Sosyal Medya

Genel

Emre  Balıca:  Neyse!

Açıkçası bizim tarafa gelmeye korkuyorum. O yüzden lafı uzatıp uzatıp durdum. Dibimizde patlayacak olası bir Ortadoğu kargaşasından eğer akılcı kararlar ile sıyrılamaz isek, zaten yabancı yatırımcı avına çıkmış güzel ülkemde bahar uzun bir dönem sonraya kalacak.

Emre  Balıca:  Neyse!

Merhaba sevgili okurlar,

Genelde cumartesi ya da pazar akşamları yazılarımı yazmaya çalışıyorum. Haftanın son dakikalarını da ekleyebilme ihtimali nedeniyle.

Türkiye’de bir ara cumartesi geceleri kanun hükmünde kararnameler ile ekonomiyi etkileyecek kararlar alındığından beri bunu yapmaya özen gösterdim. Günün koşullarına ayak uydurmanız gerekiyor. Ve şu an yazıyı kaleme aldığım saatlerde Türkiye değil ama küresel de çok daha büyük sorunları beraberinde getirecek Ortadoğu’daki savaş gelişmelerini takip ediyorum.

İran’ın açıklamaları, Şam ve Halep’te bombalanan havaalanları, Çin’in savaş gemisi konuşlandırması, Hizbullah’ın saldırı hazırlıkları ve İsrail’in hem Lübnan’ı Hizbullah konusunda uyarması hem de Gazze’ye kara harekatı hazırlığı beklentisi.

Bir aya sığmayacak bütün gerilimler neredeyse iki günde yaşanıyor. Ve bekliyorsunuz ki bu kadar kargaşada ekonomi konuşalım.

Gene neyse diyorum ama bu sefer içimden değil, yazının devamı gereği,

Neyse …

Ekonominin de aslında savaştan kalır bir tarafı yok. Küreselde yılın sonuna yaklaşırken ABD enflasyonu ve buna bağlı faiz kararı temel konu. Gerçi şunu kabul etmek lazım son haftalarda savaş beklentileri nedeniyle satış baskısı içinde kalan endeksler bir tarafa, temel verilerin ABD için daha umut verici geldiğini söylemek mümkün. FED yöneticilerinden gelen açıklamalarda faiz ile ilgili artış beklentilerinin belki bir süre askıda kalabileceği yönündeydi. Bu durum haliyle savaş tamtamları öncesinde ABD endekslerine ciddi primler kazandırmıştı. Bir de üstüne şirket bilanço takviminin içerisinde yer alınması hisse senedi oyuncuları için beklentilerin yükseliş yönlü olmasını sağlıyordu. Ancak malum son gelişmeler korkunun daha ön plana çıkmasını ve güvenli liman altının ciddi prim yapmasını sağladı.

Bu arada altının bu yükselişi savaşa dayalı olmasaydı beklentiler içerisindeydi derdim. Çünkü senenin neredeyse ilk çeyreğinden beri altın senaryosu yıl sonu kapanışları için ons bazında 2100 -2300 dolar civarındaydı. Hatta 2500 dolar bile bir ara tartışıldı ama FED faiz kararları bu konuda Demokles’in kılıcı gibi tepesinde gezdiği için senaryolar hep suya atılan taş misali sadece dalgalar yaratıyordu. Şimdi savaş beklentilerinin artması altın özelinde bu yükseliş senaryosunu destekler hale getirdi. Sene sonu göreceğiz suda seken taş gibi hedeflere gidecek mi?

Açıkçası bizim tarafa gelmeye korkuyorum. O yüzden lafı uzatıp uzatıp durdum. Dibimizde patlayacak olası bir Ortadoğu kargaşasından eğer akılcı kararlar ile sıyrılamaz isek, zaten yabancı yatırımcı avına çıkmış güzel ülkemde bahar uzun bir dönem sonraya kalacak.

Ortadoğu’nun bataklığına sürekli bulaşma durumumuz olduğundan beni korkutan daha önce yaşanmış Irak, Suriye ve Afganistan senaryolarının bu sefer de yaşanabilecek olması.

Ekonomi kurmaylarının yurt dışında para bulabilme sürecine girdiği, gelir kalemlerinin giderek azaldığı ve gözümüzden kaçan vadesine bir yıldan az kalmış dış borcumuzun tarihi rekor kırdığı bir dönemdeyiz.

Bu son yazdığımın ne kadar önemli olduğunun farkında mısınız bilmiyorum ama üstüne basarak bir daha söyleyeyim vadesine bir yıldan az kalmış dış borcumuzun tarihi rekor kırdığını, bu ateşli gündem içerisinde duydunuz mu?

Vade bazında değil de borçlu bazında incelediğinizde kamu sektörünün kısa vadeli borcu bir önceki yıla göre %12 artmış, özel sektörün ise 0,5 oranında azalmış.

 

Kamu sektörü olarak geçen ise kamu bankaları.

Bu savaş tedirginliğinin ortasında döviz bulabilme ve yabancı yatırımcıları ikna edebilme derdinde olan ekonomi kurmaylarının önünde bir de böyle bir sorun var.

Bu yetmezmiş gibi yaklaşan seçim ve muhtemel seçim ekonomisi.

Sayın Başkan Erdoğan’ın Ortadoğu olayında bu kadar akılcı ve alışılmışın dışında sakin davranmasının temel sebeplerinden biri de yaklaşan seçim öncesi henüz gelmeyen yabancı yatırımcılar olabilir. Yoksa şimdiye kadar iç siyasete dönük bir tavır ile farklı açıklamalar görüyor olabilirdik.

Ey İsrailll !!! gibi

Genel seçim öncesinde dış güç olan o malum ülkelerden dış borç alma derdimiz olduğu için sanırım köprüyü geçmeye çalışıyor.

Önümüzde çok zorlu bir yol ve bizi bekleyen çok zorlu bir yıl var. Bu belli oldu.

İşin üzücü tarafı çok yakında yüzüncü yılını kutlayacağımız Cumhuriyetimizi, ona yakışacak bir ekonomi yerine çıkmazları içinde korktuğumuz bir ekonomi ve yine yakışacak demokratik bir yapı yerine bir şeyleri söylemekten sürekli çekindiğimiz bir demokrasi,

Her şeyden önemlisi bu zor durumlarda dahi vazifesini gerçekleştirirken, muhtaç olduğu kudretinin damarlarındaki asil kanında bulundurması gereken gençlik yerine kurucu liderine hakaret eden, sayısı belki az ama keşke hiç olmasaydı dediğimiz, bir gençlik ile karşılıyoruz.

Neyse …

 

BAKMADAN GEÇME

  • Geleceğimiz Tehlikede: Türkiye’de Çocuk Suçluluğu Rekor Seviyede Arttı

    Ekonomik sıkıntılar çocukları en çok etkileyen alanlardan biri olmaya devam ediyor. Eğitimden ve çalışma yaşamından uzak kalan çocuklar, kolay para vaatleriyle yeni nesil mafya çetelerinin hedefi haline geliyor ve bu da onları suça yönlendiriyor. Son 9 yılda çocuk suçluların sayısında yüzde 51’lik bir artış görüldü; 2024’te 14-17 yaş grubundaki 202 bin çocuk suça karıştı. TÜİK verilerine göre, 2023’te 179 bin, 2024’te ise 202 bin 785 çocuk suça bulaştı. Bu veriler, bir önceki yıla göre yüzde 13.9, dokuz yıllık dönemde ise yüzde 51.5’lik bir artışı gösteriyor.

  • TCMB Başkanı Karahan, TBB Yönetimiyle Makroekonomik Görünümü Görüştü

    Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB) Başkanı Sayın Fatih Karahan, Türkiye Bankalar Birliği (TBB) Yönetim Kurulu Başkanı Alpaslan Çakar ve TBB Yönetim Kurulu üyeleriyle bir araya geldi.

  • GİB, Vergi Borcu Listesi Yayınlandı: Borcu 4 Milyar TL’yi Aşan Can Holding İlk Sırada

    Gelir İdaresi Başkanlığı (GİB), Eylül ayında Resmî Gazete’de yayımlanan tebliğe istinaden illerde 50 milyon TL’nin üzerindeki vergi borçlarını içeren listeleri paylaşmaya başladı. Listede dikkat çeken isimler arasında Uzan Ailesi, Çiftlik Bank vurgunu ile tanınan “Tosuncuk” lakaplı Mehmet Aydın ve TMSF tarafından el konulan Can Holding yer aldı.

  • Konutta umutlar başka bahara: Satışlar yavaşladı, reel fiyatlar yerinde sayıyor

    2025’e faiz indirimleriyle güçlü başlayan konut sektörü, yılın son çeyreğinde belirgin bir ivme kaybı yaşadı. Kasım itibarıyla konut fiyatları nominal olarak yükselmeye devam etse de reel artış neredeyse sıfırlandı. Satışlar ekim ve kasım aylarında düşüşe geçerken, yüksek kredi faizleri ve belirsizlikler hem oturum amaçlı alıcıyı hem de yatırımcıyı beklemeye itti. Sektörde canlanmaya dair beklentiler büyük ölçüde 2026 yılına ötelenmiş durumda.

  • İngiltere Enflasyonu Beklentilerin Altında: Faiz İndirimi İhtimali Artıyor

    İngiltere’de Kasım ayında yıllık enflasyon, piyasa beklentilerinin altında kalarak yüzde 3,2 seviyesinde gerçekleşti. Bu rakam, ekonomistlerin yüzde 3,5, İngiltere Merkez Bankası’nın (BoE) ise yüzde 3,4 tahminlerinin altında kaldı ve ülke genelinde enflasyon sekiz ayın en düşük seviyesine geriledi. Beklenenden hızlı düşüş, BoE’ye faiz indirimi için potansiyel bir alan sundu.

  • TCMB Tarafından Faaliyet İzni İptal Edilmişti: Mahkeme, Papara Lehine Yürütmeyi Durdurma Kararı Verdi

    TCMB tarafından faaliyet izni iptal edilen Papara hakkında mahkemeden yeni bir karar çıktı. Papara’nın, söz konusu iptal kararına karşı açtığı yürütmenin durdurulması talepli davada mahkeme, şirket lehine karar verdi.

  • TÜİK: Kasım 2025’te Taşıt Kayıtları Aylık Arttı, Yıllık Geriledi

    Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK), Motorlu Kara Taşıtları Kasım 2025 istatistiklerini yayımladı. Buna göre Kasım ayında trafiğe kaydı yapılan taşıt sayısı bir önceki aya göre artış gösterirken, geçen yılın aynı ayına kıyasla düşüş kaydetti. Otomobil ve kamyonet kayıtlarında yükseliş öne çıkarken, motosiklet ve traktörde belirgin bir gerileme yaşandı. Elektrikli ve hibrit araçların payındaki artış ise devam etti.

  • GÜNÜN Stratejisi: Zayıf dolar, düşen petrol, Türkiye için destekleyici zemin

    Küresel piyasalarda zayıf dolar teması korunurken, petrol fiyatları son yılların en düşük seviyelerine gerileyerek enerji ithalatçısı ülkeler için önemli bir rahatlama alanı yarattı. ABD’de açıklanan istihdam verileri resesyon korkularını artırmazken, Fed’in “bekle-gör” duruşu korunuyor. Düşen enerji maliyetleri, güçlü rezerv pozisyonu ve iyileşen risk algısıyla birlikte Türkiye varlıkları için olumlu zemin güçleniyor. TL ve TL cinsi varlıklar açısından pozitif görünüm korunuyor.

  • Piyasaların Gündemi: BoJ’da Faiz Artışı Beklentisi Güçleniyor, Piyasalar Ueda’nın Açıklamalarına Odaklandı

    ING Global’in değerlendirmesine göre, piyasalarda Japonya Merkez Bankası’nın (BoJ) bu hafta yapması beklenen 25 baz puanlık faiz artışı büyük ölçüde fiyatlanmış durumda. Bu nedenle yatırımcıların asıl odağı, BoJ Başkanı Kazuo Ueda’nın basın toplantısında vereceği mesajlara çevrilmiş bulunuyor. Raporda, piyasa faizlerindeki yükselişe dair hassasiyetler nedeniyle Ueda’dan belirgin biçimde şahin bir duruş beklenmediği vurgulanıyor.

  • Günün Başlıkları: Piyasalar Yoğun Veri Gündemiyle ABD Verilerine Odaklandı

    Yurt içinde veri akışı görece sakin seyrederken, küresel piyasalarda gözler ABD perakende satışlar verisi ve tahvil ihalelerine çevrildi. Gün boyunca Avrupa ve ABD’den gelecek enflasyon, güven endeksleri ve merkez bankası yetkililerinin açıklamaları fiyatlamalar üzerinde belirleyici olacak.

  • Bitwise’tan çarpıcı kripto tahminleri: 2026’yı şekillendirebilecek 10 öngörü

    Varlık yönetim şirketi Bitwise, 2026’ya ilişkin yayımladığı kapsamlı raporda kripto piyasalarının yeni bir döneme girdiğini savunuyor. Bitcoin’in fiyat dinamiklerinden ETF’lerin rolüne, düzenleyici çerçeveden kurumsal benimsemeye kadar uzanan 10 iddialı tahmin; kriptonun artık spekülatif bir alan olmaktan çıkıp ana akım finansın kalıcı bir parçası haline geldiğine işaret ediyor.

  • 2026’ya geri sayım: Portföy dağılımı, sektör tercihleri ve euro/dolar beklentisi

    2026’ya yaklaşırken yatırımcıların odağında portföy dağılımı, hangi varlık sınıflarının öne çıkacağı ve küresel–yerel risklerin stratejileri nasıl şekillendireceği yer alıyor. Trump’ın nadir elementler üzerinden başlattığı yeni emtia rekabeti, faiz indirim süreci ve jeopolitik belirsizlikler; emtia, tahvil ve hisse senedi dengesi açısından belirleyici olacak.

  • Bunun adı başarısızlık! Emeklinin trajedisi, Eğitim sorunu & fahiş kiralar| Kerim Rota & Ömer Gencal

    Mesele Ekonomi kanalında yayınlanan "Pusula" programının bu bölümünde ekonomistler Kerim Rota ve Ömer Gencal, Türkiye'nin derinleşen sosyal ve ekonomik krizlerini ele alıyor. Program, Kerim Rota'nın CHP Cumhurbaşkanlığı aday ofisinde "Gölge Hazine ve Maliye Bakanı" olarak görev alacağını ve bu nedenle programdan ayrılacağını duyurmasıyla özel bir önem taşıyor.

Benzer Haberler