Gündem
Erdoğan: AK Parti, MHP, DEM Parti olarak beraber yürüme karar verdik
PARA ANALİZ- PKK’nın silah bırakma kararı sonrası Türkiye’de siyasi ve toplumsal dinamikler yeni bir evreye girdi.Bu kritik eşikte düzenlenen AK…

PARA ANALİZ- PKK’nın silah bırakma kararı sonrası Türkiye’de siyasi ve toplumsal dinamikler yeni bir evreye girdi.
Bu kritik eşikte düzenlenen AK Parti Kızılcahamam İstişare ve Değerlendirme Kampı, 11-13 Temmuz tarihleri arasında bakanlar, milletvekilleri ve genel başkan yardımcılarının katılımıyla gerçekleştiriliyor.
Kampın açılışında konuşacak olan Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Erdoğan’ın açıklamaları, “tarihi bir konuşma” olarak duyuruldu.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Kızılcahamam’da yaptığı tarihi konuşmada PKK’nın silah bırakma sürecine girdiğini duyurdu. “Terörsüz Türkiye” vizyonunun AK Parti, MHP ve DEM Parti ortaklığıyla yürütüleceğini açıklayan Erdoğan, “Bu süreci birlikte omuzlayacağız” dedi.
Erdoğan’ın konuşmasından öne çıkan başlıklar şu şekilde;
Türkiye’de Yeni Bir Dönem: Terörsüz Geleceğe Ortak İttifak
Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan, partisinin 32. İstişare ve Değerlendirme Toplantısı’nda yaptığı konuşmayla Türkiye siyasetinde yeni bir dönemin başladığını ilan etti.
“47 yıllık terör belası sona erme sürecine girmiştir” diyen Erdoğan, bu süreçte AK Parti, MHP ve DEM Parti’nin birlikte hareket ettiğini vurgulayarak, Türkiye’nin yakın tarihinde ilk kez bu denli farklı siyasi yapıların ortak bir güvenlik ve barış politikası etrafında buluştuğunun altını çizdi.
“Bu Yolu AK Parti, MHP ve DEM Parti Olarak Birlikte Yürüyoruz”
Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Erdoğan, konuşmasında sürecin mimarisinde üç partinin birlikte yer aldığına dikkat çekti: “Biz AK Parti, MHP ve DEM Parti olarak bu yolu beraber yürümeye karar verdik. Artık yumruk sıkmaya gerek yok. Bize bir adım atana biz koşarız.”
Bu açıklama, daha önce benzeri görülmemiş bir siyasi uzlaşının işaret fişeği olarak değerlendiriliyor.
Terörle Mücadelede Yeni Aşama: Meclis’e Komisyon Geliyor
Cumhurbaşkanı Erdoğan, PKK’nın silah bırakma kararıyla birlikte oluşan yeni dönemin yalnızca bir güvenlik politikası değil, aynı zamanda bir demokratik uzlaşma projesi olduğunu belirtti. Bu çerçevede, Türkiye Büyük Millet Meclisi’nde (TBMM) süreci yasal zemine oturtmak amacıyla bir komisyon kurulacağını açıkladı. “İlk adım olarak TBMM’de bir komisyon kuracak, sürecin yasal ihtiyaçlarını konuşmaya başlayacağız. Kimseyi incitmeden, sürecin hassasiyetine uygun şekilde ilerleyeceğiz.”
“Hataları Kabul Ediyoruz: Geçmişte Devlet de Yanlışlar Yaptı”
Erdoğan, devletin geçmişte terörle mücadelede yaptığı hataları açıkça ifade etti: “Faili meçhuller, beyaz Toroslar, yakılan köyler, bir gecede göçe zorlanan aileler… Bunlar terörü bitirmek yerine büyüttü. Hataların bedelini hep beraber ödedik.”
Kardeşlik Vurgusu: “Türk, Kürt, Arap Beraber Kazandı”
Konuşmasında birlik ve beraberlik temasına özel vurgu yapan Erdoğan, etnik kimlikler üzerinden ayrışmanın değil, ortak gelecekte birleşmenin altını çizdi: “Türk, Kürt, Arap birse, beraberse o zaman Türk vardır, Kürt vardır, Arap vardır. Ayrıştıklarında, bölündüklerinde ise mağlubiyet vardır.”
Ayrıca, Kürt ve Alevi vatandaşlara da açık mesajlar veren Erdoğan, “Oturup konuşacağız, yüz yüze, gönül gönüle çözeceğiz” dedi.
“DEM Parti ile Görüştük, Konuştuk, Anlaştık”
Erdoğan’ın konuşmasındaki en dikkat çekici bölümlerden biri, DEM Parti ile yapılan temaslara ilişkin ifadeleri oldu: “Bu süreçte rahmetli Sırrı Süreyya, Pervin Buldan ve Mithat Sancar ile yan yana geldik. Oturduk konuştuk, demek oluyormuş.”
Siyasi Cesaret ve Stratejik Uzlaşma
Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın konuşması, sadece bir siyasi deklarasyon değil, aynı zamanda yeni bir yönetim paradigmasının habercisi olarak değerlendiriliyor. AK Parti, MHP ve DEM Parti gibi tabanları ve ideolojik çizgileri farklı üç partinin aynı masa etrafında toplanması, Türkiye siyasi tarihinde ender görülen bir gelişme.
Silahlar Susarken, Meclis Konuşacak
Yeni dönemde silahların yerini siyasi müzakerelerin alacağı vurgusunu yapan Erdoğan, bu sürecin “bir pazarlık değil, Türkiye’nin huzuru için stratejik bir karar” olduğunu yineledi. Sürecin dikkatle takip edileceğini belirten Erdoğan, “Silah teslimini titizlikle takip edeceğiz” dedi.
Siyasi Ağırlık ve Toplumsal Dönüşüm
Bu tarihi açıklamayla birlikte, gözler hem TBMM’de kurulacak komisyona hem de sürecin yerel, ulusal ve uluslararası etkilerine çevrilmiş durumda. Türkiye, 2025 yazında hem siyasi düzlemde hem de toplumsal hafızada yeni bir sayfa açmanın eşiğinde.