Sosyal Medya

Piyasa

CHP Kurultay İptal Davasında Ara Karar Açıklandı: Dava Ertelendi

Gözlerin çevrildiği CHP Kurultayı davasında mahkeme ara kararını verdi. Kurultay Davası 24 Ekim saat 10’a ertelendi. Siyasetin ve ekonominin, çıkacak…

CHP Kurultay İptal Davasında Ara Karar Açıklandı: Dava Ertelendi

Gözlerin çevrildiği CHP Kurultayı davasında mahkeme ara kararını verdi. Kurultay Davası 24 Ekim saat 10’a ertelendi.

Siyasetin ve ekonominin, çıkacak karara adeta kilitlendiği CHP kurultay iptali davasında bugün de karar çıkmadı. Mahkeme ara karar vererek davayı erteledi.

Lütfü Savaş’ın avukatı Üregen, kurultay öncesi görevde bulunan Kemal Kılıçdaroğlu ile Parti Meclisi ve Yüksek Disiplin Kurulu üyelerinin dava bitinceye kadar tedbiren atanmasını, Özgür Özel ve yönetiminin kararlarının yok hükmünde sayılmasını talep etti.
Üregen, taleplerini şöyle sıraladı:

-Kamu düzeninin korunması için mutlak butlanla sakatlanmış kurultay ile seçilmiş partinin Genel Başkanı Özgür Özel ile MKYK, PM ve YDK üyelerini tedbiren görevden uzaklaştırılmasına,

-Özel ve ekibinin kurultay sonrası aldığı tüm kararların yok hükmünde sayılmasına.

DURUŞMADA GERGİN ANLAR…

Üregen, beyanında ‘suç organizasyonu’ deyince CHP Milletvekili Turan Taşkın Özer tepki gösterdi.

Üregen, “YSK’nın kararıyla asliye hukuk mahkemesinin görevsiz olduğu iddiasının yerinde olmadığı ortaya çıkmıştır. CHP’nin 4-5 Kasım 2023 kurultayı kamu düzenine aykırılık ve mutlak butlan ile hükümsüzdür. Ekrem İmamoğlu ve Özgür Özel, koordinasyonunda birden çok sanık tarafından organize bir şekilde Siyasi Partiler Kanuna muhalefet edilerek oylamaya hile karıştırılması kurultay iradesini ortadan kaldırmıştır. Divan başkanı tarafsızlığını yitirmiştir. Bu organize suç kapsamında Ankara Başsavcılığı birçok partili hakkında dava açmıştır. Özgür Özel’in dokunulmazlığının kaldırılması için fezleke işlemleri devam etmektedir ” ifadeleri kullandı.

Geçtiğimiz üç duruşmadaki durumun aksine bugün görülecek duruşma öncesi dokuz otobüsle çok sayıda çevik kuvvet polisi adliye önünde hazır bekletiliyordu. Duruşmaya basının da ilgisi yoğun. Pek çok farklı basın kuruluşundan gazeteci sabahın erken saatlerinden itibaren adliye önünde yerini almıştı.

Bugün görülen davada eski Hatay Büyükşehir Belediye Başkanı Lütfü Savaş’ın avukatı Onur Üregen, dava sonuçlanana kadar eski CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun tedbiren atanmasını talep etti.

CHP avukatı Çağlar Çağlayan ise, “Tedbir talebi bugüne kadar 9 kez reddedildi. Ayrıca mahkemenin görevli olmadığını tekrar vurguluyoruz” dedi. Ankara 42. Asliye Hukuk Mahkemesi, CHP kurultay davasında ara karar verdi.

Mahkeme, CHP İstanbul Kongresi’nin iptali talebini reddetti. Mahkeme, Ankara 3. Asliye Hukuk Mahkemesi’nin karar gerekçesinin istenmesine ve tedbir talebi konusunda karar verilmesine yer olmadığına hükmetti.

Ayrıca, 21 Eylül’de yapılan CHP Olağanüstü Kurultayı’na ait delege listesi ile birleştirme tutanaklarının kongre sonrası Çankaya İlçe Seçim Kurulu’ndan alınmasına karar verildi.

Dava, 24 Ekim saat 10.00’a ertelendi.

“KILIÇDAROĞLU TEDBİREN ATANSIN” TALEBİ

Lütfü Savaş’ın avukatı Üregen, kurultay öncesi görevde bulunan Kemal Kılıçdaroğlu ile Parti Meclisi ve Yüksek Disiplin Kurulu üyelerinin dava bitinceye kadar tedbiren atanmasını, Özgür Özel ve yönetiminin kararlarının yok hükmünde sayılmasını talep etti.

CHP’NİN AVUKATINDAN ‘YSK KARARI’ HATIRLATMASI
CHP’nin avukatlarından Çağlar Çağlayan ise, “YSK’nin kararına göre hem kongrelerin devamı hem partinin gelecek faaliyetlerinin kongre bakımından incelenmesi hem de kongre seçimlerinin iptali bakımından YSK’nin görevli olduğu tartışma dışıdır. Haliyle kongrenin seçimleriyle iptalinin talep edildiği davada mahkemenin yargı yolu bakımından görevsiz olduğunu tekrar ifade ediyoruz” ifadelerini kullandı.

Avukat Çağlayan, “Davacı tarafın ‘suç organizasyonu’ haliyle suç örgütü tarifi iddianamede dahi yok. Davacıların hukukla elde edemediği sonucu hayal ürünüyle elde etmeye çalıştıkları ortada. Bu yapılanlarla kolluk gücüyle de olsa partinin başkaları tarafından yönetilmesinin amaçlandığı görülmektedir” dedi.

“Biz davaların dürüstlük kuralına uygun olarak açılmadığını ifade ediyoruz” diyen Çağlayan, “Tüm yargılama boyunca sadece sizin mahkemeniz özelinde tedbir istemi 9 kez reddedilmiştir. Birleşen tüm dosyalar ve esas dosyasında defaten tedbir istemi davanın yaklaşık delille dahi ispatlanamadığı ve esas hakkında hüküm kurulacak hallerde tedbir verilemeyeceğinden reddedilmiştir. Ceza soruşturması yürütülmekteyken İstanbul’da hukuk hakimi bunun da ötesine geçmiş, tedbir kararı vermiştir” ifadelerini kullandı.

Çağlayan, şunları söyledi: “Davayı dürüstlük kuralına uygun açmayan Lütfü Savaş zaten dava açıldığı tarihte üyelik haklarından faydalanamaz durumdadır. Kendisi 38. Olağan Kurultay’a seçilmiş yönetime adaylık başvurusunda bulunmuş, sonra partinin büyükşehir belediye başkan adayı olmuş, seçimden sonra disiplin suçuna konu olacak açıklamalar yapmış ve ihraç edildikten sonra ‘Ben bunları biliyordum’ diyerek şikayetçi olmuştur. Bu durumun dürüstlük kuralıyla bağdaşır bir yanı yoktur.”

Lütfü Savaş ve şikayetçi delegelerin avukatı Onur Yusuf Üregen, “Davamızın kabulüne karar verilmesi, Sayın Mahkeme tarafından erteleme yönünden bir karar verilecek olursa da CHP Genel Merkezi tarafından kamuya açık kaynaklar tarafından paylaşılan 22. Kurultay sürecinin durdurulmasına karar verilmesini, bu davanın sonucunun güvenceye alınması açısından talep ediyoruz” dedi.

DURUŞMA ERTELENDİ:TEDBİR TALEBİ REDDEDİLDİ
Beyanların ardından ara kararını açıklayan mahkeme, davacı vekilinin tüm tedbir taleplerinin daha önce değerlendirildiğinden karar verilmesine yer olmadığına karar verdi.

Mahkeme, Ankara 26. Asliye Ceza Mahkemesi ve CHP İstanbul İl Kongresi’nin iptali istemini reddeden Ankara 3. Asliye Hukuk Mahkemesine müzekkere yazarak karar ve gerekçeli kararının dosyaya kazandırılmasına hükmetti.

Ayrıca mahkeme, CHP’den 21 Eylül’de yapılacağı belirtilen olağanüstü kurultayına ilişkin delege listesinin birleştirme tutanaklarının seçimde oy kullanan ve kullanmayan, seçime katılan katılmayan tüm delegelerin isim listesinin istenmesine ve İstanbul il kongresinde seçime katılan, katılmayan, oy kullanan kullanmayan delege listesinin istenmesine karar verdi.

Duruşma, 24 Ekim Cuma gününe ertelendi.

DAVA SONRASI CHP AVUKATI’NDAN AÇIKLAMA

CHP avukatlarından Çağlar Çağlayan:

“Kurultayımızı yaptıktan sonra bir sonraki celsede gerekeni söyleyeceğiz. Eksiklik var dosyada ertelenmesi gerekiyordu. Kurultayın da beklenmesi gerekiyor” dedi.

CHP KURMAYLARI “ERTEME KARARINI” NASIL YORUMLADI?

Mahkemeden davaya yönelik erteleme kararı çıkması, partide olumlu karşılandı. CHP kurmayları, “Erteleye erteleye her günümüzü rezil etmeyi deneyecekler” gibi yorumlar yaptı. Bazı CHP il başkanları ise şu şekilde konuştu:

“Olağan kurultay süreci zaten işliyor. 24 Ekim öncesi il kongrelerimizi tamamlarız. Yeni kurultay delegelerinin hepsi seçilmiş olur. Böylece açılan davanın bir anlamı kalmaz. Biz de olağan kurultayımızı yaparak bu tartışmayı kapatırız. Bu karar, 21 Eylül’de yapılacak olağanüstü kurultayı da etkilemeyecek. 21 Eylül’deki olağanüstü kurultay da bir garantimiz olacak. Hem o kurultayı yapacağız hem olağan kurultayı yapacağız ve yolumuza devam edeceğiz.”

Kemal Kılıçdaroğlu’nun avukatından açıklama

Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) eski lideri Kemal Kılıçdaroğlu’nun avukatı Celal Çelik, CHP’nin 4-5 Kasım 2023 tarihlerinde gerçekleşen 38. Olağan Kurultayı ile 6 Nisan 2025’teki 21. Olağanüstü Kurultayı’nın iptaline ilişkin davanın beşinci duruşmasında tedbir talebinin reddedilmesinin ardından açıklama yaptı.

Çelik, açıklamasında şunları söyledi:

“Emin olun ki doğru bilgiler tarafımızdan edinilirdi. Uyarıyorum: Yalan bilgilerden, ahlaksız değerlendirmelerden uzak durulması gerekiyor. Bir zamanlar Akit’i, havuz medyasını eleştirdik; aynı yaklaşımın sözde muhalif kesimde de görülmesi üzücü. Genel Başkan, net bir şekilde olağan kurultayla ilgili açılan davaların ve partiye zarar verici yaklaşımların içinde olmayacağını söylemeye çalıştı. Bu yüzden sustu; yoksa söyleyebileceği çok şey vardı.

Kurultay davasıyla hiçbir ilgimiz yok. Dava süreciyle ilgili bir beklentimiz de yok, bir değerlendirmemiz de yok. Sayın Genel Başkan’ın çıkması olası kararlara ilişkin değerlendirmesi veya beklentisi bulunmuyor. Şimdi siz olmayan bir durumdan hareketle bir şey soruyorsunuz. Yorum yapma şansımız yok. Ne isteniyor Kılıçdaroğlu’ndan? ‘Mutlak butlan’ ile ilgili değerlendirme yapması olasılığı yok. Bunu dava açanlara soracaksınız.

Genel Başkanımız parti içi tartışmalardan uzak durmaya çalışıyor. Yakın zamanda bir açıklama planı var mı? Bildiğimiz kadarıyla yok. Dava ile karşı karşıya kalındığında, ‘dava nedir ne değildir’ değerlendirmesi yapılabilir. Ama sonuç itibarıyla dava nereye gider, bizim meselemiz o değil.”

CHP’li Deniz Yücel’den  kurultay davası yorumu

CHP’nin 38. Olağan ve 21. Olağanüstü Kurultayı’nın iptali talebiyle açılan ve bugün ertelenen dava hakkında konuşan Deniz Yücel, davayı açanların parti üyesi olmadığını ve dava açma hakkına sahip bulunmadıklarını ifade etti.

İktidarın davanın taraflarının CHP’li isimler olduğuna ilişkin söylemlerine cevap veren Yücel, şöyle konuştu:

“Bu davayı açan kişi, yani Hatay eski Büyükşehir Belediye Başkanı Lütfi Savaş davayı açmadan çok önce, işlediği bir parti suçu nedeniyle partimizden ihraç edilmiştir.Davayı açtığı tarihte CHP üyesi değil. Dolayısıyla Hukuk Muhakemeleri Kanununa göre taraf sıfatı, husumet ehliyeti, yani bu davayı açma hakkı dahi yok. Bu davaları açanlar CHP’li değil, üyemiz değil, karşımızda CHP’liler yok, iktidarın aparatları var.”

Yücel’in açıklamalarının detayları şu şekilde:

“Demokrasinin ayaklar altına alınıp otokrasinin dayatıldığı, ‘hukukun üstünlüğünün’ yok sayılıp ‘üstünlerin hukukunun’ egemen kılınmak istendiği, bir avuç azınlığın siyasi hırslarının halk iradesinin üzerinde görüldüğü bir dönemdeyiz.

Hiç şüphesiz 31 Mart yerel seçim sonuçları, AKP’nin 24 yıldır bu ülkede kendine kurduğu saltanatın sonunun geldiğini gösterdi… Cumhuriyet Halk Partisi’ndeki değişimin gücünü sandıkta görenler, hiç vakit kaybetmeden harekete geçti… Bakın 31 Mart’tan bu yana Cumhuriyet Halk Partisi olarak ne ile mücadele ettiğimizi size şöyle özetleyebiliriz…

Karşımızda iktidarda kalabilmek için her türlü haksızlığı, hukuksuzluğu, vicdansızlığı yapan, kaybetmeyi hazmedemeyip sadece saldıran, çamur at izi kalsın deyip akla gelmedik iftiralar atan, devletin erklerini siyasi amaçları doğrultusunda birer araç olarak kullanan bir iktidar var.

Karşımızda, her seçimden önce ‘Bu defa son adaylığım’ deyip deyip yeniden aday olan, olamıyorsa yeniden aday olmanın formüllerini arayan, 24 yıllık iktidarının sonunda milleti yokluğa ve yoksulluğa mahkûm eden bir tek adam var.

Bu tek adam ve onun talimatlı yargısı, her yeni güne bir şafak operasyonuyla başlıyor, milli iradeyi gasbediyor, CHP’li belediyeleri halka hizmet edemez hale getirmeye çalışıyor.

Bu tek adam ve onun talimatlı yargısı yüzünden milli irade 178 gündür tutuklu ve ortada hala iddianame yok. 15 buçuk milyon oyla bu ülkenin Cumhurbaşkanı adayı olan Ekrem İmamoğlu, sandıkta karşısına çıkmaya cesaret edemeyenlerin talimatıyla tutuklandı ve 178 gündür haksız ve hukuksuz bir şekilde tutuklu…

AKP iktidarı artık İmamoğlu korkularıyla yüzleşmeli ve bir an önce hukuk çizgisine geri dönmelidir.

Ve bu ülkede sandıkla gelenin sandıkla gittiği, seçimlerin yargı operasyonlarıyla bertaraf edilmediği, millet iradesinin gasbedilmediği, mühürsüz oy pusulalarıyla değil demokratik bir seçim ortamında, sandığa yansıyan iradeye saygı duyulduğu bir hukuk düzeniyle tekrar hizalanmalıdır.

Cumhuriyet Halk Partisini adliye köşelerinde, mahkemelerde, yandaş kanallarda tartıştırarak, itibarsızlaştırmaya çalıştıklarının farkındayız.

CHP’de kavga var diyorlar… CHP’de kavga var diyenlere cevabımızdır. CHP’de kavga yok. CHP’de geçmişin yarışan tarafları bugün partimize yönelen saldırılara karşı, partimize yapılmak istenen organize kötülüğe karşı bir olmuşlardır.

CHP’de kavga yok. CHP’nin önlenemez, engellenemez yükselişini sekteye uğratmak için CHP’de kavga var görüntüsü vermeye çalışan bir iktidar ve o iktidarın işbirlikçileri ve aparataları var.

Özgür Çelik, delegelerimizin özgür ve hür iradesiyle, 8 Ekim 2023’te gerçekleştirilen 38. İstanbul Olağan İl Kongresi’nde Cumhuriyet Halk Partisi’nin İstanbul İl Başkanı seçilmiştir.

İtiraz süreçleri tüketilmiş, kongre sonucu kesinleşmiş, aradan 2 sene geçtikten sonra 9 mahkemeden çıkaramadıkları kayyum kararını yetkisiz bir mahkemeden çıkararak, Türkiye’nin 1. Partisi CHP’nin İstanbul İl Başkanlığına polis marifetiyle girme ayıbını bu ülkeye yaşattılar.

Bildiğiniz gibi bugün Ankara 42. Asliye Hukuk Mahkemesinde 38. Olağan kurultayımızın iptal edilmesi, hukuki ve kamuoyunda bilinen ismiyle mutlak butlan istemiyle açılmış bir dava görüldü. Bu dava ve bu tarz davalar partimizi tartıştırmaya yönelik davalardır.

Biz aynı saatlerde MYK toplantımıza başladık. MYK toplantımızda olağan gündem maddelerimizi yani parti program çalışmalarımızı, ekonomiyi, dış politikayı ve güvenlik konusunu görüştük.

Her şeyden önce, bir hukukçu olarak gönül rahatlığıyla söyleyebilirim ki; bugünkü dava redde mahkûm bir davadır.

Mahkeme bir takım usulü eksiklikler nedeniyle duruşmayı 24.10.2025 tarihine ertelemiş ve bu eksiklerin giderilmesi konusunda ara karar oluşturmuştur. Davacıların, kurultayımızı erteleme talebi reddedilmiştir. Davacıların tedbir talepleri, daha önce 9 kez reddedildiği gibi bugün 10. kez reddedilmiştir.

Mahkemece hem 21.09.2025 tarihinde gerçekleştirilecek olan olağanüstü kurultayımız, hem de 24.09.2025 tarihinde gerçekleştirilecek olan olağanüstü İstanbul İl Kongresine ilişkin kurultay ve kongre gerçekleştirildikten sonra ilgili seçim kurullarına yazı yazılarak oy kullanan ve kullanmayan delege listelerinin ve birleştirme tutanaklarını istenmesine karar verilmiştir.

Burada şunun özellikle altını çizmek isterim. Birileri hep “şikayet eden de, edilen de CHP’li” diyorlar ya, bu davayı açan kişi, yani Hatay eski Büyükşehir Belediye Başkanı Lütfi Savaş davayı açmadan çok önce, işlediği bir parti suçu nedeniyle partimizden ihraç edilmiştir.

Davayı açtığı tarihte CHP üyesi değil. Dolayısıyla Hukuk Muhakemeleri Kanununa göre taraf sıfatı, husumet ehliyeti, yani bu davayı açma hakkı dahi yok. Bu davaları Açanlar CHP’li değil, üyemiz değil, karşımızda CHP’liler yok, iktidarın aparatları var.

Son olarak şunu belirteyim; partimize yapılan tüm bu saldırılar CHP’lileri partisine sahip çıkmaya sevk ederek konsolide ettiği gibi vicdan sahibi, adalet duygusu sahibi olan herkesi CHP’ye yapılan haksızlığa tepki vermeye sevk ediyor.”

 

 

 

Ayrıntılar gelecek…

 

BAKMADAN GEÇME

Benzer Haberler