inanıyoruz. Ancak önemli olan iyileşmenin kalıcı olmasını sağlamak.

 

Salgına karşı kalıcı bir zafer elde etmek için uluslararası örneklerin bilimsel yöntemlerle incelenmesi gerekiyor

 

Salgına karşı başarılı olan ülkeler neyi doğru yapmış? Başarısız ülkeler nerede hata yapıyor? Our World In Data verilerini kullanarak yaptığımız çalışma, başarılı olan ülkelerin vaka sayısı yükselirken önden yüklemeli olarak kapanma önlemlerini artırdıklarını, vaka sayıları düşerken ise geriden gelerek önlemleri gevşettiklerini gösteriyor. İngiltere, İspanya ve İtalya bu konuda başarılı örnekler olarak gösterilebilir.

 

Tahmin edeceğiniz gibi, salgınla mücadelede en başarısız örnekler gelişmekte olan ülkelerden çıkıyor. Arjantin, Hindistan, Brezilya örnekleri salgın tırmanırken kapanma önlemi alınmadığını, geç kalındığını veya önlemlerin yetersiz olduğunu gösteriyor. Türkiye 2020 yılında salgına karşı örnek gösterilecek kadar başarılı bir ülke. 2021 yılında karnemiz zayıf. Salgının Mart ayında Avrupa’da tırmanmaya başlamasına rağmen Nisan ortasına kadar kapanmaya gitmedik. Ancak Nisan ortasından itibaren doğru yola girdik. Vaka sayısı gerilerken erken açılmaya gitmezsek seneyi iyi bir karneyle bitirebiliriz.

 

 

ABD ve İngiltere 2021 yılında salgını kontrol altına almakta en başarılı ülkeler. İki ülkenin ortak özelliği toplumu hızla aşılayabilmeleri. İngiltere bu avantajını, sert kapanma önlemleri alarak ve bu önlemlere uzun süre devam ederek destekliyor. Aşılama gücüne güvenen ABD daha az kapanıyor ve hızlı açılıyor.

İspanya ve İtalya aşılamada geri kalıyorlar. Ancak izledikleri kapanma politikasıyla salgını kontrol altına almayı başarıyorlar. Fransa ise en kötü gelişmiş ülke örneği. İkinci dalgaya karşı geç önlem alıyor, erken gevşetiyor. Bunun bedelini Avrupa geneline göre yüksek vaka sayısıyla ödüyor.

 

Gelişmekte olan ülkelerde başarılı örnek olarak Polonya öne çıkıyor. İkinci dalga karşısında hızlı önlem alıyor. Vaka sayısı azalırken gevşemeye gitmiyor. Üçüncü dalga karşısında önlemleri sınırlı oranda artırıyor. Sürdürülebilir bir kapanma ile devam ediyor. Vaka sayısı tırmanırken önlemleri gevşeten Arjantin ve Brezilya, sınırlı ve gecikmeli önlem alan Hindistan kötü örnekler.

Türkiye ilk ve ikinci dalga karşısında çabuk ve sert önlemler alarak başarılı olan bir ülke. Üçüncü dalgada aynı kararlılığı gösteremiyoruz. Geç kalıyoruz. Nisan ortasında hatamızdan dönüp doğru yola giriyoruz. Salgına karşı başarılı sağlandıkça geriden ve kademeli bir şekilde ekonomimiz açarsak kalıcı bir başarı sağlayabiliriz.

 

Piyasa fiyatlamaları salgına karşı sağlanan başarı ile borsa performansı arasında yakın bir ilişki gösteriyor

 

 

Aşılama hızı yüksek olan ve ekonomisini kısmen kapatan gelişmiş ülke borsaları sene başından beri %10’un üzerinde getiri sağlıyor. Aşıya erişimi sınırlı olan ve ekonomisini kapatmak için yeterli kaynağı olmayan gelişmekte olan ülkeler yükselişe sınırlı oranda katılabiliyor.

Türkiye maalesef sene başından beri en kötü performansı olan ülkeler arasında. Salgının kontrolden çıkması, ekonomi politikalardaki belirsizlik ve jeopolitik riskler negatif ayrışmamızın arkasındaki temel gerekçeler. Salgına karşı attığımız adımlarla bu tablonun değişmeye başladığını görüyoruz. Umarız arkası gelir.

 

FÖŞ yazdı: Kapanmanın ekonomik ve politik maliyeti

 

Hindistan’a bak, Türkiye’yi göreceksin

 

IMF: Türkiye, GSYİH oranla salgınla mücadeleye en az harcama yapan ülkelerden

Exit mobile version