Sosyal Medya

Borsa

Trump’ın Ticaret Hamlesi Çinli Şirketleri ABD Borsalarından Silebilir

ABD ile Çin arasında tırmanan ekonomik gerilim, Washington’daki siyasi adımlar aracılığıyla yeniden tırmanışa geçmiş durumdadır. ABD Başkanı Donald Trump’ın “Önce…

Trump’ın Ticaret Hamlesi Çinli Şirketleri ABD Borsalarından Silebilir

ABD ile Çin arasında tırmanan ekonomik gerilim, Washington’daki siyasi adımlar aracılığıyla yeniden tırmanışa geçmiş durumdadır. ABD Başkanı Donald Trump’ın “Önce Amerika Yatırım Planı” kapsamında gündeme getirdiği ve Çinli şirketlerin ABD borsalarından çıkarılmasını içeren öneri, Çin’in dev şirketlerini ve sermaye akışlarını doğrudan etkileyebilecek bir dizi gelişmeyi tetiklemiştir.

Delist Endişesi Yeniden Gündemde

Trump tarafından şubat sonunda duyurulan plan kapsamında, Çinli şirketlerin ABD denetim standartlarına uyup uymadığına yönelik yeni bir değerlendirme süreci başlatılmış, bu yapıların yurtdışı borsalarda halka arz edilirken kullandığı finansal ve yasal mekanizmaların incelenmesi istenmiştir. Bu çerçevede, 2020 yılında Çinli kahve zinciri Luckin Coffee’de ortaya çıkan muhasebe skandalı sonrası kabul edilen “Yabancı Şirketleri Hesap Verebilir Kılma Yasası” yeniden hatırlatılmıştır. Söz konusu yasa, Çinli şirketlerin ABD’de işlem görebilmesi için denetim belgelerini Amerikan otoritelerine açmalarını zorunlu kılmaktadır.

Bu bağlamda, ABD Temsilciler Meclisi Çin Komünist Partisi Seçim Komitesi Başkanı John Moolenaar’ın da aralarında bulunduğu Cumhuriyetçi vekiller, yeni atanan SEC (Menkul Kıymetler ve Borsa Komisyonu) Başkanı Paul Atkins’e bir mektup yazarak Çinli şirketlerin Amerikan borsalarındaki varlığından duydukları “ciddi endişeyi” iletmiştir. Mektupta, Alibaba, JD.com gibi devlerden Xpeng ve Pony.AI gibi daha küçük teknoloji şirketlerine kadar geniş bir listeye dikkat çekilmiştir.

ABD Hazine Bakanı Scott Bessent, nisan ayında verdiği bir röportajda “her seçeneğin masada olduğunu” belirterek sürecin ciddiyetini teyit etmiştir.

İkincil Listelemeler ve Hong Kong’un Yükselişi

Delist baskısının artmasıyla birlikte, birçok Çinli şirketin yönünü Hong Kong borsasına çevirdiği gözlemlenmektedir. Alibaba, 2023 yılında Hong Kong borsasındaki ikincil listesini birincil listeye dönüştürmüş ve böylece Çin ana karasındaki yatırımcılara erişim imkânı kazanmıştır. Benzer şekilde, Geely Auto’nun ABD’de halka arz ettiği elektrikli araç markası Zeekr, halka arzdan yalnızca bir yıl sonra borsadan çekilerek özel bir şirket hâline dönüştürülmektedir. Bu adımın, operasyonları sadeleştirmek ve kârlılığı artırmak amacıyla atıldığı belirtilmektedir.

Goldman Sachs tarafından nisan ayında yayımlanan bir raporda, ABD’li kurumsal yatırımcıların Çinli şirketlerde yaklaşık 830 milyar dolarlık hissesi olduğu, bunun 250 milyar dolarının Çinli ADR’lerde (American Depositary Receipt) bulunduğu ifade edilmiştir. Aynı raporda, Futu, Full Truck Alliance ve PDD gibi toplam 27 Çinli şirketin Hong Kong’da listelemeye uygun olduğu değerlendirmesi yapılmıştır.

Yatırımcılar arasında, ABD’deki hisseler yerine Hong Kong’da işlem gören eşdeğer hisselere yönelim artmaktadır.

Hong Kong Cazip Ama Yeterli Değil

Hong Kong borsasının, New York’un yerini tam anlamıyla dolduramayacağı belirtilmektedir. JPMorgan Private Bank Asya Hisse Stratejisti Cameron Chui, bu durumun yatırımcı likiditesi açısından hâlâ bir dezavantaj yarattığını vurgulamıştır. Yine de, Çin merkezli bazı firmaların Hong Kong’da büyük halka arzlara hazırlandığı aktarılmaktadır. Örneğin, Tesla’nın ana batarya tedarikçisi olan CATL’nin yaklaşık 5 milyar dolarlık bir halka arz için hazırlık yaptığı, Bank of America ve JPMorgan’ın sürece dâhil olduğu ve söz konusu sürecin ABD Kongresi tarafından da yakından izlendiği bildirilmektedir. Diğer yandan, Chery Auto’nun da 1,5 milyar dolarlık bir halka arz için Hong Kong’u tercih ettiği belirtilmektedir.

2023’te başlayan IPO canlanması, Çinli şirketlerin uluslararası sermayeye erişim için “deniz aşırı” borsa olarak Hong Kong’u giderek daha fazla tercih ettiğini göstermektedir. Kasım ayında ev aletleri devi Midea’nın 4 milyar dolarlık halka arzı süreci başlatırken, mart ayında dondurma zinciri Mixue’nin işlemleri tamamlanmıştır.

Tüm bu gelişmelere rağmen bazı Çinli şirketler ABD borsasında kalma arayışını sürdürmektedir. Örneğin, Çinli çay zinciri Chagee, 17 Nisan’da Nasdaq’ta halka arz edilerek 411 milyon dolar toplamıştır. Bu gibi örnekler, jeopolitik risklere rağmen ABD’nin sermaye piyasalarının bazı şirketler için hâlâ cazip bir mecra olmaya devam ettiğini göstermektedir.

Ancak, delist senaryosunun gerçekleşmesi hâlinde bazı Çinli hisselerin ABD’deki OTC (tezgah üstü) piyasalarda işlem görmeye devam edebileceği belirtilmektedir. Tencent gibi şirketlerin, ana listelemeleri Hong Kong’da yer almasına rağmen ABD’de OTC üzerinden sınırlı işlem gördüğü örneği verilmektedir.

Genel çerçevede, ABD’nin Çinli şirketlere yönelik düzenleyici baskısını artırması, küresel sermaye akışında önemli yapısal değişimlere zemin hazırlamakta; bu süreçte Hong Kong, alternatif bir finans merkezi olarak daha fazla ön plana çıkmaktadır.

BAKMADAN GEÇME

Benzer Haberler