Sosyal Medya

Barış Soydan

“Piyasanın sopası”na ve “Tahvil bekçileri”ne ne oldu?

Tahvil piyasasında yaşanan sert satışlar, yalnızca ekonomiye değil, siyasete de yön veriyor. Faizlerdeki yükseliş, hükümetleri piyasayı tedirgin eden politikalardan geri adım atmaya zorluyor. "Tahvil bekçileri" olarak anılan yatırımcılar, Türkiye’de de politikaların seyrini sessizce belirliyor olabilir.

“Piyasanın sopası”na ve “Tahvil bekçileri”ne ne oldu?

19 Mart’tan bu yana yurtiçi piyasalarda yaşanan çalkantının çok kurbanı var: Ne oluyor demeye kalmadan bir anda kendini 9.000’in eşiğinde buluveren borsa, bir buçuk ay gibi kısa bir sürede 55 milyar dolardan fazla rezerv kaybeden Merkez Bankası, yüzde 80 kredi maliyetiyle yüz yüze kalan reel sektör, bireysel kredilerdeki artış nedeniyle vatandaş… Ama bir piyasa var ki, böyle durumlarda politikalarda değişime zorlayan tepkiyi asıl o verir: Tahviller. 19 Mart sonrasında tahvillere de ağır satış geldi, 2 yıl  vadeli aktif tahvilin getirisi 10 puana yakın artarak yüzde 50’de dayandı, uzun vadeli tahvillerin faizinde de 8-9 puanlık artış oldu. Üstelik haftalar geçmesine rağmen sıçradıkları seviyelerin 1-2 puan altında durmaya devam ediyorlar. Tahvil faizindeki artış kamu borçlanmasının maliyetini ciddi oranda artıracak. O nedenle iktidar için büyük problem.

Bu yazıyı yazmaya dün akşam Financial Times’ın YouTube kanalında “Hükümetler borca neden bağımlı?” başlıklı videoyu izlerken karar verdim. Videoda tahvil faizlerindeki yükselişin iktidarları politika değişikliğine nasıl zorladığı uzun uzun anlatılıyor. Literatürde bunun bir ismi de var: “Tahvil bekçileri” (Bond vigilantes). 1980’li yıllarda bu terimi ilk kullanan Amerikalı ünlü piyasa gözlemcisi Ed Yardeni de videoda görüşüne başvurulan uzmanlar arasındaydı…

“Tahvil bekçileri” tahvil ihraç eden iktidarların enflasyonu veya riski artıran politikalarına tepki olarak olarak elindeki tahvilleri satıp daha yüksek  faiz talep eden sabit gelirli yatırımcılar.

Tahvil bekçileri satışa geçtiğinde tahvil faizlerinde ani artış olduğu için iktidarlar piyasayı korkutan politikalarından geri adım atmak zorunda kalıyor. Bunun dünyadaki en yakın örneği İngiltere’de 2022 yılında yaşanan krizdi. İngiltere’de Eylül 2022’de yeni atanan İngiltere Başbakanı Liz Truss büyük vergi kesintileri yoluyla büyümeyi teşvik etmek için kapsamlı bir ekonomik plan açıkladı. Truss paketin ülkenin ekonomik faaliyetini canlandırmak ve rekabet gücünü güçlendirmek için gerekli olduğu söylüyordu. Piyasanın tepkisi anında ve olumsuz oldu. Yatırımcılar, önerilen politikaların hükümet borcunda bir artışa ve enflasyonu daha da körükleyeceğinden korkarak, devlet tahvillerini elden çıkarmaya başladılar. Bu, devlet tahvili getirilerinin fırlamasına neden oldu ve finansal sistem genelinde şok dalgaları yarattı. Truss sadece 44 gün iktidarda kaldıktan sonra istifa etmek zorunda kaldı. Yerine aynı partiden (Muhafazakar Parti) atanan yeni Başbakan vergi indirimlerinden vazgeçildiğini, mali disipline önem verileceğini söyledi ve kriz yatıştı. Bu olay “Tahvil bekçileri”nin iktidarlar üzerindeki gücünün somut örneğiydi.

İngilizcede “Tahvil bekçileri” denen şeye biz Türkçede “Piyasanın sopası” diyoruz. Piyasanın sopasıyla kastedilen, iktidarların piyasayı korkutan politikalar uyguladığında faizlerin çok yükselmesi ve hükümeti (Tıpkı 2022’de Muhafazakar Parti’nin Truss politikalarından çark etmesi gibi) geri adım atmak zorunda bırakması.

Daha önce Türkiye’de de piyasanın sopasının iktidarı politika değişikliğine zorladığı olaylar gördük. 2018 yılındaki Rahip Brunson Krizi kur atağına yol açtığında hapisten çıkamayacağı söylenen Amerikalı rahibin serbest bırakılması bunun en yakın örneklerinden biriydi.

Bugün yine dövize büyük talep, tahvillerde bitmek bilmeyen satış var. “Piyasanın sopası” bu sefer neden çalışmadı?

Cevap: Belki de çalıştı, Merkez Bankası rezervindeki erime ve yabancı yatırımcının tahvillerdeki büyük satışı olmasaydı İstanbul Büyükşehir Belediyesi’ne ve CHP’ye belki de kayyum atanacaktı. Ve eğer “tahvil bekçileri” (Türkiye örneğinde sıcak para) dönmezse belki de yeni geri adımlar kapıda.

BAKMADAN GEÇME

Benzer Haberler