Sosyal Medya

Döviz

Yabancı yatırımcının Türkiye için 2024 konusu öncelikle güven sorununu aşmak olacak

Bu yıl Türk varlıkları için bir kez daha dalgalı bir yıl oldu. Önce Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın yeniden seçim kampanyası…

Yabancı yatırımcının Türkiye için 2024 konusu öncelikle güven sorununu aşmak olacak

Bu yıl Türk varlıkları için bir kez daha dalgalı bir yıl oldu. Önce Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın yeniden seçim kampanyası ve ardından çift haneli enflasyonla mücadele için hızlı faiz artışları ile sarsıldı. Şimdi yatırımcılar, mevcut rasyonel politikanın sürüp sürmeyeceğini ve 2024’ün neler getireceğini görmek istiyor.

Fiyatları kontrol etmek için yıllarca daha düşük faiz oranlarını savunan Erdoğan, haziran ayında daha geleneksel politikalara dönüşü vadeden piyasa dostu isimlerle dolu yeni bir ekonomik ekip kurdu. Eski bir Merrill Lynch stratejisti olan Mehmet Şimşek, maliye bakanı oldu, Hafize Gaye Erkan ise eski bir Wall Street bankacısı olarak merkez bankası başkanı olarak atandı.

Bu atamalar, Türk piyasalarında bir iyimserlik dalgasına neden oldu. Dolar tahvilleri ve hisse senetleri kazandı, beş yıllık kredi temerrüt takasları – ülke riskinin önemli bir göstergesi – 250 baz puanın üzerinde düştü. Şimdi Deutsche Bank AG ve JPMorgan Chase & Co. gibi büyük yatırımcılar, Türk tahvillerinde 2024’te bir dönüş yaşanacağına dair bahse girişiyor.

OMG Capital Advisors CEO’su Murat Gülkan” Geçmiş beş yılın düzensizliğinden sonra piyasalar, Türkiye’de nasıl doğru yapılacağını hala merakla izliyor. Kısa vadede, başka bir şeyin önemi yok” dedi.

Ancak döviz piyasasında hala şüphecilik var; lira bu yıl dolar karşısında %35 değer kaybetti. Bu düşüşün yarısından fazlası yeni ekonomi yönetimi göreve gelmeden önce gerçekleşmiş olsa da, para birimi o tarihten sonra daha da değer kaybetti. Geçen yılın ekim ayındaki %86’lık zirvesinden düşen enflasyon, hala yıllık %62 seviyesinde seyrediyor.

Bu, yatırımcıların daha önceki Türk ekonomi politikalarındaki değişikliklere dair işaretler aradığı ilk kez değil. Naci Ağbal’ın 2020 Kasım’ından 2021 Mart’ına kadar Merkez Bankası başkanı olarak görev yaptığı dönem, bir lira rallisine yol açmıştı. Ancak Ağbal da, ucuz paranın enflasyonu azalttığı görüşüne meydan okuyan bir dizi faiz artışının ardından görevden alındı.

Yatırımcılar ‘Yandı’

Bu nedenle, yabancı yatırımcıların zihinlerindeki önceki bu tür değişikliklerin hatıralarıyla, en son politika değişiminin ne kadar süreceği konusundaki endişeler hala devam ediyor. Bunun üzerine mart ayının sonunda yaklaşan yerel seçimleri ekleyin ve Türkiye’yi takip edenler için hala birçok belirsizlik var.

Medley Global Advisors’ın New York’taki ürün başkanı Nick Stadtmiller’a göre, yatırımcılar, “Son yıllarda Türk ekonomi politikasındaki dönüşlerden çok sayıda kez yanmış oldular, bu nedenle farklı bir dönemin yetenekli bir teknokratının göreve gelmesi tek başına yeterli değil.” Stadtmiller sermaye girişlerinin süreklilik kazanması için “zaman ve gerçekten geleneksel politikalara bağlılık konusunda daha fazla kanıt gerektirecek. Yatırımcılar, bunu görmedikçe inanmayacaklar” dedi.

Bununla birlikte, Türk hisse senetleri ve tahvillerine yabancılardan gelen sermaye akışı, Türkiye’nin en son dönüşü tarafından şu ana kadar oluşturulan olumlu beklentiler sayesinde 2023’te altı yılın ardından ilk kez pozitif olmaya hazırlanıyor. Bu yılın başından bu yana  birikmiş girişler, Merkez Bankası verilerine göre Aralık ayının başına kadar 1,1 milyar doları buldu. Yabancıların Türk varlıklarının net alıcı olduğu son yıl, 2017’di.

Yatırımcılarla görüşmeler sonrası ortaya çıkan Türk varlıklarının seyrini belirleyebilecek bazı ana temalar ve endişeler:

Para Politikası

Yeni ekonomi ekibi yönetiminde Türkiye’nin merkez bankası, politika faizini yüzde 8,5’ten yüzde 40’a çıkardı ve yabancı yatırımcıları caydıran bazı geleneksel olmayan önlemleri azalttı. Ancak faiz artışları, liranın değer kaybetmesini durdurmadı.

Commerzbank AG’nin döviz stratejisi başkanı Ulrich Leuchtmann, “Faiz politikası zaten pratik maksimumuna yakın” dedi. “Piyasanın şüpheciliğinin nedeni, mevcut para politikası durumunun sürdürülebilirliğine duyulan güvensizlik.”

Leuchtmann “Bu, Erdoğan’ın piyasayı, para politikası konularına müdahale etmeyeceğine ikna ederse değişebilir” dedi.

Yatırım fonu yöneticisi Paul Greer, Londra merkezli Fidelity International’da “Eğer Erkan ve Şimşek’in yakın zamandaki politika normalleşmesi devam ederse ve çevre elverişli kalırsa, Türk varlıklarının iyi performans gösterme potansiyeli bulunuyor” dedi.

Kısıtlamaların Geri Çekilmesi

Faiz artışları yoluyla para politikasını sıkılaştırmaya ek olarak, ekonomi ekibi, önceki hükümet tarafından getirilen önlemleri geri çekiyor ve kuralları basitleştiriyor.

“Bu önlemlerin amacı, lira üzerindeki değer kaybı baskısını azaltmaktı, ancak aynı zamanda Türkiye’ye sermaye girişini de azalttılar” diyen Commerzbank’tan Leuchtmann. “Yabancı yatırımcılar için, sermayenin repatriasyonunu zorlaştıran herhangi bir önlem, Türkiye’ye yatırım yapmaya karşı bir argümandır” diye de ekliyor.

Yeni ekip, bankaları belirli sınırların üzerinde faiz oranlarıyla kredi verme veya ticari krediler için belirlenen hedeflere ulaşamama cezası olarak hükümet tahvilleri almaya zorlayan kuralları kaldırdı. Ayrıca, merkez bankasının faiz artışları ve rezerv gereksinim ayarlamalarının ardından Türkiye içinde ve dışında lira faiz oranları yaklaştı, bu da Türkiye’nin ticari bankaların yabancı muhataplara kredi vermesine izin verilen lira miktarını düşüren swap işlemlerine yönelik kısıtlamaları hafifletme olasılığını yarattı.

Yerel Seçimler

Mart ayının sonunda yapılacak olan yerel seçimler, Erdoğan’ın odak noktasının bir kez daha ekonomiyi desteklemeye dönme olasılığını taşıyor. Bu, para yöneticileri için ana endişelerden biri olarak yatırım kararlarına belirsizlik katmakta ve birçok yatırımcının seçim sona erene kadar beklemesine neden olabilir.

DWS Investment’da portföy yöneticisi, Sebastian Kahlfeld, seçimlerin, “Türk ekonomi politikasının giderek iyileşen algısını zayıflatabilecek hükümet destek önlemlerini tetikleyebileceğini” söyledi.

Öte yandan, seçimlerin sona ermesinin ardından neredeyse dört yıl boyunca başka bir seçim planı olmadığı belirtiliyor.

Bloomberg

BAKMADAN GEÇME

  • ANALİZ: İmalat Sanayiinde Zayıflık Sürüyor: Ağustos Verileri KKO’da 5 Yılın Dip Seviyesini Gösterdi

    TCMB’nin Ağustos 2025 verileri, imalat sanayiindeki zayıflığın sürdüğünü ortaya koydu. Mevsimsellikten arındırılmış kapasite kullanım oranı (KKO) aylık 0,5 puan gerileyerek %73,6 seviyesine indi ve son 5 yılın en düşük seviyesine ulaştı. Ancak taşıt sektöründe planlı üretim duruşları dışlandığında, genel görünüm yatay kaldı. Reel Kesim Güven Endeksi (RKGE) yeniden eşik değerin üzerine çıktı, fakat tarihsel ortalamanın altında kalması, üretimdeki toparlanmanın sınırlı olduğunu gösteriyor.

  • TCMB Anketi: Enflasyon Beklentilerinde Gerileme Devam Ediyor

    Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası’nın (TCMB) Ağustos 2025 anket sonuçları, hanehalkı, reel sektör ve piyasa katılımcılarının 12 aylık enflasyon beklentilerinde düşüş olduğunu ortaya koydu. Hanehalkı beklentisi %54,1’e, reel sektör beklentisi %37,7’ye ve piyasa katılımcıları beklentisi %22,8’e geriledi. Uzmanlara göre, bu eğilim Türkiye’nin dezenflasyon sürecine dair iyimserliği güçlendiriyor.

  • Fed bağımsızlığı endişeleri ve artan borç, doları baskılıyor

    ABD Merkez Bankası'nın (Fed) bağımsızlığına yönelik tehditler ve Ülkede kötüleşen bütçe açığı, dolar için yapısal stres faktörleri olarak öne çıkıyor. Commerzbank ekonomisti Antje Praefcke'ye göre, bu iki temel faktör doların değerini sürdürme kapasitesini olumsuz etkileyebilir.

  • Morgan Stanley’den Uyarı: S&P 500’deki Ralli “Kırılgan” Olabilir

    S&P 500 endeksi Nisan ayındaki dip seviyesinden bu yana %29 yükseldi. Manşet veriler, güçlü büyüme, yönetilebilir enflasyon ve dev teknoloji şirketlerinin beklentileri aşan kârlarıyla “iyimser bir piyasa” hikâyesini besliyor. Ancak Morgan Stanley, bu tablonun yüzeyin altında farklı bir hikâyeye işaret ettiğini söylüyor. Bankaya göre, teknoloji hisselerine aşırı bağımlı ralli, genişlemeyen kâr marjları ve AI yatırımlarında olası kapasite fazlası riskleri yatırımcılar için kırılgan bir ortam yaratıyor.

  • En Alttakilerin Ak Parti’ye, En Üsttekilerin CHP’ye Oy Vermesinde Bir Tuhaflık Yok mu?

    Türkiye İstatistik Kurumu’nun (TÜİK) geçtiğimiz günlerde yayınladığı “Sosyoekonomik Seviye 2023” araştırmasını, “Artık bu veride de manipülasyon yoktur herhalde -inşallah-” düşüncesiyle…

  • Neden Kasko Yaptırmalısınız?

    Günlük ulaşımı hızlandırmak, şehirlerarası seyahatlerde konfor sağlamak ya da iş hayatında zaman kazandırmak açısından otomobiller vazgeçilmez birer parça haline gelmiş…

  • Lezzetli Bir Hediye Alternatifi : Yenilebilir Çiçek & Meyveler

    Hediye kültürü, insanlık tarihi kadar eski ve köklü bir gelenektir. Yüzyıllar boyunca insanlar, sevdiklerini mutlu etmek, özel anları kutlamak veya…

  • YKS Sonuçları: Devlet Üniversiteleri Doldu, Özel Üniversiteler Boş Kaldı

    Fahiş zamlar özel üniversiteleri boşalttı

  • Atilla Yeşilada: Dünyayı sarsacak 5 trend: Çileli yıllar başlıyor!

    İşte dünyayı önümüzdeki yıllarda sarsacak trendler! 00:00 Merhaba 03:04 Yaşlanıyoruz! 04:05 Küresel ısınma ve iklim değişikliği! 05:55 Yeni salgınlar kaçınılmaz! 06:36 Büyük güçler savaşı! 10:13 Dünya bu borcu ödeyemez! 12:00 Yapay zeka

  • Memur zam yerine hava aldı!

    Kamu Görevlileri Hakem Kurulu, memur maaşları ve memur emeklisi aylıkları için 2026 ve 2027 zam oranlarını belirledi. Karara göre, 2026’nın ilk 6 ayında %11, ikinci 6 ayında %7, 2027’nin ilk 6 ayında %5 ve ikinci 6 ayında %4 zam yapılacak. Toplu sözleşmede taban aylığa 1000 TL eklenmesi kesinleşirken, sosyal haklarda da çeşitli iyileştirmeler karara bağlandı.

  • Trump’tan Fed’e Sert Baskı: Eylül’de Faiz İndirimi Beklentisi Güçleniyor

    ABD Başkanı Donald Trump, faizlerin hızla düşürülmesi için Fed üzerindeki baskısını artırıyor. Trump, politika faizinin mevcut %4,25–4,50 aralığından en az 200–300 baz puan indirilmesini talep ederken, Fed Başkanı Jerome Powell’a yönelik sert eleştirilerini sürdürüyor. Jackson Hole toplantısında Powell, eylülde faiz indirimi sinyali verirken, FOMC içindeki görüş ayrılıkları sürüyor. Piyasalar, Trump’ın baskısının Fed’in bağımsızlığı ve para politikasının yönü üzerindeki etkilerini yakından takip ediyor.

  • Kudret Ayyıldır: GYO’lar arasında prim potansiyeli yüksek şirketler

    Yılın ikinci çeyreğinde enflasyonda yavaşlama ve faiz indirim sürecinin başlaması, sektöre yönelik beklentileri yeniden şekillendirmiş durumda. Yüksek faiz oranları ve sıkı finansal koşullar, özellikle konut kredileri üzerinden talebi sınırlarken enflasyonda gözlenen yavaşlama eğilimi ve TL’nin görece istikrarlı seyri, maliyet tarafında kısmi rahatlama sağladı. 26 Ağustos 2025 itibarıyla sektörün yıllık getirisi %54’e yaklaşırken Ağustos ayı kapanışı öncesinde aylık getirisi ise yaklaşık %11 seviyesine ulaştı.

  • Fransa’da Siyasi Kriz Derinleşiyor: Bayrou’nun Güven Oylaması 8 Eylül’de

    Fransa Başbakanı François Bayrou, 8 Eylül’de parlamentoda hükümetinin geleceğini belirleyecek kritik bir güven oylaması yapılacağını duyurdu. Azınlık hükümetini yöneten Bayrou, ülkenin bütçe açığı ve artan kamu borçları nedeniyle “ulusal acil durum” ilan ederek milletvekillerinden destek istedi. Ancak muhalefetin sert tepkisi ve piyasaların endişeleri, Fransa’yı yeni bir siyasi belirsizliğin eşiğine taşıdı.

Benzer Haberler