Sosyal Medya

Para-banka-finans

Yapı Kredi Yatırım – Murat Berk’ten Strateji Notları…

ABD Hazine Bakanı Scott Bessent, geçen hafta IIF'ye yaptığı konuşmada, 2. Trump Yönetimi'nin uluslararası ekonomik sistemin doğası hakkındaki endişelerini özetledi...

Yapı Kredi Yatırım – Murat Berk’ten Strateji Notları…

Dönerek ve dönerek genişleyen girdapta
Şahin işitemez şahinciyi;
Nesneler parçalanır; mihrak dayanamaz;
Daha çok kargaşa salınmış dünyaya,
Kanla kararmış sular yükselir ve her yerde
Boğulmuştur masumiyetin töreni;
En iyinin inancı eksiktir büsbütün, en kötüyse
Şehvetli bir yoğunlukla dopdolu.

– William Butler Yeats, İkinci Geliş

William Butler Yeats, “İkinci Geliş”i 1919 yılında Avrupa’nın savaşla yerle bir olduğu, krallıkların yıkıldığı, bir dönemde yazmıştı ama Yeats’e göre büyük yıkım daha yeni başlıyordu. Nitekim şair 1936’da faşizmin ve militarizmin çılgınca yükseldiği bir dönemde yazdığı bir mektupta, her şeyi yedi sene önce beklediğini ama henüz deliliğini çok daha kötünün beklediğini ifade etmişti. Bugün, “İkinci Geliş” yazıldığından bu yana neredeyse yüz yıl geçti ancak dünyanın üzerinde kara bulutlar dolaşıyor. Yeats’in dramatik düzeydeki vizyoner şiirinin şu anda ne denli güncel olduğunu hayretle görüyor, öte yandan bunda benzersiz bir test buluyoruz: İnsanlık darboğazlardan geçiyor, geçebiliyor.

ABD Hazine Bakanı Scott Bessent, geçen hafta IIF’ye yaptığı konuşmada, 2. Trump Yönetimi’nin uluslararası ekonomik sistemin doğası hakkındaki endişelerini özetledi. Bessent konuyla ilgili “Onlarca yıl boyunca, ardışık yönetimler ticaret ortaklarımızın dengeli bir küresel ekonomiyi yönlendirecek politikalar uygulayacağı yönündeki hatalı varsayımlara güvendi. Bunun yerine, adil olmayan bir ticaret sisteminin sonucu olarak büyük ve kalıcı ABD açıklarının çarpıcı gerçekliğiyle karşı karşıyayız” ifadelerini kullandı.

ABD’nin büyük ve sürekli cari hesap açıkları verirken, diğerlerinin de aynı şekilde sürekli fazlalıklar verdiği şüphesiz. Bunun etkisi, tasarrufların diğer yöne akmasıdır. Bu da ABD tahvil getirilerinin baskılanmasına yardımcı olurken, kredi spread’lerini düşük tutarken ve hisse senedi endekslerini yükseltirken, servet etkisiyle birlikte gerçek gelirleri de destekledi. Küreselleşmeyi geri çevirme hamlelerinden kazananlar ve kaybedenlerin olacağını söyleyebiliriz. Ayrıca hem doların dünya finans sistemindeki olağanüstü önemi hem de olağanüstü satın alma gücü bu süreçte zarar görecek gibi görünüyor.

Bessent, Trump’ın ekibinde en fazla tecrübe ve piyasa bilgisi yüksek kişi olarak öne çıkıyor. Bu nedenle, yaptıklarının kendi yönetimlerine de zarar vereceğini bilecek kadar da zeki birisi olduğunu söyleyebiliriz.

Peki, bunlar bilinen riskler iken, Trump özellikle gümrük tarifeleri ile piyasada ciddi bir güven sorunu ve risk haline mi geldi? Bizce bunun cevabı da Bessent’in açıklamalarında gizli bir şekilde yer alıyor.

Buradaki konunun sadece müzakere taktikleri olduğunu düşünmüyoruz çünkü gerçekten gümrük tarifelerini artırmak dâhil, yaptıklarına inanan bir başkan ve hükümet var. Manşetlerle bir bu yana bir öbür yana yalpalanan piyasaların gümrük tarifeleri ve benzer birkaç konuya gerçekten inandığını, yani bundan vazgeçmeyeceği, konunun zaman zaman tekrar gündeme getireceğini düşünüyor.

Bu müzakerelerin en çetini, ABD ve Çin arasında geçecek gibi görünüyor çünkü Çin, ABD’nin açıklamaları karşısında geri adım atmadı. Bu iki ülkenin ilişkileri sadece ekonomi ile sınırlı değil aynı zamanda Tayvan ve Güney Çin denizi gibi birçok jeostratejik konuda da karşı karşıyalar.

Ukrayna-Rusya, Filistin derken Pakistan – Hindistan çatışması da ekstra bir risk taşıyor çünkü iki ülkenin de nükleer silahları var.

Şimdi piyasalar ABD kaynaklı küresel riskleri tam fiyatlıyorlar mı sorusuna cevap vermek zor fakat birçok metriğe göre tam fiyatlamadığını düşünüyoruz. Kredi piyasası bunun bir resesyondan veya stagflayondan ziyade yüksek ihtimal 2000’li yılların ortalarına özellikle de 2005’e benzediğini düşünüyor. Avrupa’daki yüksek getirili ve ABD’deki yatırım notlu kredi endeksleri, kabaca, mevcut krizden, 2005’teki olaylardan gördükleri riskle aynı miktarda risk görüyorlar. O zamanlar General Motors’un kar uyarısı ve AIG’deki muhasebe usulsüzlüklerinin keşfi geçici endişelere yol açmıştı. 2005 IG zirvesi 80’in hemen altındaydı. Bu sefer 80’in hemen üzerindeydi ve şimdi tekrar 67’de yer alıyoruz.

Spread’ler, Atlantik’in her iki yakasında da son 20 yılın ortalama seviyelerinin altında yer alıyor. Kurumsal tahvil piyasasından edilen izlenim, spread’lerin daha sürdürülebilir seviyelere geri dönmesi yönünde. Riske karşı en hassas olması gereken şirket bono ve piyasa olduğunu ifade edebiliriz. İki hafta önce tahmin ettiğimiz gibi piyasalar şu an yumuşayan Trump söylemiyle birlikte oluşan keskin düşüşlerin aşağı yukarı yarısından fazlasını geri aldı. Trump yönetimi, ABD’de ve başka yerlerde kendisinden öncekiler gibi gergin bir Hazine piyasasıyla karşı karşıya kaldığında politikalarını yumuşatıyor ancak küresel ticaret sistemini yeniden düzenleme arzusu ve bunun ABD ekonomisine zarar vermeden başarılabileceğine olan güçlü inançları var. Bu da var olan ama geri çekilmekte olan yerine henüz konamayacak bir dünya düzeninin zor olacağını düşündürüyor.

İçeriye dönecek olursak IMF’nin küresel ekonomik raporundaki tahminlere bakmak istiyoruz. Büyümeye bakacak olursak; IMF Türkiye’nin ekonomik büyümesinin küresel büyümeden alacağı olumsuz etkinin 2025’tekinden ağır olacağını düşünmüyor. Ekim raporundaki yüzde 2,7 büyüme tahmini ile Nisan raporundaki büyüme tahmini yüzde 2,7 aynı seviyede yer alıyor.

TCMB’den gelen son faiz artırımı ardından büyümenin daha düşük olabileceğini düşünüyoruz. Enflasyonda ise IMF, sene sonu TÜFE enflasyonu tahminini yüzde 24’ten yüzde 31’e çekmiş görünüyor. Veri tarafına bakacak olursak; TÜİK’in Nisan 2025 verilerine göre güven endeksi hizmet sektöründe yüzde 4,3, perakende ticaret sektöründe yüzde 2,5, inşaat sektöründe ise yüzde 4,2 oranında geriledi. Yani ana sektörlerde ekonomiye güven düştü.

Bu düşüşün nedenleri arasında; Trump’ın dünyada yarattığı huzursuzluk, içerideki gelişmeler ve faiz artışları gösterilebilir.

Mevsimsel etkilerden arındırılmış KKO önceki aya göre 0,6 puan azalarak yüzde 74,6 seviyesine indi ve Mart 2023’ten bu yana en kötü seviyede gerçekleşti.

TCMB anketi sonuçlarına göre Reel Kesim Güven Endeksi nisanda aylık bazda 0,9 puan azalarak 103,2 seviyesinde geriledi. Nisan ayında mevsimsellikten arındırılmış endeks ise bir önceki aya göre 2,4 puan azalarak 100,8 seviyesinde gerçekleşti.

Tüketici güven endeksi Mart’ta 85,9 iken Nisan ayında yüzde 2,3 oranında azaldı ve 83,9 oldu. En sert gerileyen yüzde 3,8 daralma ile gelecek 2 ayda dayanıklı tüketim malı alma beklentisi.

Verilerden çıkardığımız görüntü Türkiye ekonomisi ağırlıklı olarak iç faktörler nedeniyle bir duraksama, yavaşlama dönemine girmiş görünüyor.

 

Yasal Uyarı

Burada yer alan yatırım bilgi, yorum ve tavsiyeleri yatırım danışmanlığı kapsamında değildir. Yatırım danışmanlığı hizmeti; aracı kurumlar, portföy yönetim şirketleri, mevduat kabul etmeyen bankalar ile müşteri arasında imzalanacak yatırım danışmanlığı sözleşmesi çerçevesinde sunulmaktadır. Burada yer alan yorum ve tavsiyeler, yorum ve tavsiyede bulunanların kişisel görüşlerine dayanmaktadır. Bu görüşler mali durumunuz ile risk ve getiri tercihlerinize uygun olmayabilir. Bu nedenle, sadece burada yer alan bilgilere dayanılarak yatırım kararı verilmesi beklentilerinize uygun sonuçlar doğurmayabilir.

 

Yapı Kredi Yatırım

BAKMADAN GEÇME

  • Trump, Netanyahu ile Bağlarını Kesti: Ortadoğu’da İsrail Olmadan Adım Atacak

    Eski ABD Başkanı Donald Trump, İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu ile bağlarını kopardı. Trump’ın Netanyahu’yu manipülasyonla suçladığı ve Ortadoğu stratejisini İsrail hükümetinden bağımsız yürüteceği bildirildi. 📌 Haber Metni: İsrail Ordu Radyosu’nun haberine göre, ABD eski Başkanı Donald Trump, İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu ile ilişkilerini sonlandırma kararı aldı. Nedeni ise Netanyahu’nun Trump’ı yönlendirmeye çalıştığına dair oluşan güçlü şüpheler. Habere göre Trump’ın yakın çevresi, İsrail Stratejik İşler Bakanı Ron Dermer’e Trump’ın artık Netanyahu ile Ortadoğu politikalarında koordinasyon kurmayacağını bildirdi. Dermer’e aktarılan mesajda, Trump’ın en çok nefret ettiği şeyin “manipüle edilmek” olduğu vurgulandı. Bir İsrailli yetkili, Dermer’in Cumhuriyetçi çevrelerde alışılmış “kibirli” tutumunun bu gerginliği gidermeye yetmediğini belirtti. Bu gelişme, Israel Hayom gazetesinin Trump’ın Netanyahu’dan “hayal kırıklığına uğradığını” ve artık Ortadoğu’daki adımlarını İsrail’in onayını beklemeden atacağını yazmasının hemen ardından geldi. Trump, 20 Ocak 2025’te başkanlık görevine yeniden başladığından bu yana Netanyahu hükümetine geniş çaplı ve koşulsuz destek vermişti. Bu destek, 7 Ekim 2023’ten bu yana Gazze’de yürütülen ve birçok çevre tarafından “soykırım” olarak tanımlanan askeri operasyonlara rağmen sürdü. Ancak Israel Hayom’un isimsiz kaynaklara dayandırdığı haberde, iki liderin kişisel ilişkilerinin giderek soğuduğu ve karşılıklı hayal kırıklığının arttığı ifade edildi. Trump’a yakın iki üst düzey ismin kapalı kapılar ardında, Trump’ın artık İsrail’i beklemeyeceğini ve Ortadoğu gündemini kendi başına ilerleteceğini söylediği aktarıldı. Trump’ın hangi somut adımları atacağı belirtilmemekle birlikte, Tel Aviv’in Trump’ın İsrail’i dışarıda bırakarak hareket ettiğinden şikayet ettiği bildirildi. Bu duruma örnek olarak, Washington yönetiminin Yemen’deki Husilerle imzaladığı ateşkes anlaşması gösterildi. Anlaşma İsrail’e haber verilmeden sonuçlandırıldı ve Tel Aviv tamamen devre dışı bırakıldı. Bu son gelişmeler, iki ülke arasındaki stratejik ilişkilerin geleceği konusunda yeni soru işaretleri doğururken, Trump’ın Ortadoğu politikasında İsrail’siz bir dönem başlattığı yorumlarına yol açtı. Kaynak: İsrail Ordu Radyosu, Israel Hayom, Arap basını Atilla Yesilada ve Güldem Atabay tarafından kaleme alınan özel raporlarımıza abone olmak ister misiniz? Abonelik koşulları için bize e-mail atın: [email protected] 🔑 Anahtar Kelimeler: Donald Trump, Binyamin Netanyahu, Trump Netanyahu krizi, ABD İsrail ilişkileri, Ortadoğu politikası, Trump İsrail bağları, Israel Hayom, Gazze savaşı, Trump Husi ateşkesi, Trump dış politikası 2025, Ron Dermer, ABD diplomasisi 🧠 Meta Açıklama: Donald Trump, Netanyahu ile bağlarını kopardı. Trump, İsrail Başbakanı'nı manipülasyonla suçlarken, Ortadoğu'da yeni adımlarını İsrail ile koordinasyon kurmadan atmaya hazırlanıyor. Devamında istersen bu haber için görsel önerisi de sunabilirim WS37. Hazır mısın?

  • Çin’in Yeni Teşvik Paketi Piyasaları Etkilemedi: Gözler ABD ile Ticaret Görüşmelerinde

    Çin hükümeti, ekonomiyi canlandırmak için yeni bir teşvik paketi açıklasa da, piyasalar bu adımlara sınırlı tepki verdi. Yatırımcıların odağı ABD ile yürütülen kritik ticaret görüşmelerine çevrildi.

  • Bakan Uraloğlu Açıkladı: Türkiye’nin Sosyal Medya Şampiyonu Belli Oldu

    Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Abdulkadir Uraloğlu, sosyal medya kullanımıyla ilgili dikkat çeken verileri kamuoyuyla paylaştı. We Are Social ve Meltwater tarafından hazırlanan Dijital 2025 Türkiye Raporunu değerlendiren Bakan Uraloğlu, Türkiye'de internet kullanıcı sayısının 77,3 milyona ulaştığını, sosyal medya kullanıcılarının sayısının ise son bir yılda %1,7 artarak 58,5 milyona yükseldiğini açıkladı.

  • Yazılı basına telif koruması gelebilir

    TBMM Dijital Mecralar Komisyonu, AK Parti Hatay Milletvekili Hüseyin Yayman başkanlığında, Google’ın algoritma değişiklikleri ve bunların Türkiye’deki medya kuruluşları üzerindeki etkilerini görüşmek üzere toplandı. Yayman, "“Haberin telif konusu haline getirilmesini ve kullanıma bağlı olarak medya kuruluşlarına ücret ödenmesini talep ediyoruz" ifadesini kullandı.

  • Çetin Ünsalan Yazdı: Enflasyon düşerse, alım gücü artar mı?

    TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu’nda sunum yapan Merkez Bankası Başkanı Fatih Karahan, veriler meselesine değinmedi...

  • Selçuk Bayraktar’dan sonra bu kez Güler Sabancı’dan uyarı geldi!

    Geçtiğimiz süreçte Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın damadı ve BAYKAR Yönetim Kurulu Selçuk Bayraktar'ın yüzünü ve sesini kullanan yapay zeka dolandırıcıları bu defa da Güler Sabancı'nın kişisel bilgilerini kullandı...

  • Türkiye’nin dev çay firması satılıyor!

    Türkiye'nin en büyük çay üreticilerinden Of Çay, 6 yıl aranın ardından yeniden satılıyor. Şirketi 2019 yılında satın alan Jacobs kahvelerinin sahibi ABD merkezli Jde Peet’s, Türkiye'deki çay operasyonlarını elden çıkaracağını açıkladı...

  • Hububat ihracatı ilk dört ayda 4,2 milyar dolar oldu

    Buğday unu, makarna, bitkisel yağlar, bisküvi ile şekerli ve kakaolu ürünler başta olmak üzere temel gıda ürünlerini kapsayan hububat, bakliyat,…

  • Turkcell, BOTAŞ Fiber Altyapı İhalesini Kazandı! 15 Yıllık Stratejik Anlaşma…

    Türkiye’nin lider teknoloji ve iletişim şirketi Turkcell’den, Türkiye’nin sabit internet bağlantısı için dev adım…

  • Bitcoin 6 haneli kulüpte! Ticaret umudu kriptoyu uçurdu

    ABD-Çin görüşmeleri piyasalara moral verdi. Uzun süredir beklenen ABD-Çin ticaret görüşmeleri nihayet masada. Taraflardan gelen olumlu mesajlar, yatırımcıların güvenini tazeledi.

  • Kerevitaş’ın sürdürülebilir ve karlı büyümesi 2025’in ilk çeyreğinde de devam etti

    Türkiye’de dondurulmuş gıda ve margarin pazarının lideri Kerevitaş’ın 2025’in ilk üç ayındaki konsolide cirosu 6,9 milyar TL olarak gerçekleşti...

  • VakıfBank’tan 2025 Yılına Güçlü Başlangıç…

    Türkiye ekonomisinin istikrarlı büyümesine liderlik eden VakıfBank, 2025 yılının ilk çeyreğini güçlü bir performansla tamamladı...

  • Mevduatta getiri patlaması! Bankada parası olanlar dikkat: Yüzde 60’ı geçti

    Faiz maratonu başladı. Bankalar yarışta. Merkez Bankası'nın faiz artışı sonrası bankalar, vadeli mevduat faizlerini %50’nin üzerine taşıdı. Bazı kurumlar, hoş geldin faizi ile yüzde 52’yi gördü.

Benzer Haberler