Sosyal Medya

Ekonomi

ANALİZ: Cari açık “yaz düzlüğüne” girdi- büyük resimde değişen yok

TCMB ödemeler dengesi raporuna göre martta 5,55 milyar dolar olan cari açık nisanda 2,74 milyar dolarla  beklenti 3,06 milyar doların…

ANALİZ: Cari açık “yaz düzlüğüne” girdi- büyük resimde değişen yok

TCMB ödemeler dengesi raporuna göre martta 5,55 milyar dolar olan cari açık nisanda 2,74 milyar dolarla  beklenti 3,06 milyar doların altında kaldı. 12 aylık cari işlemler açığı da 25 milyar 710 milyon dolara yükseldi. aylık cari açık beklentinin altında kalsa da geçen seneye kıyasla açılan cari açık ödemeler dengesinde bozulmanın devam ettiğini gösteriyor.

İlk bakışta, turizm sezonunun pandeminin büyük ölçüde hafiflemesiyle döviz gelirlerini artırmasının cari açıktaki hızlı artışı yavaşlattığı gözleniyor.  Dış ticaret açığındaki büyüme ise cari açığın sürükleyicisi. Fakat finansman tarafındaki sıkıntılar, yabancı yatırımların hem doğrudan hem finansal yatırımlar halinde Türkiye’den uzak durması TL üzerinde devam eden baskıların da açıklayıcısı. 

İlk dört ayda 25,7 milyar dolara ulaşan 12 aylık cari açığın bu sene 45 milyar dolara uzanması olası görünüyor.  Hükümetin geçen perşembe açıkladığı ve tüketimi yavaşlatmaya yönelik adımlar cari açığın gidişatı üzerinde sınırlı etki yaratacak boyutta. Petrol fiyatlarının yükselmeye devam edeceği beklentisi, şimdiye dek yükselen enflasyona rağmen desteklenene tüketimin yavaşlatılmasının etkilerine baskın olacaktır.  

Diğer yandan, turizm sezonunun nisan-ekim döneminde döviz girişlerini geçen yılın üzerine taşıması, cari açıktaki bozulmanın hızını yavaşlatıcı nitelikte.  Bu da zaten beklentilerin içinde.  Mevcut para politikası ve makroihtiyati önlem uygulamaları çerçevesinde, yükselen cari açık TL’nin değer kaybetmesinde temel neden olarak karşımızda.  Dolayısııyla, cari açık/GSMH’nin %5,5 civarına yükseleceği 2022’de, para politikasında hatalar TL talebini canlı tutacak.  Bu da TL’nin değer kaybı sürecini destekleyen en önemli faktör olarak yılın kalan kısmında belirleyici olacak. 

TCMB bültenine göre:

Cari işlemler açığı, bir önceki yılın aynı ayına göre 1 milyar 222 milyon dolar artarak 2 milyar 737 milyon dolara çıktı. 12 aylık cari işlemler açığı da 25 milyar 710 milyon dolara yükseldi.  Ödemeler dengesi tanımlı dış ticaret açığının 2 milyar 692 milyon dolar artarak 4 milyar 433 milyon dolara yükselmesi etkili oldu.

Altın ve enerji hariç cari işlemler hesabı ise bir önceki yılın aynı ayında 1 milyar 132 milyon dolar fazla vermişken, bu ay 4 milyar 22 milyon dolar fazla verdi.

Hizmetler dengesi kaynaklı net girişler bir önceki yılın aynı ayına göre 1 milyar 482 milyon dolar artarak 2 milyar 699 milyon dolara yükseldi. Hizmetler dengesi altında seyahat kaleminden kaynaklanan net gelirler bir önceki yılın aynı ayına göre 933 milyon dolar artarak 1 milyar 99 milyon dolar olarak gerçekleşti.

Birincil gelir dengesinden kaynaklanan net çıkışlar, bir önceki yılın aynı ayına göre 328 milyon dolar azalarak 970 milyon dolara geriledi.  Bir önceki yılın aynı ayında 307 milyon dolar net giriş kaydeden ikincil gelir dengesi kalemi bu ayda 33 milyon dolar net çıkış kaydettti.

Portföy yatırımlarında 606 milyon dolar net çıkış

Nisan ayında doğrudan yatırımlardan kaynaklanan net girişler 323 milyon dolar oldu. Portföy yatırımları 606 milyon dolar tutarında net çıkış gösterdi. Alt kalemler itibarıyla incelendiğinde, yurt dışı yerleşiklerin hisse senedi piyasasında 139 milyon dolar net alış, devlet iç borçlanma senetleri piyasasında ise 136 milyon dolar net satış yaptığı görüldü.

Yurt dışındaki tahvil ihraçlarıyla ilgili olarak bankalar ve diğer sektörler sırasıyla 606 milyon dolar ve 26 milyon dolar net geri ödeme yapmışken, Genel Hükümet ise 305 milyon dolar tutarında yeni tahvil ihracı gerçekleşti.

Diğer yatırımlar altında, yurt içi bankaların yurt dışı muhabirlerindeki efektif ve mevduat varlıkları 1 milyar 458 milyon dolar net azalış gösterdi.

Yurt dışı bankaların yurt içindeki mevduatları, yabancı para cinsinden 958 milyon dolar ve Türk Lirası cinsinden 167 milyon dolar net artış olmak üzere toplam 1 milyar 125 milyon dolar net artış ortaya koydu.

Yurt dışından sağlanan kredilerle ilgili olarak; bankalar, Genel Hükümet ve diğer sektörler sırasıyla 280 milyon dolar, 34 milyon dolar ve 248 milyon dolar net kullanım gerçekleştirdi.

Resmi rezervlerde bu ay 3 milyar 217 milyon dolar net artış yaşandı.

BAKMADAN GEÇME

  • 2026’ya Girerken ABD Borsaları İçin Riskler Artıyor

    ABD hisse senetleri 2026 yılına güçlü bir ivmeyle ve iyimser beklentilerle giriyor. Yapay zekâ odaklı büyüme hikâyesi, şirket kârlılıkları ve ekonomik dayanıklılık algısı piyasaları desteklerken, yatırımcıların göz ardı edemeyeceği önemli riskler de birikiyor. Değerleme seviyelerinden faiz patikasına, jeopolitikten ticaret politikalarına kadar uzanan bu riskler, ABD borsalarının üst üste dördüncü güçlü yılı yaşamasını zorlaştırabilir.

  • Luxera GYO Yeni Dönemi Başlatıyor: NEW ERA 2030 Vizyonuyla İstanbul’da Dört Yeni Projeye İmza Atıyor

    2024 yılında gayrimenkul yatırım ortaklığına dönüşüm sürecini tamamlayan Luxera GYO, kurumsal yapılanmasını güçlendirerek yeni bir büyüme fazına geçti. Şirket, dönüşüm odaklı stratejisi doğrultusunda 2026 itibarıyla İstanbul’da ikisi Anadolu Yakası’nda, ikisi Avrupa Yakası’nda olmak üzere toplam dört yeni projeyi hayata geçirmeye hazırlanıyor.

  • Neden Online İngilizce Platformları Artık Bir Adım Önde?

    Klasik kursların yerini artık online İngilizce platformları alıyor, hem de haklı sebeplerle. Çünkü insanlar artık zamana değil, zaman onlara uysun istiyor. Online platformlar da tam bunu sağlıyor: Esneklik, erişilebilirlik ve kişisel tempo. Sadece bilgisayar ya da telefonla, istediğin yerde, istediğin saatte derslere katılabiliyorsun. Üstelik canlı oturumlar, interaktif içerikler ve anında geri bildirimlerle öğrenme deneyimi hiç olmadığı kadar kişisel hale geliyor. Bu yazıda, online İngilizce platformlarının neden bir adım önde olduğunu yakından inceleyeceğiz.

  • Merkez Bankası Rezervleri Yükseliş Gösterdi

    Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası’nın (TCMB) toplam rezervleri, 12 Aralık haftasında önemli bir artış kaydetti. Bir önceki haftaya kıyasla 4 milyar…

  • FT: Yapay zekâ veri merkezleri uzaya taşınırsa ne olur?

    Google’ın uzayda, güneş enerjisiyle çalışan bir yapay zekâ veri merkezi kurma fikri, AI patlamasının enerji ve altyapı sınırlarını zorladığını gösteriyor. Karada enerji, su ve arazi engelleriyle karşılaşan teknoloji devleri, çözümü yörüngede ararken; uzay çöplüğü, çarpışma riski ve yönetişim eksikliği gibi yeni ve çok daha büyük sorunlar gündeme geliyor. Uzay veri merkezleri, AI’nin “sınırsız ölçeklenebilirliği” anlatısına güçlü ama tartışmalı bir metafor sunuyor.

  • İngiltere Merkez Bankası’ndan Faiz İndirimi

    İngiltere Merkez Bankası (BoE), 2025’in son para politikası toplantısında politika faizini 25 baz puan indirerek %3,75’e çekti. Karar, zayıflayan ekonomik veriler, yumuşayan iş gücü piyasası ve beklenenden hızlı gerileyen enflasyonun etkisiyle alındı. Faiz indirimi, özellikle mortgage borcu olan haneler ve kredi kullanan şirketler için kısa vadeli bir rahatlama sağlarken, tasarruf sahipleri açısından getirilerin düşmesi anlamına geliyor.

  • Zengin ülkelerde güven tavan yapıyor, Türkiye’de dipte: Toplumsal güven neden çöküyor?

    Pew Research Center’ın 25 ülkede gerçekleştirdiği kapsamlı araştırma, toplumsal güvenin ülkeler arasında keskin biçimde ayrıştığını ortaya koyuyor. Yüksek gelirli ve eğitim düzeyi yüksek ülkelerde “insanlara güven” yaygınken, Türkiye bu alanda dünyanın en düşük seviyelerine sahip ülkeler arasında yer alıyor. Araştırma, güvenin kültürel bir özellikten ziyade ekonomik refah, eğitim ve kurumsal yapı ile doğrudan ilişkili olduğunu gösteriyor.

  • Türkiye Özgürlük Endeksinde 165 Ülke Arasında 144cü Sırada

    Cato Enstitüsü’nün Aralık 2024’te yayımlanan Human Freedom Index 2024 (İnsan Özgürlüğü Endeksi), Türkiye’nin hem kişisel hem de ekonomik özgürlükler alanında küresel ölçekte en zayıf ülkeler arasında yer aldığını ortaya koydu. Endekste Türkiye 165 ülke arasında 142’nci sırada yer alırken, 2025 ölçümlerinde bu sıralama 144’e geriledi. Rapora göre Türkiye, 2007’den bu yana özgürlüklerde en sert düşüş yaşayan ülkeler arasında Çin, İran ve Venezuela ile birlikte anılıyor.

  • İktidarın hedefi: “Sadık sermaye” yapılanması mı?

    T24'ten Gökçer Tahincioğlu'na göre, Son aylarda Türkiye’de operasyonların odağı belediyelerden finans, medya ve özel sektör şirketlerine kaymış durumda. İktidara ve iktidar ortağı MHP’ye yakın olduğu düşünülen kişi ve kurumların da hedef alınması, kulislerde farklı senaryoların konuşulmasına yol açıyor. En dikkat çekici iddialardan biri ise iktidarın, siyasi geleceğini garanti altına alacak “kendisine sadık bir sermaye yapısı” oluşturma arayışı.

  • Küresel Jeopolitik Görünüm: Ateşkes Arayışları, Bölgesel Gerilimler ve Kırılgan Denge

    2025 sonuna yaklaşılırken küresel jeopolitik tablo, diplomatik temasların hız kazandığı ancak kalıcı çözümlerin hâlâ zor olduğu bir dengeye işaret ediyor. Rusya-Ukrayna savaşından Orta Doğu’daki kırılgan ateşkeslere, ABD-Çin rekabetinden enerji ve ticaret hatlarının yeniden şekillenmesine kadar birçok başlıkta riskler yüksek seyrediyor. Küresel sistem, çatışmaların yayılmasını sınırlamaya çalışırken, yapısal belirsizlikler ve bölgesel krizler kırılganlığı artırıyor.

  • Goldman Sachs: Gelişen piyasalar 2025’te sürpriz yaptı, 2026 için beklenti korunuyor

    Goldman Sachs’a göre gelişen piyasa hisseleri 2025’te beklentilerin de ötesinde güçlü bir performans sergilerken, bu ivmenin 2026’da da sürmesi bekleniyor. Zayıflayan dolar, düşen emtia fiyatları, Çin’in ihracat gücü ve küresel faiz indirim döngüsü; gelişen piyasaları, ABD’de yapay zekâ ve teknoloji hisselerinde yoğunlaşmanın yarattığı oynaklığa karşı portföylerde dengeleyici bir unsur haline getiriyor.

  • Ernst & Young: 2026 küresel ekonomik görünüm

    Ernst & Young (EY) Parthenon’un küresel görünüm raporuna göre dünya ekonomisi 2026’da ılımlı bir yavaşlama sürecine giriyor. Küresel büyümenin %3,1’e gerilemesi beklenirken, ticaret gerilimleri, demografik baskılar ve jeopolitik riskler aşağı yönlü riskleri artırıyor. Buna karşın yapay zekâ yatırımları, orta vadede verimlilik ve büyüme açısından önemli bir fırsat alanı olarak öne çıkıyor.

  • Ticaret Bakanlığı’ndan Yeni Düzenleme: Elektronik Defter Dönemi Başlıyor

    Ticaret Bakanlığı, 1 Ocak 2026 tarihinden itibaren kurulacak tüm şirketler için Elektronik Ticari Defter Sistemi’nin (ETDS) zorunlu hale getirileceğini duyurdu.

Benzer Haberler