Sosyal Medya

Ekonomi

Ekim ayında üretici ile market arasındaki fiyat farkının lideri limon oldu

Türkiye Ziraat Odaları Birliği (TZOB) Genel Başkanı Şemsi Bayraktar, Ekim ayı üretici ile market arasındaki fiyat değişimlerini, bu değişimlerin nedenlerini, narenciye sektöründe yaşanan sorunları, aylık ve yıllık girdi fiyatlarındaki değişimleri basın açıklamasıyla yorumladı.

Ekim ayında üretici ile market arasındaki fiyat farkının lideri limon oldu

Ekim ayında üretici ile market arasındaki fiyat farkının, en fazla yüzde 683 ile limonda görüldüğünü açıklayan Bayraktar, açıklamasını şöyle sürdürdü:

“Limondaki fiyat farkını yüzde 234 ile kuru soğan, yüzde 214,8 ile marul, yüzde 200,4 ile maydanoz, yüzde 197,8 ile kırmızı mercimek ve yüzde 191,4 ile elma takip etti.

Limon 7,8 kat, kuru soğan 3,3 kat, marul 3,1 kat, maydanoz ve kırmızı mercimek 3 kat ve elma 2,9 kat fazlaya satıldı. Üreticide 2 lira 10 kuruş olan limon 16 lira 44 kuruşa, 3 lira 94 kuruş olan kuru soğan 13 lira 16 kuruşa, 7 lira 71 kuruş olan marul 24 lira 28 kuruşa, 3 lira 61 kuruş olan maydanoz 10 lira 84 kuruşa, 17 lira 50 kuruş olan kırmızı mercimek 52 lira 11 kuruşa, 9 lira 50 kuruş olan elma 27 lira 68 kuruşa markette satıldı.”

MARKET FİYATLARI

“Ekim ayında markette 37 ürünün 21’inde fiyat artışı, 16’sında fiyat azalışı görüldü. Ekim ayında markette fiyatı en fazla artan ürün yüzde 37,4 ile domates oldu. Domatesteki fiyat artışını yüzde 23,7 ile kuru incir, yüzde 17 ile yeşil mercimek, yüzde 16,1 ile nohut, yüzde 13,9 ile kuru fasulye takip etti.

Markette fiyatı en çok düşen ürün ise yüzde 26,3 ile ıspanak oldu. Ispanaktaki fiyat düşüşünü yüzde 21,4 ile fındık içi, yüzde 18 ile yeşil fasulye, yüzde 17,6 ile kuru soğan ve yüzde 15,9 ile limon izledi.”

ÜRETİCİ FİYATLARI

“Ekim ayında üreticide 29 ürünün 9’unda fiyat artışı olurken, 16’sında fiyat düşüşü görüldü. 4 üründe ise fiyat değişimi olmadı. Geçen ay üreticide 4 lira 46 kuruş olan limonun fiyatı yüzde 52,9 azalışla 2 lira 10 kuruşa düştü. Marketlerde ise 19 lira 55 kuruştan 16 lira 44 kuruşa düştü.

Limondaki fiyat düşüşünü yüzde 49,8 ile ıspanak, yüzde 43,8 ile yeşil soğan, yüzde 27,5 ile yeşil fasulye ve yüzde 18,1 ile kuru soğan izledi. Üreticide en fazla fiyat artışı yüzde 71,2 ile domateste görüldü. Domatesteki fiyat artışını yüzde 20 ile kuru üzüm, yüzde 15,4 ile kabak, yüzde 9,2 ile elma ve yüzde 4,4 ile yeşil mercimek takip etti.”

ÜRETİCİ FİYAT DEĞİŞİMİNİN NEDENLERİ

“Limonda erkenci ürün mayer çeşidinin arzının artması limon fiyatlarında düşüşe yol açtı. Yeşil soğan, ıspanak, yeşil fasulye arzındaki artışlar bu ürünlerin fiyatlarına düşüş olarak yansıdı. Kuru soğanda üretimin yüksekliğinin yanında ihracatın tamamen açılmaması ürün fiyatına aşağı yönde baskı yaptı.

Domates ve kabak üretiminde tarladan seraya geçiş, ürün fiyatlarının artmasına neden oldu. Kuru üzüm fiyatı ise arz düşüklüğünün yanında TARİŞ’in açıkladığı fiyatla birlikte yükseldi. Yeşil mercimekte arzdaki azalmanın yanında talep artışı fiyatı yükseltti. Elmada hasadın yeni başlaması nedeniyle arzdaki düşüş fiyatlara artış olarak yansıdı.”

“NARENCİYEDE TEDBİR ALINMALI”

“Bin bir emekle üretilen erkenci çeşit limonda fiyat düşüklüğü devam ederken, bu durumun diğer narenciye ürünlerinde de görülmemesi için gerekli tedbirler alınmalıdır. Geçen yıla göre limonda yaşanan fiyat düşüklüğü, daha az olmakla birlikte mandalinada da görülüyor.

Üretim artışına rağmen, girdi fiyatlarının yükselmesiyle artan üretim maliyetleri çiftçilerimizi zararına limon satar duruma getirdi. Çukurova bölgesinde erkenci çeşit limonda üretici fiyatları kilogram başına 50 kuruşa kadar düştü. İşçilik maliyetleri ve işçi bulunamaması nedeniyle ürünün dalında kalması, ağaçların kesilmesine neden oldu. Sökülmeye başlanan bahçe tesisi gibi önemli yatırımların ve kullanılan girdilerin birer milli servet olduğu ve israf olacağı düşünüldüğünde ürünün pazarlanabilmesi için gerekli şartlar sağlanmalıdır.

Devlet müdahale alımlarını yapmalı, tüccar ve sanayici de fiyat düşüklüğünü fırsata çevirmemelidir. Kesilecek her bir ağaç artık yerine konamayacak, bu üretim dalından gelir elde eden herkes mağdur olacaktır. İhracatçıya destek verilmeli, yeni alternatif pazarlar bulunmalı, üretimin iç ve dış pazar talebine göre kontrollü bir şekilde yapılması sağlanmalıdır. Tarım ve Orman Bakanlığı narenciye ürünlerindeki analiz ücretlerini düşürmeli, biyolojik ve biyoteknik mücadele desteklerini artırılmalıdır. Kooperatifler ve Üretici Birlikleri özellikle pazarlama konusunda işlevsel hale getirilmelidir.”

EKİM AYI AYLIK VE YILLIK GİRDİ FİYATLARINDAKİ DEĞİŞİM

“Odalarımız aracılığıyla girdi piyasalarından aldığımız fiyat verilerine göre Ekim ayında, Eylül ayına göre, 20.20.0 kompoze gübresi yüzde 2, üre gübresi yüzde 1,7, DAP gübresi yüzde 1,5 azalırken, amonyum sülfat gübresi yüzde 2,1, kalsiyum amonyum nitrat gübresi yüzde 1,1, oranında arttı.

Geçen yılın Ekim ayına göre, sadece üre gübresi yüzde 0,9 azalırken, DAP gübresi yüzde 12,1, 20.20.0 kompoze gübresi fiyatı yüzde 9,9, amonyum sülfat gübresi yüzde 8,8, kalsiyum amonyum nitrat gübresi yüzde 8,2, oranında arttı. Geçtiğimiz aylarda artış gösteren gübre fiyatları Ekim ayında az da olsa bir düşüş yaşarken, geçen yıla göre fiyatlar artış gösterdi.

Kalite ve verimi artıran dolayısıyla gıda üretiminin ve üretici gelirinin artışını sağlayan gübre fiyatlarında istikrar sağlanmalı ve yıllar içinde çok düşük kalan gübre destek miktarı artırılmalıdır.

Mazot fiyatı son bir ayda yüzde 5,1 azalırken, son bir yıla göre ise yüzde 45,9 oranında arttı. Tarımsal üretim faaliyetinin olmazsa olmazı mazot fiyatlarında istikrar sağlanması için üzerindeki vergiler düşürülmeli destekler artırılmalıdır. Besi yemi Ekim ayında Eylül ayına göre yüzde 1,7, süt yemi yüzde 0,9 azalırken, son bir yılda besi yemi yüzde 27,3 ve süt yemi yüzde 27,7 oranında arttı.

Yem, elektrik zirai ilaç gibi girdiler de üreticiye makul fiyatlardan sağlanmalı ve tarımsal üretimde sürdürülebilirlik sağlanarak, üreticiyi ve tüketiciyi memnun edecek ürün fiyatlarına erişilmelidir.”

BAKMADAN GEÇME

  • Moody’s’in Not İndirimi Piyasaları Sarstı: Wall Street Stratejistlerinden İlk Tepkiler

    Bloomberg: ABD’nin kredi notunun Moody’s tarafından düşürülmesi sonrası Wall Street’te hisse senetleri gerilerken, tahvil getirileri yükseldi. Moody’s, artan borç yükü ve faiz maliyetlerini gerekçe göstererek ABD’nin notunu “Aaa”dan “Aa1”e düşürdü.

  • CHP/Karatepe: Düşen İşsizlik Değil, Umut!

    Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Genel Başkan Yardımcısı ve Hazine ve Maliye Politikalarından Sorumlu Yalçın Karatepe, TÜİK’in açıkladığı işsizlik verilerini ve Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Vedat Işıkhan’ın açıklamalarını sert bir dille eleştirdi. Karatepe, geniş tanımlı işsizliğin yüzde 28,5 seviyesinde olduğuna dikkat çekerek, “Sessizliğe başarı süsü vermek, yoksulluğa istihdam demek, halkla alay etmektir” dedi.

  • İŞ YATIRIM: Para Nereye Gidiyor?

    Yabancı Sermaye Girişi Artarken Yerli Yatırımcı Dövizden Uzaklaşıyor 9 Mayıs haftası itibarıyla finansal piyasalarda sermaye akımlarına ilişkin olumlu işaretler değerlendirilmektedir.…

  • Yabancı alacaklılara  yapılan ödemeler rekor kırıyor

    Yeterli döviz girişi sağlanamadığında ya da herhangi bir nedenden ötürü dış sermaye ülkeden çıkmaya başladığında TL değer kaybeder, çıkışın boyutuna göre ekonomi krize sürüklenebilir.

  • ANALİZ: Borsa İstanbul Görünümü – Satışlar Devam Edebilir mi?

    Piyasalarda Belirsizlik ve Sert Satışlar Borsa İstanbul’da 16 Mayıs 2025 tarihinde yaşanan sert satış dalgası, özellikle kritik 9.500 puan seviyesinin…

  • İş Yatırım Uluslararası Piyasalar Kapanış Raporu

    İş Yatırım global hisse senetleri, emtia ve tahvil pazarında haftayı değerlendirdii

  • CDS piyasası İmamoğlu’nu unuttu

    Merkez Bankası’nın rezerv birikimine yeniden başlaması ve PKK’nın kendini feshetmesi gibi gelişmelerin ardından Türkiye’nin 5 yıllık kredi risk primi (CDS), yaklaşık iki ay sonra ilk kez 300 baz puanın altına geriledi.

  • İmamoğlu’ndan AKP’ye korkunç suçlama: İstanbul’da 15 yılda 85 milyar dolar rant sağladınız

    Tutuklu Cumhurbaşkanı adayı ve İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu, "Yeşil alanları, deprem toplanma alanlarını, askeri alanları imara açtınız, birilerine özel imar verdiniz, şehri katlettiniz, trafiği mahvettiniz. Sadece 15 yılda 130 projede kamu alanlarından ve imar hareketliliğinden birilerine sağladığınız rant tam 85 milyar dolar." dedi.

  • ŞOK: Moody’s ABD’nin Kredi Notunu Düşürdü

    ABD’nin 36 trilyon dolara ulaşan kamu borcu, Moody’s tarafından verilen en yüksek kredi notuna mal oldu. Moody’s, 1919’dan bu yana korunan “Aaa” notunu bir kademe indirerek “Aa1” seviyesine çekti ve ülkenin görünümünü “negatif”ten “durağan”a revize etti.

  • Gönül Tol’dan ABD’ye Uyarı: Trump, Erdoğan’ın Dopingli Benzeri

    Middle East Institute Türkiye Programı Direktörü Gonul Tol, Amerikan demokrasisinin tehdit altında olduğuna dair uyarısını açıkça dile getiriyor: Recep Tayyip Erdoğan'ın Türkiye'de 20 yılda inşa ettiği otoriter rejimi, Donald Trump birkaç yıl içinde kurabilir—belki de sürece çoktan başladı.

  • BBVA: Türkiye Sert Bir Duruş mu Yaşayacak?

    BBVA'nın güncel analizine göre, 2025 yılının ilk çeyreği, özellikle iç talebin etkisiyle güçlü bir büyümeye sahne oldu. Ancak Mart ayına ait üretim verileri, tüm temel sektörlerde zayıflama işaretleri gösteriyor. Nisan ayında ise güven endekslerinde hızlı bir bozulma gözlendi. Bu durum, Mart ortasında yaşanan iç siyasi belirsizliklerin ve Nisan ayında başlayan tarife krizinin, ekonomik faaliyetlerde sert bir ayarlamayı tetikleyeceği sinyalini veriyor.

  • SGK bildirdi! Yemek kartları marketlerde geçecek mi?

    Danıştay, milyonlarca çalışanı ilgilendiren önemli bir karara imza attı. İşverenlerin çalışanlara sunduğu yemek kartlarının SGK primi dışında tutulmaya devam edileceği açıklandı. Bu karar, iş dünyasında uzun süredir uygulanan yemek yardımı sistemine yasal güvence kazandırdı.

  • Atilla Yeşilada video: BofA borsaya operasyon mu yaptı? & Ekonomik krizi Erdoğan’ın ahtapotu getirir mi?

    Semih Sakallı'yla söyleşimde BofA'nın hisse satışı ana gündem maddesi oldu.  CHP'ye operasyonların genişlemesinin  önce siyasi, sonra da döviz krizine neden olabileceği anlattım.  Türkiye yol ayrımında, ya tüm derdi olanlara çare bir anayasa yazılacak, ya da Erdoğan Bahçeli ikilisi iyice sertleşip ana muhalefeti tümden  devreden çıkartma yoluna sapacak. Ekonomi ve piyasalar hakkında  bu yol ayrımı aşılmadan gerçekçi tahminler yapılamaz.

Benzer Haberler