Sosyal Medya

Dünya Ekonomisi

Financial Times: İngiltere’de Endişe Büyüyor

Birleşik Krallık’taki İlk Uluslararası Yatırım Zirvesi Öncesi İş Dünyasında Endişe Büyüyor Gelecek hafta düzenlenecek olan Birleşik Krallık hükümetinin ilk uluslararası…

Financial Times: İngiltere’de Endişe Büyüyor

Birleşik Krallık’taki İlk Uluslararası Yatırım Zirvesi Öncesi İş Dünyasında Endişe Büyüyor

Gelecek hafta düzenlenecek olan Birleşik Krallık hükümetinin ilk uluslararası yatırım zirvesine katılacak 200’den fazla küresel iş lideri, düşük iş güveni, zengin yabancı sakinlerin ülkeden ayrılması ve finansörlerin endişeleri nedeniyle yüksek beklentilere sahip değiller.

Hükümetin başbakanı Sir Keir Starmer, iktidarına başladığında Birleşik Krallık’ın mali durumunun “hayal edileenden daha kötü” olduğunu açıklamış ve bu ayki bütçede vergilerin artması beklenmektedir.

Ekonomist John Maynard Keynes’in yatırım için kritik öneme sahip “hayvan ruhları”nın düşük olduğu gözlemlenmektedir.

Bu hafta gerçekleştirilen görüşmelerde, zirveye katılacak üst düzey yöneticilerle yapılan konuşmalar, umutlarını yitirmiş kişiler için adeta terapi seanslarına benzemektedir. Bazı yöneticiler, Londra’daki evlerini terk eden girişimcilerin videolarını izlediklerini belirtirken, hükümetin iş dünyasını anlamadığına dair şüpheler dile getirilmiştir.

İş dünyasında moralin yükselmesi gerektiği vurgulanırken, duyguların iş ve tüketici güveni üzerinde önemli etkileri olduğu ifade edilmiştir. 1980’lerden bu yana uluslararası yatırıma, yetenek ve iş uzmanlığına dayalı bir ekonomiye sahip olan Birleşik Krallık için bu faktörlerin kritik olduğu belirtilmiştir. Haftanın istihdam hakları tasarısının uzun vadeli etkileri yakından takip edilecektir.

Muhafazakar Parti İç Çekişmesi

Yatırımcıların ve yöneticilerin, Brexit sonrası 14 yıl süren Muhafazakar parti iç çekişmelerinin sona ermesiyle birlikte daha büyük bir istikrar beklentisi içinde oldukları gözlemlenmektedir. Ancak, bu beklentilerin karşılanmadığı hissedilmektedir. İşletme bakanı Jonathan Reynolds, Ağustos ayında “Son 14 yılın kaosu sona erdi. Britanya iş dünyaya açık” açıklamasında bulunmuş olsa da, bu durum artık geçmişte kalmış gibi görünmektedir.

İşçi Partisi’nin doğal olarak rahat hissettiği alanlarda ilerleme kaydedilmektedir. Planlama reformu ve enerji geçişine bağlı altyapı projeleri kapsamında 21,7 milyar pound destek duyurulmuştur. Joe Biden yönetimine benzer şekilde, ancak daha az bütçeyle net sıfır girişimlerini teşvik etmek hedeflenmektedir. Bu tür devlet destekli anlaşmaların, altyapı fonları ve Körfez yatırımcıları tarafından olumlu karşılanması beklenmektedir.

Kapitalizm Değişti

İntervansiyonun gerekli olduğu belirtilirken, Birleşik Krallık altyapısının yetersiz olduğu ve önümüzdeki on yıl için 1 trilyon pound yatırım gerektiği tahmin edilmektedir. Muhafazakar lord Richard Harrington, geçtiğimiz yıl yaptığı yatırım değerlendirmesinde “Kapitalizm değişti” diyerek devlet yönlendirmesinin gerekli olduğunu ifade etmiştir.

Ancak, yalnızca müdahale yeterli bulunmamaktadır. Teknoloji ve yaratıcı endüstriler gibi büyümeye dayalı sektörlerde kapitalizmin değişip değişmediği sorgulanmaktadır. Yüksek vergiler ve aşırı düzenlemaların, yetenekli bireylerin daha iyi fırsatlar için iş değiştirmelerine veya ülkeler arası geçiş yapmalarına neden olabileceği endişesi taşınmaktadır.

Birleşik Krallık’ın sunduğu avantajlar devam ederken, İngiliz dilinin küresel doğasının karışık bir nimet olduğu belirtilmiştir. Hukuki kurumlar ve kültürün yatırımcılar tarafından takdir edildiği vurgulanmıştır. Bir bankacı, “Herkes burada olmak istiyor, ancak onları uzak tutmak için elimizden geleni yapıyoruz” demiştir.

İş dünyasının hayvan ruhlarının öngörülemeyen şekilde yükselip alçaldığı ifade edilmiştir. Bu ruhların geliştirilmesi gerektiği ve hükümetin bunun farkında olması umut edilmektedir. Ekonomiye zarar vermemek için dikkatli adımlar atılması gerektiği belirtilmiştir.

BAKMADAN GEÇME

  • Luxera GYO Yeni Dönemi Başlatıyor: NEW ERA 2030 Vizyonuyla İstanbul’da Dört Yeni Projeye İmza Atıyor

    2024 yılında gayrimenkul yatırım ortaklığına dönüşüm sürecini tamamlayan Luxera GYO, kurumsal yapılanmasını güçlendirerek yeni bir büyüme fazına geçti. Şirket, dönüşüm odaklı stratejisi doğrultusunda 2026 itibarıyla İstanbul’da ikisi Anadolu Yakası’nda, ikisi Avrupa Yakası’nda olmak üzere toplam dört yeni projeyi hayata geçirmeye hazırlanıyor.

  • Neden Online İngilizce Platformları Artık Bir Adım Önde?

    Klasik kursların yerini artık online İngilizce platformları alıyor, hem de haklı sebeplerle. Çünkü insanlar artık zamana değil, zaman onlara uysun istiyor. Online platformlar da tam bunu sağlıyor: Esneklik, erişilebilirlik ve kişisel tempo. Sadece bilgisayar ya da telefonla, istediğin yerde, istediğin saatte derslere katılabiliyorsun. Üstelik canlı oturumlar, interaktif içerikler ve anında geri bildirimlerle öğrenme deneyimi hiç olmadığı kadar kişisel hale geliyor. Bu yazıda, online İngilizce platformlarının neden bir adım önde olduğunu yakından inceleyeceğiz.

  • Merkez Bankası Rezervleri Yükseliş Gösterdi

    Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası’nın (TCMB) toplam rezervleri, 12 Aralık haftasında önemli bir artış kaydetti. Bir önceki haftaya kıyasla 4 milyar…

  • FT: Yapay zekâ veri merkezleri uzaya taşınırsa ne olur?

    Google’ın uzayda, güneş enerjisiyle çalışan bir yapay zekâ veri merkezi kurma fikri, AI patlamasının enerji ve altyapı sınırlarını zorladığını gösteriyor. Karada enerji, su ve arazi engelleriyle karşılaşan teknoloji devleri, çözümü yörüngede ararken; uzay çöplüğü, çarpışma riski ve yönetişim eksikliği gibi yeni ve çok daha büyük sorunlar gündeme geliyor. Uzay veri merkezleri, AI’nin “sınırsız ölçeklenebilirliği” anlatısına güçlü ama tartışmalı bir metafor sunuyor.

  • İngiltere Merkez Bankası’ndan Faiz İndirimi

    İngiltere Merkez Bankası (BoE), 2025’in son para politikası toplantısında politika faizini 25 baz puan indirerek %3,75’e çekti. Karar, zayıflayan ekonomik veriler, yumuşayan iş gücü piyasası ve beklenenden hızlı gerileyen enflasyonun etkisiyle alındı. Faiz indirimi, özellikle mortgage borcu olan haneler ve kredi kullanan şirketler için kısa vadeli bir rahatlama sağlarken, tasarruf sahipleri açısından getirilerin düşmesi anlamına geliyor.

  • Zengin ülkelerde güven tavan yapıyor, Türkiye’de dipte: Toplumsal güven neden çöküyor?

    Pew Research Center’ın 25 ülkede gerçekleştirdiği kapsamlı araştırma, toplumsal güvenin ülkeler arasında keskin biçimde ayrıştığını ortaya koyuyor. Yüksek gelirli ve eğitim düzeyi yüksek ülkelerde “insanlara güven” yaygınken, Türkiye bu alanda dünyanın en düşük seviyelerine sahip ülkeler arasında yer alıyor. Araştırma, güvenin kültürel bir özellikten ziyade ekonomik refah, eğitim ve kurumsal yapı ile doğrudan ilişkili olduğunu gösteriyor.

  • Türkiye Özgürlük Endeksinde 165 Ülke Arasında 144cü Sırada

    Cato Enstitüsü’nün Aralık 2024’te yayımlanan Human Freedom Index 2024 (İnsan Özgürlüğü Endeksi), Türkiye’nin hem kişisel hem de ekonomik özgürlükler alanında küresel ölçekte en zayıf ülkeler arasında yer aldığını ortaya koydu. Endekste Türkiye 165 ülke arasında 142’nci sırada yer alırken, 2025 ölçümlerinde bu sıralama 144’e geriledi. Rapora göre Türkiye, 2007’den bu yana özgürlüklerde en sert düşüş yaşayan ülkeler arasında Çin, İran ve Venezuela ile birlikte anılıyor.

  • İktidarın hedefi: “Sadık sermaye” yapılanması mı?

    T24'ten Gökçer Tahincioğlu'na göre, Son aylarda Türkiye’de operasyonların odağı belediyelerden finans, medya ve özel sektör şirketlerine kaymış durumda. İktidara ve iktidar ortağı MHP’ye yakın olduğu düşünülen kişi ve kurumların da hedef alınması, kulislerde farklı senaryoların konuşulmasına yol açıyor. En dikkat çekici iddialardan biri ise iktidarın, siyasi geleceğini garanti altına alacak “kendisine sadık bir sermaye yapısı” oluşturma arayışı.

  • Küresel Jeopolitik Görünüm: Ateşkes Arayışları, Bölgesel Gerilimler ve Kırılgan Denge

    2025 sonuna yaklaşılırken küresel jeopolitik tablo, diplomatik temasların hız kazandığı ancak kalıcı çözümlerin hâlâ zor olduğu bir dengeye işaret ediyor. Rusya-Ukrayna savaşından Orta Doğu’daki kırılgan ateşkeslere, ABD-Çin rekabetinden enerji ve ticaret hatlarının yeniden şekillenmesine kadar birçok başlıkta riskler yüksek seyrediyor. Küresel sistem, çatışmaların yayılmasını sınırlamaya çalışırken, yapısal belirsizlikler ve bölgesel krizler kırılganlığı artırıyor.

  • Goldman Sachs: Gelişen piyasalar 2025’te sürpriz yaptı, 2026 için beklenti korunuyor

    Goldman Sachs’a göre gelişen piyasa hisseleri 2025’te beklentilerin de ötesinde güçlü bir performans sergilerken, bu ivmenin 2026’da da sürmesi bekleniyor. Zayıflayan dolar, düşen emtia fiyatları, Çin’in ihracat gücü ve küresel faiz indirim döngüsü; gelişen piyasaları, ABD’de yapay zekâ ve teknoloji hisselerinde yoğunlaşmanın yarattığı oynaklığa karşı portföylerde dengeleyici bir unsur haline getiriyor.

  • Ernst & Young: 2026 küresel ekonomik görünüm

    Ernst & Young (EY) Parthenon’un küresel görünüm raporuna göre dünya ekonomisi 2026’da ılımlı bir yavaşlama sürecine giriyor. Küresel büyümenin %3,1’e gerilemesi beklenirken, ticaret gerilimleri, demografik baskılar ve jeopolitik riskler aşağı yönlü riskleri artırıyor. Buna karşın yapay zekâ yatırımları, orta vadede verimlilik ve büyüme açısından önemli bir fırsat alanı olarak öne çıkıyor.

  • Ticaret Bakanlığı’ndan Yeni Düzenleme: Elektronik Defter Dönemi Başlıyor

    Ticaret Bakanlığı, 1 Ocak 2026 tarihinden itibaren kurulacak tüm şirketler için Elektronik Ticari Defter Sistemi’nin (ETDS) zorunlu hale getirileceğini duyurdu.

  • 🏆 Saxo Bank’tan Dev Altın Analizi: “Sadece Bir Yatırım Değil, Sistemin Yeni Köşe Taşı!”

    Küresel piyasaların dev ismi Saxo Bank, altının son iki yıldaki %110’luk rallisini analiz ederek 2026 sonu için 5.000 dolar hedefini yineledi. Rapora göre altın, artık geçici bir korunma aracı olmaktan çıkıp küresel finans sisteminin stratejik merkezine yerleşti.

Benzer Haberler