Sosyal Medya

Dünya Ekonomisi

ANALİZ: Servet Vergisi Tartışması Alevleniyor

İngiltere’de servet vergisi, son günlerde siyaset sahnesinde giderek daha fazla gündeme gelmeye başladı. Geçtiğimiz hafta Avam Kamarası’nda yaşanan dramatik bir…

ANALİZ: Servet Vergisi Tartışması Alevleniyor

İngiltere’de servet vergisi, son günlerde siyaset sahnesinde giderek daha fazla gündeme gelmeye başladı. Geçtiğimiz hafta Avam Kamarası’nda yaşanan dramatik bir gelişme sonrasında İşçi Partisi lideri Keir Starmer, sosyal yardım yasasını büyük ölçüde geri çekmek zorunda kaldı. Yasanın ilk hâliyle 2029-2030 döneminde 5.5 milyar sterlin tasarruf sağlaması bekleniyordu. Ancak geri adımların ardından bu miktar önce 2.5 milyar sterline indi, son olarak da hiçbir tasarruf garantisi kalmadı. Bu gelişme, Maliye Bakanı Rachel Reeves’i ciddi bir bütçe açığıyla karşı karşıya bıraktı.

Reeves, göreve geldiğinden bu yana uyguladığı mali kuralları koruma konusunda kararlı. Buna göre, mevcut bütçenin gelirlerle dengelenmesi ve kamu borcunun GSYİH’ye oranla beş yıl içinde düşüşe geçmesi gerekiyor. Bu kurallar, hükümetin ek borçlanma yapmasını engelliyor. Öte yandan Reeves, çalışanlara yeni bir vergi yükü getirmeyeceğini de taahhüt etmiş durumda. Peki o zaman, bu bütçe açığı nasıl kapanacak? Gözler servet vergisine çevrilmiş durumda.

Servet Vergisi Nedir ve Nasıl İşler?

Servet vergisi, bir bireyin sahip olduğu toplam mal varlığının belirli bir eşik üzerindeki kısmı üzerinden alınan vergidir. Bu varlıklar arasında gayrimenkuller, hisse senetleri ve emeklilik birikimleri gibi unsurlar bulunabilir. Genellikle 500 bin sterlinin üzerindeki varlıklardan başlayacak şekilde kademeli olarak uygulanması önerilir. Varlıkların likit olmaması, vergi ödememek için geçerli bir gerekçe sayılmaz; hükümet, mükelleflere hangi varlıkları elden çıkaracaklarına karar vermeleri için zaman tanıyabilir.

Bu tür vergiler teorik olarak popülerdir çünkü emek gelirini değil, varlığı vergilendirir. Bu yönüyle çalışmayı caydırmaz, daha ziyade zaten büyük bir servete sahip olanlardan alınır. İngiltere’deki eşitsizlik göz önüne alındığında, servet vergisine destek oldukça yüksek. Ülkedeki en zengin yüzde 20’lik kesim toplam servetin yüzde 63’üne sahipken, en yoksul yüzde 20’lik kesim yalnızca yüzde 0.5’ini elinde bulunduruyor. Gelir dağılımındaki eşitsizlik bile bu düzeyde değil.

Siyasi ve Teknik Engeller: Servet Vergisinin Zayıf Karnı

Buna karşın servet vergisi uygulamaları dünyada çok da başarılı sonuçlar vermemiştir. OECD verilerine göre, 1990’da 12 ülke servet vergisi uygularken, 2017’ye gelindiğinde bu sayı sadece 3’e düşmüştür. Bunun başlıca nedenleri arasında, servetin değerini tespit etmenin zorluğu, varlıkların saklanması ya da düşük değer gösterilmesi ve siyasi baskılar yer alıyor.

Servet vergisinin kabul edilebilir hâle gelmesi için muafiyetler uygulanması gerekir; fakat bu muafiyetler de istismar edilmeye oldukça açıktır. Örneğin, büyük ama nakit geliri olmayan evlerde yaşayan emeklilere muafiyet tanınması gerekirken, bu tür düzenlemeler verginin kapsamını daraltır ve etkinliğini azaltır. Ayrıca servet vergisinin çift vergilendirme olduğu yönündeki eleştiriler de özellikle muhafazakâr çevrelerde sıklıkla dile getirilmektedir.

Bir Kezlik Servet Vergisi: Gerçekçi Bir Alternatif mi?

Ancak sürekli tekrarlanan servet vergilerine alternatif olarak, sürpriz niteliğinde bir defaya mahsus uygulama gündeme getirilebilir. 2020 yılında Wealth Tax Commission tarafından yayımlanan bir rapor, bu seçeneğin daha etkili olabileceğini savunmuştu. Rapora göre, bir defalık ve habersiz şekilde uygulanacak yüzde 5’lik bir servet vergisi, kişi başı 500 bin sterlin üzerindeki varlıklardan alınması hâlinde yaklaşık 250 milyar sterlin gelir sağlayabilir. Eğer vergi yalnızca 2 milyon sterlinin üzerinde serveti olanları kapsarsa bile, getirisi 80 milyar sterlini aşabilir.

Bir defalık verginin en büyük avantajı, kaçınma imkânı olmadan uygulanabilmesidir. Ayrıca, muafiyetler tanınmaksızın hayata geçirilebilir ve ödeme süresi esnetilerek varlık zengini ancak nakit fakiri bireylerin mağduriyeti önlenebilir. Bununla birlikte, hükümetin gerçekten bu vergiyi yalnızca bir kez uygulayacağına toplumun inanması gerekir. Starmer’ın geçmişteki siyasi U dönüşleri, kamuoyunda bu güvenin oluşmasını zorlaştırabilir.

Bir başka risk ise, böyle bir uygulamanın tüketici ve yatırımcı güvenini sarsarak sermaye kaçışına neden olmasıdır. Bu durum, ülke ekonomisi açısından uzun vadede çok daha ağır maliyetler yaratabilir. Yine de, siyasi kararlılıkla ve iyi bir iletişim stratejisiyle bu risklerin en aza indirilebileceği savunulmaktadır.

Kamuoyu Desteği ve Medyanın Tepkisi

2023 yılında yapılan bir ankete göre, İngiltere halkının yüzde 53’ü, 500 bin sterlin üzerindeki servetlerden alınacak yüzde 1 oranındaki bir vergiyi destekliyor. Daha yüksek eşiklerle yapılan önerilerde ise destek oranı daha da artıyor. Ancak bu kamuoyu desteğine rağmen hükümetin adım atma konusunda temkinli davrandığı görülüyor. Maliye Bakanı Reeves’in herhangi bir servet vergisi planını açıkça reddetmemesi, spekülasyonları daha da artırıyor.

Sağ görüşlü medya kuruluşları ise bu ihtimali sert şekilde eleştiriyor. The Telegraph, servet vergisinin mali sorunları çözmek yerine daha da kötüleştireceğini öne sürerken, LBC sunucusu Nick Ferrari de bu tür bir verginin ülkeye zarar vereceğini savunuyor. Sol görüşlü medya ise eski İşçi Partisi lideri Neil Kinnock’un bu konudaki çağrısını “uyarı” olarak yorumlarken, sağ görüşlüler bunu bir “talep” olarak lanse ediyor.

İngiltere, özellikle pandemi sonrası artan kamu borcu, sosyal harcama talepleri ve ekonomik belirsizlikler altında zor bir döneme giriyor. Bu ortamda, hükümetin servet vergisi gibi radikal adımları ne ölçüde göze alabileceği, önümüzdeki aylarda ekonomi politikalarının seyrini belirleyecek. Servet vergisi, sadece bir mali araç değil, aynı zamanda toplumun adalet algısını ve siyasal istikrarını da doğrudan etkileyecek önemli bir sınav hâline geliyor.

BAKMADAN GEÇME

Benzer Haberler